Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Mühendislik / Mimarlık / Peyzaj Mimarlığı

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
heykeli, kral, mausoleion

Kral Mausoleion Heykeli

Eski 09-24-2009   #1
yesimciwciw
Varsayılan

Kral Mausoleion Heykeli



Kral Mausoleion Heykeli
(Dünyanın Yedi Harikası)




Halikarnas’ta(bugünkü Bodrum), İÖ353′te ölen Karya Kralı Mausolos için eşi Kraliçe Artemisia’nın yüklü yüklü bir para ödeyerek yaptırdığı anıt mezardır 15yy’dan önce bir deprem sonucu çöktü Bugün büyük anıt mezarlar için kullanılan “mozole” sözcüğü Mausolos’un Halikarnas’taki bu anıtmezarından gelmektedir



Bu eser bir anıt mezardır Bugünkü anıtsal mezarlara mozole isminin verilmesinin kaynağı da bu yapıdır Bugünkü adıyla Bodrum, o günkü adıyla Halikarnas olan yerde yani ülkemizdedir MÖ 325 yılında Kraliçe Artemis tarafından kocası Mozolos adına yaptırılmıştır Diğerleri gibi bu eser de yok olmuştur Plinius’un bildirdiğine göre, dünyanın yedi harikasından biri sayılan Mausoleum, MÖ 350 de Mausolos için karısı Artemisia tarafından yaptırılmıştır



“Farklı cephelerin süslemeleri ve mükemmelliği birbirini taklit eden farklı sanatcılar tarafından ele alındı Leochares, Bryaxis, Skopas ve bazılarının düşündükleri gibi Timotheus’un sanatlarının seçkin mükemmelliği o yapıya dünyanın yedi harikası arasında ün kazandırdı” Antik yazarlardan Vitrivius böyle söylüyor Romalı tarihci Plinius’a göre pteron kare şeklindeydi ve çevresinde 36 tane ion stili sütun vardı Her sütun arasında bir heykel dikiliydi Pterondaki kabartmalar Amazonlarla Yunanlıların savaşını gösteriyordu Pteron üzerinde yirmi basamaklı bir piramit vardı Piramit beyaz paros mermerindendi İskenderiye limanının karşısında bulunan paros adasından özel seçilmişti En üstte quadrika (dört atlı araba) bunun üzerinde ise Mausolos ve Artemisia’nın heykelleri bulunuyordu

Tüm istilalara ve doğal afetlere karşın Mausoleum İS 1406 yılına dek ayakta kalmayı başarmıştır Ta ki Alman mimar Schegelholt tarafından yapılan St Peters kalenin yapımına dek Bu zamana kadar 1500 yıl ayakta kaldı Sadece basamakları görünen yapının derinlerine giderek elde ettikleri mermeri yakıp kireç yaptılar Bazı kabartmalar duvar taşı olarak kullanıldı Bazılarının üzeri silinerek oymalar kazındı 1875 de Sir C Newton kazılara başlar, bazı friz ve Mausoleon ile Artemision’un heykellerini ve büyük aslan heykelleri İngiliz Britich Museum’a taşındı




Mausoleum’un yapımı yarılandığında Halikarnassos’un parası biter ve geri kalan bölümler özveri ile yapılır Mausoleion alanı bugün açık hava müzesi olarak düzenlenmiştir İçeri girildiğinde sağda Bodrum tipi bir ev görülmektedir Solda görülen uzun yapı içinde Mausoleion’la ilgili kabartmalar, maket ve bazı çizimlerle yapıya ait mimari parçalar sergilenmektedir Dünyanın yedi harikasından biri diye tanımlanan Mausoleion’un yükseldiği yer bugün bir çukur olarak görülür Bu çukurun ne olduğunu anlamak için öncelikle kapalı sergi salonunun gezilmesi gerekir Taban ölçüleri 32 x 38 metre boyutlarındaki Mausoleion, bir zamanlar uzun kenarı 242,5 kısa kenarı 105 metre olan geniş bir alanın kuzeydoğu köşesinde yükselmekteydi





Antik yazarların anlattıklarına göre Mausoleion, dört bölümden oluşmaktadır En altta yüksek bir kaide (podyum); onun üzerinde kenarlarında onbir, kısa kenarlarında dokuz olmak üzere 36 İon sütunlu tapınak şeklinde bir bölüm vardır; onun da üzerinde 24 basamaklı piramid şekilli bir çatı ve en tepede dört atın çektiği araba içinde Mausolos ve Artemisia’nın heykelleri yer almaktadır


Anıtın yüksekliği konusunda Latin yazarı Plinius bilgi vermektedir Latinlerin dünyanın yedi harikası olarak gördüğü Mausoleion’un yüksekliği 180 İon ayağıdır Bu da yaklaşık 55 metredir Yirmi katlı bir apartmanın yüksekliği kadardır Sergi salonundaki makette bu ölçü esas alınmıştır Antik yazarlar yapının mimarının Pytheos olduğunu kaydetmektedir Ayrıca Satyros’un adı da geçmektedir Vitruvius, MÖ IV yüzyılın en önemli dört heykeltraşının bu yapıda çalıştığını kaydetmiştir Doğuda Skopas, batıda Leokhares, kuzeyde Bryaksis, güneyde Timotheos çalışmıştır Bryaksis, Karyalı bir sanatçıdır Diğer sanatçılar Yunanistan’dan getirilmiştir Dört atlı arabayı Mimar Pytheos’un yaptığı söylenmektedirTürkçenin Tarihi, Orhun Abideleri, Anlatım Bozuklukları, Cümlenin Öğeleri, Yazım ve Noktalama, Türkoloji Makaleleri, Edebiyat Nedir?, Alfabelerimiz, Atasözleri, Bulmacalar, Edebi Sanatlar, Sınav Soruları, Kpss, Oks, Öss, Bunları Biliyor musunuz?, Özlü Sözler, Güzel Sözler, Türkçe, Edebiyat, Masallar, Destanlar, Astroloji, Roman Özetleri



Karya satrabı Mausolos, kendi yönetimi zamanında muhtemelen MÖ 355′te yapıya başlamıştır Onun ölümünden sonra (MÖ 353) karısı, aynı zamanda kız kardeşi Artemeisia anıtın yapımını sürdürmüş; onun da ölümünden sonra (MÖ351) Mausolos’un diğer kardeşleri inşaata devam etmişlerdir Muhtemelen, inşaat MÖ 340′ta Piksodaros’la Ada arasındaki satraplık mücadelesi sırasında yarım bırakılmıştır



Anıt mezar ana kayanın kesildiği yerlerden ve yeşil taşlardan anlaşılacağı üzere günümüzde görülen çukurun bulunduğu yerde yükselmekteydi Anıtı son ayakta görenlerden biri MS XII yüzyılda yaşamış Piskopos Eustathios’tur Bu anıtının 1500 yıl ayakta kaldığını göstermektedir Bu tarihten sonra anıtın bir deprem sonucu yıkıldığı sanılmaktadır 1402′de Saint Jean şövalyeleri Bodrum’a geldiklerinde anıtı yıkık olarak görmüşlerdir Şövalyeler anıtı taş ocağı olarak kullanmışlar hemen tüm taşlarını sökerek Bodrum Kalesi’ni yapmışlardır İlk tahribat şövalyeler tarafından 1494′te yapılmıştır Çukurun en derin yerinde bulunan asıl mezar odası o çağda şövalyeler tarafından bulunamadığı için, yok olmaktan kurtulmuştur



1522 yılında Saint Jean şövalyeleri kalelerini güçlendirmek istemişler ve çevrede kale yapımında kullanılmak üzere eski yapı taşları aramışlardır Mausoleion, son tahribata bu tarihlerde uğramıştır Kalenin güçlendirilmesinde görev alan şövalyelerden de La Touret mezar anıtının tahribini hatırasına yazmıştır Günümüzde kiremit bir çatı altında kısmen korunmaya çalışılan 12 basamaklı merdiveni nasıl bulduklarını, mezar odasına giden koridorun iki yanındaki heykelleri ve kabartmaları nasıl önce hayranlıkla seyredip sonra da parçaladıklarını anlatmaktadır Tam mezar odasına girecekleri zaman paydos borusunun çaldığını; asıl odaya girmeden kaleye döndüklerini, ertesi gün geldiklerinde ise mezar odasının açıldığını, her yerde parçalanmış halde kıymetli kumaşlar ve altın ziynet eşyaları gördüklerini yazmıştır



Bugün mezar odasının girişini kapatan iki tonluk dikdörtgen bloklardan biri koridorun içinde görülmektedir İngiliz araştırmacı Newton 1856-1857 yıllarında burada yaptığı kazı sırasında taş bloğu orjinal yerine götürmüştür Kazı sırasında bulduğu kabartmaları, Mausolos ve Artemisia’nın heykellerini, dört atlı arabanın parçalarını British Museum’a götürmüştür Daha önce Lord Stratford Canning (Türkiye’de bulunan İngiltere Büyükelçisi), 1846 yılında Padişah Abdülmecit’ten aldığı izinle Bodrum Kalesi’nin duvarlarında görülen Mausoleion kabartmalarını da Londra’ya götürmüştür



Bugün yarı kapalı sergi salonunda, geçen yüzyıl buradan götürülen kabartmaların ne yazık ki alçı kopyaları sergilenmektedir Çukurun güneyinde bulunan ana kaya içine oyulmuş merdivenler burada Mausoleion’dan önce mevcut olan başka bir mezar anıtına aittir Mausoleion’un yapımı sırasında burası kesilerek örtülmüştür Ana kaya çok yumuşaktır, yer yer dökülmektedir Merdivenin dibinde sağda görülen kapı ana kaya içine oyulmuş bir koridora açılmakta koridorun sonunda Arkaik Devre ait (MÖ VI yüzyıl) bir mezar odası bulunmaktadır Kapı girişinde ve merdiven duvarlarında görülen oyuklar adak yerleridir Kapının sonunda dipte görülen kanallar “galeri” diye adlandırılmakta, dolan suların boşaltılması için kullanıldığı anlaşılmaktadır Bu galeri de Mausoleion’dan önceye aittir Koridorun sonunda, solda büyük bir mezar odasına açılmaktadır



Bu oda ana kaya oyulmak suretiyle yapılmıştır Mausoleion’a bakan yönünde de bir pencere bulunmaktadır Bu mezar odasının yanında daha önce Newton tarafından açılan bir başka mezar odası varsa da, bu oda Danimarkalıların yaptığı kazı sırasında açılmamıştır Pencere diye adlandırılan bölümün altında anıtı çevreleyen galerinin devamı görülmektedir Bacalar yapım kolaylığı sağlamak için açılmıştır Bacaların bir kısmı kazı alanında görüleceği gibi kuyulara dönüştürülmüştür Çukurun güneyinde görülen dikdörtgen taş bloklardan yapılmış ayakların neye yaradığı anlaşılamamıştır Asıl mezar odasına giren merdivenler Newton’un anlattığı gibi ana kaya içine oyulmuş basamaklar değildir Bu basamakların bir kısmı kesme taşlardan yapılmıştır



Danimarkalıların yaptığı kazı sırasında merdivenlerin dibinde Newton tarafından kazılmamış alanda boğa, koyun, keçi, horoz ve kumru kemikleri bulunmuştur Bunlar tören sırasında kurban edilen hayvanların kemikleridir Mausolos’un öbür dünyada yararlanması için konulmuştur Burada görülen kanal Mausoleion mezar anıtına aittir Açık hava müzesinin doğu bahçe duvarının sağ köşesine yakın bir yerde bulunan kapıdan dışarı çıkıldığında Mausoleion mezar anıtının kutsal alanı çevreleyen peribolos duvarının bir kısmı görülmektedir Müze binası kapalı ve yarı açık olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır Kapalı bölümündeki topografik harita ve Mausoleion maketi burayı gezenlere yapıyı ve şehri daha iyi bir şekilde tanıtmaktadır



Bu mezar, Kraliçe Artemis tarafından kocası Mausoleus (Mozoles) için yaptırılmıştır Karia Kralı Mausoleus, o zamanki adı Halikarnas olan Bodrum (O zamanlar bu bölge Karia olarak anılıyordu) bölgesinde, MÖ 377-353 yılları arasında hüküm sürmüştür Pythea adlı bir mimarın eseri olan bu mezar bugün ayakta değildir Ancak, tarihçi Plinius’un anlattıklarına göre yapılan bir resmi vardır Karia krallığından kalma bazı sikkelerin üzerinde de bu anıtın kabartmalarına rastlanmıştır Mezarın kaidesi 25 x 30 metre idi ve İyon stilinde sütunlarla süslenmişti Tepesinde 4 atlı bir zafer arabası bulunuyordu Basamaklı bir piramit görünümündeydi Anıtın tepesindeki savaş arabasında, Kral Mousoleus ve karısının yanyana oturmuş heykelleri vardı Dörtnala sürdükleri atların çektiği o arabayla unutulmazlığa doğru yol alıyor gibiydiler



Anıtın, araba heykeliyle birlikte yüksekliği 45 metreyi geçiyordu Duvarları kabartmalarla süslüydü Sütunlar arasında birçok güzel heykel vardı 150 yıl kadar önce Mozoleyi meydana çıkaran İngiliz arkeologları heykel ve kabartmaları alıp gitmişlerdir Bu yüzden anıtın yeri bile zor belli olmaktadır Şimdi bunlar British Museum’da sergilenmektedir Bugün Batıda sanat değeri olan ve anıt niteliğinde bulunan mezarlara Karia kralı Mousoleus’un adı verilmektedir Bu anıt bir depremde yıkılmıştır Yıkılan sütun ve taşların bir kısmını, Rodos şövalyeleri başka bir yapıda kullandılar


…İkinci Kaynak

Persliler, sınırlarını genişletip Mezopotamya, Hindistan ve Mısır’a yayıldıkça ülkelerini kendi başlarına idare edemez olmuşlar ve uç beylikler giderek daha bağımsız hale gelmiş Anadolu’daki Karia Kralı Mausollos da bu beylerden biriymiş, yaptığı tek iş de başkenti Bodrum’a taşımak ve kendi adına kocaman bir mezar yaptırmak olmuş Aslında onu bile karısı ve kız kardeşi yapmış Kral ölmeden önce başlayan inşaat, kral milattan önce 353’de öldüğünde bitmiş



16 yüzyıl boyunca sağlam kalan mezar önce bir depremde zarar görmüş, sonra bölgeye gelen şövalyeler tarafından taşları kale yapımında kullanılmak üzere yıktırılmış Bugün mezarın mozole kısmı Londra’daki British Museum’da, bina kısmı da Bodrum Kalesi’nin duvarlarında bulunuyor Mausoleion, Kral Mausolos adına karısı ve kız kardeşi Artemisia tarafından Halikarnassos’da yaptırılmış, Dünyanın yedi harikasından biri sayılan, kolonlarıyla Yunan mimarisini, piramit şeklindeki çatısıyla da Mısır mimarisini birleştiren, oldukça büyük boyutlardaki mezar Bu öneminden dolayı kendinden sonra gelen, aynı stildeki tüm yapılara mozole denmiştir…



Mausoleion alanı bugün açık hava müzesi olarak düzenlenmiştir İçeri girildiğinde sağda Bodrum tipi bir ev görülmektedir Solda görülen uzun yapı içinde Mausoleion’la ilgili kabartmalar, maket ve bazı çizimlerle yapıya ait mimari parçalar sergilenmektedir Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri diye tanımlanan Mausoleion’un yükseldiği yer bugün bir çukur olarak görülür Bu çukurun ne olduğunu anlamak için öncelikle kapalı sergi salonunun gezilmesi gerekir Taban ölçüleri 32 x 38 metre boyutlarındaki Mausoleion, bir zamanlar uzun kenarı 242,5 kısa kenarı 105 metre olan geniş bir alanın kuzeydoğu köşesinde yükselmekteydi



Anıtın yüksekliği konusunda Latin yazarı Plinius bilgi vermektedir Latinlerin dünyanın yedi harikası olarak gördüğü Mausoleion’un yüksekliği 180 İon ayağıdır Bu da yaklaşık 55 metredir Yirmi katlı bir apartmanın yüksekliği kadardır Sergi salonundaki makette bu ölçü esas alınmıştır Antik yazarlar yapının mimarının Pytheos olduğunu kaydetmektedir Ayrıca Satyros’un adı da geçmektedir Vitruvius, MÖ IV yüzyılın en önemli dört heykeltraşının bu yapıda çalıştığını kaydetmiştir Doğuda Skopas, batıda Leokhares, kuzeyde Bryaksis, güneyde Timotheos çalışmıştır Bryaksis, Karyalı bir sanatçıdır Diğer sanatçılar Yunanistan’dan getirilmiştir Dört atlı arabayı Mimar Pytheos’un yaptığı söylenmektedir



Karya satrabı Mausolos, kendi yönetimi zamanında muhtemelen MÖ 355 ‘te yapıya başlamıştır Onun ölümünden sonra (MÖ 353) karısı, aynı zamanda kız kardeşi Artemeisia anıtın yapımını sürdürmüş; onun da ölümünden sonra (MÖ351) Mausolos’un diğer kardeşleri inşaata devam etmişlerdir Muhtemelen, inşaat MÖ 340′ta Piksodaros’la Ada arasındaki satraplık mücadelesi sırasında yarım bırakılmıştır



Anıt mezar ana kayanın kesildiği yerlerden ve yeşil taşlardan anlaşılacağı üzere günümüzde görülen çukurun bulunduğu yerde yükselmekteydi Anıtı son ayakta görenlerden biri MS XII yüzyılda yaşamış Piskopos Eustathios’tur Bu anıtının 1500 yıl ayakta kaldığını göstermektedir Bu tarihten sonra anıtın bir deprem sonucu yıkıldığı sanılmaktadır 1402′de Saint Jean şövalyeleri Bodrum’a geldiklerinde anıtı yıkık olarak görmüşlerdir Şövalyeler anıtı taş ocağı olarak kullanmışlar hemen tüm taşlarını sökerek Bodrum Kalesi’ni yapmışlardır İlk tahribat şövalyeler tarafından 1494′te yapılmıştır Çukurun en derin yerinde bulunan asıl mezar odası o çağda şövalyeler tarafından bulunamadığı için, yok olmaktan kurtulmuştur



1522 yılında Saint Jean şövalyeleri kalelerini güçlendirmek istemişler ve çevrede kale yapımında kullanılmak üzere eski yapı taşları aramışlardır Mausoleion, son tahribata bu tarihlerde uğramıştır Kalenin güçlendirilmesinde görev alan şövalyelerden de La Touret mezar anıtının tahribini hatırasına yazmıştır Günümüzde kiremit bir çatı altında kısmen korunmaya çalışılan 12 basamaklı merdiveni nasıl bulduklarını, mezar odasına giden koridorun iki yanındaki heykelleri ve kabartmaları nasıl önce hayranlıkla seyredip sonra da parçaladıklarını anlatmaktadır Tam mezar odasına girecekleri zaman paydos borusunun çaldığını; asıl odaya girmeden kaleye döndüklerini, ertesi gün geldiklerinde ise mezar odasının açıldığını, her yerde parçalanmış halde kıymetli kumaşlar ve altın ziynet eşyaları gördüklerini yazmıştır



Bugün Bodrum’da durduğu hali ile mozolenin kalıntılarıBugün mezar odasının girişini kapatan iki tonluk dikdörtgen bloklardan biri koridorun içinde görülmektedir İngiliz araştırmacı Newton 1856-1857 yıllarında burada yaptığı kazı sırasında taş bloğu orijinal yerine götürmüştür Kazı sırasında bulduğu kabartmaları, Mausolos ve Artemisia’nın heykellerini, dört atlı arabanın parçalarını British Museum’a götürmüştür Daha önce Lord Stratford Canning (Türkiye’de bulunan İngiltere Büyükelçisi), 1846 yılında Padişah Abdülmecit’ten aldığı izinle Bodrum Kalesi’nin duvarlarında görülen Mausoleion kabartmalarını da Londra’ya götürmüştür Bugün yarı kapalı sergi salonunda, geçen yüzyıl buradan götürülen kabartmaların ne yazık ki alçı kopyaları sergilenmektedir



Çukurun güneyinde bulunan ana kaya içine oyulmuş merdivenler burada Mausoleion’dan önce mevcut olan başka bir mezar anıtına aittir Mausoleion’un yapımı sırasında burası kesilerek örtülmüştür Ana kaya çok yumuşaktır, yer yer dökülmektedir Merdivenin dibinde sağda görülen kapı ana kaya içine oyulmuş bir koridora açılmakta koridorun sonunda Arkaik Devre ait (MÖ VI yüzyıl) bir mezar odası bulunmaktadır Kapı girişinde ve merdiven duvarlarında görülen oyuklar adak yerleridir Kapının sonunda dipte görülen kanallar “galeri” diye adlandırılmakta, dolan suların boşaltılması için kullanıldığı anlaşılmaktadır Bu galeri de Mausoleion’dan önceye aittir Koridorun sonunda, solda büyük bir mezar odasına açılmaktadır



Bu oda ana kaya oyulmak suretiyle yapılmıştır Mausoleion’a bakan yönünde de bir pencere bulunmaktadır Bu mezar odasının yanında daha önce Newton tarafından açılan bir başka mezar odası varsa da, bu oda Danimarkalıların yaptığı kazı sırasında açılmamıştır Pencere diye adlandırılan bölümün altında anıtı çevreleyen galerinin devamı görülmektedir Bacalar yapım kolaylığı sağlamak için açılmıştır Bacaların bir kısmı kazı alanında görüleceği gibi kuyulara dönüştürülmüştür Çukurun güneyinde görülen dikdörtgen taş bloklardan yapılmış ayakların neye yaradığı anlaşılamamıştır Asıl mezar odasına giren merdivenler Newton’un anlattığı gibi ana kaya içine oyulmuş basamaklar değildir Bu basamakların bir kısmı kesme taşlardan yapılmıştır



Danimarkalıların yaptığı kazı sırasında merdivenlerin dibinde Newton tarafından kazılmamış alanda boğa, koyun, keçi, horoz ve kumru kemikleri bulunmuştur Bunlar tören sırasında kurban edilen hayvanların kemikleridir Mausolos’un öbür dünyada yararlanması için konulmuştur Burada görülen kanal Mausoleion mezar anıtına aittir Açık hava müzesinin doğu bahçe duvarının sağ köşesine yakın bir yerde bulunan kapıdan dışarı çıkıldığında Mausoleion mezar anıtının kutsal alanı çevreleyen peribolos duvarının bir kısmı görülmektedir Müze binası kapalı ve yarı açık olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır Kapalı bölümündeki topografik harita ve Mausoleion maketi burayı gezenlere yapıyı ve şehri daha iyi bir şekilde tanıtmaktadır

__________________





Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.