Aristophanes |
|
|
#1 |
|
ysnkrks
|
AristophanesAristophanes, Atina'nın bunalım geçirdiği bir zamanda yaşamıştır Oyunlarını yazdığı dönem, Pelopones Savaşının, yani iki büyük Yunan şehri arasında kardeş kavgasının sürüp gittiği yıllara rastlar Atina ile Sparta, tarihte bir defa olmak üzere doğudan gelen düşmana karşı birleştikten sonra, Atina içerde ve dışarda egemenliğini kurmuş, Perikles'in yönetimi altında büyük bir şehir-devlet haline gelmiştir Ege Adaları ve Anadolu kıyı kentleriyle birleşerek, Delos Deniz Birliğini kurmuştur Atina'nın bundan sonraki emeli, Yunan dünyasını kendi yönetimi altında birleştirmek ve Yunanistan'da tek bir devlet kurmaktı![]() Perikles öldükten sonra yerine geçenler, bilgisiz ve yetersiz kişilerdi Yalnız kendi çıkarlarını düşünen, ama bunun için de seçmenlerin gururunu okşayan devletin başına gelen bu kimselere demogog adı verilirdi Ilk demogog Kleon'du![]() Aristophanes, emperyalist ve savaşçı demokrasinin karşısındadır Vatandaşlarını demogogların elinden kurtarmak, barışa ve kardeş Yunan devletleri ile anlaşma, müttefik şehirlerle eşitlik yoluna yöneltmek için canla başla çalışmıştır Bu hedefle Atina'nın bütün nizam ve kurumlarını komedyalarında ele alarak, iyi ve kötü yanlarını göstermiş, vatandaşlarını her türlü kusurlarını düzeltmeye davet etmiştir Aristophanes'in yapıcılık gücü bizi şaşırtır Belki şair olarak Aiskhylos'tan*, Sophokles'ten*, Euripides'den* daha büyüktür Ama sanatını günlük meseleleri çözmek, vatandaşlarının dertlerine deva bulmak için Atina'nın hizmetine verdiğinden komedyaları bugün ne yaşayan dillere kolayca çevrilip oynanabilir, ne de Yunanca bilenler tarafından rahatça okunup anlaşılabilir Oysa, Aristophanes kadar kuvvetli, canlı, verimli bir komedi şairi dünyaya bir daha gelmemiştir![]() Aristophanes, geleneklere bağlı ve her yeni şeye tepki gösteren bir yazardı Düşüncelerinde tutucu idi Edebiyatta ve sanatta yapılan yeniliklerden de hoşlanmazdı Ona göre en iyi tragedya yazarı Aiskhilos'tu Oysa her yönü ile yeni olan Euripides'I tutmaz, komedyalarında onunla alay ederdi Yazarın tutumu sofistlere ve doğal olarak Sokrates'e karşıda aynıydı;çünkü Aristophanes'in gözünde bunlar tehlikeli ihtilalcilerdi, gelenekleri yıkan, töreleri saymayan düşünürlerdi![]() Aristophanes'in sanatını anlatmak güçtür Şiirlerinde lirizm ile eleştiri, eşine az rastlanır bir uyumla birleşmiştir Aristophanes dil bakımından büyük bir yaratıcıdır Yunanca, yeni yeni kelime kuruluşlarına elverişli bir dildi Bu olanaktan Aristophanes sonuna dek faydalanmıştır Komedyalarında has isimlerin hepsi kendi komik buluşlarıdar: Dikaiopolis ( adil şehir) ,Lysistrata (orduları terhis eden) , Philokleon ( Kleon'u seven) , Bdelykleon (Kleon düşmanı), Pistherairos (sadık dost), Euelpides ( eşek kırpıcı), Phronttisterion (fikirhane ), Aristophanes bu dil yunlarını cambazlığa kadar götürür Kadınlar Meclisi 'nin son sahnesinde herkes ziyafete giderken , koro, yenecek olan bir adını söyler Bu kelime, tam yetmişiki heceliktir Kelime oyunlarıda çoktur Aristophanes'te bazen pek açık olan bu kelime oyunları çevirilerde elden geldiğince yansıtmaya çalışılmış bazende başarılı olunamamıştır![]() Etkili komik bir unsur diye kullandığı bu kelime oyunlarından başka, Aristophanes, taklittende faydalanır Atinalı olmayan kişileri kendi lehçeleri, şiveleri ile konuşturarak, komik sahneler yaratır![]() Fakat dilin ancak Aiskhylos ile kıyaslanabilecek bir ustası olduğu halde, komedyalarındaki asıl komiklik olayın kuruluşundan gelmektedir Kendisinden önce, birbirinden ayrı komik sahnelerden ibaret olan komedyayı, tek bir olayın gelişmesi üzerine kurmuş olmak Aristophanes'in bir başarısıdır Yunan tiyatrosu, kuruluşu bakımından modern Batı tiyatrosuna benzemez Ne tragedyada ne de komedyada ilkçağ seyircisi bir olayın mantık silsilesi içinde gelişip sonunda sona ermesini beklemezdi Hele parabasis'le iki ayrı parçaya bölünen komedya, sürükleyici bir yükseliş izlemez Aristophanes'in ilk komedyalarında herşey birinci bölümde olup biter, parabasis'ten sonraki bölüm çoğu zaman bir sonucu bir durumu gösterirdi![]() Aristophanes'in kişileri hep Atinalıdır Şair, takma adlar veya kendi isimleri ile memleketinin bütün sınıflarını parti başkanından köylüsüne kadar sahneye koymuştur Bu kişiler birer tip, modern anlamda birer karakter değildir Hiçbiri, Atina'nın yaşam koşulları ve gerçekleri dışında yaşamaz, bağımsız bir kimlik taşımaz Aristophanes , insanı vatandaş olarak faaliyatinde, devletle olan alış-verişinde gösterir, onun dışındaki hayatı ile pek ilgilenmez Bu çerçeve içinde kaldığı halde Aristophanes bize Atina'nın günlük yaşamını bütün gerçeği ile canlandırmıştır Şehirlisi, köylüsü, askeri, kölesi, tüccarı, rahibi, hakimi, züppesi, devlet reisi, komutanı, hatta sınıf sınıf kadınları bile gözümüzün önünde canlanmaktadır Aristophanes, Atina'nın toplumsal gerçeklerini bize tanıtmak bakımından elimizde bulunan tek kaynaktır![]() Komedyaları çok kişiliktir Tiyatroda kalabalık sahnelere ilk defa onda rastlıyoruz Aristophanes için realizmden bahsetmek belki garip kaçar, ama o, gerçeğe bağlılığı, sahneye tragedyada olduğu gibi, iki üç kişi koymaya değil, toplum sahnelerini canlandırmaya kadar götürmüştür Bunu daha ilkel sayılabilecek yöntemlerle yapar, fakat onun sayesinde Atina'daki bir meclis veye bir mahkeme gösterir; ama kadınlar, Aristophanes'in Atinalı erkeklerden ümidi kestikten sonra sığındığı bir alemdir Kadınların devlet idaresini ele almaları sahnesini, pazarda bir alış-veriş sahnesine sahit oluruz![]() Üç komedyanın kahramanları kadınlardır Aristophanes, kadınları çok mu seviyordu? Onları da şarap düşkünü, süs düşkünü ve bir hayli ahlaksız olarak, seyircilere ancak güldürecek bir fantazidir, fakat Aristophanes ,Atina kadınlarını vatandaş olarak iyice tartmış olacak ki, Atinalılara yol göstermek için yazdığı en ciddi nutku Lysistrata 'nın ağzından söyletiyor Lysistrata gerçektir, barış için savaşında şairin kendisini temsil eder Üstelik de kadınlığını unutmuş değildir En sevimli kişisini kadın olarak seçmesi, Aristophanes'in, kadınlardan birşeyler beklediğini gösterir![]() "Ince bir gözlemin çarpıcı bir soytarılığın ve tatlı bir şiirin kaynaştığı oyunlarında inanılmaz bir canlılık ve şaşırtıcı bir fantazi vardır Komedyalarındaki entrikalar, günün meseleleri üzerine iğneleyici çeşitlemeler yapmak için birer bahanedir Ne varki biçim ve tarzın görünüşteki bağımsızlığı, bütünün uyumunu bozmaz ve güldürü gücünü en yüksek etkinliğe ulaştırır "* |
|
|
|