Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
isviçreli, klee, paul, ressam

Klee Paul- İsviçreli Ressam

Eski 07-25-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Klee Paul- İsviçreli Ressam



Klee Paul- İsviçreli Ressam


(18791940) Belirli bir sanat akımına bağlı olmayan İsviçreli ressam Paul Klee, 20 yüzyıl sanatını büyük ölçüde etkilemiştir
Bern yakınlarındaki Münchenbuchsee'de doğan Klee'nin annesi de babası da müzisyendi Yedi yaşında keman çalmaya başlayan Paul Klee 12 yaşındayken şiir ve öyküler yazıyordu Müzik yeteneğine karşın resme duyduğu büyük ilgi yüzünden 1900'de Münih Akademisi'ne girdi Ne var ki, akademideki klasik eğitimi beğenmeyerek bir yıl sonra okulu bıraktı


Önce Bern'e, sonra da İtalya'ya giderek çeşitli kentleri dolaştı
Klee, geçmiş deneyimlerden yararlanmadan, sanatta her şeyi kendi keşfetmek istiyordu Yoğun bir arayışla geçen 190206 yıllarında yaptığı oymabaskıları sergileme olanağı buldu (bak OymaBASKI) Bunlar kara mizah anlayışıyla yapılmış, saldırgan ve sanatçının sınırsız düş gücünü yansıtan resimlerdi 1906'da piyanist Lily Stumpf ile evlenen Klee, 1911'de aralarında Wassily Kandinsky'nin de bulunduğu Der Blaue Reiter ("Mavi Atlı") sanatçı grubuyla tanışarak 1912'de bu grubun ikinci Münih sergisine katıldı (bak KaNDINSKY, WASSILY)

1914'te Tunus'a yaptığı bir gezi, resimlerindeki ışık ve renk kullanımı yönünden sanatında derin izler bıraktı 191618 arasında Alman ordusunda askerlik yaptı i Dünya Savaşı'ndan sonra, çağdaş sanat üzerinde önemli etkisi olan Bauhausadlı tasarım okulunda ders verdi

Klee 1919'dan sonra yağlıboyaya yöneldi Giderek daha kalın boya hamuruyla çalışıyordu 1925'te ilk uluslararası Gerçeküstücüler sergisine katıldı 1931'de Düsseldorf Akademisi'ne geçtiyse de Nazi yönetiminin görevine son vermesi üzerine, 1933'te İsviçre'ye giderek Bern'e yerleşti 1935'te sağlığı bozulan sanatçı, Locarno yakınlarında, Muralto'daki bir klinikte öldü

Klee çağdaş ressamlar arasında en yaratıcı ve üretken sanatçılardan biridir 8000 kadar olduğu sanılan resimlerinde çok değişik üslup arayışları gözlenir Klee bunların tümünü bireysel bir anlatımda birleştirmeyi başarmış bir sanatçıdır Biçimlerin yorumundan çok kökenleriyle ilgilenen ve sanatı doğanın bir simgesi olarak gören Klee, yapıtlarında kendine özgü bir gerçeklik yaratmıştır Resmin özünün renk olduğunu düşündüğünden, renge giderek daha çok önem vermiştir Yapıtlarının bazıları soyut, bazıları ise biçimcidir

Öte yandan, bazı yapıtlarındaki denetimsiz ve içgüdüsel gibi görünen öğeler Gerçeküstücüler'den biri sayılmasına yol açmıştır {bak GERÇEKÜSTÜCÜLÜK) Balığın Çevresinde (1926) adlı resminde, ortadaki balık motifinin çevresinde doğal ve geometrik biçimler ve işaretler belirli bir düzeni yansıtır Ölümüne yakın yaptığı Ölüm ve Ateş (1940) sonun yaklaşmakta olduğunun habercisidir Klee'ye göre, "Sanat görüneni kopya etmek değil, görünmeyeni gösterebilmektir" {Ayrıca bak RESİM SANATI)

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Klee Paul- İsviçreli Ressam

Eski 07-25-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Klee Paul- İsviçreli Ressam



Paul Klee (18 Aralık 1879 – 29 Haziran 1940), Alman kökenli İsviçreli ressam İlk olarak oryantalizmi öğrenen Klee, kendisine özgü tarzı ile dışavurumculuk, kübizm, gerçeküstücülük gibi pek çok akımda etkili oldu[1] Sanatçı renk teorisi hakkında çok fazla tecrübe sahibiydi ve bu tecrübelerini yazdı Çalışmaları ressamın çocuksu perspektifini, mizah anlayışını, kişisel hislerini, inançlarını ve müzikselliğini yansıttı Klee ve Rus ressam arkadaşı Wassily Kandinsky, Bauhaus okulunda eğitmenlik yapmalarıyla da ünlendiler


Hayatı


Gençlik günleri ve eğitimi

Klee, İsviçre'de Bern yakınlarındaki Münchenbuchsee'de dünyaya geldi Babası Hans Klee müzik öğretmeniydi Annesi Ida Frick ise şarkıcılık eğitimi almıştı Ressam, çiftin iki çocuğundan küçük olanıydı[2]
Ressam, küçük yaşlarda hem resimle hem de müzikle uğraşmaya başladı Yedi yaşındayken keman çalmaya başladı Sekiz yaşında ise büyük annesi ona boya kalemleri hediye etti Klee'nin hem müziğe hem de resme eşit derecede yetenekliydi [3] Küçüklüğünde ailesinin de yönlendirmesi ile müzisyen olmaya odaklansa da ergenlik döneminde görsel sanatlar ile ilgilenmeye karar verdi Bunun bir sebebi ailesine başkaldırması olsa da esas neden modern müziğin kendisine bir şey ifade etmediğini fark etmesiydi Klee, konuyla ilgili "Müzikal başarılarla dolu tarihi yok sayarak müziğe yaratıcı ve detaylı bir şekilde girmek için bir sebep bulamadım" dedi[4] Bir müzisyen olarak on sekizinci ve on dokuzuncu yüzyılın geleneksel çalışmalarıyla kendini kısıtlayan Klee, bir ressam olarak ise radikal fikirler ve stiller üretti ve denedi[5]




1897 yılında günlük tutmaya başladı Ressam, 1918 yılına kadar günlüğüne yazmaya devam etti Bu günlükler daha sonraki yıllarda ressamın hayatı ve düşünceleri hakkında izleyenlerine bilgi verdi[6] Eğitim hayatı boyunca okul kitaplarına karikatürler çizdi[7] Bern'de okuduğu lisenin bitirme sınavlarını zor bir şekilde geçen Klee, "beşeri bilimler" dalından mezun oldu Klee, mezuniyetinde yaşadığı zorluklarla ilgili "Yine de tamı tamına minimumu gerçekleştirmek zordur ve bazı riskler içerir" diye yazdı[8] Klee, müzik ve sanata büyük bir ilgi duyup, zamanının büyük çoğunluğunu bu konulara harcasa da aynı zamanda iyi bir edebiyat okuyucusuydu Daha sonraları ise sanat tarihi ve estetik ile ilgili iyi bir yazar oldu[9]




Ailesinin gönülsüz bir şekilde verdiği izinle 1898 yılında Münih Güzel Sanatlar Akademisi'nde Heinrich Knirr ve Franz von Stuck ile birlikte okumaya başladı Çizim konusunda çok başarılı olmasına rağmen renk duyarlılığı konusunda eksikleri vardı Bu konuya daha sonra değinen Klee, "Üçüncü kışımda resim yapmayı asla öğrenemeyeceğimi fark ettim" dedi Akademi'de okuduğu bu gençlik günlerinde, Klee, zamanını barlarda geçirdi ve alt sınıf kadınlar ve ressam modelleri ile ilişkiler yaşadı 1900 yılında, gayrımeşru bir çocuk sahibi oldu Bu çocuk, doğumundan birkaç hafta sonra vefat etti[10]


1901 yılında, Klee, kendisine yön veren ilkelerini şöyle yazdı: "Her şeyden önce, yaşama sanatı; daha sonra ideal sanatım olarak şiir ve felsefe ve benim gerçek sanatım olan plastik sanatlar;ve son başvurduğum, çizim"[11] Güzel Sanatlar'dan mezun olduktan sonra Klee, arkadaşı Herman Haller ile İtalya'ya gitti Roma, Floransa ve







Napoli'de kaldılar Geçmiş yüzyılların usta ressamlarının çalışmalarını incelediler[10] İtalya günleriyle ilgili: "Forum ve Vatikan benimle konuştu Hümanizm beni boğmak istedi" dedi[12] İtalya'nın renklerinden etkilenmesine rağmen, üzülerek "Rengin bu alanında benim için uzun bir mücadele var" dedi[13] Klee için renk sanatta iyimserliği ve asilliği temsil ediyordu Ressam, siyah-beyaz grotesk figürleri ve satirleri ile karamsar doğayı ifade etmeyi umuyordu[13] Bern'e döndükten sonra ailesiyle uzun yıllar yaşadı ve fırsat buldukça sanat kurslarına katıldı 1905 yılında, isli cam levhaya toplu iğne ile çizim yapmak gibi bazı deneysel teknikler geliştirdi Bu teknikle içlerinde Babamın Portresi (1906) de olan elli yedi çalışma yaptı[14] Ayrıca, Inventionen ismini verdiği on bir tane çinko tabak gravür yaptı Grotesk yaratıklar çizdiği bu tabaklar sergilediği ilk eserleri oldu[10] Bu eserlerle ilgili "Gravürlerimden çok memnun olmama rağmen bu şekilde devam edemezdim Ben bir uzman değildim" yorumunu yaptı[15] Klee, o dönemde hala müziğe zaman ayırıyor, bir orkestrada keman çalıyor ve konser/tiyatro yorumları yazıyordu






Evliliği ve erken dönem çalışmaları



Çiçek Efsanesi (1918), Sprengel Müzesi, Hannover, Almanya


1906 yılında Bavyeralı piyanist Lily Stumpf ile evlendi ve aynı yıl içerisinde Felix Paul ismini verdikleri bir oğulları oldu Çift, Münih'in bir banliyösünde yaşadı Stumpf piyano dersleri verip çeşitli gösterilere katılırken Klee de evde kalıp sanat çalışmalarına devam etti O günlerde sanatçının dergi ressamı olma çabaları başarısızlıkla sonuçlandı[16] Klee'nin sanat çalışmaları hem ev işlerine ayırdığı zaman hem de sanatına yeni bir yön bulmaya çalışması sebebiyle evliliğinin ilk beş senesinde yavaşladı 1910 yılında, Bern'de ilk kişisel sergisi açıldı Bu sergi daha sonra üç İsviçre kentini de ziyaret etti Bir sonraki sene Voltaire'in Candide isimli romanı için kitap çizimleri yaptı Bu yıl içerisinde Wassily Kandinsky, Franz Marc ve diğer avangart sanatçılarla tanıştı ve Mavi Süvari (Der Blaue Reiter) grubuna girdi[17]
Kandinsky'le tanışması ile ilgili Klee, "Görür görmez ona karşı büyük bir güven duydum İstisnai güzellikte ve berraklıkta zekaya sahip bir adamdı" dedi[18] Bu ortaklık, Klee'nin aklına renkle ilgili modern teoriler getirdi 1912 yılında Paris ziyareti ile Kübizm'e ilgi duymaya başladı ve soyut sanatın erken dönem tanımlarından olan "saf resim"'in öncüsü oldu Robert Delaunay ve Maurice de Vlaminck'in koyu renk kullanımları ressama ilham kaynağı oldu[19] Bu ressamları taklit etmek yerine Klee, kendi renk deneylerini yapmaya başladı Kısıtlı bir şekilde üst üste binen renk blokları kullanarak Taş Ocakları (1913) gibi basit manzara tabloları yaptı[20] Klee, "uzak asil hedefine" ulaşabilmek için "rengin bu alanıyla uzun bir süre mücadele etmesi" gerektiğini kabul etti Daha sonra ise "Renk ile çizimi birbirine bağlayan bir tarz" olduğunu keşfetti




Klee'nin sanatının kırılış noktası, August Macke ve Louis Moilliet ile birlikte Tunus'u ziyaret etmesi ile gerçekleşti Ressam, oradaki ışığın kalitesinden çok etkilendi Bu konuyla ilgili şöyle yazdı: "Renk beni sahiplendi Onu kovalamayı bıraktığım anda biliyordum ki beni sonsuza kadar kavrayacaktı Renk ve ben biriz Ben bir ressamım"[21] Bu aydınlanması ile birlikte doğanın solgunlaşmasına olan inancı önem kazandı Klee, soyutlamadaki klas romantizmi aramaya başladı[21] Klee, bu aşamadan sonra teknik başarısına renk kullanımındaki başarısına da ekleyerek, bu ikisini birleştirdiği "Dramatik Tablolar" ismini verdiği bir seri yaptı[22][23] Bu yeni sentezin en önemli örneklerinden biri Bavyeralı Don Giovanni'dir(1919)[24]
Eve döndükten sonra, Klee, ilk soyutu olan Stil v Kairouan'ı yaptı Bu tablo renkli çember ve dikdörtgenlerden oluşan bir kompozisyondu[25] Renkli dikdörtgen, Klee'nin temel yapı taşı oldu Bazı uzmanlar ressamın bir renk armonisi oluşturabilmek için farklı renklerden blokları bir arada kullandığını iddia etti Seçtiği belirli renk paletleri müzikal bir anahtara benziyordu Bazen tamamlayıcı renkler kullanan Klee, kimi zaman da müzikal bağlantıyı yansıtabilmek için uyumsuz renkleri seçiyordu


Ressamın eve dönmesinden birkaç hafta sonra Birinci Dünya Savaşı başladı İlk başlarda, Klee, bu konuyla hiç ilgilenmedi Günlüğüne alaylı bir şekilde "Bu savaşı uzun zamandır içimde hissediyorum İşte bu yüzden, manen, bu konu beni hiç ilgilendirmiyor" diye yazdı[26] Kısa bir süre sonra ise etkilenmeye başladı Arkadaşları Macke ve Marc çatışmalarda öldüler Üzüntüsünü gösteren, savaş temalı pek çok litografı kalemle ve mürekkeple yaptı Bu sırada soyut çalışmalarına da devam ediyordu 1916'da Alman savaş kuvvetlerine katıldı, fakat babasının uğraşları ile Klee ön saflarda savaşmak yerine uçaklara kamuflaj çizen bir memur olarak çalıştı[27] Savaş boyunca resim yapmaya devam etti ve bazı sergiler açmaya çalıştı 1917'de bazı sanat eleştirmenlerince yeni Alman ressamların en iyisi olduğu iddia edildi O günlerde Klee'nin eserleri iyi fiyatlarla satılmaya başlandı[28]

Sonraki kariyeri

1919 yılında, Klee, Düsseldorf Sanat Akademisi'nde ders vermek için başvurdu Bu başvurusu reddedildi fakat aynı günlerde sanat tüccarı Hans Goltz ile üç senelik bir anlaşma imzaladı Goltz, sanat arenasında önemli bir yeri olan galerisinde Klee'nin eserlerini sergiledi ve reklamını yaptı 1920 yılında, 300'den fazla eserinin sergilendiği bir retrospektif düzenlendi[29]
Bu dönemde, Klee, Bauhaus'da dersler vermeye başladı[30] 1922'de Kandinsky de aralarına kadtıldı ve Klee ile Kandinsky'nin dostluğu Bauhaus'ta gelişti Aynı yılın sonunda ilk Bauhaus sergisi ve festivali düzenlendi Bu etkinlikler için Klee pek çok reklam malzemesi üretti[31] Bauhaus'ta çalıştığı dönemde Klee pek çok teori ve fikir geliştirdi[32]




Klee, aynı zamanda, Kandinsky, Feininger, and Jawlensky ile beraber Mavi Süvari isimli sanat grubuna üyeydi Bu grup 1923 yılında kuruldu ve 1925 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde ders verdiler ve sergi açtılar Aynı sene, Klee'nin Paris'teki ilk sergisi açıldı ve Fransız gerçeküstücüler ile iletişime geçti[33] Ressam 1928 yılında ziyaret ettiği Mısır'dan Tunus'a oranla daha az etkilendi 1929 yılında, Will Grohmann tarafından yazılan sanatçı hakkındaki ilk monografi yayınlandı[34]
Nazi hareketi 1933 yılında yarattıkları "dejenere sanat" sebebiyle Bauhaus'u kapattığını açıkladı Diğer ülkelerde yaşayan göçmenler Bauhaus'u başka ülkelerde devam ettirmeye çalıştılar Örneğin Şikago'da "Yeni Bauhaus" açıldı[35] Klee, 1931'den 1933'e kadar Düsseldorf Akademisi'nde ders vermeye devam edebildi Bir Nazi gazetesi hakkında "Bir Bauhaus eğitmeni olarak ünlenen Klee herkese safkan bir Arap olduğunu söylüyormuş Oysa kendisi Galicialı bir Yahudi'den başka bir şey değildir" diye yazdı[36] Evi Nazilerce aranan Klee, işinden kovuldu[37] 1933-1934 yıllarında, Klee'nin Londra ve Paris'te sergiler düzenledi ve büyük hayranlık duyduğu Picasso ile tanıştı[38] Klee ailesi 1933 yılının sonlarında İsviçre'ye göç etti[38]




1930'ların ilk yarısında Klee yaratıcı kariyerinin doruğundaydı Ad Parnassum (1932) isimli tablosu onun başyapıtı kabul edilir[39] Almanya'daki son senesi olan 1933'te yaklaşık 500 tablo çizdi Aynı sene, ölümünden sonra sklerodermi olduğu anlaşılan hastalığının belirtileri görünmeye başladı Ağır hastalığının etkileri sanatını da etkiledi 1936 yılında sadece 25 tablo yapabildi 1930'ların sonunda sağlığı tekrar yerine gelince, Kandinsky ve Picasso'yu ziyaret etti[40] 1939 yılında 1200'den fazla tablo çizdi[41] Bu dönemde çoğunlukla ağır çizgiler ve daha geniş renk bloklarına sahip geometrik formlar kullandı Renk paleti ise parlak renklerden mat renklere değişiklik gösteriyordu Bu değişikliğin sebebi büyük ihtimalle iyimserlik ile kötümserlik arasında gidip gelen ruh halini yansıtıyordu[42] 1937'de Almanya'ya dönen ressamın on yedi tablosu Naziler'in düzenlediği "Dejenere Sanat" sergisinde gösterildi ve 102 eseri Naziler tarafından yok edildi
1940 yılında İsviçre'de Muralto'da vefat etti Bu ülkede doğmuş olmasına rağmen İsviçre vatandaşlığını almayı başaramamıştı Sanat çalışmaları, İsviçre'deki otoritelerce, fazla devrimsel hatta dejenere bulunuyordu Buna rağmen ölümünden altı gün sonra İsviçre hükümeti vatandaşlığı verdi[43] Klee, ardından 9000'e yakın sanat eseri bıraktı[44]

Tarzı ve yöntemleri



Klee, tabloları sınıflandırılması zor bir sanatçı olsa da farklı dönemlerde Dışavurumculuk, Kübizm, Fütürizm, Gerçeküstücülük ve Soyut sanat gibi akımlarla bağdaştırıldı Genellikle, dönemdaşı olan sanatçılardan ayrı çalışan ressam, yeni sanat akımlarını kendine ait bakış açısıyla yorumladı Metodları ve teknikleri olağandışı bir şekilde yaratıcıydı Klee,suluboya, mürekkep, pastel, gravür gibi pek çok farklı araç kullanarak eserlerini üretti Bazen tek bir tabloda iki aracı birleştirdiği de oldu Resimlerini tuval, çuval bezi, muslin, keten, şile bezi, mukavva, metal folyo, dokuma, duvar kağıdı, gazete kağıdı gibi malzemelerin üstüne yaptı[45] Ressam sprey, bıçak, dökme, cam, koyu renk boyalar ve suluboya ile karıştırılmış yağ ya da mürekkep ile karıştırılmış suluboya gibi karışık araçlar ile çalıştı[46]




Resim tekniği konusunda doğuştan yetenekli olan Klee, uzun denemeler sonucunda renk ve renk uyumu konusunda da uzmanlaşmıştı Birçok çalışmasında bu yeteneklerini birleştirdi Tek renkliden çok renkliye farklı türlerde renk paletleri kullandı Eserlerinde, kırılgan, çocuksu bir kalite vardı ve bu yüzden de küçük boyutluydular Çoğunlukla geometrik formları kullanan ressam bu formlar dışında harflerden, sayılardan, oklardan da faydalandı Klee, bu şekilleri hayvan ve insan figürleri ile birleştirdi Bazı çalışmaları tamamen soyuttu Pek çok tablosu ve bu tabloların isimleri ressamın mizah anlayışını ve ruhsal durumunu yansıttı Bazılarında ise politik görüşlerine yer verdi Eserlerindeki şiirsellik, müzik, hayaller ve bazen de notalar ayırtedilebilir Geç dönem çalışmalarında ise Mısır hiyeroglifleri gibi semboller vardır Rainer Maria Rilke, 1921 yılında Klee hakkında: "Eğer bana onun (Klee) keman çaldığını söylemeseydiniz bile eserlerini gördükten sonra bunu tahmin edebilirdim" dedi [47]

Etkileri

Klee, büyük bir tutku ve beceriyle renk üzerinde oynarken Bauhaus'taki öğrencilerine de renkleri karıştırma ve renk teorisi hakkında verimli bir öğretmen oldu Klee kendi çağdaşı olan diğer önemli ressamlardan da etkilendi Bu isimler arasında Belçikalı Rene Carcan da vardı
Besteci Gunther Schuller ressamın yedi tablosunu Paul Klee'nin temaları üzerine yedi çalışma ismiyle ölümsüzleştirdi Bu tablolar arasında Alter Klang, Abstraktes Terzett, Küçük Mavi Canavar ve Ein unheimlicher Moment de vardı
Bir diğer Klee eseri olan Angelus Novus ise Alman felsefeci ve edebiyat eleştirmeni Walter Benjamin'in yazdığı bir metnin konusu oldu Benjamin bu resmi Klee'den 1921 yılında satın almıştı Benjamin, bu tabloda betimlenen meleğin felsefedeki ilerlemeyi temsil ettiğini iddia etti


1938 yılında Steinway piyanoları, sanatçının müzik ve görsel sanatları olağanüstü bir şekilde birleştirmesi sebebiyle Paul Klee serisini üretti Sadece 500 piyano üretilen bu serideki enstrümanlardan birinin sahibi Vladimir Horowitz oldu Paul Klee, Steinway'in bu jestiyle ilgili olarak "Büyük bir onur ve ayrıcalık" dedi


60'ların sonunda caz bestecisi Chuck Mangioni'nin de içinde bulunduğu bir grup tarafından "Performing Musical Interpretations of the Paintings of Paul Klee" isimli bir albüm çıkartıldı[48] Temmuz 2005'te ise Bern'de Klee'nin yaklaşık 4000 eserinin sergilendiği Klee Merkezi açıldı Bir diğer Klee koleksiyonuna ise kimyager ve oyun yazarı Carl Djerassi sahipti ve bu koleksiyon San Fransisko Modern Sanat Müzesi'nde sergilenmektedir Bugünlerde, ressamın bir tablosu Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 175 milyon dolara müşteri bulmaktadır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.