Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cahiliye, etkisinin, farkına, topluluk, toplumu, varmayan, şeytanın

Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu

Eski 03-10-2009   #1
meLankoLik_asaLet
Icon1861

Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu



Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk: Cahiliye Toplumu
Cahiliye toplumu, şeytanın gücünün ve kendileri üzerindeki etkisinin farkında değildir Bu insanlara göre şeytan, günlük hayatta etkisi olmayan bir kötülük sembolüdür Yalnızca büyük suçlara teşvik eder Büyük günahlar işleyen caniler ve katiller şeytanın etkisinde olan "cehennemliklerdir" Onlara göre diğer insanlar, örneğin kendi halinde bir ev kadını veya bir öğrenci şeytandan uzaktır Cinnet geçirip çocuklarını kesen bir anne şeytana uymuştur da, binbir güçlükle çocuklarını okutan bir annenin şeytanla ilgisi yoktur İbadetlerini tam olarak yapmasalar da bu kişilerin "kalpleri temiz"dir Kimsenin parasında pulunda gözleri olmayan, kimseye "kötülükleri", "zararları" dokunmayan insanlardır Cinayet işlemedikleri, haram para yemedikleri için de eninde sonunda cennete gireceklerdir Yine aynı mantığa göre şeytanın ordusu da, kan içen, insanları kurban eden, ancak korku filmlerinde rastlanacak olan sapık ruhlu kimselerdir "Cehennemlik" olan bu kimseler ruhlarını tamamen şeytana satmış, yeryüzünün gerçek "kötüleridir" Zaten cehennem de yalnızca bu kadar "kötü" insanlar için vardır
Cahiliye toplumuna hakim olan bu aldatıcı mantık şeytanın işini kolaylaştırır Çünkü kimseye zararları olmadığı için, kendilerini cennetlik gören bu kimseler, şeytanın kolayca hükmettiği, onun kontrolündeki en büyük kitleyi oluştururlar Ölecekleri ve cehenneme gidecekleri güne kadar, şeytanın telkinleri altında kendi kendilerini kandırırlar Kuran'dan öğrendiğimize göre bu insanlar, gerçek konumlarını ancak ahiret günü görürler ve buna kendileri bile inanamazlar:

(Bundan) Sonra onların: "Rabbimiz olan Allah'a and olsun ki, biz müşriklerden değildik" demelerinden başka bir fitneleri olmadı (kalmadı) (En'am Suresi, 23)
Şeytanın esas amacı insanları Allah'ın istediği şekilde yaşamaktan alıkoymak, Kuran'ın emirlerinden uzak tutmak ve Allah'ın sınırlarını çiğnetmektir İnsanın şeytana uyması için ille de cinayetler işlemesi, katliamlar yapması, kan içmesi, şeytana tapılan ayinlere katılması gerekmez Allah'ın kesin olarak emrettiği ibadetlerini yapmayan ama kendisini "temiz kalpli" gören veya "mesleğiyle insanlara hizmet ettiğini, dolayısıyla ibadet etmiş olduğunu" düşünen kimse, zaten şeytanın istediği konuma düşmüştür
Kuran'ın bildirdiğine göre, şeytanın istediği gibi yaşayan bu kişiler oldukça büyük bir kitleyi oluştururlar Sayıları çok az olan iman eden bir grup şeytanın etkisinden uzaktır:

Andolsun, İblis, kendileri hakkında zannını doğrulamış oldu, böylelikle iman eden bir grup dışında, ona uymuş oldular (Sebe Suresi, 20)
Eğer insan biraz dikkat ederse, kendi çevresinin şeytanın bu sessiz ordusuyla kuşatılmış olduğunu görür Bu sessiz ama itaatli askerler, çok farklı karakterlerde ortaya çıkabilirler Bunlardan biri insanın annesi, babası, karısı, kocası, arkadaşı —hatta kendisi— olabilir Bunu öğrenmenin tek yolu, insanı da, şeytanı da yaratan Allah'ın indirdiği Kuran'a başvurmaktır "Bence", "bana göre", "kanaatimce" gibi sözlerle başlayan felsefi yorumların hiçbir önemi yoktur Tek kıstas Kuran'dır Bir insan Kuran'ın gösterdiği, yani Allah'ın istediği gibi yaşamıyorsa, o zaman şeytanın istediği gibi yaşıyordur Bu gerçeğin farkında olmasa da, bunu kabullenmek istemese de sonuç değişmez Allah'ın emrettiği gibi yaşamayan kimse, şeytanla beraber cehennem ateşinin içine atılır Mahşer günü cehenneme atılanlar Kuran'da şöyle anlatılır:
Artık onlar ve azgınlar onun içine dökülüverilmiştir Ve iblis'in bütün orduları da (Şuara Suresi, 94-95)
Bu kimseler şeytanın esiri olduklarının farkında olmadıkları için, kolaylıkla onun tarafından yönlendirilebilirler Şeytanın kendilerine benimsettiği hayat tarzını hiç sorgulamadan kabullenerek, 60-70 senelik ömürlerini bir hiç uğruna harcarlar Bu hayat tarzının detayları kişilerin sosyal statülerine göre farklılık gösterse de, genel olarak ana ilke aynıdır ve ahireti, Allah'ı düşünmeden, hiç ölmeyecekmiş gibi dünya hayatı için çalışmak
İnsanların çoğu yıllarca akademik veya mesleki eğitim görür, daha iyi bir hayat, daha yüksek bir mevki için her gün çalışır, sonra sanki bütün bunlar hiç yaşanmamış gibi bir gün gelir ölürler Kısa bir süre sonra unutulurlar, yerleri başkaları tarafından doldurulur Ölüm anından sonra ne kazanılan paraların, ne sosyal statünün, ne elde edilen yaşam standartının, ne de geride bırakılan ailenin bir değeri kalmaz, verilen hayatın süresi bitmiştir Ama insanlar karşılaşmaları kesin olan tek gerçeği, ölümü düşünmeden, bunun için bir çaba harcamadan — "dini" günlerde vicdanlarını rahatlatmak veya sosyal bir çevreye uymak için yapılan ibadetler hariç— kendilerine tanınan bu süreyi pervasızca harcarlar

Bu kimseler, adeta şeytana kulluk ederler ve şeytan onların bedenleriyle kendi "dinini" (yani felsefe ve sistemini) yayar Bu insanların dilleri, gözleri, derileri şeytana hizmet eder, şeytan bir değil milyarlarca gözden bakar ve milyarlarca kulaktan duyar Konuşmalarda, Kurani mantık ve akıl kalkıp yerini şeytanın konuşmaları alır Şeytan, dil, ırk, milliyet fark etmeden bütün dünyadaki insanları kendi dininin tebliği için kullanır

Kısacası şeytan bu insanların bütün benliklerini kendisi için kullanır Bunu yaparken de halkın zannettiği gibi korkunç bir görüntüyle rüyalarına girerek veya filmlerdeki gibi kişinin yapamayacağı uç bir hareketi ona yaptırmayı başararak değil, sadece onu adeta "kabuk gibi sararak" yani "o kişinin kendi olarak" bunu yapar İşte, şeytanla bu insanlar arasındaki müthiş benzerliğin nedeni de budur Kuran bu kimselerle şeytan arasındaki yakın bağı kardeşik olarak belirtmiştir:

(Şeytan'ın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar (A'raf Suresi, 202)
Şeytan o kişinin bilinçaltına girer ve onun bedenindeki her noktaya hükmeder Rahmani düşüncenin girişini engeller Artık şeytan ilhamına aralıksız devam edebilecek güçtedir
Şeytanın ruhlarını ele geçirip bedenlerine hakim olduğu bu insanlar, Allah'ın yolundan, rahmani işlerden insanları alıkoymak için şeytanla aynı metodları kullanırlar Tıpkı şeytan gibi rahmani vahyin akıllardaki etkisini yok etmek, insanların vicdanlı davranmasını sağlayan her türlü şeyi onlara unutturmak gibi binbir türlü tuzak kurarak şeytanın dinini yayarlar Bu noktada artık şeytan ve onun etkisi altındakiler gibi bir kavram da kalkmıştır Çünkü bu bahsi geçenlerin kendileri birer şeytan olmuştur Adeta beden bulmuş şeytanlar söz konusudur

Müminler Kuran'ın birçok ayetinde şeytanın dostlarına karşı uyarılmışlardır Bu insanlar toplumun çok farklı kesimlerinden gelirler Kimi sanayici, öğretmen, doktor, kimi de işçi, öğrenci olabilir Şeytanın istediği dini yaşayan bu insanların sosyal olarak hiçbir ortak yönleri de olmayabilir Ama hepsinin ortak bir özelliği vardır, hak din yani Kuran'daki gerçek dinden kesin olarak uzaktırlar Farklı özellikler gösteren, ancak tümü şeytanın kontrolünde olan cahiliye fertlerini belli başlı başlıklar altında inceleyebiliriz

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu

Eski 03-10-2009   #2
meLankoLik_asaLet
Varsayılan

Cevap : Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu



Peygamber'in (sav)Düşmanları
Hidayet ve hak din ile gelen her elçinin, insanlardan ve cinlerden bir grup şeytan düşmanı olacağı Kuran'da bildirilir Cin şeytanlar saptırmak amacıyla insanların kalplerine fısıltılarda bulunurlar Bu şeytanlardan insan olanları, peygambere ve onunla birlikte olan müminlere karşı düşmanlıklarıyla kendilerini belli ederler Peygambere karşı mücadele ederken, kendi benzerleri ile birleşir, kimi zaman ortak faaliyetlerde bulunurlar Bu ortaklık süresinde birbirlerini kışkırtır, süslü ve kandırıcı cümlelerle müminlere karşı cesaretlendirmeye çalışırlar Kuran bu işbirliğini şöyle bildirir:
Böylece her peygambere, insan ve cin şeytanlarından bir düşman kıldık Onlardan bazısı bazısını aldatmak için yaldızlı sözler fısıldarlar Rabbin dileseydi bunu yapmazlardı Öyleyse onları yalan olarak düzmekte olduklarıyla başbaşa bırak
Bir de ahirete inanmayanların kalpleri ona meyletsin de ondan (bu yaldızlı ve içi çarpık sözlerden) hoşlansınlar ve yüklenmekte olduklarını yüklenedursunlar (En'am Suresi, 112-113)
Ayette de belirtildiği gibi, eğer Allah dileseydi bu şeytanlar peygambere düşmanlık yapamaz, müminlere sıkıntı ve eziyet veremez, onlara karşı savaşamazlardı Ancak Allah'ın isteği ve izniyle bu varlıklar, Allah'ın dostlarının imtihan edilmeleri, ahiretteki derecelerinin yükselmesi için gerekli ortamı oluştururlar Bu sayede müminler denemeden geçirilir, kalpleri temizlenir, sabırları denenir Ahirete inanmayan kimseler ise, şeytan vesilesiyle cehenneme girmeleri için gerekli olan günahları yüklenirler Allah'ın dilemesi dışında hareket edemeyen şeytan, müminler ile kafirleri birbirlerinden ayırmak için, Allah tarafından belirlenmiş bir görevlidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu

Eski 03-10-2009   #3
meLankoLik_asaLet
Varsayılan

Cevap : Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu



Şeytanın Kışkırttığı İnkarcılar
İnkarcıların azgınlıklarının, müminlere karşı olan düşmanlık ve saldırganlıklarının ardındaki en önemli unsur şeytanın kışkırtmalarıdır Kuran'da şöyle denir:
Görmedin mi, biz gerçekten şeytanları, kafirlerin üzerine gönderdik, onları tahrik edip kışkırtıyorlar (Meryem Suresi, 83)
Gerçekten şeytanlar, sizinle mücadele etmeleri için kendi dostlarına gizli-çağrılarda bulunurlar (En'am Suresi, 121)

Şeytan bu kışkırtmaları müminlerin aleyhine yapar Müşrikleri ve kafirleri kimi zaman atalarının dini adına, kimi zaman ırkçılıkla, kimi zaman da maddi çıkarlar uğruna müminlere saldırmaya teşvik eder Yüzyıllar boyu hak dinin karşısına dikilen her inkarcının ortak özelliği, şeytan tarafından kışkırtılmış olmasıdır
Bu saldırılar sözle olabileceği gibi, öldürme amacıyla fiili olarak da gerçekleşebilir Bir ayet, inkarcıların Allah'ın elçisine karşı giriştikleri hareketi şöyle bildirmiştir:

Hani o inkar edenler, seni tutuklamak ya da öldürmek veya sürgün etmek amacıyla, tuzak kuruyorlardı (Enfal Suresi, 30)
Şeytanın inkarcılar üzerindeki telkini o kadar güçlüdür ki bu insanlar gerektiğinde ölümü göze alarak elçi ve müminler aleyhine faaliyetlerini sürdürürler Buna en açık örneklerden biri de, müminlere karşı açılan savaşları anlatan ayetlerde görülür Şeytan savaş öncesinde, kafirleri müminler aleyhine kışkırtır ve müminlere karşı savaşmayı onlara çekici gösterir Hatta kafirleri kendilerini yenebilecek hiçbir ordu bulunmadığına inandırarak iyice tahrik eder Ancak iki ordu karşılaştıklarında şeytan kendisine inananları yüz üstü bırakır:
O zaman şeytan onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara: "Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım" demişti Ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu (karşılaştı) o, iki topuğu üstünde geri döndü ve: "Şüphesiz ben sizden uzağım Çünkü ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah'tan da korkuyorum" dedi Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır (Enfal Suresi, 48)
Çünkü şeytan gerçekte insanlardan hiçbirinin iyiliğini istemez Bu yüzden mümin olsun kafir olsun herkesin cehenneme gitmesine uğraşır Kendisini dost gibi göstermesi ise insanları birbirine düşürmek, fitne ve bozgunculuk çıkarmak için kullandığı bir taktiktir Amacına ulaştıktan sonra kendisini dost edinenleri —her kim olurlarsa olsunlar— yüzüstü bırakır
Şeytan tarafından kışkırtılmış bir başka inkarcı örneği ırkçılardır Dünyanın her neresinde olursa olsun, ırkçı bir insan ya da topluluk —hiçbir tutarlı gerekçesi olmaksızın— kendisini diğer insanlardan üstün görür Bu insanlarda kışkırtılmış bir öfke vardır Çoğu zaman şeytanın kışkırtmasının kuvvetiyle, ne uğruna olduğunu kendileri bile tam olarak bilmeden hayatlarını ortaya koyarlar Kuran'da ırkçıların hareketlerindeki öfke ve kışkırtılmışlığa özel olarak dikkat çekilmiştir:

Hani o inkar edenler, kendi kalplerinde, "öfkeli soy koruyuculuğu"nu (hamiyeti), cahiliyenin "öfkeli soy koruyuculuğunu" kılıp-kışkırttıkları zaman, hemen Allah; elçisinin ve mü'minlerin üzerine (kalbi teskin eden) güven ve yatışma duygusunu" indirdi ve onları "takva sözü" üzerinde "kararlılıkla ayakta tuttu" Zaten onlar da, buna layık ve ehil idiler Allah, her şeyi hakkıyla bilendir (Fetih Suresi, 26)
Irkçıların kendilerini üstün görerek, diğer insanlara karşı nefret beslemeleri, şeytanın daha önce değindiğimiz bir başka özelliğini hatırlatır Kendisini Hz Adem'den üstün gördüğü için ona nefret besleyen şeytanın buradaki zihniyeti, ırkçıların temel yaşam ilkesi olarak ortaya çıkar Irkçı toplumların kendilerini üstün görme saplantılarının altında, kendi fiziksel yapılarını, geçmişlerini, atalarını, soylarını üstün görmeleri yatar Soyunu öne sürerek diğer insanlardan daha üstün olduğunu iddia etmek, dikkat edilirse şeytanın ateşin çamurdan üstün olduğu iddiasıyla paralel bir mantıktır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu

Eski 03-10-2009   #4
meLankoLik_asaLet
Varsayılan

Cevap : Şeytanın Etkisinin Farkına Varmayan Topluluk : Cahiliye Toplumu



Şeytanın, Sapkınlıklarını Süslü Gösterdiği İnsanlar
İnkarcılar ve müşrikler hak din yerine tercih ettikleri batıl dine tutkuyla bağlanırlar Hangi ideoloji veya fikir olursa olsun, bu batıl dinlere inananlar aslında şeytanın kendilerine süsleyip çekici gibi gösterdiği cehennem yoluna tabi olurlar
Şeytanın süsleyiciliği inkarcılar için o kadar etkilidir ki, bu süse kananlar doğru yolda olduklarını zannederek sapıklığa tutkuyla bağlanırlar Kuran'da şeytanın süsleyip çekici kıldığı bir dinin, Hz Süleyman devrindeki insanları nasıl etkisi altına aldığı şöyle bildirilir:
"Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp da güneşe secde etmektelerken buldum, şeytan onlara yaptıklarını süslemiştir, böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur; bundan dolayı onlar hidayet bulmuyorlar" (Neml Suresi, 24)
Ayette, güneşe tapan bir topluluktan sözedilmekte ve şeytanın bu sapkınlığı o insanlara süslü gösterdiği bildirilmektedir Bugün insanlar güneşe tapmasalar da, bir kişi veya ideolojiye körü körüne bağlanıp bu sistemin sözde doğrularının takipçisi olurlar Hz Süleyman zamanında güneşe tapanlar ile, bugün İslam'ı terk edip insanlar tarafından belirlenmiş ideolojilerin takipçisi olanlar arasındaki benzerlik, her iki grubun da içinde bulundukları durumun kendilerine şeytan tarafından süslü gösterilmiş olmasıdır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.