Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
büyücülük, olgusudüşsel, tasarımlar

Büyücülük Olgusu-Düşsel Tasarımlar

Eski 08-17-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Büyücülük Olgusu-Düşsel Tasarımlar



Büyücülük Olgusu-Düşsel Tasarımlar








BÜYÜCÜLÜK a 1 Gizli güçlerden yararlanarak, insana (nazar, bağlama, cin çarpma), hayvanlara ya da bitkilere (hayvan hastalıkları, kötü ürün vb) kötülük etmeye yönelen uygulama

-2 Bazı toplumlarda ya da toplumsal gruplarda geçerli olan ve kimi kötülüklerin, belirli kişilerin düşmanca ve görünmez eylemlerinden kaynaklandığını varsayan kuram
-ANSİKL Toplumsal antropoloji için büyücülük konusundaki halk inanışlarının özel bir anlamı vardır Çeşitli bahtsızlıkların, görünmez "büyücülerin" kötü niyetli eylemlerine atfedilmesi anlamında büyücülük, birçok toplumda, hatta bu tür inanışların bilimin etkisiyle zayıfladığı çağdaş toplumlarda bile geçerlidir, işlevleri farklı, iki tür büyücülük vardır Birincisi, İngilizler’in sorcery (kara büyü) dedikleri ve isteyerek yapılan kötü eylemleri kapsayan büyücülük türüdür Bunda, sorcerer’m (büyücü), nesne büyüsünün tekniklerini ve eşyalarını kullandığı varsayılır:

İçinde çoğunlukla kurbanın bedeninden parçalar (saç, tırnak) taşıyan mineral, bitkisel, hayvansal kökenli karışımlar ya da kurbanın sürekli dokunduğu nesneler (giysi, vb) Tüm bunların yanı sıra okuyup üfleme, vb gibi çok değişik, ama görülmez işlemler de (iğne batırma, bir şey yutturma, kurban fark etmeden dokunma) yapmak gerekir İkinci tür ise, İngiliz ler’in witchcraft (cadılık) diye adlandırdıkları büyücülüktür ve cadılann (ing witches) egemen olduğu görünmez bir evreni varsayan yaygın bir inanıştan kaynaklanır
Cadılar ya doğuştan öyledirler (anormal bir şekilde ya da anormal özelliklerle doğan bir bebek, çoğunlukla, annesini öldürmek isteyen bir witch olarak kabul edilir) ya da belirli soylara, yaş kümelerine, toplumsal statülere göre bu sıfatı alırlar: bazı toplumlarda, yaşlı kişilerin, kadınların, zenginlerin büyücülüğünden şüphelenilir, çünkü bu zenginlerin başarısı, çevreyle ve büyücülerin gücüyle suç ortaklıklarının sonucudur Yoksullar ya da toplum dışına itilmişler (örn Afrika toplumlarında kısır kadınlar) ise, tam tersine, büyücülere borçlu oldukları için başarısızlığa uğramışlardır

Kimi toplumlarda, "büyücülük" yoluyla kötülük yapmak, organları üzerinde (örn karaciğerde) özel işaretleri bulunan kişilere özgüdür, işaretler, seçilmiş kişilere kalıtımla geçer Büyücülüğün dünyası, belirli bir toplum içinde yapılanmış inanışlarla ilgilidir Toplum içinde büyücüler, günlük yaşamda rastlanan diğer gruplara benzemekle birlikte, görünmeyen, genel olarak benimsenmiş kurallara uymayan (geceleyin faaliyet gösterme, kan dökme), ama benzer ilkelere göre örgütlenmiş bir grup oluştururlar: her büyücünün, grubun öteki üyelerine olan borcu ve hiç durmadan yeni kurbanlar sağlama zorunluluğu böyle açıklanabilir

Büyücülük aynı zamanda, yaygın düşsel tasarımların ve bir toplumun kendisine ilişkin kolektif, yapılanmış ve tutarlı tasarımlarının da konusudur Büyücülük, her şeyden önce bir kuramdır ve bir inançlar bütünüdür; işlevi de, felaketi, hastalığı, ölümü dış nedenlerle (kıskançlık, başkalarının kötü niyetli eylemleri) açıklamaktır

Bu inançların toplumsal olarak yapılanmış temel niteliği, büyücülüğünden kuşkulanılan kişilerin, hatta tedavi ve cezalandırma yöntemlerinin her toplumda farklı biçimler almasından anlaşılır: öyle ki, bazı etnilerde büyücünün, aynı soydan ya da ana ya da baba soyuna bağlı yakın akrabalardan geldiği kabul edilir Bu grupların üyesi olmayan bir kişinin şunun ya da bunun kötülüğüne yol açan bir büyücü olduğu kabul edilmez
Cezalandırmalar, basit bir şüphelenmeden ya da bir köy dedikodusundan, bir kişinin ölümüne oybirliğiyle karar verilmesine kadar uzanabilir Bu nokta, yaygın bir yanlış anlamanın düzeltilmesini de sağlar: eski avrupa toplumlarında olduğu gibi bugünün geleneksel toplumlarında da büyücü, tanım olarak eylemleri izlenemeyen kişidir; onun eylemleri toplumsal düşgücünün bir yansımasıdır

Birçok Afrika atasözü "hiç kimse büyücülüğünü açıklayacak denli deli değildir" der Bunu açıklayanlar ya toplumsal kurallara aykırı davranan kişiler, engizisyonca yakalanmış cadılar ya da Afrika toplumlarında yapayalnız kalmış yaşlılar, yani bütün bir grubun tepkisini üzerine çekmiş kişilerdir Bu kişilerin, gerçek ya da düşsel ayıplarını itiraf etmeleri, aslında herkesin, büyücülüğe (saldırganlığı ve felaketi açıklayan bu ilkeye) inanmış ve bağlanmış olduğunu gösterir

• Batı tipi geleneksel toplumlarda, gizli güçlerden yararlanma, kara büyüyle eş tutulur
Kara büyü, doğaüstü bir gücü harekete geçirir ve kurbanını felakete sürükler, oysa büyünün amacı iyiliktir Büyü ve büyüyü uygulayanlar, toplumsal grupla bütünleşebilirlerse de, kara büyü yapanlar (özellikle kadınlar) toplum dışına itilirler Kara büyüde, kötü güçlerle bağlantı kurmak, büyüde ise bunlardan kurtulmak sözkonusudur Kara büyücülüğün iki değişik yönü vardır: bir yandan bireysel uygulama sayılan bağlamalar ve etkilemeler, öte yandan gerçek bir kült içinde ortak biçimde yapılan kara büyü (büyücünün iblisle anlaşma yaptığı ve haftada bir kez iblisin bizzat yönettiği bir toplantıya katılması gerektiğine inanılırdı)

Tarihsel açıdan kara büyücülük olgusu, antropologlara göre özel bir duygu ve inanç dizgesine bağlıdır Bu dizgenin ilk kaynakları avrupa pagancılığının tanrılarında (özellikle Diana kültünde) ya da Ortaçağ kökenli iblisçilikte aranabilir Tanrıbilimcilerin çalışmaları, kara büyünün, hıristiyanlığın mücadele ettiği sayısız kült ve ayinlerde iblisin bulunmasına bağlı tartışılmaz bir olgu olduğunu kanıtlamaya yöneliktir Psikiyatrlar ise, XIX, başından bu yana büyücülüğü, bulaşıcı ve kolektif bir delilik olarak değerlendirmektedirler Büyücülük, bu tür inançların yaygın olduğu ve akıldışı kabul edilen her şeyin büyü sayıldığı bazı kırsal bölgelerde canlılığını korumaktadır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.