Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cepheleri, kurtuluş, savaşı

Kurtuluş Savaşı Cepheleri

Eski 09-28-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Kurtuluş Savaşı Cepheleri



kurtuluş savaşı cepheleri


DOĞU CEPHESİ
Ermeni Devleti, Rusya'da Çarlık sisteminin yıkılıp yerine Sosyalist bir devlet kurulması üzerine 1918'de ortaya çıktı Taşnak Partisi tarafından idare ediliyordu Ermeniler, sınırlarımıza saldırıyor, Müslüman halka aşırı zulüm, haksızlık ve katliam yapıyordu Bunun üzerine, TBMM Ermenilere karşı Askeri harekete geçilmesine karar verdi
Türkiye Büyük Millet Meclisi, İcra Heyeti'ne (Bakanlar Kuruluna) mütareke hükümlerine uyularak boşaltılan, "Elviye-i Selâse" (doğuda bulunan 3 ilimiz) Kars, Artvin ve Ardahan'ın tekrar geri alınması için gereğinin yapılması yolunda ayrıca yetki vermişti Doğu Cephesi Komutanı Kâzım Karabekir Paşa 30 Mayıs ve 4 Haziran 1920 tarihinde Doğu'daki durum hakkında hükümete rapor verdi Bu raporda; "Ermenilerin ilk fırsatta Erzurum'u dahi ellerine geçirmek için teşebbüslerde bulunacakları, Ermeni ordusuna karşı hâkim ve müsait bir vaziyet almanın zorunluluğu, Brest Litovsk ve Batum Antlaşması ile Türkiye'ye bırakılan Elviye-i Selâse'yi işgal etmek üzere harekete geçmenin gerekliliği" açıklanmış ve hükümetçe de bu durum uygun görülmüştü
Taarruz için 7 Haziran'da emir verildi Ancak, Sovyet Dışişleri Bakanının Ermenistan, İran ve Türkiye sınırlarının belirlenmesinde, Rus Sovyet Hükümeti'nin arabuluculuğu ile meselenin siyasi yollardan halledilmesinin mümkün olduğunu bildirmesi üzerine, ordunun taarruzu geciktirilmişti
Bu arada Ermenilerin, Türk topraklarına ve halkına karşı tecavüzü, Oltu'yu işgal etmeleri ve Gürcülerin de 25 Temmuz'da Artvin'i almaları üzerine, 28 Eylül 1920'de ordumuz taarruza geçti 29 Eylül'de Sarıkamış, 30 Ekim'de Kars (15 Kolordu Kafkas Tümeni Komutanı Albay Halit Bey (Karsıalan) yönetiminde), 7 Kasım'da Gümrü geri alındı Kesin barış antlaşması 2-3 Aralık gecesi imzalandı Gümrü Barış Antlaşması, TBMM Hükümetinin imzaladığı ilk antlaşmaydı ve Misak-ı Milli'nin Doğu sınırlarını da kısmen belirliyordu

TRAKYA CEPHESİ
Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra; Edirne-İstanbul demiryolunu kontrol etmek üzere bir Fransız Alayı Trakya'ya yerleşmiş bulunuyordu Fransız Generali Franchet D'Esperey ile Yunanistan Başbakanı Venizelos arasında imzalanan Antlaşma ile Kuleliburgaz-Hadımköy hattı Yunan Ordusunun işgaline terk edilmişti
Bu gelişmeler karşısında, I Kolordu Komutanı Cafer Tayyar Eğilmez Paşa, Mustafa Kemal Paşa'nın 9 Ocak 1920 tarih ve 55 sayılı emrine uyarak bütün Edirne vilayetinde sıkıyönetim ve seferberlik ilan etti Diğer taraftan Trakya-Paşaeli Müdafaa Heyet-i Osmaniyesi, 31 Mart 1920'de Lüleburgaz'da yaptığı ilk kongresinde dış tecavüzler ve iç ayaklanmalar karşısında her türlü tedbir alma yetkisini kolordu komutanına ve merkez heyetine vermeyi kararlaştırdı
San Remo Konferansı'nda, İtilaf Devletleri Edirne ile birlikte Doğu Trakya'yı da Yunanistan'a bırakmayı kararlaştırdılar
9 Mayıs 1920'de Edirne'de toplanan Trakya Paşaeli Müdafaa Heyet-i Osmaniyesi, 2'nci kongresinde Edirne ve Doğu Trakya'nın Yunanistan'a bırakılmasını kesinlikle reddetti ve ülke topraklarının savunulmasını kararlaştırdı Bu amaçla, yerli halktan Asker toplamayı ve silahlı savunma tedbirleri almayı kararlaştırdı Ayrıca, Cemiyet programını değiştirmekle birlikte ismini de Trakya-Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti haline getirerek, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin şubesi olmuştu
Sevr Antlaşması'nın imzalanmasını kolaylaştırmak, Osmanlı İmparatorluğu 'na fiilen olduğu kadar hukuken de son vermek amacı ile İtilaf Devletlerinin de teşviki ile Yunan Ordusu bir taraftan Anadolu'da bir taraftan da Trakya'da harekete geçti 20 Temmuz 1920'de başlayan Yunan Taarruzu sonunda Edirne 24 Temmuz 1920'de düştü Sevr Antlaşmasının imzalanmasını takip eden günlerde Yunan Hükümeti kendi meclislerinden geçirdikleri bir kanunla Doğu ve Batı Trakya'yı bir genel valilik halinde Yunanistan'a kattığını ilan etti Yunanlılar tarafından Edirne ve Doğu Trakya'nın ilhakına rağmen, Trakya'da işgale karşı silahlı mücadele devam etmiştir
Anadolu'da kazanılan büyük zafer ve orduların Boğazları geçerek Trakya'yı kurtarmak için harekete geçmeleri kararı karşısında, Boğazlarda bulunan İtilaf Devletleri ateşkes anlayışı içinde olmuşlardır 15 Ekim 1922'de yürürlüğe giren Mudanya Ateşkes Antlaşması ile Doğu Trakya, Yunan kuvvetleri tarafından boşaltıldı 25 Kasım 1922'de Edirne Valiliğine tayin edilen Şakir Bey (Kesebir), Türk yönetimini yeniden kurmuştur Lozan Konferansı sonunda, Yunanlıların Anadolu'da yakıp yıktıklarına karşılık, savaş tazimanatı olarak Karaağaç ve Bosnaköy Köprübaşlarının da Anavatana katılması kararlaştırılmıştır

GÜNEY CEPHESİ
Mondros Ateşkes Antlaşması'nın, İtilaf Devletleri tarafından tek taraflı, haksız ve yanlış bir şekilde uygulanışı çerçevesinde Güney Anadolu'nun işgali, bu bölgede milli mücadele cephelerinin kurulmasına ve düşman saldırısına karşı direnmeye sebep olmuştu
Fransızların Adana'yı, İngilizlerin ve Fransızların beraberce Urfa, Maraş ve Antep'i işgal etmeleri halk arasında korku, nefret ve endişe oluşturmuştu Fransızların, Ermenilerle işbirliği yaparak sömürge yönetimi usullerini burada uygulamaları, yer yer bölgesel savunma tertiplerinin alınmasına ve milli kuvvetlerin kurulup teşkilatlanmasına etken oldu
KURTULUŞ SAVAŞI CEPHELERİ
A) DOĞU CEPHESİ

a) Ermeni Meselesi
Fatih zamanında İstanbul’da Ermeni Patrikliği kurulmuştur
Osmanlı’da Ermeniler, Millet-i Sadıka diye anılmıştır
Ermeni Meselesi ilk kez Berlin Antlaşması’nda ortaya çıkmıştır (1878)
Ermeniler amaçlarına ulaşabilmek için Taşnak ve Hınçak cemiyetlerini kurmuşlardır
Ermeniler 19yy sonlarında Van, Erzurum, Bitlis ve Sason civarında ayaklanmışlardır
Ermeniler, IIAbdülhamid’e suikast düzenlemişler, fakat başarılı olamamışlardır (1905)
1915’te Ermeniler Van ve Sivas’ta katliam yapmışlardır
1915’te Tehcir Kanunu çıkarılmış ve Ermeniler Suriye’ye göç ettirilmiştir
General Harbord, Doğu Anadolu ile ilgili bir rapor hazırlamış, raporda Ermeniler’in yaşadıkları Osmanlı topraklarında Türk nüfusundan fazla olmadığı açıklanmıştır
24 Eylül 1920’de Ermeniler saldırıya geçmiş, Türk Ordusu Misak-ı Milli sınırlarına kadar ilerlemiş ve Kars Zaferi kazanılmıştır
Gümrü Antlaşması (3 Aralık 1920)
Ermeniler’in isteği üzerine Gümrü Antlaşması imzalanmıştır Antlaşmaya göre:
1 Kars, Sarıkamış, Iğdır, Kağızman Türk Devleti’ne verilecek
2 Doğu sınırı, Aras Nehri ve Çıldır Gölü’ne kadar uzanacak
3 Ermenistan Hükümeti, Sevr Barış Antlaşması’nı tanımayacak
4 Ermenistan, TBMM’nin aleyhine çalışmayacak
5 Türkler’e saldırıda bulunan Ermeniler dışındakiler isterlerse 6 Ay içinde Türkiye’ye dönebilecekler

Önemi:

Ermenistan TBMM’yi tanıyan ilk devlettir
Türk Devleti’nin ilk siyasi başarısıdır
Türk ordusu ilk başarısını Doğu’da Ermeniler’e karşı kazanmıştır
Kurtuluş Savaşı’nda kurtarılan ilk yer Kars’tır
Mondros’taki sınırlar ilk kez aşılmıştır
Batı ve Güney Cephesi güç kazanmıştır
Rusya’nın 5 Aralık 1920’de Ermenistan’ı işgal etmesiyle Gümrü Antlaşması uygulanamamıştır
b) Gürcistan'la İlişkiler
Gürcistan’la Batum Antlaşması imzalanmıştır (23 Şubat 1921) Buna göre;
Batum, Artvin, Ardahan Türk Devleti’ne bırakılmıştır

B) GÜNEY CEPHESİ
a) İtalya İle İlişkiler
İtalyanlar İzmir’in Yunanistan’a verilmesi nedeniyle kırgındı, bundan dolayı Kuva-yı Milliye’yi desteklemişler ve bölge halkına iyi davranmışlardır IIİnönü Savaşı’ndan sonra işgal ettikleri yerleri boşaltmışlardır (5 Temmuz 1921)
b) Fransa İle İlişkiler
Fransızlar Mondros’tan sonra Adana, Osmaniye ve Mersin’i işgal etmiştir (Ocak 1919)
Paris Barış Konferansı’nda Suriye, Lübnan, Antep ve Maraş Fransızlar’a bırakılmıştır
Antep, Maraş ve Urfa Fransızlar tarafından işgal edilmiş ve Ermeniler Türkler üzerine kışkırtılmıştır
Sivas Kongresi’nde, Güneydoğu’da da Kuva-yı Milliye birlikleri kurulmasına karar verilmiştir
Kuva-yı Milliye’nin kurulmasıyla birlikt"e Fransızlar’a karşı mücadele başlamıştır

Fransızlar’la şu savunmalar yapılmıştır:
Maraş Savunması :
20 Ocak-11 Şubat 1920
Urfa Savunması : 9 Şubat-10 Nisan 1920
Antep Savunması : 1 Nisan 1920-9 Şubat 1921
Adana Savunması : 21 Ocak 1920-20 Ekim 1921
Fransızlar’la 30 Mayıs 1920’de ateşkes yapılmıştır
Fransa Moskova Antlaşması ile endişeye düşmüş, Eskişehir ve Kütahya Savaşları ile beklemeye geçen Fransa’nın, Sakarya Zaferi ile endişesi sona ermiş ve TBMM ile Ankara Antlaşması’nı imzalanmıştır
Ankara Antlaşması (20 Ekim 1921)
İki taraf arasında savaş sona erecek
İki ay içinde Türk ordusu belirlenen hattın kuzeyine, Fransızlar ise güneyine çekilecek
İki taraf da kendilerine kalan Topraklarda genel af ilan edecek
Hatay ve İskenderun için özel idare rejimi uygulanacak

Önemi:
İlk kez İtilaf Devletleri’nden biri, TBMM ile bir antlaşma yapmıştır
Fransa TBMM'yi ve Misak-ı Milli'yi tanıyan ilk İtilaf Devleti olmuştur
Hatay hariç Suriye sınırımız belli olmuştur Hatay'da özel bir yönetim kurulmuş ve burada yaşayan Türkler'e geniş haklar tanınmıştır
Doğu Cephesi’nden sonra Güney Cephesi de Batı’ya kaydırılmıştır
Fransa, özel idare rejimi olmasına rağmen Hatay ve İskenderun’un Türk Devleti’nin bir parçası olduğunu kabul etti
İtilaf Devletleri bloğu parçalanmıştır
Dünya kamuoyu Millî Mücâdele’nin Türkler’in başarısı ile sonuçlanacağını anlamıştır
Not 1: Kurtuluş Savaşı'nda ilk silahlı mücadele Güney Cephesi'nde başlamıştır
Not 2: Güney Cephesi’nde yalnız Kuva-yı Milliye Birlikleri mücadele etmiştir Düzenli Ordu mücadele etmemiştir
Not 3: TBMM 1973'te Maraş'a "Kahraman", Antep'e "Gazi", 1984'te ise Urfa'ya "Şanlı" ünvanını vermiştir

C) BATI CEPHESİ
a) Düzenli Ordunun Kurulması
Yunan işgaline karşılık Ayvalık, Denizli ve Salihli'ye bölgesinde Kuva-yı Milliye Cephesi oluşturulmuştur
Kuva-yı Milliye, Kurtuluş Savaşı'nın ilk savunma kuruluşudur
Kuva-yı Milliye'yi örgütlemek için Balıkesir ve Alaşehir Kongreleri yapılmıştır
Fransız işgaline karşı Adana, Urfa, Antep ve Maraş civarında da Kuva-yı Milliye kurulmuştur
MKemal Paşa Sivas Kongresi'nde, Ali Fuat Paşa'yı Batı Cephesi Komutanlığı'na getirilmiştir
Ali Fuat Paşa, Gediz Taarruzu'nda başarılı olamamış ve Yunan orduları Dumlupınar'a kadar ilerlemiştir
Çerkez Ethem'in baskıları ve Ali Fuat Paşa'nın etkisiz olması nedeniyle Ali Fuat Paşa Moskova Büyükelçiliği'ne atanmıştır Batı Cephesi ikiye ayrılmıştır
Albay İsmet Bey Batı Bölümü'ne,
Albay Refet Bey ise Güney Bölümü'ne atanmıştır
Yunan taarruzu karşısında Kuva-yı Milliye başarılı olamamıştır
Ordudan firarlar başlamış, İstiklal Mahkemeleri’nin çalışmaları ile firarlar sona erdirilmiştir
Düzenli ordunun kurulması ile Kuva-yı Milliye tamamen ortadan kaldırılmıştır (8 Ekim 1920)
Düzenli orduya geçildiği sırada bazı Kuva-yı Milliyeciler isyan etmiştir (Çerkez Ethem ve Demirci Efe)
Demirci Mehmet Efe İsyanı Iİnönü Savaşı'ndan önce, Çerkez Ethem İsyanı ise Iİnönü Savaşı'ndan sonra bastırılmıştır

b) Iİnönü Savaşı (6-10 Ocak 1921)
Nedenleri:

Yunanistan'ın; taarruzu devam ettirerek İngiliz Hükümeti’nden yardım sağlamayı,
Çerkez Ethem Ayaklanması'ndan faydalanmayı,
Eskişehir'i alarak demiryollarının önemli noktalarını kontrol Altına almayı,
Sevr Barış Anlaşması'nı TBMM'ye kabul ettirmeyi istemesi
Yunanlar, Çerkez Ethem'in isyanından faydalanarak Eskişehir'e ilerlemeye başlamıştır
İsmet Bey, ordusunu Çerkez Ethem'in karşısından çekerek Yunanlar'la çarpışmaya başlamıştır
Yunanistan geri çekilmek zorunda kalmıştır

Sonuçları:
Düzenli Ordu’nun ilk zaferidir
Halkın Düzenli Ordu’ya güveni artmıştır
Milletin zafere olan inancı güç kazanmıştır
İsmet Paşa generalliğe yükselmiştir
Çerkez Ethem İsyanı bastırılmıştır
Zafer sonrası Afganistan Hükümeti ile Dostluk ve Yardımlaşma, Rusya ile de Moskova Antlaşması imzalanmıştır
İlk anayasa olan Teşkilât-ı Esâsiye kabul edilmiştir (20 Ocak 1921)
İstiklâl Marşı kabul edilmiştir (12 Mart 1921)
İtilaf Devletleri yenilgi karşısında, durumu görüşmek üzere Londra'da bir konferans düzenlemişlerdir

Londra Konferansı (23 Şubat-12 Mart 1921)
Nedenleri:

İngilizler'in, Rusya’nın TBMM ile Moskova’daki görüşmelerinden rahatsız olmaları
İngilizler'in Musul ve Kerkük'te direnişle karşılaşması
İngilizler'e karşı Revandiz'de ayaklanma çıkması
Iİnönü Savaşı sonucunun İtilaf Devletleri arasında görüş ayrılığına neden olması
Fransızlar'ın Güney Doğu Anadolu'da büyük bir direnişle karşılaşması
İtalyanlar'ın işgal planlarından memnun olmaması
İtilaf Devletleri İstanbul Hükümeti'ni konferansa davet etmiştir
MKemal veya onun gönderdiği birinin İstanbul Hükümeti’nin yanında gelmesini istemişlerdir
İtilaf Devletleri Bu hareketleriyle, TBMM'yi tanımadıklarını göstermişlerdir
İstanbul ve Ankara anlaşamadıklarından Londra Konferansı'na iki ayrı delege göndermişlerdir:
İstanbul Hükümeti adına Sadrazam Tevfik Paşa,
Ankara Hükümeti adına Bekir Sami Bey Londra'ya gönderilmiştir
Londra Konferansı; İstanbul Hükümeti, TBMM Hükümeti, İngiltere, Fransa, İtalya, Yunanistan arasında gerçekleşmiştir
İstanbul Hükümeti'ni temsil eden Tevfik Paşa, söz hakkını TBMM temsilcisine bırakmıştır
İtilaf Devletleri şunları teklif etmiştir:
İzmir Türk Devleti’ne iade edilecek, ancak şehirde Yunan güçleri bulunacak
İzmir'in valisi Hristiyan olacak ve Milletler Cemiyeti tarafından tayin edilecek
Doğu Trakya Yunanlar'a kalacak
Doğu Anadolu'da Ermenistan kurulacak
Ordunun sayısı arttırılacak, fakat kapitülasyonlar devam edecek

Sonuçları:
İtilaf Devletleri TBMM'yi hukuken tanımıştır
Avrupa'da “Türkler barışa yanaşmıyorlar” türünde çıkan propagandalara engel olunmuştur
Sevr Barış Antlaşması'ndaki bazı Maddeler tartışma konusu olmuştur
Konferans sonunda TBMM temsilcisi İngiltere, Fransa, İtalya ile ikili anlaşmalar yapmıştır
Konferansın başarısız olması nedeniyle Yunan saldırısı yeniden başlamış, IIİnönü Savaşı gerçekleşmiştir
TBMM-Afganistan Dostluk ve Yardımlaşma Antlaşması (1 Mart 1921)
Afganistan ile TBMM arasında imzalanmıştır Antlaşmaya göre:
TBMM Afganistan’ın bağımsızlığını tanıyacak
İki taraf da birine saldırı yapıldığında kendine saldırı yapılmış sayacak
TBMM, Afganistan’a subay ve öğretmen gönderecek
Önemi :
İlk kez bir İslam devleti TBMM'yi tanımıştır
Moskova Antlaşması (16 Mart 1921)
Rusya'da 1917 Bolşevik İhtilali çıkmıştır
Rusya, imzaladığı Brest-Litowsk Antlaşması ile IDünya Savaşı'ndan çekilmiş ve gizli antlaşmaları açıklamıştır
İtilaf Devletleri Rusya'ya karşı birlik olmuştur
TBMM ile Rusya birbirine yakınlaşmıştır

Antlaşmaya göre:
Sovyet Rusya, Misâk-ı Millî'yi tanıyacak
İki taraftan birinin tanımadığı devletlerarası bir anlaşmayı diğeri de tanımayacak
Sovyet Rusya, kapitülasyonların kaldırıldığını kabul edecek
Batum, Gürcistan'a iade edilecek
İki ülkenin ekonomisini geliştirmek için yeni iktisadî anlaşmalar yapılacak
Karadeniz'e kıyısı olan devletler ile Boğazlar'ın ticaret gemilerine açık kalması için konferans düzenlenecek

Önemi:
Sovyet Rusya, Misâk-ı Millî'yi ve TBMM’yi tanıyan ilk Avrupa devleti olmuştur
İlk kez büyük bir devlet TBMM'yi tanımıştır
Sovyet Rusya, Sevr Barış Anlaşması'nı tanımadığını açıklamıştır
Yeni Türk Devleti'nin diplomasi sahasında kazandığı büyük bir zaferdir
Her iki ülke de kendilerinden önce imzalanan antlaşmaları geçersiz saymıştır
Batum Gürcistan'a, Kars ve çevresi de Türk Devleti'ne ait olmuştur
Doğu sınırımız büyük ölçüde belirlenmiş ve doğu sınırının güvenliği sağlanmıştır
Sakarya Savaşı’ndan sonra Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması imzalanmış ve doğu sınırı kesinlik kazanmıştır (13 Ekim 1921)
Not : Batum, Misâk-ı Millî'den verilen ilk tavizdir

c) IIİnönü Savaşı (23-31 Mart 1921)
Nedenleri:

Londra Konferansı tekliflerinin TBMM tarafından kabul edilmemesi
İngilizler'in Yunanlar'ı kışkırtması
Sevr Barış Antlaşması'nın TBMM'ye kabul ettirilmek istenmesi
Yunanlar'ın düzenli ordunun teşkilatlanmasına fırsat vermeden Ankara üzerine yürüyerek TBMM'yi dağıtmak istemesi
Yunan ordusu İnönü mevkiinde durdurulmuştur
Türk ordusu Aslıhan ve Dumlupınar'da çarpışmış, birliklerin aşırı yorulması ve fazla kayıp verilmesi ile istenilen sonuç tam olarak alınamamıştır
Bu durum Türk ordusunun tam olarak taarruz gücüne ulaşamadığını göstermiştir

Sonuçları:
Düşman oyalanmış ve Kurtuluş Savaşı için zaman kazanılmıştır
Yunanlar Türk ordusunun gücünü kabul etmiştir
Halkın TBMM'ye olan güveni artmıştır
İtilaf Devletleri'nin İstanbul'daki yüksek komiserleri TBMM ile Yunanistan arasında taraf olmadıklarını açıklamışlardır
İtalyanlar, işgal ettikleri toprakları boşaltmışlardır (5 Temmuz 1921)
MKemal, zafer sonunda İsmet Paşa'ya; "Siz yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de (ters alınyazısını da) yendiniz" diye telgraf çekmiştir
d) Eskişehir Ve Kütahya Savaşları (10-24 Temmuz 1921)

Nedeni :
Yunanistan'ın, IIİnönü Savaşı'nın yorgunluğu içinde olan Türk ordusunun toparlanmasına fırsat vermeden saldırıya geçmesi
Yunanistan'ın, IIİnönü Savaşı'nın yorgunluğu içinde olan Türk ordusunun toparlanmasına fırsat vermeden saldırıya geçmesi
Yunanistan İnönü'den Afyon'a kadar geniş bir saha üzerinde saldırıya geçmiştir
MKemal, İsmet Paşa'ya, Sakarya Nehri'nin doğusuna çekilmesini söylemiştir
Afyon, Eskişehir ve Kütahya Yunanlar'ın eline geçmiştir

Sonuçları :

TBMM'de bazı kişiler başarısızlığın suçunu MKemal'e yüklemek istemiştir
MKemal başarılı olabilmek için olağanüstü yetkiler istemiştir
Önemi :
Kurtuluş Savaşı’nda kaybedilen ilk ve tek savaş Eskişehir-Kütahya Savaşı’dır
MKemal'e Başkomutanlık Yetkisinin Verilmesi :
TBMM, MKemal’e üç ay süreyle Başkomutanlık yetkisini veren kanunu kabul etmiştir (5 Ağustos 1921) Böylece:
MKemal, yasama ve yürütme yetkisini doğrudan kullanmaya başlamıştır
MKemal, İstiklal Mahkemeleri'nin de kendisine bağlanmasıyla yargı gücünü de kullanmıştır
Erzurum Kongresi'nde Askerlik görevinden istifa eden MKemal, milli irade ile başkomutan olmuştur
20 Temmuz 1922'de Başkomutanlık Kanunu sınırsız uzatılmış, MKemal'in cumhurbaşkanı seçilmesine kadar kanun, geçerliliğini sürdürdü
Tekâlif-i Milliye Emirleri (7-8 Ağustos 1921)
Ordunun ihtiyacını karşılamak ve Sakarya Savaşı'na hazırlanmak için MKemal, Tekalif-i Milliye Emirleri'ni yayınlanmıştır
1 Her ilçede bir tane Tekalif-i Milliye Komisyonu kurulacak
2 Halk, elindeki silah ve cephaneyi 3 Gün içinde orduya teslim edecek
3 Her Aile bir askeri giydirecek
4 Yiyecek ve giyecek maddelerinin %40'ına el konacak ve bunların karşılığı daha sonra geri ödenecek
5 Ticaret adamlarının elindeki her türlü giyim eşyasının %40'ına el konacak ve bunların karşılığı daha sonra geri ödenecek
6 Her türlü makineli aracın %40'ına el konacak
7 Halkın elindeki binek hayvanlarının ve taşıt araçlarının %20'sine el konacak
8 Sahipsiz bütün mallara el konacak
9 Tüm demirci, dökümcü, nalbant, terzi ve marangoz gibi iş sahipleri ordunun emrinde çalışacak
10 Halkın elindeki araçlar aylık 100 km askeri ulaşım yapacaklar

Kars Antlaşması (13 Ekim 1921)

Rusya’nın gözetiminde Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan ile TBMM arasında Kars Antlaşması imzalanmıştır Antlaşmaya göre:
Önemi :
Türk Devleti’nin doğu sınırı kesinlik kazanmıştır
TBMM-Ukrayna Antlaşması (2 Ocak 1922)
Moskova Antlaşması’nın içeriğini tekrarlayan bir antlaşmadır

__________________



__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.