02-19-2009
|
#1
|
Gözyaşı
|
Adı Aşktı Yanlızlıktı Acıttı
Hüzün kokulu beyhude gençliğimin anısına,iki damla göz yaşına bir de idamlık bir aşkın son arzusuna yakışır bir gece yayılıyor odama,sabaha ramak kala  yastığımın altında yıllar öncesinden kalma bayat bir kaç mutluluk ilişiyor gözlerime  sahte bir tebessümle dudaklarıma konduruyorum belki bu defa işe yarar diye  sonuç yine hüsran  neden bu gülücükler büyük geliyor yüzüme? Uykuyu unutmuş,düş korkağı gözlerime uyku değmeden soluk düşler bulaşıyor  Bitmeyen geceyi sabahlamak adına düşler biriktiriyorum uyku garibi gözlerimle  Sabaha bir gece kala,kalan son düşlerimi de tüketiyorum üşümüş gözlerimle  Nefesim kan kokuyor  Aldığım nefes yetmiyor ciğerlerime  Kan bağışlıyorum bileklerimden nefesime  Ölmeme bir nefes kalmışken yeni bir düş bir nefes daha katıyor solgun benliğime  Kör gözlerimle istemsizce izliyorum son düşümü son nefesim tükenene kadar  Hiç tanımadığım yüzler oynuyor bu düşün baş rollerinde  İsmini bile duymadığım bir kent büyüyor içimde  Aşk firavunlarının kenti  Sol yanımda sakladığım son yalnızlıklarımı çalmak istiyorlar benden gözlerine aşk pusmuş firavunlar  Kaçıyorum  Ama sadece Yalnızlığımı öldürüyorum iki durak arası gelgitlerle  "Tanrım" diyorum  "Bu kentte neden bu kadar çok durak var?" Bütün yalnızlıklarım tükeniyor birer birer  Her durakta gözlerime aynalar batıyor  Kör oluyorum önce  Sonra birden gözlerimi görüyorum aynalarda  Gözlerim kimsesiz bir kenti hapsetmiş kan kokan siyahına  Bu düş ne zaman bitecek?  El yordamıyla yürüyorum hiç tanımadığım sokaklarda  Birkaç adım susuyorum…Sonra…Sonra bir adım daha düşüyorum hayata,bir ayrılığı daha yüklenerek…[/u9Her adımda bir ben yitiriyorum…Ve sonra  Son durağa geliyorum elimde kalan son benle  [u]Buğulu gözlerle okuyorum yazanları  "SON DURAK ÖLÜM  YOLCU KALMASIN  !"  Bakıyorum etrafıma tek yolcu benim  Durağın afişinde ismim yazılı  Son nefeslerimi sayıyorum çaresiz  "Gel" diyorum artık Azrail'ime  "Gel ve bitsin bu düş  " Bileklerime kırılmış aynalarımın cam kırıkları pusuyor  Buz tutuyor yangın kokan saçlarım  Dudaklarım  Dudaklarım hükmünü yitirmiş bir yalnızlığın son demlerine kuruyor tebessümün dar ağacını  Yalan bir tebessüm konduruyorum önce dudaklarıma  Sonra bir yenisini denemek için intihar ediyorum öncekini  Sonra bir diğeri  Elimdeki bütün tebessümler tükeniyor  Bekliyorum çaresiz  Birden gidişin geliyor aklıma  Ayaklarıma batıyor yokluğun  Yürüyemiyorum  Bileklerim kan damlatıyor kentin son durağına  Düşüyorum  Azrail’ime bir nefes kala bileklerimden tutuyor gidişin  Gidemiyorum  Bir düşün kan kokan siyahından,ölüme vuslat kala,gecenin efkar yüklü gözlerine düşüyorum  Uyanıyorum  Yine ölmemişim  Düş kaçağı gözlerimi asıyorum gecenin zifiri yalnızlığına  Gecenin sabaha en yakın olduğu an hüzün değiyor şakağıma  Ben en güzel satırlarımla kaleme adını sayıklatıyorum…Bak ben yine ölümden dönüyorum ölüme meftun bir hayata  Ölmeyi bile hak etmiyorum ya  İçim acıyor  Ben iç kanamalı bir hastayım  Cesetler biriktiriyorum kalbimin morguna  Ceplerimden taşıyor işlediğim bütün cinayetler  Korkuyorum  Lisanım en aşk yanlarından suskun,kalbim en acıyan yerlerinden vurgun  Sessizliğimi bozmama ramak kala sabaha çıkacak kadar susacaklarım var yanımda  Bir damla aşk muhtaçlığında hangi gece varmaz ki sabaha? Tanımsızım  Suskun bir aşkın zanlısıyım  Faili malum bir cinayetin bilinmeyen mağduruyum  Ruhuna fatihalık bir gençliğin mekanı cennet olamayan kişiliğiyim  Hükümsüzüm  Şimdi yaklaşmayın bana ne olur  Dokunmayın iç kanamalarıma  Bir ölümden dönüyorum,yaralıyım  Bu defa yalnızlığımdan vurgun yedim  Suskunum  Suskun günceme son nefesimi veriyorum dokunmayın bana  Yalnızca öldürün beni en aşk yanlarımdan  Vurun şimdi kelimelerime aşk kelepçesini  Işıksız zindanlarda aşksız kelimelerle tüketin kalemimi  Katilin katline muhtaç bir maktülüm  Aşksızlığa hüküm giydim  Müebbetim  Ve iyiyim  Ve son nefesim: ADI YALNIZLIKTI,AŞKTI ACITTI  !
__________________
|
|
|