Gaflet, Dalalet, Hıyanet...

Trabzonspor’un olağan kongresi belki birkaç kişi dışında nasıl olduğunu kimsenin anlayamadığı bir şekilde ertelenince, mevcut yönetimin can havliyle transfer atağına girişeceğini, doğru-yanlış bir sürü adamı takıma dolduracağını sandık Kısa zamanda toparlanma sürecine girildiği görüntüsünü hakim kılıp, hiç değilse zevahiri kurtarmaya gayret edeceklerini tahmin ettik Devre bitti, transfer dönemi başladı, devam ediyor ama bizimkiler bir kaleci transferiyle PAF takımdan iki genç oyuncuyu A takıma almaktan öte bir şey yapmış değiller Yok, eksik söyledik İkinci yarının ilk maçına birkaç gün kala öyle ya da böyle ilk 11’de oynayan iki futbolcunun kulüple ilişkisini kesmesinler mi?

Haydi Celalettin tamam da Ceyhun neden gönderildi, anlamak zor “ Vardır bir bildikleri” diyelim, çünkü geçmiş yıllarda Trabzon’dan anlaşılmaz şekilde kaçan bazı futbolcuların sonradan futbol dışı bir takım sıkıntılardan dolayı gittikleri ortaya çıkmıştı Konumuz olmadığı için geçiyoruz

Pazar günü Sivas maçını seyrederken bir şey dikkatimizi çekti Sanırız sadece bizim değil, yönetimin halini gören, bilen herkesin dikkatini çekmiştir Sivasspor ara transfer döneminde Hollanda’nın Feyenoord takımından bir futbolcu almış Bu futbolcu Tunus milli takımının da formasını giymiş Sizi bilmem ama neredeyse maçı bırakıp bu konuyu düşünmeye başladım ben Sivasspor yöneticilerini takdir etmek lazımdır ki, Hollanda’nın üç büyük kulübünden birinden bir futbolcuyu Anadolu bozkırının orta yerindeki buzdan şehre getirip takır takır oynatıyorlar Üstelik bu kulüp sahaya taraftarlarını kısa mesajla desteğe davet eden bir pankartla çıkıyor!

Trabzonspor’un özünde bir alt yapı takımı olduğundan hareketle, dış transfere çok sıcak bakmadığımızı, takımın nüvesinin bölge çocuklarından oluşturulması gerektiğini savunduğumuzu her fırsatta ifade ederiz Fakat bu futbolda transfer gerçeğini inkar ettiğimiz anlamına gelmez Zaten öyle bir zihniyeti savunmak da komik olur

Yukarıda tasvir etmeye çalıştığımız manzara karşısında artık mevcut yönetimin hiçbir tutar dalı kalmamıştır Belki lig liderine havanın bile donmaya yüz tuttuğu bir ortamda yenilmek mazur görülebilir, ancak kongre eğer zamanında yapılmış olsaydı kuvvetle muhtemel Adanademirspor faciası yaşanmayacaktı

Lafı uzatmayalım Zaten hasta hasta ve Trabzonspor’un içinde bulunduğu ahval ve şeraitten dolayı hayli keyifsiz yazıyorum Mevcut yönetimin, Trabzonspor’un sıradanlaştırılması operasyonuna bilerek ve isteyerek alet olmadığına, kendilerinin gerçekten samimi ve iyi niyetli olduklarına inanalım Ancak iyi niyetle ehliyet birbirinden çok farklı şeylerdir ve ne yazık ki bu yönetim pek çoklarının gözünde Trabzonspor tarihinin en kötü yönetimi olarak hafızalara kazınmıştır Şu saatten sonra bir daha aday filan olmayı akıllarından bile geçirmezlerse, yöneticilik adına Trabzonspor’a en büyük iyiliği yapmış olacaklardır Aksi takdirde vaziyetlerini tasvir etmek için gaflet ve dalalet tanımları yetersiz kalacaktır

Bülent ŞİRİN
BordoMaviNet