Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
polenezköy

Polenezköy

Eski 05-31-2009   #1
KRDNZ
Varsayılan

Polenezköy





Yazı ve Fotoğraflar: Akgün Akova


Çoğu İstanbullu için, yalnızca hafta sonunu geçirdikleri bir sayfiye yeri olan Polonezköy, 164 yıllık tarihinde, Polonya`dan Türkiye`ye uzanan pek çok ilginç öyküyü barındırıyor



Polonezköy'de yaşayan Polonya kökenliler dinsel törenlerini düzenli olarak yapıyorlar Onlardan biri olan "İlk Komünyon" töreni için İstanbul Katolik Ruhani Lideri Piskopos Lui Pelatr tören giysilerini giymiş, kiliseye doğru ilerliyor Polonezköy'ün belgelenmiş tarihi Zosia Ryzy'nin Anı Evi'nde sergileniyor Evin duvarlarındaki fotoğraflardan biri: 28 Kasım 1914 Leon Cianciara ve Jadwiga Dochoda'nın nikâhı Her yıl Haziran ayında düzenlenen Kiraz Festivali, Polonya'dan gelen konukların da katılımıyla gerçekleşiyor
Tüm Polonezköylüleri içeren bir öykü anlatsaydım, ilk tümcem şu olurdu: "Bu köyü Türkiye'de yuva yapan yaralı bir Polonya kartalının çocukları kurdu" Ne çok film senaryosu çıkar bu köyün geçmişinden, diye düşünürüm Polonezköy'de dolaşırken Tatil günlerinde İstanbul'un Beykoz ilçesindeki bu köye akın eden, çimenlere uzanıp gazesini okuyan, mangal başında karnını doyuran, hamaklarda şekerleme yapan insanların burayı yalnızca bir sayfiye yeri olarak görmelerinden rahatsız olurum Onlar Zosia Teyze'nin Anı Evi'ne girip çıktıktan sonra, diğer öykülerin peşine pek düşmezler
Bu öykülerden birinin kahramanı olan Prens Czartoryski'nin adına ilk kez Sultanahmet'teki Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nde rastladım Yıllar önceydi 808 envanter nolu, krem rengi zeminli, çiçekler ve Çin bulutlarıyla süslü, hatayilerden oluşan bordürleri olan bir ipek halının önündeydim Şöyle bir yazı vardı altında: "Safevi hükümdarı Şah Abbas Dönemi'nde ipek ile altın ve gümüş iplik karıştırılarak dokunan halılar ortaya çıkmıştır Batı hükümdarlarına hediye olarak gönderilen halılar, aynı zamanda sipariş üzerine Avrupa hanedan ailelerinin armaları yer alacak şekilde de dokunmuşlardır Polonya soylularının amblemlerini taşıyan halıların çokluğu, öte yandan 1878 Paris Dünya sergisinde teşhir edilen ve Polonyalı Prens Czartoryski'ye ait olan halı, bu halıların Polonya'da dokunduğu düşüncesini doğurmuş ve ‘Polonez Halıları' teriminin doğmasına neden olmuştur"
Prens Czartoryski ülkesi Polonya'dan çok uzakta, İstanbul'da, baharda yemyeşil dev halıları andıran çayırların üzerindeki bir köyün, Polonezköy'ün doğmasına da neden oldu Aslında Polonezköy'ün öyküsünün başlangıcını, 1772'de yapılan bir antlaşmaya bağlamak yanlış olmaz; çünkü masadan kalkan Avusturya, Rusya ve Prusya temsilcileri o gün Polonya'yı haritadan siliyorlardı Leh halkı ise özgürlüğünü yeniden kazanmak için bir var olma savaşına girecekti Bu mücadelenin önemli simgelerinden biri olan Prens Czartoryski, bir sürgün olarak yaşadığı Paris'te, 1833 Şubatı'nda bir Türkle, Namık Paşa ile el sıkıştı Osmanlılar ve Polonyalılar o günden sonra, o dönemdeki ortak düşmanları olan Çarlık Rusyası'na karşı güç birliği yapacaklardı
1855'te İstanbul'da koleradan ölen ve bu kentteki müze evi 2005'te yeniden düzenlenerek açılan Polonya'nın ulusal şairi Adam Mickiewicz'in yazdıkları bu dostluğun bir özeti: "Polonya'nın, komşu düşmanlar tarafından ezilmesine hiçbir devletin ses çıkarmadığı günlerde, tek dostumuz Türkler olmuştur Biz Türkleri düşmanımızın önünde eğilmediği ve Polonya'nın işgalini kabul etmediği için, üstün bir millet olarak severiz"
Polonyalılar özgürlükleri için 1830–1831'de Ruslara karşı ayaklandı Bir kez daha yenilgiye uğradılar ve ağır bedeller ödediler Çarlık Rusyası, işgal ettiği Leh topraklarından askere aldığı erkekleri, Kafkasya'da Çerkezlere karşı zorla cepheye sürdü Ülkeleri işgal altında olan Lehler, trajik biçimde, kendilerini hiçbir bağlarının olmadığı bir savaşın içinde buldular Bir bölümü cephede öldü Savaşmak istemeyenler askeri mahkemelere, idam mangalarının önüne çıkarıldı Çerkezlere teslim olanlar ise, işkence gördü ve esir pazarlarında satıldı En şanslıları, kaçarak Osmanlı İmparatorluğu sınırlarına geçebilenler oldu İşte, Prens Czartoryski 1840'lı yılların başında İstanbul'da "Şark Ajansı"nı kurduğunda Osmanlı sınırları içindeki bu Polonyalıları da bir araya toplamayı planlıyordu Ajansın başına geçen Michal Czaykowski, 3 Mart 1842'de, Lazaryen rahiplere ait toprakların bir kısmını bir Leh köyü kurmak üzere kiraladı Orman ve çalılarla kaplı bu araziye yerleşen koloni, kurucusu Prens Adam Czartoryski'nin adıyla, Polonya'nın ilk hecesini birleştirdi ve köy "Adampol" adını aldı

__________________

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,
'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?




Ey ŞaiR! Bana Yağmurdan bahsetme, yağdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.