10-10-2009
|
#1
|
[KAPLAN]
|
Esrarlı Ada - Jules Verne
Esrarlı Ada, Fransız Yazar Jules Verne'in bir eseridir Hikayede mühendis, bilimadamı ve yazar olan Cyrus Smith, uşağı Nebukadnazar (Nab), bir gazetede muhabir olarak çalışan Gideon Spilet, genç bir çocuk olan Harbert ve denizci Pencroff'un geçirdikleri balon kazası sonucu ıssız bir adaya düşüp bu adada yaşadıkları maceraları ve başlarından geçen ilginç olaylar anlatılmaktadır Bu roman aynı zamanda Denizler Altında Yirmi Bin Fersah romanında geçen esrarengiz Kaptan Nemo ve denizaltısı Nautilus'un yeniden ortaya çıktığı birroman'dır

Kitabın Girişinden:
«Yine yükseliyor muyuz?» «Hayır » «Alçalıyor muyuz?» «Durum daha kötü, yüzbaşı! Düşüyoruz!» «Tanrı Aşkına safrayı atın!» «İşte! Son çuval da boşaldı!» «Balon yükseliyor mu?» «Hayır! Kayalara çarpan dalgalar gibi bir ses duyuyorum!» «Deniz tam sepetin altında! 150 metre yükseklikte bulunuyoruz sanırım! Ne kadar ağırlık varsa atın!» 1865 yılının 23 Mart günü öğleden sonra dört sıralarında, Pasifik üstünde yol almakta olan bir balonda yükseliyordu, bu sesler Balonun sepetinde beş kişi vardı Fırtınaya yakalanan bu beş yolcu nereden gelmişti? Balon dünyanın neresinden havalanmıştı? Fırtına sırasında balonun havalanmış olduğu düşünülemezdi
Konu:
Cyrus Smith, Gedeon Spilett, Nab, Pencroff ve Harbert Brown, General Ulyssefirant'm birlikleri tarafından kuşatılmış olan Richmond'da esir düşmüşlerdir Bu korkunç iç savaşta esir olarak kalmayı içlerine sindiremeyen bu beş cesur adam, Jonathan Forster'ın, kuşatma birliklerini havadan aşarak ayrılıkçıların kampına ulaşabilmek için kullanmayı düşündüğü balonla hapsoldukları şehirden kaçarlar Ortalığı cehenneme çeviren kasırga onları Richmond'ın yedi bin mil ötesindeki, ıssız bir adaya sürükler Kaçışa beş adam ve bir köpekle başlayan tutsaklar, adaya sadece dört kişi olarak inebilmişlerdir Silahsız, yiyeceksiz, giyeceksiz ve barınaksız durumda, ıssız bir adaya düşen tutsakların sahip olduğu tek şey birbirlerine olan güvenleri ve dayanışmadır
Esrarlı Ada'nın ilk cildinde Jules Verne, en zor şartlarda bile bir ümidin daima varolduğunu sürükleyici bir kurgu içinde anlatıyor
|
|
|