Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
mehmed, paşaosmanlı, sadrazamı, sokullu

Sokullu Mehmed Paşa-Osmanlı Sadrazamı

Eski 12-19-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Sokullu Mehmed Paşa-Osmanlı Sadrazamı



Sokullu Mehmed Paşa-Osmanlı Sadrazamı

Sokullu Mehmed Paşa, ünlü bir Osmanlı sadrazamıdır(1505-1579) Hıristiyan bir ailenin çocuğu olarak Bosna'ya (bugün Yugoslavya'da) bağlı Sokol kasabasında doğdu 1519'da devşirme usulünce ailesinden alınarak Edirne'ye getirildi ve Müslüman olup Mehmed adını aldı Edirne Sarayı'nda eğitim gördükten sonra İstanbul'a gönderildi Topkapı Sarayı'nın Enderun bölümünde çeşitli görevlerde bulundu 1541'de kapıcıbaşılığa yükseldi 1546'da saray hizmetlerinde başarılı olanların dış göreve atanmaları yolundaki gelenek uyarınca kaptan-ı deryalığa getirildi Bu görevde iken Trablusgarp seferine katıldı, İstanbul Tersanesi'ni genişletti ve yeniledi 1549'da vezirliğe yükselerek Rumeli Beylerbeyliği'ne atandı





Avusturya ile 1547'de imzalanan barış antlaşmasının bozulması üzerine Sokullu Mehmed Paşa 1551'de Erdel üzerine yapılacak seferin komutanlığına getirildi 80 bin kişilik bir orduyla Erdel'e giren Sokullu Mehmed Paşa bazı önemli kaleleri aldı Ama, Temeş-var kuşatmasında başarılı olamayarak geri çekildi Temeşvar 1552'de, Macaristan ser-darlığına atanan Kara Ahmed Paşa ile birlikte düzenlediği yeni bir seferle alınabildi Sokullu Mehmed Paşa aynı yıl Rumeli Beylerbeyliğinden ayrılarak İstanbul'a döndü

Kanuni Sultan Süleyman 1553'te Sokullu Mehmed Paşa'yı Rumeli askerinin başında Anadolu'ya gönderdi Aynı yıl başlayan Nah-civan Seferi'nde Sokullu Mehmed Paşa'nın komutasındaki Rumeli askerleri büyük başarı gösterdiler Sefer dönüşünde Sokullu Mehmed Paşa üçüncü vezirliğe yükselerek kubbe-altı vezirleri arasına katıldı
Sokullu Mehmed Paşa 1559'da Kanuni Sultan Süleyman'ın oğulları Selim ile Bayezid arasında ortaya çıkan anlaşmazlıkta babasının buyruklarını dinlemeyen Bayezid'e karşı Selim' in yanında yer aldı İki kardeşin Konya Ovası'nda yaptıkları savaşa katılarak Selim'in galip gelmesinde önemli rol oynadı Bayezid İran'a sığınmak zorunda kaldı ve orada öldürüldü (1561) Sokullu Mehmed Paşa da Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatta kalan tek erkek çocuğu olarak veliahtlığa getirilen Selim'in kızı İsmihan Gevher Sultan'la evlendi (1562) Semiz Ali Paşa'nın sadrazam olmasıyla ikinci vezirliğe yükselen Sokullu Mehmed Paşa onun 1565'te ölmesi üzerine sadrazamlığa getirildi

Yaşı hayli ilerlemiş olan Kanuni Sultan Süleyman çok güvendiği Sokullu Mehmed Paşa'ya geniş yetkiler verdi Bu arada Avusturya İmparatoru I Ferdinand ölmüş (1564), yerine geçen oğlu II Maximilian 1562'de imzalanan barış antlaşmasını çiğneyen girişimlerde bulunmuştu Avusturya'ya karşı yeni bir seferin gereğine inanan Sokullu Mehmed Paşa yaşlı padişahı da buna inandırarak 1566'da Zigetvar Seferi'ni başlattı Yolda hastalanan Kanuni Sultan Süleyman Zigetvar' in alınmasından bir gün önce öldü Sokullu Mehmed Paşa padişahın ölümünü Şehzade Selim gelinceye kadar askerlerden gizledi Orduyu Belgrad'da karşılayan Selim burada padişah ilan edildi

II Selim, Sokullu Mehmed Paşa'yı babasının verdiği geniş yetkilerle sadrazamlıkta bıraktı ve devlet işlerine fazla karışmadı Sokullu Mehmed Paşa 1568'de Avusturya ile sekiz yıl süreli bir barış antlaşması imzaladıktan sonra doğuya yöneldi Amacı Osmanlı egemenliğini Asya'da ve doğu denizlerinde de güçlendirmekti Portekiz'in Hint Okyanu-su'nda gittikçe artan etkinliğine karşı Kızıldeniz, Umman Denizi ve Basra Körfezi'ndeki Osmanlı gemilerinin sayısını artırdı Bir yandan da Hindistan ve Endonezya'daki Müslüman hükümdarlarla dostluk ilişkisi kurmaya çalıştı Ayrıca Don ve Volga ırmaklarını birleştirecek bir kanal açma girişiminde bulundu Böylece Karadeniz ile Hazar Denizi arasındaki ulaşım sağlanabilecek, Kafkasya daha kolay denetim altına alınacak,


Orta Asya'daki Türk hanlıklarıyla ilişki kurulabilecekti Ama bu proje Ruslar'ın saldırıları ve Kırım hanının gerekli yardımı yapmaması yüzünden gerçekleşemedi
Sokullu Mehmed Paşa Akdeniz'deki Haçlı egemenliğine karşı İspanyollar'ın eline geçen Tunus'u geri alarak Kuzey Afrika'yı denetleyebilecek bir üs elde etmek istiyordu Uzun vadede ise Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayacak bir kanal açarak Osmanlı donanmasına hızla hareket etme olanağı sağlamayı, Hint Okyanusu'ndaki Portekiz egemenliğine son vermeyi amaçlıyordu Ama Piyale Paşa, Lala Mustafa Paşa gibi karşıtlarının etkisiyle Divan-ı Hümayun 1570'te Venedik'in elindeki Kıbrıs'a karşı bir sefer yapılmasını kararlaştırdı

Sokullu Mehmed Paşa bu karara Venedik'le var olan bansın bozulmasının Haçlılar'ı birleştireceği ve uzun sürecek bir savaşa yol açacağı gerekçesiyle karşı çıkmıştı Böylesi bir savaşın Osmanlı Devleti'ne yarar getirmeyeceğini ve uzun vadeli projelerin gerçekleşmesini engelleyeceğini düşünüyordu Ama Divan-ı Hümayun'un kararma uyarak Kıbrıs Seferi'nin başanya ulaşması için sonuna kadar çalıştı Seferin komutanlığına getirilen Lala Mustafa Paşa Ağustos 1571'de Kıbns'ın fethini tamamladı Buna karşılık Venedik'in başvurusu üzerine papanın çağnsıyla oluşturulan Haçlı donanması 7 Ekim 1571'de İnebahtı'da Osmanlı donanmasını ağır bir yenilgiye uğrattı Sokullu Mehmed Paşa'nın, bu olaydan sonra Osmanlı Devleti'nin banş isteyeceğinden emin olan Venedik elçisine söylediği "Biz sizden Kıbns'ı alarak bir kolunuzu kestik,

siz ise bizim donanmamızı yenmekle yalnızca sakalımızı kestiniz; unutmayın ki, kol bir daha yerine gelmez, ama sakal eskisinden de gür çıkar" sözleri ünlüdür Sokullu Mehmed Paşa'nın hemen yeni bir donanma hazırlanması buyruğuna karşılık bunun kolay bir iş olmadığını söyleyen kaptan-ı derya Kılıç Ali Paşa'ya verdiği "Paşa, paşa bu devlet öyle bir devlettir ki, isterse gemilerini gümüşten, halatlarını ipekten, yelkenlerini de atlastan yapar" yolundaki yanıtı da tarihe geçmiştir

Gerçekten de bir kış içinde yenilenen donanma baharla birlikte Akdeniz'e açılarak Haçlılar'a ağır kayıplar verdirdi İspanya ile anlaşmazlığa düşerek Haçlı ittifakından ayrılan Venedik papanın desteğini de yitirince Osmanlı Devleti'nden barış istemek zorunda kaldı Sokullu Mehmed Paşa'nın önerdiği koşullarla imzalanan antlaşmanın ardından Osmanlı ordusu ve donanması ortak bir harekâtla Tunus'u İspanyollar'dan geri aldı (1574)

Sokullu Mehmed Paşa, 1574'te ölen II Selim'in yerine geçen III Murad döneminde de sadrazamlığını sürdürdü Ama artık eski gücü yoktu Padişah da Sokullu Mehmed Paşa'nın karşıtlanyla işbirliği içindeydi Sokullu Mehmed Paşa'ya yakınlığıyla tanınanlar birer birer İstanbul'dan uzaklaştınlıyor, Divan-ı Hümayun'daki etkisi de gitgide azalıyordu Bütün bu gelişmelere karşın Sokullu Mehmed Paşa gene de bazı siyasal ve askeri başarılar elde etti 1577'de boşalan Lehistan (Polonya) tahtına Erdel Voyvodası Stefan Batory'nin seçilmesini sağlayarak Avusturya' nın oyununu bozdu

1578'de Fas'ta Portekiz ordusu yenilgiye uğratılarak bölgedeki Osmanlı egemenliği pekiştirildi Ama Divan-ı Hümayun'un 1578'de İran'a sefer açılması kararını engelleyemedi Böylece 1590'a kadar sürecek yeni bir Osmanlı-İran Savaşı başladı Sarayda ise Sokullu Mehmed Paşa'ya karşı olanlar etkinliklerini iyice artırmışlar, hatta sudan bir nedenle amcasının oğlu Budin Beylerbeyi Mustafa Paşa'yı idam ettirmişlerdi Sokullu Mehmed Paşa sadrazamlık gücü tükenmiş bir durumda iken, 1579'da konağında topladığı bir ikindi divanı sırasında, tıman azaltıldığı için şikâyete geldiğini söyleyen bir Boşnak tarafından hançerlenerek öldürüldü

Sokullu Mehmed Paşa 14 yıl süren sadrazamlığı boyunca usta bir siyasetçi olarak öne çıkmış, birçok siyasal ve askeri başarının elde edilmesinde birinci derecede rol oynamıştır 60 yıllık devlet hizmeti sırasında hiçbir görevinden alınmamış, daima bir üst göreve atanmış olması da ayrı bir özelliğidir Sokullu Mehmed Paşa'nın iki tanesi İstanbul'da, öbürleri Lüleburgaz (Kırklareli), Havsa (Edirne) ve Payas'ta (Hatay) bulunan beş külliyesi, imparatorluğun hemen her yanına dağılmış birçok hayır eseri vardır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.