|
|
Konu Araçları |
gerçekçilik, gerçekçilikrealizmedebiyat, sanatta |
Gerçekçilik-Realizm-Edebiyat Ve Sanatta Gerçekçilik |
07-06-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Gerçekçilik-Realizm-Edebiyat Ve Sanatta GerçekçilikGerçekçilik-Realizm-Edebiyat ve Sanatta Gerçekçilik GERÇEKÇİLİKya da Realizm, gerçeği olduğu gibi yansıtmayı amaçlayan bir edebiyat ve sanat akımıdır Felsefe alanında ise varlığın kendini algılayan insan bilincinden bağımsız ve nesnel olarak var olduğunu ileri süren görüşe bu ad verilir Gerçekçilik bu yönden İ İdealizm diye adlandırılan görüşün karşıtıdır {bak İDEALİZM) Edebiyat ve Sanatta Gerçekçilik Her çağda gerçeği olduğu gibi yansıtmayı amaçlayan sanatçılar olmakla birlikte 19 yüzyılın sonlarında bu amaçlarına bir sanat anlayışı niteliği kazandıran çeşitli dallardan sanatçılar Gerçekçilik Akımı'nı oluşturdular Sonradan Doğalcılık Akımı'nı da etkileyen Gerçekçilik'in Avrupa'da ortaya çıkışında deI neysel bilimlerin gelişmesinin büyük etkisi ; oldu {bak DOĞALCILIK) Bilimin olayları gözlemleyerek, bu olaylara neden olan, onları oluşturan yasaları bulma yöntemi, edebiyat ! ve sanata da uyarlandı ve sanatta Gerçekçilik | Akımı ortaya çıktı Gerçekçilik, Romantizm I Akımı'na karşıt bir yöntem öneriyordu; Romantizm'in gerçeği süsleyip olduğundan başka türlü göstermesine ve duygusallığa bir tepkiyi içeriyordu {bak ROMANTİZM) Gerçek çilik Akımı'nı benimseyen sanatçılar yaşamdaki olayları, olguları önyargısız bir biçimde, nasıllarsa öyle yansıtmayı amaçladılar Gerçekçilik Akımf nın edebiyattaki öncüleri Honore de Balzac, Gustave Flaubert, Emile Zola, Stendhal gibi romancılardır Bu yazarlardan önce de edebiyat adamları Gerçekçiliğin özlerini taşıyan örnekler vermişti Örneğin Shakespeare'in bazı yapıtlarında günlük yaşamın ayrıntılı betimlemeleri vardır Ama sanata bir yaklaşım yöntemi olarak ilk kez söz konusu sanaçılarla ortaya atıldı Stendhal'in şu ünlü sözü Gerçekçilik'in ortaya çıktığı dönemdeki algılanışını çok güzel anlatmaktadır: "Roman dediğin, uzun bir yol üzerinde dolaştırılan bir aynadır Bir bakarsın göklerin maviliğini, bir bakarsın yolun irili ufaklı çukurlarda birikmiş çamurunu görürsün" Gerçekçilik konusu, Gustave Flaubert'in Madame Bovary (1857) romanı yayımlandıktan sonra, yoğun tartışmalara yol açtı Madame Bovary ahlaka aykırı bulunduğu için yargılandı Yazarın ve öbür yazarların dava sürerken yazdığı yazılar, Gerçekçilik'in bir akım olarak oluşmasında önemli etken oldu Flaubert romanını savunurken, olayları kendisine göründüğü gibi yazmanın bir yazarlık sorumluluğu olduğuna işaret etti Gerçekçilik öbür sanat dallarında da çok geçmeden yankısını buldu Bu akımın resimdeki ilk temsilcisi Gustave Courbet'tir Ressam, Taş Kıranlar (1849) ve Sanatçının Atölyesi(1855) adlı tablolarında seçtiği belirli görünüşleri bütün ayrıntılarıyla resmetti Courbet 1854'te resimde Gerçekçilik Akımı'nı başlatan bir de bildirge kaleme aldı Bildirgede, sanatın insanı zihinsel açıdan geliştirecek bir uyarıcı olması gerektiğini savundu 19 yüzyılda Gerçekçiler, gözleme çok önem verdiler Bazı yazarlar, yazacakları konularda araştırma yaptıktan sonra yazma yolunu benimsedi Bu yöntem daha sonra Doğalcılık (Natüralizm) Akımı'nda da geçerliliğini korudu Yazarlar, günlük gözlemlerini not ederler, gerektiğinde belgelere başvururlar, bilimsel bir yöntemle elde ettikleri bu bilgileri yapıtlarında kullanırlardı Gerçekçiler, daha çok toplumsal olaylara ilgi duydular İnsanın kişiliğinin oluşmasında çevrenin etkisinin çok önemli olduğunu düşünerek, çevre, doğa ve yaşam biçimlerinin betimlemelerine geniş yer verdiler Romantizm'in tersine, bu betimlemeleri yapıtlarını süslemek için değil, gerçeği bütün yönleriyle yansıtmak için yapmaya özen gösterdiler Gerçekçi yazarlar yapıtlarında kendi yargı ve yorumlarına yer vermemeye, anlattıkları olaylar ve kişilerle okuyucuyu baş başa bırakmaya dikkat ettiler Gerçekçilik 20 yüzyılda çeşitli yorumlarla yeni sanat akımlarının doğmasına da yol açtı 1917 Ekim Devrimi'nin etkisiyle Gerçekçilik yeni bir yorum kazandı ve Toplumcu Gerçekçilik adını aldı Toplumcu Gerçekçilik, çalışan, yoksul kitlelerin dünyalarını ve çıkarlarını ön planda tuttu Bu düşünce güçlü bir akım olarak dünya yazarlarını etkiledi SSCB'de bu akımın öncüsü ve başarılı yazarı Maksim Gorki oldu Türkiye'de Gerçekçilik Akımı Tanzimat edebiyatı ile başladı Samipaşazade Sezai'nin romanı Sergüzeşt (1889), İstanbul konaklarında esir kadınların yaşamını yer yer gerçekçi bir yöntemle betimliyordu Ama ilk gerçekçi yapıt Nabizade Nazım'in Karabibik(1890) adlı uzun öyküsüdür Karabibik'te köy gerçeğini o güne kadar alışılmamış bir açıklıkla anlatıyordu Gerçekçilik'i bir düşün akımı olarak Beşir Fuad savundu Daha sonra Türk edebiyatının en güçlü akımı olan Gerçekçilik'i ve Toplumcu Gerçekçilik'i çok sayıda yazar benimsedi Nâzım Hikmet, Hasan İzzettin Dinamo, Rıfat İlgaz, A Kadir, Ömer Faruk Toprak şiir alanında; Sabahattin Ali, Reşat Enis Aygen, Samim Kocagöz, Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Fakir Baykurt öykü ve roman alanında bu görüşleri benimseyerek ürün veren yazarlardır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|