Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Fizik / Kimya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
elektroliz, magnetizma, ses

Magnetizma, Elektroliz Ve Ses

Eski 05-31-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Magnetizma, Elektroliz Ve Ses



MAGNETİZMA , ELEKTROLİZ VE SES
MIKNATIS ve ÖZELLİKLERİ

Magnetik adı verilen demir oksit (Fe3O4) bileşiği tabii bir mıknatıs olarak bilinir
Demir, nikel, kobalt gibi maddeleri çekme özelliği gösteren cisimlere mıknatıs denir
Üç çeşit mıknatıs vardır
1 Doğal mıknatıs : Doğada oluşan ve taş olarak bulunan mıknatıslardır
2 Yapay mıknatıs : Demir, nikel ya da kobalttan yapılır Çubuk, pusula iğnesi, U şekline ve at nalı şekline benzeyen çeşitleri vardır
Bu mıknatıslara daimi ya da geçici mıknatıslık kazandırılabilir
3 Elektromıknatıslar : Magnetik özellik gösteren maddeye örneğin demir üzerine tel sarılıp telden akım geçirildiğinde oluşan mıknatıslardır


Mıknatısın Kutupları
Mıknatısların uçları çekme ve itme özelliği gösterirler Mıknatıslık etkisinin en şiddetli olduğu bu uçlara kutup adı verilir Bir mıknatısın şekli nasıl olursa olsun iki kutbu bulunur
Bir mıknatıs ortadan iple asılırsa, kuzey-güney doğrultusuna yönelerek durur Kuzeyi gösteren kutba N, güneyi gösteren kutba ise S kutbu denir
Elektrik yüklerinde olduğu gibi, mıknatıslarında aynı kutupları birbirini iter, zıt kutupları ise birbirini çeker Bu itme ya da çekme kuvveti, mıknatısların kutup şiddetleri ile doğru, aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılıdır
Mıknatıslar, demir, nikel, kobalt gibi maddeleri ve bunların alaşımlarını çeker Bu nedenle bu maddelere magnetik maddeler denir Cam, kağıt, tahta, plastik gibi maddeleri mıknatıs çekmez


Magnetik Alan Kuvvet Çizgileri
Bir mıknatısın çekim etkisini gösterdiği alana magnetik alan denir
Bir cam levha üzerine demir tozları serpildikten sonra levhanın altına çubuk mıknatıs yerleştirilip levhaya yavaş yavaş vurulduğunda, demir tozları mıknatısın magnetik alan çizgilerine paralel hale gelirler Demir tozlarının oluşturduğu çizgilere bakılarak normalde görülmeyen çizgilerin nasıl olduğu anlaşılır
Çubuk mıknatısın çevresindeki magnetik alan çizgileri şekildeki gibidir
Magnetik alan kuvvet çizgileri N kutbundan S kutbuna doğrudur Çizgilerin uç noktalarında sık olması magnetik alanın uç kısımlarında şiddetli olduğunu gösterir
Magnetik alan çizgilerinin bulunduğu yerlere pusula iğneleri konulduğunda, pusula iğneleri yerdeki magnetik alan çizgilerine paralel olacak şekilde dengede kalırlar Herhangi bir noktadaki magnetik alan vektörü ise, o noktada magnetik alan çizgilerine teğettir
Magnetik alan, çizgilerinin paralel olduğu yerlerdeki alana düzgün magnetik alan denir
Mıknatısı Bölmek
Çubuk şeklindeki bir mıknatıs ikiye bölündüğünde, oluşan her bir parça yine N–S kutuplu mıknatıs olur
Bölme işlemi atomik boyuta kadar devam ettirildiğinde de yine mıknatıs özelliği devam eder Yani tek kutuplu mıknatıs elde edilemez
Geçici Mıknatıslanma
Yapay mıknatıslardan faydalanılarak magnetik özelliği olan demir, nikel ve kobalt geçici olarak mıknatıslanabilir Üç yolla geçici mıknatıslanma elde edilebilir
1 Sürtünme ile Mıknatıslanma
Bir demir çubuğa,şekildeki gibi mıknatısın her defasında aynı kutbu aynı yönlü sürtürülürse, mıknatısın ilk sürtülen uç kısmı mıknatısla aynı kutuplu olacak şekilde demir çubuk geçici olarak mıknatıslanır
2 Dokunma ile Mıknatıslanma
Mıknatısa dokundurulan demir parçalarını mıknatıs tutar Çünkü demir parçası mıknatısın dokunduğu kutupla zıt kutupla kutuplanır ve onu çeker Demir parçaları uç uca eklenirse, her bir uç bir öncekine göre zıt kutuplanır
3 Etki ile Mıknatıslanma
Mıknatısın magnetik alanı içine konulan demir parçaları geçici olarak mıknatıslık özelliği kazanır Şekilde demir parçasına mıknatısın S kutbu yaklaştırılırsa, demirin S ye yakın olan kısmı N, diğer tarafı ise S kutbu olur
Bir mıknatıs demir çubuğun orta kısmına şekildeki gibi yaklaştırılırsa, demir çubuğun uç kısımları N, orta kısımları ise S kutbu olacak şekilde etki ile mıknatıslanır

Yerin Magnetik Alanı

Yerin magnetik ala nının olduğu deneylerle tespit edilmiştir Dünya, sanki kuzey yarı kürede S, güney yarı kürede N kutbu bulunan bir çubuk mıknatıs varmış gibi davranır Magnetik kuzey ve güney kutup ile coğrafi kuzey ve güney kutup tam çakışmıyor Belli küçük bir açı kadar sapma gösteriyor Ağırlık merkezinden asılmış bir çubuk mıknatıs, bulunduğu yerden geçen dünyanın çevresindeki magnetik alan kuvvet çizgilerine teğet olmak zorundadır Bu nedenle ağırlık merkezinden asılmış bir çubuk mıknatısın N kutbu magnetik kuzeyi, S kutbu ise magnetik güneyi gösterir
Kuzey yarı kürede, ağırlık merkezinden asılan bir çubuk mıknatıs veya pusula iğnesinin N kutbu, güney yarı kürede ise S kutbu aşağı eğilir Ekvatorda yere paralel, kutuplarda ise yere dik konuma gelir

Mıknatısların Kullanıldığı Alanlar
Mıknatıslar, pusula yapımında, kapı zilinde, telefon, radyo, televizyon, voltmetre, ampermetre, elektrik motorları, bazı oyuncakların yapısı gibi bir çok yerlerde kullanılmaktadır
Sanayide demir parçalarını diğer maddelerden ayırmak için yine mıknatıslar kullanılır

ELEKTRİK AKIMININ MAGNETİK ETKİLERİ
Akım geçen telin oluşturduğu magnetik alan
Şekilde pusula iğnesinin üzerinden tel geçecek şekilde devre kurulup anahtar kapatılıp telden yeterince akım geçtiğinde pusula iğnesi aniden saparak tele dik konuma gelir Pusulanın sapması yerin magnetik alanından başka bir magnetik alanın meydana geldiğini gösterir Bu alan elektrik akımlarının çevresinde meydana gelen magnetik alandır Bu alanların kaynağı elektrik yüklerinin hareketidir Telden uzaklaştıkça magnetik alanın şiddeti azalır Tele yaklaştıkça magnetik alanın şiddeti artar Telden geçen akımın artması da magnetik alanın şiddetini artırır Akımın azalması ise magnetik alanın şiddetini azaltır

Akım geçen telin çevresinde iç içe daireler şeklinde magnetik alan çizgileri oluşur Herhangi bir noktadaki magnetik alan vektörünün yönü, bu alan çizgilerine teğettir
Akımın yönü değiştiğinde magnetik alan çizgileri ve herhangi bir noktadaki magnetik alan vektörünün yönü değişir
İNDÜKSİYON AKIMI
Bir mıknatıs şekildeki gibi akım makarasının içine doğru hızla yaklaştırıldığında ya da makaradan uzaklaştırıldığında ampermetreden akım geçer Üreteç olmadan elde edilen bu akıma indüksiyon akımı denir İndüksiyon akımının meydana gelmesinin nedeni kapalı bir devre halinde bulunan iletkenden geçen, magnetik alan kuvvet çizgilerinin sayısının değişmesidir
Kuvvet çizgileri hızlı değişirse indüksiyon akımı büyük, yavaş değişirse küçük olur Yukarıdaki şekilde de mıknatıs, akım makarasına hızlı yaklaşırsa indüksiyon akımı büyük, yavaş yaklaşırsa akımın şiddeti küçük olur Mıknatıs yaklaşırken ve uzaklaşırken oluşan akımın yönleri birbirlerine göre zıttır Makaranın sarım sayısının artması indüksiyon akımının şiddetini artırır
Elektromıknatıs
Şekildeki gibi bir demire tel sarılıp, telden bir akım geçirildiğinde demirin K ve L uçları arasında bir magnetik alan meydana gelir Yani bir mıknatıs elde edilmiş olur Buna elektromıknatıs denir
Akımın şiddeti ve sarım sayısı ne kadar fazla ise mıknatısın magnetik kuvvet çizgileride o kadar şiddetli, yani mıknatıs güçlü olur

Alternatif Akım
Çok sarımlı çerçeve şeklindeki bir iletken, mıknatısın uçları arasındaki düzgün magnetik alan içinde döndürülürse, çerçevenin oluşturduğu alandan geçen magnetik kuvvet çizgileri sürekli değiştiğinden çerçevenin tellerinde yönü ve şiddeti devamlı değişen bir elektrik akımı elde edilir İndüksiyon yoluyla elde edilen bu akıma alternatif akım denir

Transformatör
Alternatif gerilimleri aynı frekansta yükselten yada alçaltan ve bu işlemi az bir kayıpla gerçekleştiren sistemlerdir
Transformatörde, demirden yapılmış levhalar bir araya getirilip, bunların üstlerine farklı sarımlı iki bobin sarılır Primer sargı elektrik gücünü veren girişe, sekonder sargı da elektrik gücünün alındığı çıkışa bağlanır Primer devreye uygulanan alternatif gerilim (V) sekonder devreden indüksiyon yoluyla yükselmiş ya da azalmış olarak alınır
Sekonderin sarım sayısı, primerin sarım sayısından fazla ise transformatör yükselten, az ise alçaltan bir transformatördür Transformatörler doğru akımda çalışmaz yalnızca alternatif akımla çalışır
Verim % 100 ise, sekonderden alınan güç, primerden verilen güce eşittir
Ayrıca gerilimler, sarım sayısıyla orantılı olduğundan, bu eşitlik,
Transformatörler gerilimi düşürmek amacıyla kapı zillerinde, teyp ve radyoların elektrik girişinde de kullanılır
Alternatif akımın ampermetre ve voltmetre ile ölçülen değerlerine etkin değerler denir

ELEKTROLİZ
Şekilde verilen kapta safsu var iken, anahtar kapatıldığında lamba yanmaz Saf suyun içine H2SO4, NaCI, NaOH … gibi suda iyonlarına ayrışan maddelerden herhangi biri katıldığında lamba ışık vermeye başlar
Bu şekilde akım geçişi sırasında olup biten kimyasal olayların tümüne elektroliz denir
Elektroliz olayında; elektrolit, elektrot, elektroliz kabı ve doğru akım kaynağı gereklidir
Elektrolit : Sudaki eriyikleri iletken olan maddelere denir
Elektrot : Elektrolit içine batırılan metallere denir
Elektroliz Kabı : Elektroliz olayının gerçekleştiği kaba denir
Anot : Bir elektroliz kabında üretecin pozitif kutbuna bağlı elektroda denir
Katot : Elektroliz kabında üretecin negatif kutbuna bağlı elektroda denir
Şekildeki gibi elektroliz kabı içindeki elektrotlar bir bataryanın uçlarına iletken tellerle bağlanırsa, çözeltideki (+) iyonlar pilin (–) kutbuna bağlı elektrota doğru, (–) yüklü iyonlar ise pilin (+) kutbuna bağlı elektroda doğru hareket ederler Böylece anot pozitif, katot ise negatif yüklenmiş olur Elektrotlar arasında oluşan elektrik alanının etkisiyle elektrolitteki iyonlar harekete geçerler Katoda varan pozitif iyonlar buradan kendilerini nötrleyecek kadar elektron alırlar
Anota ulaşan negatif iyonlar ise, elektronlarını anota vererek nötr hale geçerler Belli bir zaman sonunda katottan alınan elektron sayısıyla, anoda verilenlerin sayısının aynı olduğu görülür Elektroliz olayında akım, elektrolit içinde iyon hareketiyle, elektrolit dışında ise iletkendeki serbest elektronların hareketiyle gerçekleşir
Suyun Elektrolizi
Elektroliz olayından faydalanılarak su kendini meydana getiren hidrojen ve oksijen gazlarına ayrılabilir
Su iyi bir iletken değildir İçinde akımı iletecek iyon sayısı azdır Suyun içine bir miktar çamaşır sodası veya sülfirik asit (H2SO4) damlatılırsa iyi bir iletken haline gelir
Elektrotların birer uçları tüplerin içine, diğer uçları ise bir üretece bağlanıp devreden akım geçtiğinde, tüplerdeki suyun içinden gaz kabarcıkları çıkarak tüplerin üst kısmında gaz toplandığı, tüplerin içindeki suyun seviyesinin düştüğü gözlenir
Hidrojen (+), oksijen (–) işaretli olduğundan, üretecin (+) kutbuna bağlı elektrodun bulunduğu tüpte oksijen, (–) kutbuna bağlı elektrodun olduğu tüpte ise hidrojen gazı toplanır
Devreden ne kadar uzun süreli akım geçerse tüplerde toplanan gaz miktarları da o kadar fazla olur Deney sırasında herhangi bir sürede toplanan hidrojen gazının hacmi, oksijen gazının hacminin iki katı olur
Çünkü H2O da iki hidrojene karşılık bir oksijen vardır Yapılan deneyler, devreden 1 coulomb luk yükün geçmesi halinde yaklaşık olarak 0,12 cm3 lük hidrojen ve 0,06 cm3 lük oksijen gazının açığa çıktığını göstermiştir Bundan dolayı tüplerde toplanan gaz miktarları, devreden geçen akım şiddetinin bir ölçüsü olarak alınabilir

Hidrojen Kabı
Ölçme hatalarının daha az olması için, daha çok toplanan hidrojen gazı, yük miktarının ölçüsü olarak alınabilir Bundan dolayı elektroliz kabındaki oksijen gazının toplandığı tüp, devreden çıkarılır Böylece yalnız hidrojen gazı biriktirmeye yarayan bu düzeneğe hidrojen kabı denir

Seri bağlı hidrojen kabı
Birinin katodu,diğerinin anoduna gelecek şekilde bağlanan elektroliz kaplarına seri bağlı kaplar, böyle devreyede seri devre denir Seri bağlı kaplardan geçen akım şiddeti (yük miktarı) eşit olduğundan her iki tüpte toplanan hidrojen gazı miktarı eşit olur

Paralel ve seri bağlı hidrojen kabı
Özdeş elektroliz kaplarının ikisi birbirine paralel, diğeri bunlara seri olarak şekildeki gibi bağlanırsa, böyle kaplara karışık bağlı kaplar bu devreyede karışık bağlı devreler denir Kaplar özdeş olduğundan L ve M kaplarından belli sürede aynı miktar akım geçerken, K den geçen akım iki kat daha fazla olacaktır
Dolayısıyla L ve M kaplarındaki tüplerde toplanan hidrojen gazının hacimleri eşit olurken, K kabındaki tüpte toplanan hidrojen gazı miktarı iki kat daha fazla olacaktır

SES BİLGİSİ
Lastik bir şerit iki ucundan sabitlenip titreştirilirse, metal levhanın bir ucu mengene ile sıkıştırılıp diğer ucu çekilip bırakılırsa, ses çıkarırlar Gerilmiş saz telleri, tokmakla vurulan davul zarı, titreşmeleri sonucu yine ses çıkarır Bu olaylar sesin ancak ortamların titreşmesi sonucu oluştuğunu gösterir
Bir diyapazonun kollarından birine tokmağı ile vurulduğunda ses duyulur Diyapazon kolunun ileri hareketi çevresindeki havayı iter, sıkıştırır, geri hareketi ise havayı seyrekleştirir Bu hareket diyapazondan çevresine doğru dalgalar yayılmasına sebep olur Ses dalgaları kaynaktan her tarafa doğru yayılır
Titreşerek ses oluşturan cisimlere ses kaynağı denir İnsan kulağı belli sınırlar içindeki titreşimleri duyabilir
Kaynaktan yayılan ses dalgalarının bir enerjileri vardır Bu enerji sesin yayıldığı ortam tarafından iletilir Sesi ileten bir ortam olmadan ses yayılmaz Boşlukta sesin yayılmamasının nedeni iletici ortamın olmayışındandır
Şekildeki fanusun içine zil ve lambanın bağlı olduğu bir devre kuruluyor ve fanusun içindeki hava boşaltılıyor Anahtar kapatıldığında zilin sesi duyulmazken fakat lambanın yandığı görülür Bu deney, sesin boşlukta yayılmadığını, fakat ışığın boşlukta yayıldığını gösterir
Frekans: Sesi oluşturan kaynağın bir saniyedeki titreşim sayısına sesin frekansı denir Kaynaktan üretilen ses ortam değiştirse de frekans değişmez
Yankı: Ses dalgalarının bir yüzeye çarpıp geri dönmesine yankı denir

Sesin Fizyolojik Özellikleri
Bütün işittiğimiz sesler kulağımızda aynı etkiyi bırakmaz Bazıları çok şiddetli veya hafif, bazıları ince veya kalın duyulur Bazı sesler kulağımıza hoş geldiği halde bazıları sinir bozucu olabilir
Sesleri birbirinden ayıran üç önemli özelliği vardır
a Şiddet: Mengeneye sıkıştırılmış bir metal levha, denge konumundan fazla ayrılıp bırakılırsa ses daha şiddetli duyulur Denge konumundan ayrılma miktarına genlik denir
Genlik büyürse ses şiddetli, küçülürse ses hafif duyulur Yani şiddetin nedeni titreşim genliğidir Ses kaynağına yakın yerlerde şiddet daha fazla olurken, kaynaktan uzaklaştıkça şiddet azalır
b Yükseklik (frekans): Sesin ince yada kalın duyulması frekansından dolayıdır Frekansı büyük olan ses ince, frekansı küçük olan ses ise kalın duyulur
c Tını: Bazı çalgılarda genlik ve frekans aynı olduğu halde, yine sesler birbirinden ayrılabilir
Örneğin lâ sesi veren bir keman bu sesin frekansının tam katları olan başka lâ sesleri de çıkarabilir Böylece bileşik sesler ortaya çıkar
Bu sebeple bir mandolinin sesi, başka bir müzik aletinin sesinden ayırt edilebilir Müzik aletlerinin çıkardığı bileşik sesler birbirlerinden farklıdır Bu farklılığı belirten özelliğe sesin tını adı verilir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.