Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bölgesi’nin, genel, karadeniz, kıyılarının, özellikleri

Karadeniz Bölgesi’nin Kıyılarının Genel Özellikleri:

Eski 05-24-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Karadeniz Bölgesi’nin Kıyılarının Genel Özellikleri:



Karadeniz Bölgesi’nin Kıyılarının Genel Özellikleri:




İnceburun ve Kerempe Burnu çevresinde 42° paralelini aşarak iki büyük çıkıntı meydana getiren Karadeniz kıyıları, yaklaşık 1500 kilometre olup, az girinti ve çıkıntılı olmaları ile dikkat çeker Ege kıyılarından sonra en uzun kıyılardır(İstanbul Murat Dershanesi, Coğrafya Çalışma Kitapçığı 4) Sinop dışında doğal limanı yoktur, bu yüzden birçok yerde dalgakıranları olan liman tesislerinin yapılması gerekmiştir Trabzon, Giresun, Samsun, Zonguldak ve Ereğli limanları, bu kıyılarımızda dalgakıranlarla korunan yapay limanlardır(Gençler Dershanesi Coğrafya Çalışma Kitapçığı 3)
Karadeniz’in Kuzey Anadolu kıyılarını “Pasifik Tipi” kıyılar temsil etmektedir Başka bir deyişle; falezli yüksek kıyı tipi oldukça yaygındır( Ege Üniv Edebiyat Fakültesi Coğrafya Böl Ders Notları, Derleyen: Ahmet Necdet Sözer, Şevket Işık, Mustafa Mutluer, İzmir 1990) Falezli yani boyuna kıyı tipi bölgenin kıyı özelliğidir

Kıyıların az girintili-çıkıntılı ve falezli yüksek kıyı tipinin yaygın olmasında, bölge yapısının payı büyüktür Kıyının güneyinde, genel olarak doğu-batı doğrultusunda uzanan Kuzey Anadolu orojenik kuşağının, oligosenden itibaren yükselmesi ve Karadeniz çanağının torbalaşması ile Kuarterner’de sözkonusu çanağın çökmesi ile kıyı kesiminin eğimi artmıştır Bu nedenle Karadeniz kıyılarında abrasion platformu fazla gelişmemiştir Karadeniz kıyılarının günümüzdeki durumu kazanmasında, kıyıların tektonik yönden aktif olması da etkili olmuştur Bu hareketler, kıyı bölgesinde çarpılmalara ve faylanmalara neden olmuştur Bununla beraber, Kuvaterner’de meydana gelen seviye değişmeleri de, kıyının şekillenmesi ve delta oluşumu üzerinde etkili olmuştur Buna karşılık, Karadeniz kıyıları her yerde aynı özelliği göstermez Sözgelimi; Samsun’un doğusundan başlayıp Sovyetler Birliği sınırına kadar uzanan kıyı bölümünde, yüksek falezlerle belirginleşen Pasifik Tipi kıyılar hakimdir Birikinti şeklinde meydana gelen alçak kıyılar ise Orta Karadeniz kıyılarında yaygındır Yeşilırmak ve Kızılırmak deltalarının geniş bir alan kapladığı bu bölümde dikkati çeken nokta, eski ve yeni deltaların, kıyının oluşumunda ve gelişmesinde oynadıkları roldür Batı Karadeniz kıyılarında ise, bir yandan kıyının faylı olması, diğer yandan da tabakaların denize ve karaya dalış göstermesi nedeniyle yüksek falezler gelişmiştir Bu bölümde yer alan Ereğli kıyılarının girintili-çıkıntılı olması, kıvrımlı yapı, tektonik hareketler ve dalga aşındırmasının bir sonucu olarak değerlendirilebilir[22]
Kıta platformu(şelf) geniş değildir

Bu durum, daha öncede belirttiğim gibi, bölgenin yapısı ve jeomorfolojik gelişimi ile ilgilidir Derinlik kısa bir mesafede –200 metreye varmakta, sonra birden –1000 metreye kadar inebilmektedir Karadeniz kıyılarında, deniz seviyesinin sık sık değiştiğini kanıtlayan taraçalar da görülmektedir Bu taraçaların varlığı, bir yandan evvelce iç deniz durumunda bulunan Karadeniz’in beslenme şartlarını belirleyen iklim özelliklerine, bir yandan da deniz çanağının çukurlaşması ve gerisindeki orojenik kuşağın yükselmesi ile ilgilidir Trabzon yakınlarında Karadeniz’in yüksek seviyelerini gösteren 8-10, 20-42, 60-90, 120-135 ve 160-170 metre yüksekliğinde olmak üzere, saptanan beş taraça seviyesi bunu kanıtlar niteliktedir

Karadeniz kıyılarının önemli özelliklerinden biride; Karadeniz’de organik karbon oranı diğer denizlerdekinin iki katıdır Bu da balıkçılık açısından oldukça elverişli bir ortam sağlar Ne var ki Karadeniz’in tabanı, alüvyonlar ve canlı artıklarıyla doludur Bu deniz, önceleri tatlı su ortamı iken, boğazların oluşumundan sonra tuzlu su ortamına geçmiştir Bunun sonucunda tatlı suda yaşayan canlılar ölmüş ve ayrışarak dibe çökmüştür Şuanda ortalama 2000 metre derinliğindeki deniz tabanı, gri-mavi renkteki organik bir çamur örtüsüyle kaplıdır Bu çamur örtüsü, çok miktarda hidrojen sülfür(H2S) gazı üretmektedir yani Kükürtlü Hidrojen gazı ürer Bu nedenle Karadeniz’de canlı hayatı 150-200 metre derinlikten sonra sona erer

Karadeniz kıyılarının dikkati çeken bir başka özelliklerinden biride; kıyılara farklı bir görünüm kazandıran Yeşilırmak ve Kızılırmak deltalarıdır Yapılan ölçümlerle, Karadeniz’e her yıl 547 milyon ton katı malzeme taşıdığı saptanan Yeşilırmak, kuzey Anadolu kıyılarının en geniş delta ovasını oluşturur Orta Karadeniz Bölümü’nün önemli tarım alanları arasında yer alan deltanın yüzölçümü 600 km2’dir Yeşilırmak deltası güneyde eski, kuzeyde ise yeni alüvyonlardan meydana gelir Güneydeki dağlık alanın hemen kuzeyinden başlayan eski delta alanı, denizden 60-70 metre yüksekliğindedir Yeni deltanın üzerinde kopuk mendereslerin görülmesi, Yeşilırmak’ın zaman zaman yatak değiştirdiğini göstermektedir Eski delta Kuvarterner ortalarında denizin şimdiki seviyesinden daha aşağıda olduğu zamanlarda oluşmaya başlamıştır Günümüzdeki yeni delta(Çarşamba Ovası) ise, glasyal dönemden sonra denizin yükselmesi ile meydana gelmiştir(Deltanın kenarlarında çeşitli büyüklüklerde lagünler vardır Bunların en büyüğü Semenlik’tir) Diğer delta ovasını ise, Kızılırmak’ın Bafra çevresinde meydana getirdiği Kızılırmak deltasıdır Karadeniz’e doğru üçgen şeklinde bir çıkıntı yaparak uzanan delta, eski düzlükleriyle beraber 560 km2’lik bir alana sahiptir Bafra Burnu’ndan denize dökülen Kızılırmak, Bafra yakınlarına gelinceye kadar örgülü mecra karakteri kazanarak genişler Bundan sonra, diğer deltaların tersine tek yataktan ve oldukça düz bir doğrultuda aktığı gözlenir Bu duruma, Kızılırmak’ın iki yanında meydana getirdiği ve yüksekliği 1-2 metreyi bulan setler neden olmuştur Kızılırmak deltasında, kuzeyden güneye doğru 0-20, 30-35, 90-100 ve 140-150 metre yüksekliğinde olmak üzere dört seviye saptanmıştır Bunlardan en geride olanı, deltanın ilk oluşmağa başladığı Pliyosen aşınım yüzeyidir Daha sonra, Karadeniz’in Post-Tireniyen regresyonuna rastlayan bir safhada, deniz seviyesinde meydana gelen alçalma sonucu bu yüzey parçalanmış ve büyük kısmı ortadan kalkmıştır Bunu izleyen, transgresyon sonucunda, aşınan kısımlar tekrar alüvyonlarla dolmuştur Bu transgresyonu, Karadeniz’de –40 metre alçalmaya yol açan Yeni Öksin regresyonu izlemiştir Günümüzdeki delta ise, bundan sonra meydana gelmiştir[24]
Kızılırmak deltası, kıyı kordonları ile denizden ayrılan lagünlerin bolluğu ile dikkati çeker Deltanın doğusunda yoğunluk kazanan bu lagünlerin en büyüğü Balık Gölü olup, diğerleri(Gernek Gölü, Liman Gölü) daha küçüktürler(Prof Dr İbrahim Atalay, Türkiye’nin Beşeri ve Ekonomik Coğrafyası 1, İnkılap Kitapevi)
Karadeniz’in tuzluluk oranı düşüktür Tuzluluk oranın düşük olmasında;[25]-Enlem,
-Buharlaşmanın düşük olması,
-Bol yağış,
-Debisi kuvvetli akarsular etkili olmaktadır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.