03-09-2009
|
#1
|
bonsoir
|
Genç Astsubayın Aşkı!!!
Lara burnunda oturan genç ve güzel kız gönlünü genç bir astsubaya kaptırmıştı En büyük sorunları o güzel deniz astsubayının mezun olupta genç kıza evlenme teklif etmesiydi Genç astsubayın okulu nihayet biter Lara burnunda oturan genç kızın yanına biraz buruk gider bu kez Morali biraz bozuktur Kız bu durumdan huylanır Aceba benden ayrılacakmı diye düşünür Ve sorar ”Sevgilim de oldu?”Bir şey mi var ??
Genç Deniz Astsubay”Sevgilim mezun oldum,Beni denizaltıya verdiler ” “Eee”der kız ”Yani biz denizciler zaten birkaç ay evimize uğruyoruz Birde şimdi denizin altındayım Eğer benden ayrılmak istersen anlayışla karşılarım ”Kız “Ben seni bırakmam!!” der “Biliyordum böyle diyeceğini”der genç deniz astsubayı Güzel sevgilisine bir mors alfabesi kitabı ve bir fener uzatır Çicek ve şeker bekleyen kız şaşırır :”Bu kitap ,bu fener nedir ?” ”Bak sevgilim her ay 2-3 defa lara burnundan satıhtan yani su yüzeyinden geçermişiz Eğer bu alfabeyi öğrenirsen haberleşebilirz Genç deniz astsubayı ilk görevine çıkar Güzel genç kız da çalışmalara başlar kısa-uzun- uzun –kısa a öyle çok çalışıyordurki sevgilisinin geçeği güne kadar kısa-uzun-uzun b- kısa Günlüğünde bütün harçlığını pillere yatırıyordur kız babadan gizli ,annenin haberi var Genç deniz astsubayı telefon eder “Sevgilim 2 gün sonra lara burnundan geçeceğiz ne olur mutlaka orada ol”der ve telefonu kapatır ,sıra çoktur çünkü Kız çalışmalara daha bir hız vermiştir kısa e uzun –kısa ,kısa –kısa –uzun…
Derken karanlıkta satıhtan denizaltı gözükür Kızcağız fenerle çalıştığı kelimeleri yazar” SENİ SEVİYORUM” Denizin küpeştesinde sıgara içen genç askerler bu mors alfabesiyle gelen güzel sevgi sözcüğünü görünce şaşırır Genç astsubay komutanına “Komutanım kız arkadaşım Müsade ederseniz fenerimle karşılık verebilirmiyim ”Komutan gülümser :”Ne feneri oğlum geç projektörün başına!!”Genç astsubay karşılık verir “SONSUZA KADAR”
Genç kız mutlu bir şekilde döner ve uyur
Aradan 1,5-2 ay geçer Genç astsubay sevgilisini arar ”Sevgilim ne olur bu cumartesi lara burnundan geçicez satıhtan orada ol Seni bütün arkadaşlarıma anlattım herkes hayran bize Ama filo halinde geçicez yanlış denizaltıya yazma hemi…”kız şaşırır “Ama sevgilim hangisi senin gemi nereden bileyim ” “Benim gemi filonun en önünde olanı ilk biz gireceğiz lara burnuna “ kız “tamam “der Genç kız heyecanla beklerken Deniz astsubayının içinde bulunduğu denizaltının çok hazin bir randevusu vardır…Günkü gencin içinde bulunduğu geminin küpeştesinde DUMLUPINAR yazmaktadır…
Dumlupınar Lara burnu açıklarında gecenin bir yarısı en önde giden denizaltıdır Tarih 4 nisan 1953 tatbikattan dönen Türk filosu Dumlupınar önderliğinde Çanakkaleye girdiğinde Nabolant adlı İsveç bandıralı bir gemiyle çarpışır İsveç bandıralı olması çok manidardır çünkü her kuzey ülkesi gibi geminin önünde jilet gibi buzkıran vardır Ters manevrayı gerçekleştiremeyen Dumlupınar ı ikiye böler Dumlupınar gecenin sessizliğinde Çanakkalenin derin sularına bir sessiz balina çığlığıyla inmeye başlar Genç kız ve tüm denizcilerin bu olanlardan habersizken,genç kız gördüğü ilk denizaltıya mesajı yazar ”SENİ SEVİYORUM”Denizaltıda bir şaşkınlık olur Çünkü Dumlupınar sandığı geminin küpeştesinde 1İNÖNÜ yazmaktadır askerler şaşırır” demekki anlatılanlar doğrudur,astsubay yalan demiyormuş ,bir sevgilisi varmış, ama kız yanlış gemiye mesaj attı Dumlupınar öndeydi !” Komutan :”Merakta bırakmayın kızı karşılığını verin “diye emreder Askerler geçer projektörün başına karşılık verir “SONSUZA KADAR “ Ve Dumlupınar sonsuza kadar sürecek bir uykuya dalmıştır
Nabolant yaptığı kazayı gerekli birimlere haber verir koordinatları verir ve 10 nolu kurtarma gemisi 10 nolu motoru Üsteğmen Suat Tezcan komutanlığında olay yerine gelir Gemiden bırakılan şamandrayı 2 saat içinde bulurlar Şamandranın batan gemiyle tel bağlantısı vardır Sağ kalan 22 denizci arasında tarihi şu konuşma geçer “Alo Dumlupınar alo aşağıdakiler sesimi duyuyormusunuz Ben üsteğmen Suat Aloo beni duyan var mı ??” “Komutanım ben Selami astsubay duyuyorum sizi “ “Selami nerdesin ve kaç kişisiniz?” “Manevra dairesindeyiz komutanım Benle birlikte 22 kişiyiz” “Diğer dairelerle irtibatınız var mı Selami ?” “Komutanım yarım saatte kadar vardı ama onlarında sesi çıkmıyor şimdi “ “Tamam Selami sakin ol Arkadaşlarına söyle ,sıgara içmesinler ,konuşmasınlar,şarkı söylemesinler ””Başüstüne komutanım Komutanım manometremiz 267 kademi gösteriyor doğrumu ?”Komutan yutkunur “Tamam Selami sizi kurtaracağız “ “Komutanım manometre 267 kadem gösteriyor doğrumu ??”Bu soru denizciler için çok açık bir ibaredir 267 kadem demek 90 küsür metredir Ve o durumdaki bir denizaltıdan hiç kimse kurtarılamayacaktır Üstteğmen Suat üstlerine haber verir ve dalma çalışmaları başlar ve bir çok denici karanlık ve basınç altında dalmaya çalışır arkadaşlarını kurtarmak için Üstteğmen moral vermek Kurtalan gemisinden Dumlupınarı bir kez daha arar Son kez…”Alo Selami ben Üst Suat “ “Emredin komutanım “”Selami arkadaşlarına söyle : konuşabilirler … ,şarkı söyleyebilirler … ,sıgara içebilirler … ” Selami astb, Bu emrin ne olduğunu gayet iyi anlamıştı 22 arkadaşıyla birlikte Dumlupınar dan son ses duyuldu “VATAN !!!SAĞOLSUNN !!!!
22 saat sonra ajanslardan haber geçti Dumlupınar denizaltısından kurtulan olmamıştı…
”
alıntı   Dostça KalıN
|
|
|