|  | Ok ve Yay |  | 
|  09-21-2009 | #1 | 
| 
Şengül Şirin   |   Ok ve YayOk ve Yay Taş Devri'nden başlayarak hem avda hem de savaşta kullanılan ok ve yay en eski silahlardan biridir  Bütün yaylar aynı temel ilkeye göre çalışır  Oku fırlatan güç, gergin kirişin geriye doğru çekilmesiyle gerilen yaydaki potansiyel enerjidir  Kirişin serbest bırakılmasıyla boşalan yaydaki bu enerji, okun oldukça büyük bir uzaklıktaki hedefe ulaşmasını sağlar (bak  ENERJİ)  Basit yaylar esnek ve sağlam bir ağaç çubuktan (örneğin porsukağacından) yapılır  Ortaçağda kullanılan uzun yaylar buna örnektir  İnsan boyundaki bu yaylar 1 metre uzunluğunda okları 270 metre uzaklığa atabiliyordu  Asya'da kullanılan yayların yapımında ise ağaç, boynuz, sinir ve tutkal kullanılırdı  İyi bir yayın yapımı yıllar alırdı  Boyu daha kısa olan bu yaylar at üstünde de rahatlıkla kullanılırdı  Daha karmaşık bir silah olan arbalet (Tatar yayı) tahta, boynuz ya da çelikten bir yay ve bu yayı taşıyan tahtadan bir destek, yani kundak'tan oluşuyordu  Yay bir zemberekle gerilir ve kundağa oturtulan kısa, kalın metal oklar 150 metre kadar uzağa atılırdı  Arbaletin eski ve çok büyük bir örneği Romalılar'ın kullandığı mancınıktır (bak  MANCINIK)  Oklar genellikle üç bölümden oluşur  Okun ucundaki sivri bölüme temren, orta bölümünü oluşturan çubuğa sap, sapın arka bölümündeki tüy ya da kanatçıklara da yelek denir  İlk oklarda temren, bir çubuğun ucuna bağlanan, sivri uçlu bir taş ya da bir kemik parçasıydı  Sonra metal temrenler yapıldı  Eskiçağlarda kullanılmış olan okların temrenleri günümüze kadar kalmıştır  Ahşap bölümü çürümüş olan bu okların temrenlerine Avrupa'da, Afrika'da, Kuzey ve Güney Amerika'da ve Mısır, Çin, SSCB gibi ülkelerde rastlanır  En eski temrenler Kuzey Afrika'da Fas'ta bulunmuştur  Afrikalı Pigmeler ve Güney Amerika Yerlileri'nin bir bölümü temrenine zehir sürdükleri oklarla avlanırlardı  Çinliler, havada giderken deliklerinden rüzgâr geçtiği için ıslık sesi çıkaran içi boş temrenli  oklar yaptılar  Uzun İngiliz yaylanyla atılan oklann demir temrenleri vardı  İlk temrenlerin çoğu, kolay yontulan bir taş olan çakmaktaşından yapılırdı  Kuvarsit, volkan camı, yeşim ve arduvaz gibi taşlar da temren yapmakta kullanılmıştır  Kemik, tahta, boynuz, denizkabuğu, bakır ve demirden yapılan temrenler de vardır  Değişik boyut ve biçimlerde yapılan temrenlerin uçları her zaman sivri ve keskindir; sapa bağlanan arka bölümleri ise düz, sivri ya da yuvarlak olabilir  Temrenlerin keskin kenarları düz ya da içbükeydir  Bazı temrenler üçgen, bazıları oval, bazıları da söğüt yaprağı biçimindedir  Temren oka çeşitli yöntemlerle bağlanırdı  En iyi yöntemlerden biri, okun ucunda bir oyuk açıp, temrenin arkasını buraya yerleştirdikten sonra bağırsak ya da sinirden yapılmış bir iple sıkıca bağlayarak sağlamlaştırmaktı  Bazen temreni oka sıkıca tutturmak için çamsakızından yapılan yapıştırıcılar kullanılırdı  Bulunan bir temrenin kaç yıllık olduğunu ve onu hangi ulus ya da kabilenin kullanmış olduğunu söylemek güçtür  Bir uzmanın bile bunu söyleyebilmesi kolay değildir  Arkeologlar, toprakaltından çıkarılan bir temrenin yaşını ve türünü saptayabilmek için genellikle, onunla birlikte çıkarılan çömlekler, mızrak başları, kemik biz ve iğneler, taş baltalar, iskeletler ve yapı kalıntılarından yararlanırlar  Folsom denen bir temren türü yalnız ABD' de bulunur  Ok ucu mu, yoksa mızrak ucu mu olduğu bilinmeyen bu temren, yan yüzü boyunca uzanan oluktan kolayca tanınır  Tabanında tavşan kulağına benzeyen çıkıntılar olan Folsom temreni ilk kez New Mexico'da, Folsom yakınlarında bulunmuştur  Batıda bulunanların en eskilerinden biri olan Folsom temreninin 10  00020  000 yıllık olduğu sanılmaktadır   
				__________________  Arkadaşlar, efendiler            ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,            müritler, meczuplar memleketi olamaz  En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet            tarikatıdır   | 
|   | 
|  | 
|  |