Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinema, Müzik & Online Videolar > Müzik Tutkunları > Şarkı Sözleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anathema, çeviri, sözleri, şarkı

Anathema -[ Şarkı sözleri + Çeviri ]

Eski 02-10-2008   #1
darK

Anathema -[ Şarkı sözleri + Çeviri ]



A Dying Wish
I bear the seed of ruin
A golden age turned to stone
Elysium to dust

For this, a tragic journey
A vision of a dying embrace
Scattered earth
Silence

Where echonia wept
I sank into the silent desert

Fallen am i,
In solitude of a broken promise
i cried alone
My empyrean is a scar
From the memory of her beautiful life
Forever was her name

Fulfilment lost in a lifetime of regret
Ornate peace would cover me
As i would die now
For one last wish



Son Dilek (Ölüm Dileği)
Yıkımın tohumunu taşıyorum
Altın bir çağ, taşa dönüşmüş
Elysium toza dönüşmüş
Bunun için, trajik bir yolculuk
Ölen bir birleşmenin görüntüsü
Serpilmiş toprak

Sessizlik

Echonia'nın ağladığı yerde
Sessiz çölün içine gömüldüm
Düşmüşüm ben
Bozulmuş bir yeminin yalnızlığında
tek başıma ağladım
Empyreanım (Her neyse?) bir yara olmuş
Onun güzel hayatının anısından
Sonsuzluktu onun adı
Pişmanlık dolu bir hayatta, başarı kaybolmuş
Muhteşem huzur beni kaplardı

Çünkü şimdi ölürdüm

Tek bir dilek için


Alone

I gave you my soul, you left me dying
(freezing in the cold wind that screams through the silence,
in the barren wastes of my heart)
Within the walls of my mind
alone The winter serenade fell silent to me

Sana ruhumu verdim
Sen beni ölürken bıraktın
(Yüreğimin kısır israfları içinde sessizlik boyunca haykıran soğuk rüzgarda donuyorum)
Duvarları içinde
AklımınYalnız
Kış serenadı

Bana sessizliği hissettirdi


Alternative 4

It's killing you, you're killing me,
I'm clinging on to my sanity,
All I need is a short term remedy,
Come and hide me from this terrible reality

Dreaded memories flood back to me,
But there's still a wilful mind behind these cold,
psychotic eyes,
Now I tread this path so differently,
I've opened my mind and darkened my entire life

I'll dance with the angels to celebrate the holocaust,
And far beyond my far gone pride,
Is knowing that we'll soon be gone,

O seni öldürüyor,sen beni öldürüyorsun
Akıl sağlığıma yapışığım
Bütün gereksinim kısa bir tedavi süresidir
Gel ve beni bu korkunç gerçekten sakla

Korkutucu anılar bana sel gibi akıyor,
Ama bu soğuk,psikozlu gözlerin arkasında hala inatçı düşünceler var
Şimdi farklı bir yola atıldım
Aklımı açtım ve tüm yaşamımı kararttım

Büyük tahribatı kutlarken meleklerle dans edeceğim
Ve uzaklara onurlu gideceğim

Yakında gideceğimizi biliyor
Knowing that I'll soon be gone


ANd I Lust

Stately columns standing in solemn rows
Such empty honours are suitable for those
Whose death erases all renown and fame
And vanquishes their glory with their name

Wandering aimlessly through dead filled fields
Rewards are just, who knows what absence yields?

By the golden beauty of dusk
And the sun low in our sky
By the haunting shadows of trees
And graves, mesmerized am i

Searching deep inside trying to reach my dreams
I see a face stare back at me oh, so serene

By the golden beauty of dusk
And the sun low in our sky
By the haunting shadows of trees
And graves, mesmerized am i

Those whispering shades sad, silent glades

But not for those whose superior worth
After death extols them to the earth
I would even venture to assume
That one need not build for them a tomb
By human art, since glory heaven sent
Serves them as a living monument

Pain is a far away land,
Misery, a lifetime's journey
and i lust for death (judgement)



Ölülerle dolu tarlalarda amaçsızca geziyorum
Ödüller adil
Yokluğun neler verdiğini kim bilir?

Akşam karanlığının ve üzerimizde alçalmış güneşin
Altınsı güzelliğiyle
Ağaçların gölgelerinin ve mezarların ziyareti ile
Büyülendim

Rüyalarıma ulaşmak için kendi derinliklerimi araştırıyorum
Dik dik bana bakan bir yüz görüyorum
Oh,çok huzurlu

Akşam karanlığının ve üzerimizde alçalmış güneşin
Altınsı güzelliğiyle
Ağaçların gölgelerinin ve mezarların ziyareti ile
Büyülendim

Şu fısıldayan gölgeler
Üzgün, sessiz, ağaçsız alanlar
Acı uzaklardaki bir ülke
Mutsuzluk ömür boyu süren bir yolculuk


ve ben ölümü arzuluyorum


Anqelica
Where are you tonight?
Neredesin bu gece?

wild flowers in starlit heaven
yıldızların aydınlattığı cennetteki vahşi çiçekler

still enchanted in flight
Hala büyülenmiş uçuyor

obsessions lament to freedom
takıntılar özgürlüğe ağıt yakıyor

A timeless word the meaning changed
zamansız bir kelime anlam değişti

But I'm still burning in your flames,
ama ben hala senin alevinde yanıyorum

Incessant, lustral masquerade,
sürekli, parlak kandırmaca

Unengaged, dilit love didn't taste the same
tutturulmamış, tutukulu aşk aynı tadı vermedi

And I still wonder if you ever wonder the same
Ve ben merak adiyorum senin aynı şekilde merak edip etmediğini
And I still wonder

Ve ben hala merak adiyorum

Are you there? Are you there?
Orada mısın?

Is it wonderful to know
Bilmek harika değil mi

All the ghosts
Tüm hayaletleri

All the ghosts
Tüm hayaletleri

Freak my selfish out
Benliğim ürküyor

My mind is happy
Aklımsa çok mutlu

Need to learn to let it go
Rahatlamaya ihtiyacı var

I know you'd do no harm to me
Biliyorum ki bana zarar vermeyeceksin

But since you've been gone I've been lost inside
Ama gittiğinden beri içimde kaybolmuştum

Tried and failed as we walked by the riverside
Nehir kenarında yürürken biz, denedim ve kaybettim

Oh I wish you could see the love in her eyes
Onun gözlerindeki aşkı görebilmeni isterdim

The best friend that eluded you lost in time
Zamanında senden kaçan en iyi arkadaş

But what can I say now?
Ama şimdi ne diyebilirim?

It couldn't be more wrong
Daha fazla yanılamazdı

Cos there's no one there
Çünkü orada kimse yoktu

Unmistakably lost and without a care
Tamamen kayıptı ve önemsenmedi

Have we lost all the love that we could share
Paylaşabildiğimiz aşkın tamamını kaybettik

And its wearing me down
Ve bu beni mahvediyor

And its turning me round
Beni deli ediyor

And I can't find a way
Ve bir yol bulamıyorum

Now to find it out
Bunu çözmek için

Where are you when I need you
Sana ihtiyacım olduğunda neredesin



Destiny
I tried to murder the lonely,
Contemplate our mortality

Into infinity,
Frozen memory

Wipe the tears from yesterday,
A time for change, take the pain away

Angel, my destiny,
Can you feel me?

Destiny - Kader

Kimsesiz cinayete atıldım
Ölümsüzlüğümüz üzerinde düşünüyorum

Sonsuzluğa
Donmuş hatıra

Dün için gözyaşlarını silmek
Değişim için bir zaman
Acıyı uzaklara götürmek

Melek,kaderim,
Beni hissedebiliyor musun?

Far Away

One common subterranian destination
One life, another day
A verstal child unveiled by temptation
Innocence slipped away

Far away

Been down so long
Too deep the water that I tread
Somtimes I feel myself going under
Sometimes I envy the dead

So take me far away



Uzaklara
Gideceğimiz yeraltındaki ortak bir yer
Bir hayat, başka bir gün
Arzularla ortaya çıkarılmış bir çocuk
Masumiyet geçip gidiyor
Uzaklara

Aşağıda çok uzun süre kaldım
Çok derindi üstünden geçtiğim su
Bazen kendimi aşağı gidiyormuş gibi hissediyorum
Bazen ölümü kıskanıyorum


Öyleyse al beni uzaklara


Feel

I've feeling I may not be coming down from this,
I was searching through the heavens and somehow I slipped,

I feel, I'm seeing so clear

Trying to forget tomorrow and all that's happened,
This is not the way, the way I was meant to be

I feel, I'm seeing so clear,
I thought I was never going to die
I feel, I'm seeing so clear,
We need more time

Slipping away, I think I'm gonna crack,
Misplaced trust, loyalty stabbed in the gut

I feel, I'm seeing so clear,
I thought I was never coming back,

I've been down for awhile,
And now I'm coming back

Hissetmek

Buradan gelemediğimi hissediyorum
Cennetlerden geçerken aradım ve nasıl olduysa kaçtım

Hissediyorum,gayet açık görüyorum

Yarın unutmayı dene ve hepsi tesadüfen oldu
Bu yol değildir,yolu niyet etmiştim

Hissediyorum,gayet açık görüyorum
Asla ölüme gitmediğimi düşünüyorum
Hissediyorum,gayet açık görüyorum
Daha fazla zamana ihtiyacımız var

Süzülerek,tükendiğimi düşünüyorum
İçerlerdeki yaraya bağlılığa boşuna güvenmiş

Hissediyorum,gayet açık görüyorum
Asla geri dönmediğimi düşünüyorum

Kısa bir süre için yoktum
Ve şimdi geri geliyorum

Forgotten Hopes

Hey you rotting in your alcoholic shell
Banging on the walls of your intoxicated mind
Do you ever wonder why you were left alone
As your heart grew colder and finally turned to stone

Did I punish you for dreaming?
Did I break your heart and leave you crying?
Don't you ever dream of escaping

Pathetic oblivion
Forgotten hopes buried in your soul's lonely grave
Pathetic oblivion
Remember how you were before you locked your heart away

Did I punish you for dreaming?
Did I break your heart and leave you crying?
Do you ever dream of escaping
Don't you ever dream of escaping?

Forgotten Hopes - Vazgeçilen Umutlar

Hey alkolik kabuğunda çürüyorsun
Sarhoş olmuş aklın duvarlara şiddetle çarpıyor
Niçin,yalnız yaşadığından hep şaşkın mısın
Kalbin daha soğuk olurken ve nihayet taşa dönüşürken

Hayal kurduğun için seni cezalandırdım mı?
Kalbini kırdım mı ve ağlayarak senden ayrıldım mı?
Rüyalardan şimdiye kadar kaçtın mı?

Acıklı unutuluş
Vazgeçilen umutlar senin ruhunun ıssız mezarında yandı
Acıklı unutuluş
Kalbini kilitlemeden önce nasıl hatırlıyordun?

Hayal kurduğun için seni cezalandırdım mı?
Kalbini kırdım mı ve ağlayarak senden ayrıldım mı?
Rüyalardan kaçar mısın?
Rüyalardan şimdiye kadar kaçtın mı?

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Anathema -[ Şarkı sözleri + Çeviri ]

Eski 02-10-2008   #2
darK
Varsayılan

Cevap : Anathema -[ Şarkı sözleri + Çeviri ]



Forgotten Hopes


'Tonight your soul sleeps, but one day you will feel real pain,
bu gece ruhun uyuyor, ama bir gün gerçek acıyı hissedeceksin,

maybe then you will see me as I am,
belki sonra beni olduğum gibi göreceksin,

A fragile wreck on a storm of emotion'
Duygu fırtınasında kırılgan bir harabe,

Countless times I trusted you,
Sayısız kere sana güvendim,

I let you back in,
Geri gelmene izin verdim,

Knowing Yearning you know
Bilerek Özlemle bilirsin

I should have run but I stayed
Koşmalıydım ama kaldım

Maybe I always knew,
Belki her zaman biliyordum

My fragile dreams would be broken for you
Benim kırılgan hayallerim senin için parçalanmış olacaktı

Today I introduced myself,
Bugün kendimi tanıştırdım

To my own feelings,
Kendi hislerimle

In silent agony, after all these years,
Sessiz ıstırap içinde , bütün bu yıllardan sonra

They spoke to me after all these years
onlar benimle konuştular bütün bu yıllardan sonra

Maybe I always knew
belki her zaman biliyordum


0ne Last Goodbye


How I needed you
sana nsl ihtiyacım vardı

How I bleed now you're gone
Nasıl kanıyorum şimdi sen yokken

In my dreams I can see you
Rüyalarımda seni görebiliyorum

But I awake so alone
Fakat o kadar yalnız uyanıyorum ki


I know you didn't want to leave
Biliyorum sen gitmek istememiştin

Your heart yearned to stay
Kalbin kalmayı istemişti

But the strength I always loved in you
Fakat sende her zaman sevdiğim o güç

Finally gave way
Sonunda pes etti

Somehow I knew you would leave me this way
Her nasılsa biliyordum beni bu şekilde terkedeceğini

Somehow I knew you could never stay
Hernasılsa biliyordum asla benimle kalamayacağını

And in the early morning light
Ve sabahın ilk ışıklarında

After a silent peaceful night
Huzurlu, sessiz bir geceden sonra

You took my heart away
Kalbimide aldın götürdün uzaklara


In my dreams I can see you
Hayallerimde seni görebiliyorum

I can tell you how I feel
Sana hissettiklerimi söyleyebiliyorum

In my dreams I can hold you
Rüyalarımda sana sarılabiliyorum

It feels so real
Bu tıpkı gerçek gibi geliyor

And I still feel the pain
Ve hala o acıyı hissediyorum

I still feel your love
Hala sevgini hissediyorum

I still feel the pain
Hala o acıyı hissedebiliyorum

I still feel your love
Hala sevgini hissedebiliyorum


Somehow I knew you would leave me this way
Her nasılsa biliyordum beni bu şekilde terkedeceğini

Somehow I knew you could never stay
Hernasılsa biliyordum asla benimle kalamayacağını

And in the early morning light
Ve sabahın ilk ışıklarında

After a silent peaceful night
Huzurlu, sessiz bir geceden sonra

You took my heart away
Kalbimi aldın götürdün uzaklara

I wish you could have stayed
Ben kalabilmiş olmanı dilerdim

Thesilent Enigma

In dreamland grandeur
I held mesmerized peace
Innocence breathed again

A mind's escape
Leave walls of tears behind
Ethereal vision haunting still
The solitude left me blind

Beneath an open sky
Sibilant cries of youth dying
Enslave me with grief

A moonlit era, oblivion's twilight kiss
Wishes in lament
Happiness in a broken vision

Utopia still unborn

Tormented echoes of a fallen eden
I longed for her beauty
Yet from dust, she returned
The dream, an enigma silent



The Silent Enigma
Rüya ülkesinin görkeminde
Büyüleyici huzura sahip oluyorum
Masumiyet tekrar nefes alıyor

Bir düşünsel kaçış
Ardında bırak göz yaşı duvarlarını
Dünya dışı hayaller görünüyor hâla
Yalnızlık beni kör bıraktı

Açık bir gökyüzünün altında
Ölen gençlerin çığlıkları
Acıyla köleleştir beni

Mehtaplı bir dönem,
Unutulmanın alacakaranlıktaki öpücüğü
Bir ağıt diliyor
Mutlulukyarım kalmış bir hayal

Ütopya hala doğmadı

Yıkılmış bir cennetin sancılı yankıları
Çok özlüyorum o�nun güzelliğini
En başından beri
O ise hayallerimde çözümsüz bir bilmeceye dönüştü
Sessizce


Sweet Tears


In each others arms
We cried together
And your tears tasted sweet

All is not lost
And never to be forgotten

Like a shiver down my spine
The lonely nights keep falling
And i still want you

All is not lost
And never to be forgotten

She's passed away but dreaming
Her soul's awake and screaming
The weeping willow is weeping
And beneath our hearts
all joy is sleeping
Our bliss is carried away sweet tears



Tatlı Gözyaşları
Birbirimizin kollarında
Birlikte ağladık
Ve senin gözyaşların tatlıydı

Herşey kaybolmadı
Ve asla unutulmadı

Omurgamdaki bir kıymık gibi
Yalnız geceler gelişini koruyor
Ve ben hala seni istiyorum

Herşey kaybolmadı
Ve asla unutulmadı

O geçti gitti ama düşlüyorum
Onun ruhu uyanık ve çığlık atıyor
Ağlayan söğüt ağlıyor
Ve kalplerimizin altında
tüm neşe uyuyor
Mutluluğumuz taşındıtatlı gözyaşları

Re-Connect & Yeniden Birleştirmek


The fragments of connection died
Some things just won't fade with time
Hide behind a transparent eye
You can't see me but I can you
Betray without a moment's thought
Regret nothing but getting caught
Your time has come and here I stand
Why should I hold out my hand to you

I could never turn to you
Silenced by that look in your eye
Feel I'm slipping back again

Black cold night I toss and turn I'm sinking, feel so
drained
Shroud me, blind me, sick, weak, empty, drag me
into pain
I tried so hard, don't drown me, bound to me,
self indulgently crazed
Black as coal, my sunken soul, will it ever be
saved?

Come on and twist that knife again
Well I'd like to see you fucking try
Never going back again

An answer won't come from me
Confront your own worst enemy
What does your mirror see
Is it time to face up to me?



Bağlantının parçaları öldü
Zamanla birlikte bazı şeyler soldu
Saydam gözlerinin arkasında gizleniyor
Sen beni göremiyorsun ama ben seni görebiliyorum
Önemsiz düşünceler ihanet ediyor
Pişmanlık hiç birşey ama yakalıyor
Senin zamanın geldi ve ben burada duruyorum
Niçin ellerimi sana uzatmalıyım

Sana asla dönemem
Gözlerinde görünen sessizlik
Geriye doğru kaydığımı hissediyorum

Siyah soğuk gecede silkeleniyorum ve dönüyorum,güçten kesiliyorum
Böyle tükenmiş hissediyorum
Ört beni,kör et beni,hasta,güçsüz,boş,beni sürükle
acılara doğru
Böyle sert atıldım,beni boğma,bana mecbur
Bizzat göz yumar,çılgına çevirdi
Kömür gibi siyah,benim çökmüş ruhum,şimdiye kadar
korudumu?

Gel ve bana saplı olan bıçağı döndür
Güzel,seni görmekten hoşlandım,becermeyi dene
Asla bir daha geri gitme

Benden bir cevap geliyor
Kendi en kötü düşmanın karşı koyuyor
Aynanda ne görüyorsun
Zaman suratıma bakıyor mu?

Pitiless - Acıklı

Is it the emptiest of
All your broken hearted feelings
A serious misconception
To choose a path that led to ruin

I live for today
Can't get away from the burning inside
Ashes to ash
Dust to dust

So quick to point the finger
When you're the source of your condition
Why should I feel sympathy
When you only show me nothing

I live for today
Can't get away from the burning inside
Ashes to ash
Dust to dust

I could stare for a thousand years
Penetrate your deepest fears
Leave you cold with a faceless embrace
Then disappear without a trace

I live for today
Can't get away from the burning inside
Ashes to ash
Dust to dust


Kırılmış kalbinin tüm hissedişleri
Boşalmış mıdır
Bir ciddi yanlış anlama
Harap edici yolu uygun görebilir

Bugün için yaşıyorum
İçte yanıştan kaçamaz
Külden küle
Tozdan toza

Böyle çabucak parmakla işaret etmek
Durumunun kaynağı sen iken
Niçin sempati duymalısın
Sadece önemsizce beni gösterirken

Bugün için yaşıyorum
İçte yanıştan kaçamaz
Külden küle
Tozdan toza

Bin yıl boyunca gözümü dikip bakabilirim
En derin korkuların içine giriyor
Bir yüzsüz kucaklayışınla ayrılabilirsin
Sonra iz bırakmadan kaybolursun

Bugün için yaşıyorum
İçte yanıştan kaçamaz
Külden küle
Tozdan toza

Lost ControL

Life has betrayed me once again
hayat bana bir kez daha ihanet etti
I accept that some things will never change
bazı şeylerin asla değişmeyeceğini kabul ediyorum
I've let your tiny minds magnify my agony
küçük aklına benim ızdırabımı büyütmesine izin verdim
and it's left me with a chemical dependency for sanity
ve o beni kimyasal bir bağımlı akıl hastası olarak bıraktı

Yes, I am falling how much longer 'till I hit the ground?
evet,ben düşüyorumyere çarpana kadar ne kadar uzaklık var?
I can't tell you why I'm breaking down
niye yıkıldığımı sana söyleyemem
Do you wonder why I prefer to be alone?
niye yalnız olmayı tercih ettiğimi merak ediyor musun?
Have I really lost control?
ben gerçekten kontrolü kaybettim mi?

I'm coming to an end,
bir sona geliyorum,
I've realized what I could have been
ne olabileceğimi farkettim
I can't sleep so I take a breath and hide behind my bravest mask,
uyuyamıyorum bu yüzden nefes alrım ve en cesur maskemin arkasında saklanırım
I admit I've lost control
kontrolü kaybettiğimi kabul ediyorum
Lost control
kontrolü kaybettiğimi

Judqement

The inequity of fate
Kaderin haksızlığı

The pains of love and hate
Sevginin ve nefretin acıları

The heart-sick memories
Kalp ağrıtan hatıralar

That brought you to your knees
Sana diz çöktüren

And the times when we were young
Ve bizim genç olduğumuz o zamanlar

When life seemed so long
Hayatın çok uzun gözüktüğü zamanlar

Day after day
Gğnler geçtikçe

You burned it all away
Hepsini yakıp kül ettin

and it's too late
ve artık çok geç

All the hate that feeds your needs
İsteklerini besleyen bütün nefret

All the sickness you conceive
Gebe kaldığın bütün hastalık

All the horror you create
Yarattığın bütün dehşet

Will bring you to you
bırakacak seni senden

İnner Silence

When the silence beckons,
sessizlik işaret çöktüğünde
And the day draws to a close
,ve gün bittiğinde
When the light of your life sighs,
hayatının ısıği içini çektiğinde
And love dies in your eyes,
ve aşk gözlerinde öldüğünde
Only then will I realise,
sadece o zaman farkına varacağım
What you mean to me

bana ne ifade ettiğini


Lovelorn Rhapsody

Lovelorn Rhapsody
I hear your voice
It sings so softly
Curious to join in
A harmony to breathe forevermore

Joyous the one to hear a voice

In fields where grass grows tall
Golden carpets swell and whisper
Autumn trees will weep

Immune to pity, I've grown used to grief
The eternal tear reciprocates

In fields where grass grows tall
Golden carpets swell and whisper
Autumn trees will weep

Dawn breaks open like a wound that bleeds afresh
In bleak misery, the lifeless lie in squandor

Love has left me, fleed from me
Fragrant lust waits beside and dies
Like flowers that wilt without refreshment
In midday sun I sit and bide time
Adorning me, a lovelorn rhapsody



Terkedilmiş Rapsodi
Sesini duyuyorum
Çok yumuşak şarkı söylüyor
Sonsuzadek uyumla nefes almak için
Katılmaya hevesleniyorum

Biirini bir sesi duymaktan sevinçliyim

Çimlerin uzadığı tarlalarda
Altın halılar dalagalanıyor vr fısıldıyor
Sonbahar ağaçları ağlayacak

Acıya bağışıklıyım,ona alışarak büyüyorum
Sonsuz gözyaşları acıyı çıkarıyor

Çimlerin uzadığı tarlalarda
Altın halılar dalagalanıyor vr fısıldıyor
Sonbahar ağaçları ağlayacak

Kanayan bir yara gibi şafak söküyor
Kasvetli bir mutsuzluk içinde ,cansız donuk uzanıyorum

Aşk beni bıraktı,benden taştı
Kırılgan arzular yanıbaşımda bekliyor ve ölüyor
Tazeliğini yitirmiş çiçekler gibi
Gün ortasında oturuyorum ve zamanı bekliyorum
Kendimi,terkedilmiş rapsodiyle donatarak



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.