Şengül Şirin
|
Çankırı-doğal Yapısı-tarihi-ekonomisi-kültürü
Çankırı-doğal yapısı-tarihi-ekonomisi-kültürü
İç Anadolu Bölgesi'nin kuzeyi ile Karadeniz Bölgesi'nin batı kesimi arasında bir geçiş alanı niteliği taşıyan ilimizdir Bu nedenle her iki bölgenin de doğa ve iklim özellikleri bu ilde görülür Kuzeyde İlgaz Dağı'ndan güneyde İç Anadolu düzlüklerine kadar uzanan Çankırı ili topraklarında değerlendirilmemiş şifalı birçok madensuyu kaynağı vardır Zengin bir tarihsel geçmişi olan il toprakları üzerinde Pontos Krallığı'nın temelleri atılmış ve krallığın ilk başkenti Kimiatene Çankırı'nın 40 km kuzeyinde kurulmuştur
Çankırı İline İlşkin Bilgiler
YÜZÖLÇÜMÜ: 8 44 km2
NÜFUSU (1990): 279 129
İL MERKEZİ: Çankırı
İLÇELER VE NÜFUSLARI (1990): Merkez ilçe (67 620), Atkaracalar (11 235), Bayramören (7 310), Çerkeş (22 145), Eldivan (9 707), Eskipazar (22 686), İlgaz (23 281), Kızılırmak (14 878), Korgun (7 233), Kurşunlu (25 145), Orta (26 457), Ovacı (7 099), Şabanözü (11 779), Yapraklı (22 554)
BAŞLICA KENT VE NÜFUSU (1990): Çankırı (45 496)
BAŞLICA YÜKSELTİ: Emirgazi Tepesi (2 404 metre)
SICAKLIK: Çankırı kentinde en düşük 25°C (25 1 1950), en yüksek 41,8°C (1 8 1954), ortalama 11,1°C
YAĞIŞ MİKTARI: Çankırı kentinde yıllık ortalama 384,9
İL TRAFİK NO: 18
İLGİ ÇEKİCİ YERLER: Kenbağ, Bülbül Pınarı, Derbent, Kırkpınar, Işık Dağı orman içi dinlenme yerleri, Fesleğen Bahçeleri; Salman Höyük; Gerdek Boğazı, Kayadibi, Hisariçi, İnköyü, Delik kaya mezarları; Samail Kaya Tünelleri; Cendere köyü mezar odası; Çankırı ve Asar kaleleri; Çankırı Ulucamisi; Taş Mescit (Şifahane); İmaret, Ali Bey, Yeni, Mirahor, Pazar camileri; Çerkeş, İlgaz, Kurşunlu hamamları; Çankırı Müzesi
Doğal Yapı
Topraklarının kuzey kesimi Karadeniz Bölgesi'nde güney kesimi ise İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan Çankırı oldukça dağlık bir ildir
Kuzey kesimini doğubatı doğrultusunda uzanan İlgaz Dağı engebelendirir İlin orta kesiminde gene doğubatı doğrultusunda uzanan Köroğlu Dağları'nın güney yamaçları Kızılırmak Vadisi'ne doğru alçalarak düzlükler oluşturur Aynı doğrultudaki bir çöküntü alanında ters yönlere doğru akan Devrez Çayı ile Çerkeş Suyu'nun vadileri bu dağları birbirinden ayırır İlin öbür akarsuları Acı, Terme, Ulu ve Soğanlı çaylarıdır Çankırı il sınırları içine girmeden Gerede Çayı adıyla anılan Soğanlı Çayı Kastamonu iliyle sınır çizdiktensonra Filyos Çayı'na karışır Çankırı ili topraklan üzerinde kışın su toplayıp yazın suları çekilen birçok küçük göl bulunur
Kuzey kesimi daha yağışlı olan Çankırı ilinde genellikle karasal iklim egemendir Kışlar soğuk ve kar yağışlı, yazlar ise sıcak ve kurak geçer; iklim kuzeyden güneye doğru sertleşir Çankırı ili doğal bitki örtüsü bakımından zengin sayılmaz Köroğlu ve İlgaz dağları iğne yapraklı ağaçlardan oluşan ormanlarla kaplıdır İlin orta ve güney kesimi bozkır görünümündedir
Tarih
Salman Höyük ile öteki höyüklerde yapılan kazı ve araştırmalar Çankırı yöresine Tunç Çağı'nda yerleşildiğini gösterir Hititler'e bağlı olan yörede Kaşkalar yaşıyordu İÖ 1200'lerde batıdan Anadolu'ya gelen kavimlerden Paflagonlar buraya yerleşti Daha sonra Çankırı, Kastamonu ve Sinop'u içine alan yöre, buralara yerleşen halkın adıyla Paflagonya (Paphlagonia) olarak anıldı Çobanlıkla uğraştıkları için göçebe bir yaşam süren Paflagonlar, Anadolu'da yaşayan öteki kavimlerin çekindiği savaşçı bir topluluktu Yörede özerk bir yönetim kurarak yaşarlarken, batıdan gelen Bitinler ve doğudan gelen
Kimmerler ile bir süre çatıştıktan sonra Persler'e bağlandılar İÖ 3 yüzyılda yörenin İlgaz kesiminde Pontos Devleti kuruldu İÖ 2 yüzyılın sonunda batı kesimi Bitinler'in eline geçen Paflagonya, daha sonra Roma ve Bizans egemenliğine girdi
1071'de Malazgirt Savaşı'ndan sonra Anadolu'ya gelmeye başlayan Türkmenler'in yayılma alanlarından biri olan Çankırı yöresini 1082'de Emir Karatekin ele geçirdi Haçlı Seferleri sırasında izlenen yol üzerinde yer almadığından bu dönemde savaş alanı
olmayan yöre, uzun bir süre Bizanslılar ile Danişmendliler arasında el değiştirdi Trabzon'da kurulan Trabzon Rum İmparatorluğu' nun kısa bir süre için eline geçen il toprakları, Anadolu Selçuklularının, Candaroğulları' nın ve Osmanhlar'm yönetiminde kaldıktan sonra Moğollar tarafından yağmalandı Yöredeki Candaroğlu egemenliğine Trabzon Seferi'ne çıkan Fatih Sultan Mehmed 1461'de son verdi ve Çankırı Osmanlı topraklarına katıldı Kurtuluş Savaşı sırasında İnebolu iskelesine getirilen silah ve cephane Ankara'ya Çankırı üzerinden ulaştırıldığı için bu dönemde bu ilimizin önemli bir yeri vardır
Ekonomi
Çankırı ilinde halkın büyük çoğunluğu geçimini tarımdan sağlar Buğday başta olmak üzere tahıl çeşitleri, baklagiller, kavun, karpuz ve patates elde edilen başlıca ürünlerdir Hayvancılığın da önemli bir geçim kaynağı olduğu ilde çok miktarda koyun ve Ankara keçisi beslenir; arıcılık yapılır Başlıca hayvansal ürünler tiftik, bal ve süttür Sanayi alanında fazla gelişmemiş olan Çankırı ilinde kereste, yem, süt ürünleri, un, alçı, tuğla ve askeri donatım fabrikaları gibi küçük sanayi kuruluşları vardır
Çankırı ilinde en önemlileri linyit, perlit, magnezit ve kayatuzu olmak üzere pek çok maden yatağı bulunur
Çankırı ilinden IrmakZonguldak demiryolu geçer
Toplum ve Kültür
Yerleşim yeri olarak çok eski bir tarihi olan Çankırı kenti ile çevresinde elde edilen buluntular burasının Roma döneminde önemli bir tıp merkezi olduğunu göstermektedir Günümüze yalnızca Taş Mescit bölümü ulaşmış olan Alaeddin Keykubad döneminde yapılmış Şifahane'deki yılan kabartması, hekimliğin simgesi olarak bunun kanıtlarından biridir Çankırı ilinin köylerinde yalnızca aile gereksinimlerini karşılamak amacıyla kökboyası ile boyanan yünlü ve pamuklu dokumalar yapılmaktadır Yörede yapılan keçe, kilim ve cicimler kendilerine özgü renk ve desenleriyle ilgi çekicidir Çankırı
yöresinde köklü bir halk edebiyatı, âşık geleneği vardır Ahilik örgütünün kuruluşundan sonra tüm Anadolu'da yaygınlaşan "Yaren Toplantıları" Çankırı'da sohbet toplantıları adıyla yakın zamana kadar yapılmaktaydı Kış aylarında haftada bir kez yapılan bu toplantılarda öğüt verici türküler söylenir, töreye uygun söyleşiler yapılırdı Katılan büyüklerin baba, orta yaşlıların ağabey, gençlerin kardeş sayıldığı bu toplantıların belli bir düzeni ve kuralları vardı Kardeşlik duygusunu benimsetmeyi amaçlayan butoplantılar aynı zamanda gençler için bir eğitim yeriydi
İl Merkezi: Çankırı
Günümüzde Tatlıçay'ın iki yakasına yayılmış olan Çankırı kentinin ilk yerleşim yerleri Tatlıçay'ın doğusundaki yamaçlardadır Paflagonya sınırları içinde bulunan kentin adı "dişi keçi" anlamına gelen Gangra'ydı Bu adı kente keçilerin otlamasına elverişli orman bitkilerinin bolluğundan ötürü Paflagonyalı çobanlar takmışlardı Osmanlı İmparatorluğu döneminde Kangırı, Kengari biçiminde yazılan kentin adı halk arasında Çangın olarak söylenirdi Cumhuriyet döneminde kentin adı Çankırı oldu
Kentin kuzeyinde Karatekin Tepesi'nde yer alan Çankırı Kalesi Romalılar döneminde yapılmıştır Günümüzde de yıkıntıları kalan kale tarih boyunca sağlamlığıyla ünlüydü
Kurtuluş Savaşı sırasında yaralıların bakımı için kentte bir hastane kurulmuştu Bugün de Devlet Hastanesi ile Doğumevi ve Çocuk Bakımevi vardır Eski yerleşme yerlerindeki evlerin korumaya alındığı kentin iki yakası, yedi köprüyle birbirine bağlanır Kentteki tek yükseköğretim kurumu, Ankara Üniversitesi' ne bağlı Çankırı Meslek Yüksekokulu'dur Demiryolunun yanı sıra Kastamonu'yu Ankara'ya bağlayan karayolunun da geçtiği kentte gelişmiş bir sanayi yoktur
Kentin nüfusu 41 420'dir (1985)
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|