Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
rasyonalizmfelsefe, öğretileri

Rasyonalizm-Felsefe öğretileri

Eski 11-21-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Rasyonalizm-Felsefe öğretileri



Rasyonalizm-Felsefe öğretileri



Her türlü gerçeğin ölçütü olarak aklı gösteren düşünce ve felsefe Öğretilerinin genel adıdır Bu anlamda Türkçe'de "akılcılık" ve "usçuluk" terimleri de kullanılır
Rasyonalizm sözcüğü dilimize Fransızca' dan geçmiştir "Hesap; yöntem; neden; akıl" gibi anlamları olan Latince ratio sözcüğünden türeyen bu terim tüm öteki batı dillerinde de vardır


Çeşitli alanlara özgü değişik rasyonalizm tanımları vardır Felsefede, var olan her şeyin, yani evrenin akıl yoluyla anlaşılabileceğini ileri süren öğretiler için kullanılır Bu bağlamda rasyonalizm, dış dünya üzerine bilgilerimizin kaynağı olarak duyularımızı gösteren ve başka bilgi kaynağı kabul etmeyen deneyci felsefenin karşıtıdır Mutlak gerçeğe birtakım akıldışı yollardan ulaşılabileceğini savunan mistik (gizemci) öğretinin karşısında yer alır

Bir sanat terimi olarak rasyonalizm, modern üsluba tepki olarak 20 yüzyılın başında doğan ve biçimlerdeki güzelliği sanat yapıtlarının, özellikle de mimarlık yapıtlarının işlevine uygun olması ilkesiyle birleştiren öğretiler için de kullanılır


Eski Yunanlılar'dan başlayarak, batı felsefesi tarihi boyunca rasyonalizm birçok düşünür tarafından temsil edilmiştir Rasyonalist sayılan filozoflar arasında çeşitli farklar vardır Parmenides ve Zenon gibi Elealı düşünürler, beş duyu aracılığıyla algılanan nesneler dünyasının (dış dünyanın) gerçekte bir yanılsama olduğunu, gerçeğin ancak akılla kavranabileceğini ileri sürmüşlerdir Sokrat'a göre, tüm bilgiler daha doğduğumuzda aklımızda vardır Ama bunlar ancak eğitim aracılığıyla ortaya çıkarılabilir Platon da, hocası gibi bilgilerimizin doğuştan aklımızda var olduğuna ve duyularla algıladığımız nesnelerin, aklımızda önceden bulunan düşüncelerin gölgelerinden başka bir şey olmadıklarına inanıyordu

Tüm felsefesini "Düşünüyorum, öyleyse varım" deyişine dayandıran ve varlığını düşünceye, dolayısıyla da akla indirgeyen Rene Descartes da rasyonalistti Modern rasyonalizmin kurucusu olan Descartes, doğruluğundan kuşku duyulamayacak bilginin matematiksel bilgi olduğunu, çünkü matematiğin, aklın evrensel, zorunlu ve önsel (a priori) ilkelerine dayandığını belirtmiştir Descartes gibi, Spinoza da matematiksel bilginin en sağlam ve kesin bilgi olduğunu kabul ederek, felsefe tarihinin en kapsamlı ve tutarlı sistemlerinden biri olan sistemini, "geometrik yöntem" denen yöntemle açıklamıştır Descartes sonrası rasyonalizmin büyük temsilcilerinden biri de Alman filozof Gottfried Leibniz'dir (1646-1716) Leibniz'e göre, sözgelimi "Tanrı" kavramı ile sayılar, geometri biçimleri gibi matematiksel kavramlar aklımızda doğuştan vardır

Bunları duyu algılarıyla elde etmemiz olanaksızdır Ama, duyu algıları olmadan bunların ortaya çıkmaları da beklenemez Böylece Leibniz, aklın, daha doğrusu zihnin boş bir levha olduğunu, bu levhayı duyu izlenimlerinin doldurduğunu, yani tüm bilgilerimizin duyu algılarına indirgenebileceğini savunan ingiliz deneyci filozof John Locke'a yanıt vermiş oluyor, gerçekteyse rasyonalizm ile deneyci felsefe arasında uzlaştırıcı bir öğreti ortaya koyuyordu


Buna benzer uzlaştırıcı bir öğretiyi savunan Alman filozof Immanuel Kant'a göre biz yalnızca tek tek nesneleri bilebiliriz, onlar üzerine bilgilerimizden genel sonuçlar ve tümel kavramlar üretiriz; ama, "kendinde şey" diye de nitelenen nesnelerin özünü bilemeyiz Böylece Platon'unkini andıran idealist bir sonuca varan Kant, aklın sınırlarını çizerek rasyonalizmden uzaklaşmış, ama akılda, duyu izlenimlerine indirgenemez önsel "form"ların varlığını kabul etmekle de rasyonalist geleneği sürdürmüştür

Gerçekte Kant'ın öğretisinin öncüsü, Eski Yunanlı filozof Aristo'nun felsefesidir Aristo'ya göre, akıl bilgi taşıyan değil, bilgi yapan bir yetidir Aristo, dış dünyayı algılayan edilgin akü ile duyu izlenimlerini "kategorilere yerleştirerek işleyen etkin akıPdan söz etmiştir
Tüm nesnel gerçekliği (dış dünyayı, evreni) kavramlardan, yani rasyonel (akılsal) olandan türettiği için Georg Wilhelm Hegel'in felsefesi rasyonalizmin doruğu sayılır Ünlü "gerçek olan rasyoneldir, rasyonel olan gerçektir" önermesiyle, Hegel gerçeğe hiç deneye başvurmadan, yalnızca düşünmenin sınırları içinde kalarak ulaşılabileceğini dile getirmiştir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.