Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
türkmenistan

Türkmenistan

Eski 05-01-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkmenistan






Türkmenistan Türkmenistan Ülkenin kısa şekli: Türkmenistan
Eski Adı: Türkmen Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti
Yönetim biçimi: Başkanlık Tipi Cumhuriyet
Başkenti: Aşkabat
İdari Bölümleri: 5 vilayet: Ahal (Ashgabat), Balkan (Nebitdag), Dashhowuz (eski Tashauz), Lebap (Charjew), Mary
Bağımsızlık Günü: 27 Ekim 1991 (Sovyetler Birliğinden)
Milli Bayramları: Bağımsızlık günü, 27 Ekim (1991)
Anayasası: 18 Mayıs 1992
Üye Olduğu Uluslararası Örgüt ve Kuruluşlar: AsDB (Asya Kalkınma Bankası), CCC (Gümrük İşbirliği Konseyi), CIS (Bağımsız Devletlerin Topluluğu), EAPC (Avrupa - Atlantik Ortaklık Konseyi), EBRD (Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası), ECE (Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu), ECO (Ekonomik İşbirliği Örgütü), ESCAP (Asya ve Pasifikler Ekonomik ve Sosyal Komisyonu), FAO (Tarım ve Gıda Örgütü), IBRD (Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası), ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü), ICRM (Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi), IDB (İslam Kalkınma Bankası), IFC (Uluslararası Finansman Kurumu), IFRCS (Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Toplulukları Federasyonu), ILO (Uluslarası Çalışma Örgütü), IMF (Uluslararası Para Fonu), IMO (Uluslararası Denizcilik Örgütü), Intelsat (Uluslararası Telekomünikasyon ve Uydu Örgütü), IOC (Uluslararası Olimpiyat Komitesi), IOM (Uluslararası Göçmen Teşkilatı), ISO (Uluslararası Standartlar Örgütü), ITU (Uluslararası Haberleşme Birliği), NAM, OIC (İslam Konferansı Örgütü), OPCW (Kimyasal Silahları Yasaklama Organizasyonu), OSCE (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü), PFP (Barış için Ortaklık), UN (Birleşmiş Milletler), UNCTAD (Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı), UNESCO (Eğitim-Bilim ve Kültür Örgütü), UNIDO (Endüstriyel Kalkınma Örgütü), UPU (Dünya Posta Birliği), WFTU (Dünya İşçi Sendikaları Federasyonu), WHO (Dünya Sağlık Örgütü), WIPO (Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı), WMO (Dünya Meteoroloji Örgütü), WToO (Dünya Turizm Örgütü), WTrO (Dünya Ticaret Örgütü)
Orta Asya’da bulunan bir Türk Devleti Kuzeyinde Kazakistan, doğusunda Özbekistan, güneyinde İran ve Afganistan, batısında Hazar Gölü yer alır




Târihi

Türkmenler, altıncı yüzyıldan îtibâren Göktürklerin idâresinde toplanan Türk kabîlelerinden bir kısmı gibi kendi aralarında birlik kurarak Tula-Selenga ırmakları bölgesinde Dokuz-Oğuz kağanlığını meydana getirdiler Göktürk kağanlığının; Kutluğ tarafından 682’de ikinci defâ kurulmasından sonra Göktürkler hâkimiyetlerini kabul etmeyen Türkmenler üzerine yürüdüler Tula Irmağı kıyısında yapılan savaşta Türkmenler yenildiler Fakat, Göktürklerin hâkimiyetini kabul etmediler İlteriş Kağan, Türkmenler üzerine birçok sefer daha düzenledi ve Baz Kağanı öldürdü Türkmenlerin merkezi Ötüken ve çevresini ele geçirdi Bu yenilgi karşısında İlteriş Kağan’ın hâkimiyetini kabul etmek mecburiyetinde kalan Türkmenler, Göktürklerin Kırgız Seferine katıldılar Daha sonra Göktürklere isyân eden Türkmenler birçok savaşta mağlup olunca Çin taraflarına göç ettiler Bir müddet sonra yurtlarına döndüler

Uygurlara yardım ederek Göktürklerin yıkılmasını sağladılar Türkmenler, Uygur Devletinin dayandığı başlıca boylardan biri oldu Fakat zaman zaman Uygurlara karşı da isyân etmekten geri durmadılar Uygurların yıkılmasından sonra batıya göç ederek Sir Derya (Seyhun) kıyılarına ve onun kuzeyindeki bozkırlara yerleştiler
Türkmenler onuncu asırdan îtibâren göçebe hayâtı yanında yerleşik bir hayât sürmeye de başladılar Bu asrın başlarında Oğuzlar, Mâverâünnehr çevresine yerleşip Yabgu denilen hükümdarların idâre ettiği bir devlet kurdular Türkmenlerin bu sırada başşehirleri Sir Derya kıyısındaki Yeni Kent idi Yabgu Devleti zamanında Türkmenler Üçok ve Bozok diye ikiye ayrıldılar

Onuncu asrın sonlarında İslâm dînini kabûl ederek iyice güçlenen Türkmenler, komşuları Peçenekler ve Hazarlarla savaşarak onları yendiler İslâm dînini kabul eden ve Selçuklu hâkimiyetine giren Türkmenler, Oğuz Yabgu Devleti hükümdarının kendilerine kötülük yapacağından çekinerek, İslâm diyârı olan Horasan’a göç ettiler Mâveraünnehr’de kalan diğer Türkmen boyları da Kıpçakların hücum ve baskıları neticesinde dağıldılar ve Türkmen Devleti yıkılmış oldu Yerlerinde kalan Oğuzlar ise Karacuk Dağları bölgesinde, Mankışlak’ta ve Sir Derya Nehri kıyılarında yerleştiler Daha sonra Karahıtayların ve Karlukların baskısı neticesinde Selçuklulara tâbi oldular
Türkmenlerin birçoğu Selçuklular devrinde yerleşik hayâta geçtiler

On birinci yüzyılın ikinci yarısından îtibâren akın akın İran, Irak, Anadolu ve Suriye’ye doğru yayıldılar Gittikleri yerlerde doğruluğun, adâletin, ilmin ve medeniyetin müdâfîliğini yaptılar İnsanlara hizmet etmek, ilmin ve medeniyetin yayılmasını sağlamak için pekçok câmi, medrese, kervansaray, hamam ve köprüler yaptırdılar

Mankışlak ve Sir Derya Nehri kıyılarında kalan Türkmenler o havâlinin askerî istilâ yolları üzerinde olmamasından, on yedinci asrın ortalarına kadar daha rahat ve müstakil bir hayat yaşadılar Fakat 1639 ve 1700 yıllarında, bilhassa Kazaklara indirdikleri darbeyle Orta Asya’nın Rus istilâsına açılmasına sebep olan Moğol asıllı Kalmukların hücumlarına uğradılar Mankışlak bölgesinde yaşayan o devir Türkmen boylarının en büyüğü ve kuvvetlisi olan Teke Türkmenleri Kopet Dağı bölgesine çekildiler Orada diğer Türkmen boylarıyla birleşerek kuvvetlendiler Bu Türkmen boyları Türkmen-Özbek işbirliğinin ayakta tuttuğu Hive Hanlığına vergiyle bağlandılar İran’da hâkimiyeti eline geçiren Afşar Türkmen beylerinden Nâdir Şahın Orta Asya hanlıklarını işgal ettiği devrelerde de onun hâkimiyetini kabul ettiler

Nâdir Şahtan sonra bir müddet İran ve Hive Hanlığının baskı ve hücumlarına mâruz kalan Türkmenler, 1835’ten îtibâren Merv bölgesine doğru yayılmaya başladılar Daha sonra İran ve Hive Hanlıkları tekrar Türkmenlere saldırılara başladılar Türkmenler 1855’te Hive ordusunu ağır bir mağlubiyete uğratarak, Hive Hanlığı saldırılarından kurtuldular Ancak, Türkmenistan üzerinde hak iddia eden İran saldırıları onları zor durumda bıraktı

Sulh isteyen Türkmenler karşısında, savaşı kazanacağından emin olan Hasan Mirzan, 30000 kişilik ordu 33 top ile Türkmen topraklarında ilerlemeye başladı Bu sırada Türkmenlerin başında bulunan Hurşid Han, diğer Türkmen boylarından yardım istedi ve zaman kazanmak için Karakum Çölüne çekildi Kuvvetlerini bir araya toplayıp, ikmal yollarını kesen Hurşid Han, İran ordusunu büyük bir mağlubiyete uğrattı Böylece Türkmenler tam mânâsıyla istiklallerini kazandılar Halkının refahı için çalışan Hurşid Han, kurduğu barajlar ve açtırdığı kanallarla Türkmen topraklarını münbit bir hâle getirdi

Ağır mağlubiyetin ardından bir müddet Türkmen topraklarına saldırmayan İran, daha sonraki saldırılarda da başarı elde edemedi Rusların Orta Asya’ya doğru istilâlarını hızlandırdıkları devirde, İranlıların yaptıkları hücumlar Türkmenlere oldukça büyük zarar verdi
Türkmenlerle Ruslar arasındaki ilk münâsebet on dokuzuncu asrın ilk yarısında, Rusların İranlılara karşı kazandıkları başarılar sonunda Hazar Denizindeki Aşura’da bir üs kurmalarından sonra (1846) başlamıştır

Ruslar 1859’da Hazar’ın doğu sahillerinde bir kale kurduktan sonra, Türkmenlere karşı askerî seferler düzenleyerek, pekçok Türkmen yerleşme merkezini tahrip ettiler Osmanlı-Rus (1877/1878) Harbi üzerine Türkmenler üzerine gönderilen Rus birlikleri Kafkasya’ya çekildi Osmanlı ordusunun mağlubiyeti, Türkmenler üzerinde çok kötü tesir yaptı Bazı devlet ileri gelenleri Ruslara teslim olmayı teklif ettiler Yapılan toplantılar neticesinde Türkmen ileri gelenleri kanlarının son damlasına kadar Ruslarla savaşma kararı aldılar Ruslar Türkmenistan’ı ele geçirmek için büyük harekat başlattılar Birçok kaleyi ele geçiren Rus birlikleri Göktepe’de ağır bir mağlubiyete uğradılar Göktepe’deki bu Türkmen başarısı Rusların o âna kadar Orta-Asya’daki yenilmezlik vasıflarını yıktı

Ruslar, 1881’de Göztepe’yi ele geçirmek üzere takviye birlik alarak saldırdılar Uzun süren savaşlar neticesinde Göktepe Rusların eline geçti Rus kumandanı Skobelev, yayınladığı bir bildiriyle, Türkmenlerden Rus çarının hâkimiyetini kabul etmelerini istemişse de bunun cevapsız kalması üzerine, harekata devam ederek Aşkâbâd’a kadar olan Türkmen topraklarını işgal etti Ruslar, Aşkâbâd’dan sonraki ilerlemelerini İngilizlerin baskıları ile durdurdular

Türkmenistan’daki Rus idâresi ve sömürüsü işgal ettikleri diğer Türk memleketlerinden farklı olmayıp, yalnız daha sıkı bir şekilde denetimleri altında tutmak olmuştur Toprakların verimli kısımları Türkmenlerin ellerinden alındı Yirminci asrın başlarında diğer Türk memleketlerinde olduğu gibi Türkmenistan’da da fikrî ve siyasî bir uyanış başladı 1916’da Rus yönetimine karşı başlayan ayaklanmaya Türkmenler etkili bir şekilde katıldılar

1917 Rus Devrimini takip eden iç savaş neticesinde, savaşı kazanan bolşevikler, bütün Türk illerindeki kurtuluş hareketlerini önledikten sonra Türkmenistan’daki millî ayaklanmayı da bastırdılar Aşkabâd’ın temmuz 1919’da, Krosnovodsk’un da Şubat 1920’de düşmesinin ardından bölgede bolşevikler yönetimi ele geçirdi

1924’e kadar Türkistan Özerk Sovyet Sosyalist Cumhûriyeti ismiyle anılan Türkistan, 1924’te yapılan idârî değişiklikle Sovyetler Birliğini meydana getiren 15 Cumhûriyetten biri hâline getirildi
Sovyetler Birliğinde başlayan reformlar, Türkmenistan’da da köklü değişikliklere sebep oldu Ülke yeni bir siyâsî ve ekonomik döneme girdi Türkmenistan, 22 Ekim1991’de bağımsızlığını îlân etti Aynı sene Bağımsız Devletler Topluluğuna katıldı

Fizikî Yapı

Türkmenistan topraklarının beşte dördünü Karakum Çölü kaplar Güneyinde yer alan Kugitang ve Kopet dağları, Pamir, Altay sıradağlarının kollarıdır Kopet Dağları İran’la olan tabii sınırı da çizer Ülkenin kuzey doğusunda Küçük (772 m), Büyük Balkan (1880 m) ve Krasnovods (308 m) yaylaları, bulunur Kugitang Dağlarının en yüksek noktası 3319 metredir

Ülke coğrafi yapısından anlaşıldığı gibi akarsu yönünden fakirdir Belli başlı akarsuları Hazar Denizine dökülen Atrek, Karakum Çölünde kaybolan Tecen ile Murgap ve ülkenin kuzey doğusundan bir bölümü geçen Amu Derya’dır Sulama gâyesiyle Cumhûriyette birçok kanal ve gölet inşâ edilmiştir Karakum Çölü boyunca uzanan ve dünyânın en büyük sulama ve taşımacılık kanalı olan Karakum Kanalının yapımı 1950’li senelerden beri devam etmektedir Günümüzde(1994) 900 km’si, tamamlanan kanalın önümüzdeki yıllarda bitirilmesi plânlanmıştır Kanalın bitmiş hâli 1400 km olacaktır
Dünyânın en büyük gölü olan Hazar Denizinin bir bölümü Türkmenistan sınırları içinde kalır

İklim


Türkmenistan’da sert bir kara iklimi hâkimdir Sıcaklık gün ve sene içinde büyük farklılıklar gösterir Yazın nâdir olarak 35°C’nin altına düşen sıcaklık, Karakum Çölünde gölgede 50°C’ye kadar yükselir Kışın sıcaklık bâzı bölgelerde -33°C’ye kadar düşer Türkmenistan çok az yağış alır İlkbaharda görülen yağışlarda kuzeybatı 80 mm, çöle yakın bölgeler 100-150 mm, güneybatıdaki yaylalar 200-300 mm yağış alır Mevsim dönemlerinde ülke İran ve Afganistan yönünden esen kum fırtınalarına sahne olur


Tabii Kaynaklar


Mâdenler: Türkmenistan yeraltı zenginlikleri bakımından oldukça zengindir Çeleken yarımadasına Nebit Dağ, Kum Dağ ve Okarem’de petrol ve doğal gaz yatakları vardır Ayrıca Karakum’da doğalgaz, Gavrdak’ta kükürt, kurşun, Kara Boğaz Gölünde kalium, mâdeni tuz çıkarılmaktadır Bunların yanında İyod, brom yatakları da işletilmektedir

Bitki örtüsü ve hayvanlar; Türkmenistan topraklarının vahalar, vâdi ve platolar dışında kalan kısmının tabii bitki örtüsü çöl bitkileridir Kopet Dağları arasında kalan vâdilerde badem, incir, ceviz, nehir kıyılarında ise kara kavak, söğüt ve kamış yetiştirilir Türkmenistan’da en sık rastlanan yabâni hayvanlar tilki, yaban kedisi, Karakum ceylanı, dağ koyunu ve keçisi, çita, vaşak ve oklu kirpidir Sürüler halinde göç eden su kuşları kışın Hazar Denizinin doğu kıyılarında konaklar Hazar Denizinde başta havyarıyla meşhur mersinbalığı olmak üzere çeşitli balık türleri yaşar


Nüfus ve Sosyal Hayat

3714000 nüfûsa sâhip Türkmenistan’da nüfus artışı % 2,7’dir Nüfûsun % 72’sini Türkmenler, % 9,5’unu Ruslar, % 2,5’unu Kazaklar, % 9’unu Özbekler, % 7’sini diğer milletler meydana getirir
Türkmenistan’da Aşkabat, Krasnovodski (Kızılsu), Mari (Merv), Taşağuz Cercoz olmak üzere beş eyâlet bunlara bağlı olarak 21 mahalle, 14 şehir vardır
Türkmenistan’da eğitime, nüfûsa oranla çok önem verilmektedir 1925’te kabul edilen Türkmen Yomut dili edebî dil olarak kullanılmaktadır Okuma-yazma oranı % 99’dur Ülkede 9 üniversite ve İlimler Akademisine bağlı 56 enstitü vardır Eğitim 7-17 yaş arası mecburi ve parasızdır

Türkmenler sünnî olup Hanefî mezhebindendir Sovyet yönetimi 1928’de Türkmenler arasında İslâmiyeti tamâmen kaldırtmak gâyesiyle din aleyhtarı büyük bir kampanya başlatmışlardır Bu, Orta Asya’da yürütülen en sert İslâm aleyhtarı kampanya idi ve 1941 senesine kadar sürmüştü İkinci Dünyâ savaşı sırasında kampanya durdurulmuşsa da 1948’de yeniden başlatıldı ve son yıllara kadar devam ettirildi Neticede resmî dînî makamlar zayıfladı Fakat gayri resmî İslâmi hareketler güç kazandı 1948’den bu yana basılan din aleyhtarı kitapların çoğu tasavvufa yönelikti

Siyâsî Hayat

Türkmenistan’ın idâri yapısı Başkanlık sistemine dayanmaktadır Cumhurbaşkanlığına bağlı Bakanlar Kurulu bulunmaktadır Çok partili sistem vardır Meclis 50 üyeden meydana gelir Milletvekili seçimleri beş senede bir yapılır

Ekonomi


Türkmenistan ekonomisi tarıma dayanır Tarımda pamukçuluk mühim yer tutar Ayrıca kavun, karpuz yetiştirilir ve üzüm bağları bulunmaktadır Mungap, Tecen ve Kopet Dağı eteklerinde pamuk, Çarcuy’da kavun-karpuz yetiştirilmekte olup Aşkabad, Göktepe ve Merv’de üzüm bağları vardır Bunların dışında bir miktar buğday, arpa, mısır ve tütün de yetiştirilmektedir Ekonomide hayvancılık önemli yer tutar En çok Karakul koyunları beslenir Koyunu büyükbaş hayvan ve tavuk tâkip eder

Türkmenistan’da tekstil sanâyii önemli ölçüde gelişmiştir Aşkabad Merv, Çarcuy, Taşağuz ve Saya’da tekstil fabrikaları vardır Bu fabrikalarda başta pamuk olmak üzere yün ve ipekli kumaşlar dokunur Gıdâ sanâyiine âit fabrikalar Bayram Ali, Taşağuz, Aşkabad ve Krasnovodsk’ta toplanmıştır Ayrıca ufak makina inşâ ve elektroteknik sanâyi bulunmakta olup, bunlarda Aşkabad, Çarcuy ve Krasnovodsk gibi önemli şehirlerde kurulmuştur Kimyâ sanâyiine âit fabrikalar ise Çeleken, Bekdaş, Çaray’da faaliyet göstermektedir

Mâden yününden zengin olan Türkmenistan’da çıkarılan petrol borularla nakledildiği Krasnovodsk rafinerisinde işlenmektedir Bayram Ali ve Darvasa’da çıkarılan doğal gaz Buhara ve Urala sevkedilir Petrolün dışında kükürt, kurşun, kalsiyum mâdeni, tuz, iyod, krom, cıva gibi mâdenler çıkarılarak işlenmektedir Madenlerin tarıma elverişli olmayan bozkır ve çöl gibi bölgelerde bulunması, bu bölgelerin nüfûsunun artmasına sebep olmuştur

Türkmenistan’da ayrıca halıcılık çok gelişmiştir Türkmen halıları dünyaca meşhurdur Türkmenistan ile Türkiye arasında tıp, sağlık, telekominikasyon, ekonomi, ticâri ve turizm alanlarında ön görüşmeler neticesinde çeşitli anlaşmalar yapılmıştır

Ulaşım

Ulaşım belli başlı yerleşim noktası arasında yapılmaktadır Çarlık döneminde yapılmış olan Krasnovodsk-Çarcuy arasındaki Kafkasötesi demiryolu ve Merv-Kuşka, Çarcuy-Kungnk ve Karşı-Termes arasındaki demiryollarının uzunluğu 2120 kilometredir Ayrıca 8700 km’lik bir şose bağlantısı olup, bunların dışında ulaşım nehirlerde ve bilhassa Türkmen kanalında yapılır

Genel İstatistiki Bilgiler

Konum: Orta Asya'da, Hazar Denizi kıyısında, İran ile Kazakistan arasında yer alır
Coğrafi Konumu: 40 00 Kuzey derecesi, 60 00 Doğu boylamı
Bulunduğu Kıta: Orta Asya'da
Yüzölçümü: 488,100 km²
Sınırları: toplam: 3,736 km
Sınır Komşuları: Afganistan 744 km, Iran 992 km, Kazakistan 379 km, Özbekistan 1,621 km
İklimi: subtropikal çöl iklimi
Arazi Yapısı: Kuzeyde dağlar ve kum çölleri, İran sınırında alçak dağlar, batıda hazar denizi yer almaktadır
Deniz Seviyesinden Yüksekliği: en alçak noktası: Vpadina Akchanaya -8100 m
en yüksek noktası: Gora Ayribaba 3,139 m
Doğal Kaynakları: petrol, doğala gaz, kömür, sülfür, tuz
Arazi Kullanımı: tarıma uygun topraklar: %3
Devamlı Ekilen Alanlar: %0
Otlakları: %63
Ormanlık Arazisi: %8
Diğer Arazileri: %26 (1993 verileri)
Sulanan Arazisi: 13,000 km² (1993 verileri)
Nüfus: 4,603,244 (Temmuz 2001 verileri)
Nüfus Artış Oranı: %185 (2001 verileri)
Mülteci oranı: -104 mülteci/1,000 nüfus (2001 tahmini)
Bebek Ölüm Oranı: 7325 ölüm/1,000 doğan bebek (2001 tahmini)
Ortalama Hayat Süresi: Toplam Nüfusun: 61 yıl
Erkeklerde: 5743 yıl
Kadınlarda: 6476 yıl (2001 verileri)
Ortalama Çocuk Sayısı: 358 çocuk/1 kadın (2001 tahmini)
HIV/AIDS - hastalıklarına yakalanan yetişkin sayısı: 100 den az (1999 verileri)
HIV/AIDS - hastalıklarından ölenlerin sayısı: 100 den az (1999 verileri)
Ulus: Türkmen
Nüfusun Etnik Dağılımı: Türkmen %77, Özbek %92, Rus %67, Kazakistanlı %2, diğer %51 (1995)
Din: Müslüman %89, Doğu Ortodoks %9, diğer %2
Diller: Türkmence %72, Rusça %12, Özbek %9, diğer %7
Okur Yazar Oranı: 15 yaş ve üzeri için veriler
Toplam Nüfusta: %98
erkekler: %99
kadınlar: %97 (1989 verileri)
GSYİH: Satınalma Gücü paritesi - 196 milyar $ (2000 verileri)
GSYİH - reel büyüme: %16 (2000 verileri)
GSYİH - sektörel bileşim: tarım: %25
endüstri: %43
hizmet: %32 (1999 verileri)
Enflasyon oranı (tüketici fiyatlarında): %14 (2000 verileri)
İş Gücü: 234 milyon (1996)
Endüstri: Doğal gaz, petrol ürünleri, tekstil, gıda maddeleri
Endüstrinin büyüme oranı: %18 (2000 verileri)
Elektrik Üretimi: 8371 milyar kWh (1999)
Elektrik Tüketimi: 4785 milyar kWh (1999)
Elektrik İhracatı: 41 milyar kWh (1999)
Elektrik İthalatı: 11 milyar kWh (1999)
Tarım Ürünleri: Pamuk, tahıl, çiftlik hayvanları
İhracat: 24 milyar $ (2000 verileri)
İhracat Ürünleri: gaz %33, petrol %30, pamuklu kumaş %18, tekstil %8 (1999)
İhracat Ortakları: Ukrayna, İran, Türkiye, Rusya, Kazakistan, Tacikistan, Azerbaycan
İthalat: 165 milyar $ (2000 verileri)
İthalat Ürünleri: Makine ve parça %60, gıda maddeleri %15 (1999)
İthalat Ortakları: Ukrayna, Türkiye, Rusya, Almanya, ABD, Kazakistan, Özbekistan
Dış Borç Tutarı: 25 milyar $ (2000 verileri)
Para Birimi: Türkmen Manatı (TMM)
Para Birimi Kodu: TMM
Mali Yılı: Takvim yılı

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Türkmenistan

Eski 10-13-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Türkmenistan



TÜRKMENİSTAN



Türkmenistan, Hazar denizinin doğusunda, Kazakistan ve Özbekistan'ın güneyinde yer alır (bkHarita 26) Kapladığı alan Türkiye'nin yarısı kadardır (488 100 km2) Başkenti Aşkabat olan Türkmenistan'ın yönetim şekli cumhuriyettir
Ülkenin büyük bir bölümü düzlüklerle kaplıdır Orta kesimlerinde yer alan Karakum çölü geniş yer kaplar


Türkmenistan'da iklim karasaldır Yağışlar çok azdır Buna dayalı olarak akarsu vadileri ve dağlık bölgelerde ağaçlıklar, düzlüklerde bozkırlar, bunun dışındaki yerlerde ise çöl bitki örtüsü hâkimdir
Ülkenin en önemli akarsuları, Ceyhun ve Murgap'tır Bu akarsulardan daha çok sulamada yararlanılır

Nüfusun 4,4 milyon olduğu ülkede, çoğunluğu Türkmenler oluşturur (%70) Bu nüfusu oluşturan diğer Türk asıllı topluluklar, Özbekler ve Kazaklardır Merv ülkedeki diğer önemli yerleşim birimlerindendir

Ülkede akarsu boylan ve vahalar, tarımın yapıldığı yerlerdir Sulamanın önemli olduğu ülkede daha çok, pamuk, buğday, sebze ve meyve üretilir Hayvancılık da yaygındır Yün ve astragan kürk üretiminde önemli olan karakul koyunları burada yetiştirilir Halıcılık da önemli bir etkinliktir
Petrol, kurşun, kükürt ve krom önemli yer altı kaynaklandır Sanayisi daha çok petrol ve pamuğa dayalıdır

Yurdumuz ile Türkmenistan arasında çeşitli konularda iş birliği anlaşmaları imzalanmıştır Türkmenistan'dan daha çok, ham deri ve pamuk satın almakta, buna karşılık çeşitli tarımsal ilâçlar ve tekstil ürünleri satmaktayız

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkmenistan Cumhûriyeti

Eski 12-03-2009   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkmenistan Cumhûriyeti



DEVLETİN ADI: Türkmenistan Cumhûriyeti

BAŞŞEHRİ: Aşkabat

YÜZÖLÇÜMÜ: 448000 km2

NÜFUSU: 3859000

RESMİ DİLİ: Türkmence

DİNİ: İslâmiyet

PARA BİRİMİ: Ruble

Orta Asya'da bulunan bir Türk Devleti Kuzeyinde Kazakistan, doğusunda Özbekistan, güneyinde İran ve Afganistan, batısında Hazar Gölü yer alır


Târihi


Türkmenler, altıncı yüzyıldan îtibâren Göktürklerin idâresinde toplanan Türk kabîlelerinden bir kısmı gibi kendi aralarında birlik kurarak Tula-Selenga ırmakları bölgesinde Dokuz-Oğuz kağanlığını meydana getirdiler Göktürk kağanlığının, Kutluğ tarafından 682'de ikinci defâ kurulmasından sonra Göktürkler hâkimiyetlerini kabul etmeyen Türkmenler üzerine yürüdüler Tula Irmağı kıyısında yapılan savaşta Türkmenler yenildiler Fakat, Göktürklerin hâkimiyetini kabul etmediler İlteriş Kağan, Türkmenler üzerine birçok sefer daha düzenledi ve Baz Kağanı öldürdü Türkmenlerin merkezi Ötüken ve çevresini ele geçirdi


Bu yenilgi karşısında İlteriş Kağan'ın hâkimiyetini kabul etmek mecburiyetinde kalan Türkmenler, Göktürklerin Kırgız Seferine katıldılar Daha sonra Göktürklere isyân eden Türkmenler birçok savaşta mağlup olunca Çin taraflarına göç ettiler Bir müddet sonra yurtlarına döndüler Uygurlara yardım ederek Göktürklerin yıkılmasını sağladılar Türkmenler, Uygur Devletinin dayandığı başlıca boylardan biri oldu Fakat zaman zaman Uygurlara karşı da isyân etmekten geri durmadılar Uygurların yıkılmasından sonra batıya göç ederek Sir Derya (Seyhun) kıyılarına ve onun kuzeyindeki bozkırlara yerleştiler




Türkmenler onuncu asırdan îtibâren göçebe hayâtı yanında yerleşik bir hayât sürmeye de başladılar Bu asrın başlarında Oğuzlar, Mâverâünnehr çevresine yerleşip Yabgu denilen hükümdarların idâre ettiği bir devlet kurdular Türkmenlerin bu sırada başşehirleri Sir Derya kıyısındaki Yeni Kent idi Yabgu Devleti zamanında Türkmenler Üçok ve Bozok diye ikiye ayrıldılar


Onuncu asrın sonlarında İslâm dînini kabûl ederek iyice güçlenen Türkmenler, komşuları Peçenekler ve Hazarlarla savaşarak onları yendiler İslâm dînini kabul eden ve Selçuklu hâkimiyetine giren Türkmenler, Oğuz Yabgu Devleti hükümdarının kendilerine kötülük yapacağından çekinerek, İslâm diyârı olan Horasan'a göç ettiler Mâveraünnehr'de kalan diğer Türkmen boyları da Kıpçakların hücum ve baskıları neticesinde dağıldılar ve Türkmen Devleti yıkılmış oldu Yerlerinde kalan Oğuzlar ise Karacuk Dağları bölgesinde, Mankışlak'ta ve Sir Derya Nehri kıyılarında yerleştiler Daha sonra Karahıtayların ve Karlukların baskısı neticesinde Selçuklulara tâbi oldular





Türkmenlerin birçoğu Selçuklular devrinde yerleşik hayâta geçtiler On birinci yüzyılın ikinci yarısından îtibâren akın akın İran, Irak, Anadolu ve Suriye'ye doğru yayıldılar Gittikleri yerlerde doğruluğun, adâletin, ilmin ve medeniyetin müdâfîliğini yaptılar İnsanlara hizmet etmek, ilmin ve medeniyetin yayılmasını sağlamak için pekçok câmi, medrese, kervansaray, hamam ve köprüler yaptırdılar


Mankışlak ve Sir Derya Nehri kıyılarında kalan Türkmenler o havâlinin askerî istilâ yolları üzerinde olmamasından, on yedinci asrın ortalarına kadar daha rahat ve müstakil bir hayat yaşadılar Fakat 1639 ve 1700 yıllarında, bilhassa Kazaklara indirdikleri darbeyle Orta Asya'nın Rus istilâsına açılmasına sebep olan Moğol asıllı Kalmukların hücumlarına uğradılar Mankışlak bölgesinde yaşayan o devir Türkmen boylarının en büyüğü ve kuvvetlisi olan Teke Türkmenleri Kopet Dağı bölgesine çekildiler Orada diğer Türkmen boylarıyla birleşerek kuvvetlendiler Bu Türkmen boyları Türkmen-Özbek işbirliğinin ayakta tuttuğu Hive Hanlığına vergiyle bağlandılar İran'da hâkimiyeti eline geçiren Afşar Türkmen beylerinden Nâdir Şahın Orta Asya hanlıklarını işgal ettiği devrelerde de onun hâkimiyetini kabul ettiler





Nâdir Şahtan sonra bir müddet İran ve Hive Hanlığının baskı ve hücumlarına mâruz kalan Türkmenler, 1835'ten îtibâren Merv bölgesine doğru yayılmaya başladılar Daha sonra İran ve Hive Hanlıkları tekrar Türkmenlere saldırılara başladılar Türkmenler 1855'te Hive ordusunu ağır bir mağlubiyete uğratarak, Hive Hanlığı saldırılarından kurtuldular Ancak, Türkmenistan üzerinde hak iddia eden İran saldırıları onları zor durumda bıraktı Sulh isteyen Türkmenler karşısında, savaşı kazanacağından emin olan Hasan Mirzan, 30000 kişilik ordu 33 top ile Türkmen topraklarında ilerlemeye başladı Bu sırada Türkmenlerin başında bulunan Hurşid Han, diğer Türkmen boylarından yardım istedi ve zaman kazanmak için Karakum Çölüne çekildi Kuvvetlerini bir araya toplayıp, ikmal yollarını kesen Hurşid Han, İran ordusunu büyük bir mağlubiyete uğrattı Böylece Türkmenler tam mânâsıyla istiklallerini kazandılar Halkının refahı için çalışan Hurşid Han, kurduğu barajlar ve açtırdığı kanallarla Türkmen topraklarını münbit bir hâle getirdi
Ağır mağlubiyetin ardından bir müddet Türkmen topraklarına saldırmayan İran, daha sonraki saldırılarda da başarı elde edemedi Rusların Orta Asya'ya doğru istilâlarını hızlandırdıkları devirde, İranlıların yaptıkları hücumlar Türkmenlere oldukça büyük zarar verdi





Türkmenlerle Ruslar arasındaki ilk münâsebet on dokuzuncu asrın ilk yarısında, Rusların İranlılara karşı kazandıkları başarılar sonunda Hazar Denizindeki Aşura'da bir üs kurmalarından sonra (1846) başlamıştır Ruslar 1859'da Hazar'ın doğu sahillerinde bir kale kurduktan sonra, Türkmenlere karşı askerî seferler düzenleyerek, pekçok Türkmen yerleşme merkezini tahrip ettiler Osmanlı-Rus (1877/1878) Harbi üzerine Türkmenler üzerine gönderilen Rus birlikleri Kafkasya'ya çekildi Osmanlı ordusunun mağlubiyeti, Türkmenler üzerinde çok kötü tesir yaptı Bazı devlet ileri gelenleri Ruslara teslim olmayı teklif ettiler Yapılan toplantılar neticesinde Türkmen ileri gelenleri kanlarının son damlasına kadar Ruslarla savaşma kararı aldılar Ruslar Türkmenistan'ı ele geçirmek için büyük harekat başlattılar Birçok kaleyi ele geçiren Rus birlikleri Göktepe'de ağır bir mağlubiyete uğradılar Göktepe'deki bu Türkmen başarısı Rusların o âna kadar Orta-Asya'daki yenilmezlik vasıflarını yıktı


Ruslar, 1881'de Göztepe'yi ele geçirmek üzere takviye birlik alarak saldırdılar Uzun süren savaşlar neticesinde Göktepe Rusların eline geçti Rus kumandanı Skobelev, yayınladığı bir bildiriyle, Türkmenlerden Rus çarının hâkimiyetini kabul etmelerini istemişse de bunun cevapsız kalması üzerine, harekata devam ederek Aşkâbâd'a kadar olan Türkmen topraklarını işgal etti Ruslar, Aşkâbâd'dan sonraki ilerlemelerini İngilizlerin baskıları ile durdurdular





Türkmenistan'daki Rus idâresi ve sömürüsü işgal ettikleri diğer Türk memleketlerinden farklı olmayıp, yalnız daha sıkı bir şekilde denetimleri altında tutmak olmuştur Toprakların verimli kısımları Türkmenlerin ellerinden alındı Yirminci asrın başlarında diğer Türk memleketlerinde olduğu gibi Türkmenistan'da da fikrî ve siyasî bir uyanış başladı 1916'da Rus yönetimine karşı başlayan ayaklanmaya Türkmenler etkili bir şekilde katıldılar


1917 Rus Devrimini takip eden iç savaş neticesinde, savaşı kazanan bolşevikler, bütün Türk illerindeki kurtuluş hareketlerini önledikten sonra Türkmenistan'daki millî ayaklanmayı da bastırdılar Aşkabâd'ın temmuz 1919'da, Krosnovodsk'un da Şubat 1920'de düşmesinin ardından bölgede bolşevikler yönetimi ele geçirdi
1924'e kadar Türkistan Özerk Sovyet Sosyalist Cumhûriyeti ismiyle anılan Türkistan, 1924'te yapılan idârî değişiklikle Sovyetler Birliğini meydana getiren 15 Cumhûriyetten biri hâline getirildi


Sovyetler Birliğinde başlayan reformlar, Türkmenistan'da da köklü değişikliklere sebep oldu Ülke yeni bir siyâsî ve ekonomik döneme girdi Türkmenistan, 22 Ekim1991'de bağımsızlığını îlân etti Aynı sene Bağımsız Devletler Topluluğuna katıldı


Fizikî Yapı


Türkmenistan topraklarının beşte dördünü Karakum Çölü kaplar Güneyinde yer alan Kugitang ve Kopet dağları, Pamir, Altay sıradağlarının kollarıdır Kopet Dağları İran'la olan tabii sınırı da çizer Ülkenin kuzey doğusunda Küçük (772 m), Büyük Balkan (1880 m) ve Krasnovods (308 m) yaylaları, bulunur Kugitang Dağlarının en yüksek noktası 3319 metredir


Ülke coğrafi yapısından anlaşıldığı gibi akarsu yönünden fakirdir Belli başlı akarsuları Hazar Denizine dökülen Atrek, Karakum Çölünde kaybolan Tecen ile Murgap ve ülkenin kuzey doğusundan bir bölümü geçen Amu Derya'dır Sulama gâyesiyle Cumhûriyette birçok kanal ve gölet inşâ edilmiştir Karakum Çölü boyunca uzanan ve dünyânın en büyük sulama ve taşımacılık kanalı olan Karakum Kanalının yapımı 1950'li senelerden beri devam etmektedir Günümüzde(1994) 900 km'si, tamamlanan kanalın önümüzdeki yıllarda bitirilmesi plânlanmıştır Kanalın bitmiş hâli 1400 km olacaktır
Dünyânın en büyük gölü olan Hazar Denizinin bir bölümü Türkmenistan sınırları içinde kalır


İklim


Türkmenistan'da sert bir kara iklimi hâkimdir Sıcaklık gün ve sene içinde büyük farklılıklar gösterir Yazın nâdir olarak 35°C'nin altına düşen sıcaklık, Karakum Çölünde gölgede 50°C'ye kadar yükselir Kışın sıcaklık bâzı bölgelerde -33°C'ye kadar düşer Türkmenistan çok az yağış alır İlkbaharda görülen yağışlarda kuzeybatı 80 mm, çöle yakın bölgeler 100-150 mm, güneybatıdaki yaylalar 200-300 mm yağış alır Mevsim dönemlerinde ülke İran ve Afganistan yönünden esen kum fırtınalarına sahne olur


Tabii Kaynaklar


Mâdenler: Türkmenistan yeraltı zenginlikleri bakımından oldukça zengindir Çeleken yarımadasına Nebit Dağ, Kum Dağ ve Okarem'de petrol ve doğal gaz yatakları vardır Ayrıca Karakum'da doğalgaz, Gavrdak'ta kükürt, kurşun, Kara Boğaz Gölünde kalium, mâdeni tuz çıkarılmaktadır Bunların yanında İyod, brom yatakları da işletilmektedir
Bitki örtüsü ve hayvanlar, Türkmenistan topraklarının vahalar, vâdi ve platolar dışında kalan kısmının tabii bitki örtüsü çöl bitkileridir Kopet Dağları arasında kalan vâdilerde badem, incir, ceviz, nehir kıyılarında ise kara kavak, söğüt ve kamış yetiştirilir Türkmenistan'da en sık rastlanan yabâni hayvanlar tilki, yaban kedisi, Karakum ceylanı, dağ koyunu ve keçisi, çita, vaşak ve oklu kirpidir Sürüler halinde göç eden su kuşları kışın Hazar Denizinin doğu kıyılarında konaklar Hazar Denizinde başta havyarıyla meşhur mersinbalığı olmak üzere çeşitli balık türleri yaşar


Nüfus ve Sosyal Hayat





3714000 nüfûsa sâhip Türkmenistan'da nüfus artışı % 2,7'dir Nüfûsun % 72'sini Türkmenler, % 9,5'unu Ruslar, % 2,5'unu Kazaklar, % 9'unu Özbekler, % 7'sini diğer milletler meydana getirir


Türkmenistan'da Aşkabat, Krasnovodski (Kızılsu), Mari (Merv), Taşağuz Cercoz olmak üzere beş eyâlet bunlara bağlı olarak 21 mahalle, 14 şehir vardır
Türkmenistan'da eğitime, nüfûsa oranla çok önem verilmektedir 1925'te kabul edilen Türkmen Yomut dili edebî dil olarak kullanılmaktadır Okuma-yazma oranı % 99'dur Ülkede 9 üniversite ve İlimler Akademisine bağlı 56 enstitü vardır Eğitim 7-17 yaş arası mecburi ve parasızdır




Türkmenler sünnî olup Hanefî mezhebindendir Sovyet yönetimi 1928'de Türkmenler arasında İslâmiyeti tamâmen kaldırtmak gâyesiyle din aleyhtarı büyük bir kampanya başlatmışlardır Bu, Orta Asya'da yürütülen en sert İslâm aleyhtarı kampanya idi ve 1941 senesine kadar sürmüştü İkinci Dünyâ savaşı sırasında kampanya durdurulmuşsa da 1948'de yeniden başlatıldı ve son yıllara kadar devam ettirildi Neticede resmî dînî makamlar zayıfladı Fakat gayri resmî İslâmi hareketler güç kazandı 1948'den bu yana basılan din aleyhtarı kitapların çoğu tasavvufa yönelikti


Siyâsî Hayat


Türkmenistan'ın idâri yapısı Başkanlık sistemine dayanmaktadır Cumhurbaşkanlığına bağlı Bakanlar Kurulu bulunmaktadır Çok partili sistem vardır Meclis 50 üyeden meydana gelir Milletvekili seçimleri beş senede bir yapılır


Ekonomi


Türkmenistan ekonomisi tarıma dayanır Tarımda pamukçuluk mühim yer tutar Ayrıca kavun, karpuz yetiştirilir ve üzüm bağları bulunmaktadır Mungap, Tecen ve Kopet Dağı eteklerinde pamuk, Çarcuy'da kavun-karpuz yetiştirilmekte olup Aşkabad, Göktepe ve Merv'de üzüm bağları vardır Bunların dışında bir miktar buğday, arpa, mısır ve tütün de yetiştirilmektedir Ekonomide hayvancılık önemli yer tutar En çok Karakul koyunları beslenir Koyunu büyükbaş hayvan ve tavuk tâkip eder






Türkmenistan'da tekstil sanâyii önemli ölçüde gelişmiştir Aşkabad Merv, Çarcuy, Taşağuz ve Saya'da tekstil fabrikaları vardır Bu fabrikalarda başta pamuk olmak üzere yün ve ipekli kumaşlar dokunur Gıdâ sanâyiine âit fabrikalar Bayram Ali, Taşağuz, Aşkabad ve Krasnovodsk'ta toplanmıştır Ayrıca ufak makina inşâ ve elektroteknik sanâyi bulunmakta olup, bunlarda Aşkabad, Çarcuy ve Krasnovodsk gibi önemli şehirlerde kurulmuştur Kimyâ sanâyiine âit fabrikalar ise Çeleken, Bekdaş, Çaray'da faaliyet göstermektedir


Mâden yününden zengin olan Türkmenistan'da çıkarılan petrol borularla nakledildiği Krasnovodsk rafinerisinde işlenmektedir Bayram Ali ve Darvasa'da çıkarılan doğal gaz Buhara ve Urala sevkedilir Petrolün dışında kükürt, kurşun, kalsiyum mâdeni, tuz, iyod, krom, cıva gibi mâdenler çıkarılarak işlenmektedir Madenlerin tarıma elverişli olmayan bozkır ve çöl gibi bölgelerde bulunması, bu bölgelerin nüfûsunun artmasına sebep olmuştur


Türkmenistan'da ayrıca halıcılık çok gelişmiştir Türkmen halıları dünyaca meşhurdur Türkmenistan ile Türkiye arasında tıp, sağlık, telekominikasyon, ekonomi, ticâri ve turizm alanlarında ön görüşmeler neticesinde çeşitli anlaşmalar yapılmıştır


Ulaşım


Ulaşım belli başlı yerleşim noktası arasında yapılmaktadır Çarlık döneminde yapılmış olan Krasnovodsk-Çarcuy arasındaki Kafkasötesi demiryolu ve Merv-Kuşka, Çarcuy-Kungnk ve Karşı-Termes arasındaki demiryollarının uzunluğu 2120 kilometredir Ayrıca 8700 km'lik bir şose bağlantısı olup, bunların dışında ulaşım nehirlerde ve bilhassa Türkmen kanalında yapılır

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkmenistan-Tarihi-Ekonomisi

Eski 01-30-2010   #4
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkmenistan-Tarihi-Ekonomisi



Türkmenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, SSCB'yi oluşturan cumhuriyetler arasında yüzölçümü açısından dördüncü sırada yer alır Kısaca Türkmenistan adıyla tanınan ülke kuzeyde Kazakistan, kuzey ve doğuda Özbekistan, güneyde ise İran ve Afganistan ile çevrilidir Yüzölçümü 488100 km2'dir

Türkmenistan aşın sıcak ve soğuğun egemen olduğu çok kurak bir bölgedir Bazı yerlerde ocak ayı ortalama sıcaklığı -4°C'dir; temmuz ayı ortalama sıcaklığı ise ender olarak 35°C'nin altına düşer Cumhuriyetin büyük bölümü yılda ancak 100-200 mm yağış alır Yağışların yetersizliği yüzünden, ülkede tarım alanlarını sulamak için kanallar ve göletler yapılmıştır

RESMİ ADI: Türkmenistan Cumhuriyeti
YÖNETİM BİÇİMİ: Tek meclisli cumhuriyet
YÜZÖLÇÜMÜ: 488100 km2
NÜFUS (1992): 3859000
BAŞKENT: Aşkabat
BAŞLICA KENTLER VE NÜFUSLARI (1991): Aşkabat (416400), Çarcou (166400), Taşauz (117000), Mari (94900), Nebit-Dağ (89100)

Türkmenistan'ın beşte dördünden fazlası, bitki örtüsü ve suyu çok az olan ıssız ve kurak Karakum Çölü ile kaplıdır Halk çoğunlukla çölün kenarlarında, güney sının boyunca uzanan Kopet Dağları'nın yakınlarında ya da Amu Derya (Ceyhun), Murgap ve Tecen (Herirud) ırmaklarının geçtiği yerlerde yaşar

Halkın üçte ikisi Sünni Müslüman olan Türkmenler'dir Türkmenler'in konuştuğu Türkmence Türkiye Türkçe'sine çok benzeyen bir Türk dilidir Türkmenistan SSCB'nin bir parçası durumuna gelmeden önce Türkmenler göçebe yaşar ve mevsimlere göre uygun otlaklara göç ederek hayvancılık yaparlardı SSCB yönetimine girdikten sonra Türkmenler'in büyük bölümü köylere yerleşti Yerleşik düzene geçtikten sonra, sulama sistemlerinin yardımıyla hayvancılık yanında sulu tarım da yapmaya başladılar Günümüzde pek çok Türkmen fabrikalarda çalışmaktadır Türkmenistan halkı içinde ikinci büyük grup, ülke nüfusunun yüzde 15'ini oluşturan Ruslar'dır; onları sırasıyla Özbekler, Kazaklar, Tatarlar, Ukraynalılar, Ermeniler, Azeriler ve Karakalpaklar izler Yönetim görevlerinin genellikle Ruslar'ın elinde olduğu Türkmenistan'da okullarda Rusça okutulmaktadır Eğitim 7-17 yaşları arasında parasız ve zorunludur

Sanayi ve Tarım

Türkmenistan'ın başlıca doğal kaynağı ülkenin batısında çıkarılan petroldür Türkmenistan SSCB'deki üçüncü büyük petrol üreticisidir Petrol bir boruhattıyla Hazar Denizi'ndeki bir rafineriye ulaştırılır Kimyasal maddeler, madencilik ve doğal gaz üretimi öteki önemli sanayi kollarını oluşturur Hazar Denizi kıyılarında da balıkçılık yapılır
Ülkenin başlıca kentlerinde hafif sanayi kuruluşları bulunur

Başkent Aşkabat'ta pamuk ve ipek dokuma sanayileri vardır Cumhuriyetin öbür önemli kentleri Çarcou, Krasnovodsk ve eski Merv kentinin yakınlarında kurulu olan Mari'dir Türkmenistan'da sanayi ürünlerinin taşınması büyük ölçüde karayoluyla gerçekleştirilir Ekonomiye katkı açısından sanayi tarımın önüne geçmiş durumdadır; bununla birlikte pek çok Türkmen hâlâ çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşır Başlıca tarım ürünleri pamuk, ipek, üzüm, mısır ve buğdaydır Karakul (karagül) koyunu, at ve deve de en çok yetiştirilen hayvanlardır

Tarih

Türkmenistan, uzun tarihi boyunca pek çok devletin egemenliğine girmiştir Ülkede bütün bu devletlerden kalan izler görülebilir Günümüzde başkent Aşkabat yakınlarında, İÖ 3 yüzyılda Part Krallığı'nın ilk başkenti olarak kurulan Nisa kentinin yıkıntıları bulunmaktadır Mari yakınlarında yer alan eski Merv kenti de Persler'in Ahameniş hanedanı döneminde (İÖ 6-4 yüzyıllar) bir satraplık (eyalet) merkeziydi İS 7 yüzyılda Araplar'ca Horasan'ın başkenti olarak yeniden kurulan Merv gittikçe gelişti ve Abbasiler döneminde büyük bir öğretim merkezi oldu

Daha sonra Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun başkenti olan Merv 13 yüzyılda Moğollar tarafından yıkıldı Türkmenistan 19 yüzyıl sonlarında Rus Çarlığı'nın egemenliğine girdi 1917'deki Ekim Devrimi sonucunda da SSCB'nin bir parçası oldu 1924'e kadar Türkmenistan'ın bölgeleri çeşitli SSCB cumhuriyetlerine bağlıydı Bu tarihte ise SSCB'nin 15 cumhuriyetinden biri olan Türkmenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kuruldu

Türkmenistan'ın nüfusu 3534000'dir (1989)

SSCB'deki reform süreciyle birlikte Türkmenistan'da Ocak 1990'da yapılan parlamento seçimlerinde komünistler çoğunluğu elde etti Bunu Ağustos 1990'da egemenlik ilanı izledi Ekim 1990'da da Saparmurad A Niyazov cumhurbaşkanı seçildi
Türkmenistan yönetimi Ağustos 1991'deki başarısız darbe girişimi sırasında daha çok "bekle gör" yaklaşımını benimsedi Moskova'daki sertlik yanlısı komünistlerin tasfiyesinden sonra Ekim 1991'de yapılan halk oylamasında halkın yüzde 94'ü bağımsızlık yönünde oy kullandı Türkmenistan Aralık 1991 'de Alma Ata'da yapılan toplantıda varılan anlaşma sonucunda Bağımsız Devletler Topluluğu'nun (BDT) kurucuları arasında yer aldı

Mayıs 1992'de kabul edilen yeni anayasaya göre en üst yönetim organı Halk Mashalatı olacak ve seçilmiş 50 üyeden oluşan Meclis sürekli parlamento işlevini görecekti Anayasada siyasal çoğulculuğun öngörülmesine karşın, etnik ve dinsel temele dayalı partiler yasaklandı Ertesi ay yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde Niyazov oyların yüzde 99,5'ini alarak yeniden bu göreve seçildi Ülkede demokratik muhalefetin zayıf olması nedeniyle, iktidar neredeyse bütünüyle cumhurbaşkanının ve eski komünist kadroların elinde kaldı

Türkmenistan 1992 boyunca ekonomik alanda İran'la daha sıkı bağlar kurmaya yöneldi Öte yandan, bir ABD-Türkiye konsorsiyumuyla, Avrupa'ya ulaşacak bir doğal gaz boru hattı inşa etmek konusunda anlaşmaya varıldı Türkiye'yle kültürel değişim programı, sağlık alanında bilimsel ve teknik işbirliği anlaşmaları imzalandı Türkmenistan Şubat 1992'de de Türkiye, İran ve Pakistan'ın yer aldığı Ekonomik İşbirliği Örgütü'ne kabul edildi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.