|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
ayrıntılar, mektup, osmanlı, türkçesi, örnek |
![]() |
Osmanlı Türkçesi Ile Ayrıntılar (örnek Mektup) |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Osmanlı Türkçesi Ile Ayrıntılar (örnek Mektup)osmanlı türkçesi ile ayrıntılar (örnek mektup) OSMANLICA Veliy-i Nimet Efendim; Şu mektubumu size hastaneden kemal-i teessür ve mateme bürünmüş olduğum halde karalamaya mecbur oluyorum ![]() ![]() Filhakika[3] bunu istemekte çok geçmiyor ve bu saika-i mulal[4][5] için için ağlıyorum ![]() ![]() ![]() Onun artık hayatının bu dünyadan nasipdar[9] olmadığını irae[10] ediyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ben de bunlarla birlikte ebedi hob alude[18] kavuşmakta ne kadar geç davrandığımı şimdi his ediyorum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bana teessür o derece geliyor ki validenin vefatı anandan daha ziyade geliyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fakat cevap alamadığımı ve bu hususta şundan bundan talep ettiğiniz malumatı size veremediğimi mukaddemen bildirmiştim ![]() ![]() ![]() ![]() [1] تحسسات (tahassüsat) duygulanmalar, hislenmeler; [2] غرق (gark) batmak, suda boğulmak; [3] في الحقيقة (filhakika) gerçete, doğrusu; [4] سائقئ ملال (saika-i mulal) rahatsızlık nedeni, huzursuzluk sebebi; [5] آور (Āver) getiren; [6] تعديل (tadil) hafifletmek; [7] واآسفا (vā āsıfā) vah, eyvah; [8] عودت (avdet) geri dönme; [9] نصيب دار (nasibdar) nasibi olan, hissedar; [10] ارائه (irae) göstermek; [11] صفحه شباب gençlik safhası; [12] افول (uful) batış, gözden kaybolma, görünmez olmak; (mecaz) ölmek; [13] پيرو (peyrev) birinin arkası sıra giden, tabi, mensup, izinden giden, uyan; [14] آغوش (āğuş) kucak, [15] نونهال (nevnihal) taze fidan; [16] پيشو (peyşu) bir topluluğun reisi, başı; [17] نالان (nalan) inleyen, figan eden; [18] خواب آلوده (hob ālude) uykusu gelmiş, uyuklayan, daha layıkıyla gözlerini açmamış; [19] مجرد (mücerred) yalnız, tek; [20] سينهء مشفقه (sine-i müşfike) rahmet göğsü; [21] موافق (muvafık) uygun, münasip; [22] وقت مرهون (vakt-i merhun) rehin, ödünç alınmış vakit; [23] خطاب رحمانى (hitab-ı rahmani) merhamet ifadesi; [24] مواعيد (mevaid) vaat, söz; [25] تلقين (telkin; çoğulu تلقينا telkināt) bir fikri birine kabul ettirme, fikir aşılama, [26] امل (emel; çoğulu آمال āmāl) ümit, emel; [27] هنكامه (hengame) zaman, vakit, esna, sıra; [28] توأم (teveem) eş, benzer; [29] قرب (kurb) yakınında, yanında; [30] قصوى (kusva) uzak, ırak; [31] آسودكه (āsudeki) rahat, huzur, istirahat, asayiş; [32] تسلم (tesellüm) teslim olma; [33] باركاه (barkah) ruhsatla girilecek yer, dua edilen yer, huzur-u rabb-il alemin; [34] احديت (ahadiyyet) birlik, vahdaniyet;
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|