Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Tıp / Biyoloji / Farmakoloji

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bez, bezler or hormanlor, endokrin, etkileri, fizyolojik, salgıladıkları

Endokrin Bezler/hormanlor Salgıladıkları Bez Ve Fizyolojik Etkileri

Eski 05-17-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Endokrin Bezler/hormanlor Salgıladıkları Bez Ve Fizyolojik Etkileri



Endokrin Sistem


Gelişmiş ve karmaşık yapılı hayvanlarda birçok vücut kısmının işleyişi iki büyük sistem tarafından düzenlenir Birincisi sinir sistemi diğeri ise endokrin sistemdir Sinir sistemi ve duyu organları, değişen çevreye birkaç milisaniye içerisinde tepki göstermek suretiyle canlının uyumunu sağlamasına karşın, endokrin bezler aracılığıyla gösterilen tepkiler çok daha yavaş oluşur Bu süre, dakikalar, saatler ve hatta haftalar alabilir Fakat hormonlarla oluşan tepkiler, sinirsel tepkilerden çok daha uzun süre etkili olur Bazen bu iki sistemin sınırlarının belirli olmadığı durumlar vardır Örneğin sinirle taşınan maddelerin olduğu ve bunların hormonlardan pek farklı olmadığı bilinmektedir ( sempatik sinirlerin noradrenalini, böbrek üstü bezinin adrenalini gibi ) Keza hipotalmus gibi hem sinirsel hem de hormonal etki yapan sistemler de vardır Endokrin bez sistemlerin salgılarına “Hormon” denir Hormonlar ya diffüzyonlar ya da kan ile belirli organlara veya dokulara taşınarak oradaki işlevleri düzenlerler Tüm metabolik işlevler, çok tipik olarak büyüme, üreme ve edokrinal düzenlemenin etkisi altındadır Glikozun, sodyumun, potasyumun, kalsiyumun, fosfatın ve suyun hem kanda hem hücre arası sıvıda belirli derişimler de tutulmasında bu hormonların çok büyük önemi vardır Hormonal düzenleme ve denetim, böceklerde, kabuklularda, halkalı solucanlarda, yumuşakçalarda, diğer bazı omurgasızlarda ve omurgalılarda doğal olarak ta insanda saptanmıştır


ENDOKRIN BEZLER

Endokrin bezler, suda ya da yağda eriyen salgılarını doğrudan doğruya kana ( lenfe ve serebrospinal sıvıya) verirler Ayrıca bir salgı kanalları yoktur Pankreas hem endokrin hem de eksokrin bezdir Enzimlerini, pankreas kanalıyla bağırsağın onikiparmak bölgesine akıtır ve meydana getirdiği hormonları da kan yoluyla diğer vücut kısımlarına gönderiri Ayrıca yumurtalık ve testis de hem endokrin hem eksokrin özellik gösterir

Hormon terimi ilk defa 1905 yılında İngiliz fizyoloğu EH Starling denen araştırmacı tarafından, pankreasın onikiparmağa döktüğü salgının sekretin ile denetimi üzerinde çalıştığında, kullanılmıştır Starling, hormonu vücudun belirli kısımlarındaki hücrelerden üretilen herhangi bir maddenin, kan yoluyla uzaklara taşınarak orada işlevlerin iyi yürümesini sağlayan maddeler olarak tanımlamıştır

İzole edilen hormonların, protein ( dolayısıyla aminoasit ), yağ asidi ya da stereoyitlerden oluştuğu gösterilmiştir Normal vücut işlevleri için tüm hormonların optimal miktarda bulunmaları gereklidir Herhangi birinin az veya fazla salgılanmasında patolojik bazı anormallikler ortaya çıkar…

Binlerce yıl önce insanların ve hayvanların kısırlaştırılmasıyla endokrinoloji üzerinde ilk uygulamalı gözlemeler yapılmıştır Nitekim 1849 yılında Berholda, bir kuştan diğer kuşa testis nakli yapmak suretiyle, bu bezlerin kanda taşınan bazı maddeler salgıladığını ve bu salgıların da ikincil eşey özelliklerini ortaya çıkardığını buldu İngiliz fizikçisi ADDISON, 1855’de bugün kendi adıyla anılan hastalığın semptomlarını gözledi ve bu hastalığın böbrek üstü bezi adrenalinin kabuk kısmının bozulmasıyla ortaya çıktığını buldu İlk endokrinolojik terapi 1889’da Fransız fizyologu BROWN-SEQUARD tarafından, testis özütünün kendine enjekte edilmesiyle yapıldı Bu araştırıcı alının testis hormonlarıyla insanların tekrar gençliklerine veya en azından eski eşeysel etkinliklerine dönebileceğini savunuyordu İlk defa izole edilmiş ve kimyasal yapısı aydınlatılmış hormon epinefrindirBu deney 1902 yılında yapılmıştır

Hormonal etki gösterebilen kimyasal maddeler çok çeşitlidir Bunlar amino asitler ya da onların türevleri, pürinler, protein ve steroitler olabilir

Pek az hormon çeşidi vücuttaki tüm hücrelerin metabolizmasına etki eder Her hücre bu hormonların varlığına tepki gösterdiği gibi, yokluğuna da birçok olumsuz metabolik değişiklik meydana getirmek suretiyle tepki gösterir Bununla birlikte çoğu hormon, kanla, vücudun her tarafına karşın, ancak belirli hücrelere etki eder Örneğin, kanda dolaşan sekretine yalnız pankreas tepki gösterir Belirli bir hormona tepki gösteren hücrelerin tümüne o hormonun “ Tepkime Organları” denir Tiroit bezi, ön hipofiz tarafından salgılanan tirotropin (TSH) hormonunun tepkime organı; ovaryum ve testis yine epifiz tarafından salgılanan gonodotropin (FSH) ve (LH)’nın tepkime organlarıdır Bazı hormonlar, örneğin, estradiyol, önce birincil tepkime organlarında daha az olarak ses, kemik büyümesi ve vücuttaki kıl dağılımında, üçüncül olarak da diğer bazı organ ve dokularda kendini gösterir Yalnız bu son doku ve organlarda hormon artık çok daha az etkindir Bazı dokuların örneğin estradiyola tepkileri, içerdikleri bir proteinin bu hormonu tutarak bağ yapmasıyla oluştuğu şeklinde açıklanmaktadır Uterus, vajina, epifiz ve hipotalamus bu proteini içeriklerinden dolayı kandan estradiyolu alarak biriktirirler ve böylece miktarı kandakinden defalarca fazla hale geçer Hormonun, hücrenin dışından alınarak içeriyi taşınmasında bu proteinlerin rolü olduğu sanılmaktadır Oviduktta progestron ve prostatta testestron için özel protein almaçlarının olduğuna dair birçok kanıt vardır

Hücre zarında ( polipeptip hormonlar için), sitoplazmada ( steroyit hormonları için) ve çekirdekte (tiroyit hormonlar için) hormonları tanıyan özel bölgelerin olduğu birçok olayda bilinmektedir Örneğin XY genotipindeki bazı kişilerin tamamen dişi özelliği gösterdiği gözlenmiştir Bu tip insanlarda “ Revers Gen ” dediğimiz bir gen hücre zarı üzerinden erkeklik hormonlarının tanıyacak ya da alacak özel bölgelerin oluşmasını engeller ve dolayısıyla, erkeklerde bulunan az miktardaki dişilik hormonları, bu erkeklik genotipli bireyin dişi yönünde gelişmesini sağlar


HORMONLAR, SALGILANDIKLARI BEZ ve FİZYOLOJİK ETKİLERİ

HORMON SALGILANDIGI YER FIZYOLOJIK ETKILERITiroksin Tiroit bezi Bazal metabolizmayi artirirTriiyodotironin Tiroit bezi Bazal metabolizmayi artirirParathormon Paratiroit bezi Kalsiyum ve fosfor metabolizmasini düzenlerKalsitonin Tiroit’in C hücrelerinden Kalsiyum ve fosforu düzenler (parathormonun antigonisti)Insülin Pankreasin beta hücreleri Kasta ve diger hücrelerde glikoz kullanimini artirir, kan sekerini azaltir, glikojen depolanmasini ve glikoz metabolizmasini artirirGlukagon Pankreasin alfa hücreleri Karaciger glikojenini kan glikozuna çeviren mekanizmayi uyarirSekretin Onikiparmak mukozasi Pankreas sivisinin salgilanmasini uyarirKolessistokinin Onikiparmak mukozasi Safra kesesinden safranin birakilmasini uyarirEpinefrin (Adrenelin) Adrenel medulla Simpatik sistemi destekler, karaciger ve kas glikojeninin yikimini uyarirNorepinefrin (Noradrenalin) Adrenel medulla Kan damarlarini daraltirKortizol Adrenel korteks Proteinlerin karbonhidratlara dönüsümünü uyarirAldosteron Adrenel korteks Sodyum ve potasyum metabolizmasini düzenlerDehidroepiandrosteron Adrenel korteks Androjen, erkek eseysel özelliklerinin gelisimini uyarirSomatotropin (Büyüme hormonu Ön hipofiz Kemik ve genel vücut büyümesini denetler, yag protein ve karbonhidrat metabolizmasina etki ederTirotropin (Tiroit uyaririci hormon = TUH = TSH) Ön hipofiz Tiroidin büyümesini ve tiroit hormonlarinin salgilanmasini uyarirAdrenokortikotropin (ACTH) Ön hipofiz Adrenel korteksin büyümesini ve kortikal hormonun salgilanmasini uyarirLuteinize edici hormon (LH) Ön hipofiz Yumurtaliktan östrojen ve progesteronun, testislerden testestronun üretimini ve salgilanmasini denetlerFolikül uyarici hormon (= FSH = FUH) Ön hipofiz Yumurtaliktaki graf foliküllerinin olusumunu ve testislerde seminifer tüplerin büyümesini saglar Prolaktin (=Luteotropik hormon =LTH) Ön hipofiz Yumurtaliktan östrojenin ve progesteronun salgilanmasinin sürdürülmesine, süt bezlerinin uyarilmasina ve analik içgüdüsünün olusmasina neden olurOksitosin Hipotalamus (arka hipofiz araciligi ile) Süt salgilanmasini ve rahim kaslarinin uyarilmasini saglarVazopressin Hipotalamus (arka hipofiz araciligi ile) Düz kaslarin kasilmasini uyarir, böbrek tüpleri üzerinde antidiüretik etki gösterirMelanosit uyarici hormon (= MUH =MSH) Hipofizin ön lobu Kromotofor içindeki pigmentlerin dagilimini saglarTestesteron Testisin intersitiyal hücreleri Androjen, erkeklik özelliklerinin gelismesini uyarir ve devamini saglarÖstradiyol Yumurtaligin folikülünü astarlayan hücreler Östrojen, disi özelliklerinin gelismesini uyarir ve devamini saglarProgesteron Yumurtaligin korpus luteumu Östraus ve menstrual sikluslarin düzenlenmesini (östradiyal ile birlikte) saglarProstaglandinler Seminal vezikül Rahim kasilmasini uyarirKoriyonik gonadotropin Plasenta Diger hormonlarla beraber gebeligin sürdürülmesini (korpus luteumun korunmasini) saglarPlasental laktojen Plasenta Büyüme ve prolaktin hormonu gibi etki ederRelaksin Yumurtalik ve plasenta Pelvik ligamentinin gevsemesini saglarMelatonin Epifiz Yumurtalik islevlerini durdurur

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.