Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
abdülmuttalib, binti, efendimizin, erva, halası, peygamber, sav

Erva Binti Abdülmuttalib (r.a) (Peygamber Efendimizin (s.a.v) Halası)

Eski 12-21-2009   #1
b@ron
Icon3

Erva Binti Abdülmuttalib (r.a) (Peygamber Efendimizin (s.a.v) Halası)




Erva binti Abdülmuttalib (ra)



Erva binti Abdülmuttalib radıyallahu anhâ Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin halası Oğlunun delâletiyle İslâmla şereflenen bir hanım sahâbî Çocuğuna devamlı nasîhat eden Rasûlullah’ın yanından ayrılmamasını tenbih eden ona destek olmasını isteyen fazîletli bir anne!
Resmin orjinal hali için tıklayınız O Haşimoğullarına mensuptur Annesi Fâtıma binti Amr b Âiz’dir Babası Abdülmuttalib’dir Sevgili Peygamberimizin babası Abdullah ile ana-baba bir kardeştir İslâm’ın ilk günlerini gören ve akrabalık gayretiyle Resûl-i Ekrem (sa) Efendimize destek olan bir hanımdır



O Câhiliye döneminde Umeyr İbni Vehb ile evlendi Ondan Tuleyb adında bir oğlu oldu Tuleyb İslâm’ın ilk günlerinde Erkam’ın evinde İslâm’la şereflendi Annesi Ervâ Hâtunun da müslüman olması için duâlar etti



Birgün annesiyle karşılıklı olarak tatlı tatlı sohbet etti Aralarında şöyle bir konuşma geçti:
– “Bak anne! Ben müslüman oldum Muhammed aleyhisselâma uydum Ona teslim oldum” dedi Ervâ Hâtun da:
– “Hiç şüphesiz dayının oğlu senin yardımına ve desteğine herkesten daha lâyıktır Vallahi onu erkeklere karşı korumaya gücümüz yetseydi her tecâvüzden korurduk” dedi


Tuleyb annesinin bu yumuşak davranışının destek mânâsına geldiğini anladı Ona daha nâzik davranmaya sözlerine hareketlerine daha önem vermeye çalıştı Anneciğinin bir an önce küfür bataklığından kurtulmasını istiyordu Bunun için zaman kolluyor fırsat gözlüyordu


İslâmiyet gün geçtikçe Mekke’de yayılıyor ve müslümanlar çoğalıyordu Mekke’nin ileri gelen gençleri Mus’ab Muâz Mikdat Bilâl Zübeyr ve Sa’d İbni Ebi Vakkas (ranhüm) hep müslüman olmuşlardı

Halkın arasında cesâretiyle kahramanlığıyla tanınan bileği bükülmez korkusuz yiğit Hz Hamza da İslâm’ın nûruna kavuşmuştu Müslümanlar yeni yeni isimlerle güç kazanmaya başlamıştı


Tuleyb (ra) bir an önce anneciğinin de cehalet karanlıklarından ve küfür bataklığından kurtulmasını arzu ediyordu Bu sebeble gıyabında devamlı duâ yapıyordu Dayısının İslâm’a girmesini fırsat bilerek anneciğine tatlı ve yumuşak bir üslûb ile yalvarmaya başladı Ona İslâm’ın güzelliklerini anlattı Gönlünü İslâm’a hazırladı Şöyle dedi:


– “Anneciğim! Seni müslüman olmaktan ve Rasûlullah’a teslim olup ona uymaktan alıkoyan nedir? Bak kardeşin Hamza da müslüman oldu” dedi


– Ervâ Hâtun oğlunun bu merhametli nâzik davranışları karşısında dayanamadı Gönlü ısındı ama teslim de olamadı “Oğlum! Kardeşimin yaptıklarına bakıyorum Sonra onlardan biri olacağım” diyerek kadın sâfiyeti içinde bir cevap verdi


Tuleyb (ra) annesinin İslâm’a hazır hâle geldiğini fakat vaktini beklediğini hissetti Onu üzecek bir harekette bulunmadan arzusunutekrar etti ve: “Öyle ise ey anneciğim! Sen Rasûlullah’a gidip kelime-i şehadet getirinceye kadar ben de ’a yalvarmağa devam edeceğim” diyerek üzerine düşen hizmete duâya devam etti


Oğlunun bu nazlı yakarışlarına samimi davranışlarına ve gönlünün derinliklerinden gelen sevgisine dayanamayan Ervâ Hâtun bu engin şefkat ve edeb karşısında teslim oldu ve hemen kelime-i şehadet getirdi “Şehadet ederim ki ’tan başka ilâh yoktur Ve yine şehadet ederim ki Muhammed ’ın resûlüdür” dedi


Ervâ Hâtun İslâm’la şereflendikten sonra yeğeni Hz Muhammed (sa)’e daha çok yardımcı oldu Oğlunu Rasûlullah (sa)’in yanından ayrılmaması için devamlı teşvik etti İslâm’ın yayılması konusunda destek olmasını istedi


Birgün oğlu Tuleyb Ebû Cehil’in Efendimize hakaret ettiğini sövüp saydığını duydu Onun bu kaba hareketine dayanamayıp eline geçirdiği bir deve kemiği ile koşup gitti ve Ebû Cehil’in başını yardı Ebû Cehil’in âvânesi Tuleyb’i tutup bağladılar Dayısı Ebû Leheb araya girerek onun bağlarını çözdü ve yeğenini kurtardı Sonra kızkardeşi Ervâ Hatun’un yanına geldi ve:


– “Tuleyb Muhammed için kendisini tehlikeye atıyor Onun yaptıklarını görmüyor musun?” diyerek azarladı Ervâ Hâtun gayet sâkin bir şekilde müşrik kardeşine şöyle cevap verdi:



– “Onun günlerinin en hayırlısı hayatının en şerefli dönemi dayısının oğlu Muhammed’i koruduğu ve ona yardım ettiği günlerdir O ’tan hak ve gerçeği getirmiştir” diyerek oğlunu desteklediğini ifade etti


Ebû Leheb o güne kadar kızkardeşinin müslüman olduğunu bilmiyordu Öfkeli bir şekilde ona:


– “Senin baban Abdülmuttalib’in dinini bırakıp da Muhammed’e tâbi olduğuna şaşılır!” dedi


– Ervâ Hâtun gayet sâkindi Sabırlıydı Ona merhamet ederek nasîhat ediyor ve şu teklifte bulunuyordu:


– “Kalk! Sen de kardeşinin oğlunun yanında bulun! Onunla beraber dur! Ona yardımcı ol! Ona destek ol! Onu savunucu ol! Eğer o gâlib gelir onun dini üstün gelirse sen iyi kimselerden olursun Yoksa yeğeninin yüzünden suçlu ve kusurlu olursun” dedi Yeğeni Muhammed’e destek vermesini istedi Fakat Ebû Leheb bu teklifi kabul etmedi Bir türlü içindeki kin ve öfkeyi atamadı Oradan ayrılıp giderken:
– “Onun getirdiği sonradan ortaya çıkardığı din yüzünden bütün Arap topluluklarına karşı koymağa bizim gücümüz mü yeter” dedi


Ervâ Hâtun da fikrinde sebat ettiğini imanından vazgeçmeyeceğini ve bu yolda ölünceye kadar canıyla malıyla çalışacağını oğlu Tuleyb’i takib ettiği yolda desteklediğini ifade eden şu mısraları söyledi:


Tuleyb dayısının oğluna yardım eder
Ondan canını malını esirgemez


Ervâ Hâtun hem Cahiliye döneminde hem İslâm’la şereflendikten sonra şeref ve fazîletiyle tanınan görüşlerine başvurulan kavminin ileri gelen hanımlardan biriydi Şâir ruhlu olduğu için sözleriyle ve şiirleriyle Resûl-i Ekrem (sa) Efendimizi ve müslümanları savunmaya gayret etmiştir Babası Abdülmuttalib’in ve Resûl-i Ekrem (sa)’in vefâtı üzerine söylediği mersiyeleri kaynak eserlerde zikredilmektedir


O Fahr-i Kâinat (sa) Efendimizin dâr-ı bekâya irtihallerinden sonra sevgisini üzüntüsünü şu mısralarıyla dile getirmiştir:


Ey ’ın Resûlü! Sen bizim ümidimizdin
Sen bize iyilik ederdin zulmetmezdin
Sanki kalbimin üzerinde Muhammed’in adı var
Peygamberden sonra kabileler bir araya gelemediler


Ne mutlu fazîletli annelere! Ne seâdet çocuklarını İslâm yolunda eğitip Rasûlullah (sa)’in izinden yürütebilenlere! Müjdeler olsun İslâm’ın hizmet erlerini yetiştiren annelere! Eyvâhlar olsun dünyanın kölesi nefsinin oyuncağı şeytanın tuzağı olmuş annelere!


Cenab-ı Hak cümlemizin kalblerini İslâm’ı yaşama ve destekleme yolunda Ervâ binti Abdülmuttalib (ranhâ)’nın aşkı heyecanı gayreti ve titizliği ile doldurmayı nasîb eylesin Şefâatlerine nâil eylesin Amin




Mustafa Eriş
Altınoluk Dergisi


__________________
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.