Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Kişisel Gelişim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
işkolikle

Bir İşkolikle Asla....

Eski 12-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bir İşkolikle Asla....



Gece yarısı telefonum acı acı çalıyor telefon acı acı çalmaz biliyorum normal normal çalıyor işte ama telefonu kapatınca anlıyorum acı acı çalan telefonun ne anlama geldiğini

-Efendim Nazlı
-Kesin beni aldatıyor
-Ne oldu? Dur ağlamadan anlat
-Yaaa Huriye Burak kesin beni aldatıyor
-Bunu da nereden çıkardın?
-Sürekli çalışıyor ne zaman arasam toplantıda bu akşam yemeğe çıkacaktık hazırlandım gelip beni alacaktı son anda yok raporu yetiştirememiş yarın önemli bir sunumu varmış hayır yaa

Nazlı yine ağlamaya başladı Nazlı da Burak de benim üniversiteden arkadaşlarım ve altı yıldır birlikteler bu yaz nişanlandılar ve Eylül ayında düğünleri olacak-tı Olacaktı diyorum çünkü Nazlı galiba vazgeçti Çünkü Burak onu aldatmıyor dahi olsa o bir işkolikle evlenmek istemiyor

Dün geceki konuşmamız nasıl mı devam etti aktarayım:

-Gidip takip edelim hadi gel benimle
-Nazlı boşa endişeleniyorsun doğru söylüyordur aldattığını da nerden çıkardın Burak öyle birşey yapmaz
-Yaa bunu çok sık yapıyor hep işleri var
-Ama çok çalışıyor biliyorsun yeni terfi etti
-Hayır o tam bir işkolik haftasonu bile işe gidiyor Ya da bunun tek açıklaması var başka bir
kadın Lütfen gel benimle takip edelim

İşte konuşma böyle devam etti ve telefonu kapattığımda evden çıkmaya hazır bir dedektiftim artık Ben Acıbadem’de oturuyorum Burak Bahçeşehir’de Allahım neydi günahım ama arkadaş hatırı için çiğ tavuk yemeye hazır bendeniz düştüm yollara Nazlı’yı Fenerbahçe’den aldım ve Bahçeşehir’e gittik Tam iki saat Burak’ın evinin önünde nöbet tuttuk Ne gelen var ne giden… Gece saat 2 “haydi gidelim” dedim Nazlı’ya “ne görmeyi bekliyorsun anlamıyorum ki” dedim Nazlı beni duymuyordu bakışlarını sabitlemiş kim bilir neler geçiyordu aklından benim aklımda ise biran önce eve gidip uyumak vardı

Nazlı bu defa da Burak’ın ofisine gitmeyi teklif etti Bu sefer hedefimiz Levent Burak’ın ofisinin ışığı yanıyordu ve akıl almaz bekleyiş bu kez plazanın önünde devam etti Burak gece saat 03:10’da elinde bir yığın dosyayla tek başına ofisten çıktı her şeyden habersiz Nazlı aldatılmıyor olduğuna mı sevinsin yoksa bir işkolikle birlikte olduğuna mı üzülsün hiçbir tepki vermedi ertesi gün de gelinlik provasını iptal etti

Burak için öncelik hep işi ve bu sebeple Nazlı’yı ailesini kendisini sağlığını özel hayatını ihmal ediyor iş hayatı özel hayat dengesini yitirmiş durumda ve en kötüsü bunu kabul etmiyor çok çalışması gerektiğine inanıyor Böylece ikisi için daha iyi bir gelecek kurabilecek ama kurabilecek mi?

Bu işkolik olma illeti yüzünden pek çok sorun ortaya çıkıyor İlişkiler bozuluyor evlilikler parçalanıyor kişi kendisine zaman ayıramadığı için hep bir şeylere geç kaldığını düşünüp strese giriyor huzursuzluk endişe yorgunluk bitkinlik psikosomatik hastalıklar ortaya çıkıyor ve bu hastalıklar bir süre sonra kronikleşiyor

Neden işkolik oluyoruz? İşimizi kaybetmemek başarılı olmak daha başarılı olmak için En iyisini yapmak işimizle takdir toplamak için Bazen de mükemmeliyetçi olup “bir işin doğru yapılmasını istiyorsan kendin yapmalısın” mottosuna fazlaca kendimizi kaptırıp diğer insanlara güvenmediğimiz ve herşeyi tek başına yapmak istediğimiz aşırı kontrolcü olduğumuz için Bazılarımızın da yapacak başka bir işi olmuyor ya da gerçek hayattan kaçıyoruz kendimizi tamamen işimize kaptırıyoruz bunların her biri birer neden sayılabilir

İş insan için elbette önemlidir; hayatlarımızın büyük bir bölümünü geçirdiğimiz bize farklı bir kimlik kazandıran verimli ve etkin olduğumuzda hele bir de huzurlu bir ortamda çalışıyorsak bizi mutlu eden ve tabi ki maddi kazanç sağladığımız yaşamamız ve istediklerimizi yapabilmek için gerekli olan geliri elde ettiğimiz bir alan

İş hayatında başarılı olabilmek için de çok çalışmamız işimizi çok sevmemiz kendimizi işimize adamamız gerekir bu doğru Zaman zaman daha çok çalışmamız da gerekebilir iş bunu gerektirebilir bu da doğru Ancak dur durak bilmeden çalışıyor iş dışında da bir hayatımızın olduğunu unutuyorsak işkolik olma yolunda ilerliyoruz demektir Çok çalışmak ayrı işkolik olmak ayrı Kişi çok çalışabilir ama iş hayatı dışında kalan zamanlarını etkili değerlendirip sevdiklerine ve kendisine zaman ayırabilir

Belki de kariyer planımız hatalı belki zamanımızı doğru yönetemiyoruz planlama ve organizasyon yeteneğimizi geliştirmeliyiz belki de İşlerimizi önceden planlamayı bazı işleri başkalarına devretmeyi hayır demeyi bazen de boş vermeyi (!) deneyebiliriz

Biliyorum bu yazıyı okuyanlar arasında da işkolikler olacaktır Yapmayın kıymayın hayatlarınıza Aileniz ve tüm sevdikleriniz için zaman ayırın kendinizi ama içinizdeki gerçek kendinizi özünüzü unutmayın bir köşede ağlar duymazsınız Birgün herkes herşey sizi terk ettiğinde yanınızda olacakları ihmal etmeyin Sağlık da ihmale gelmiyor ilk başlarda dayanır bünyeniz sanıyorsunuz dayanıyor da ama zamanla dayanamaz oluyor Yeterli ve kaliteli uyku dengeli beslenme ve düzenli spor yapmak çok önemli Bu arada bir de tutkuyla bağlı olduğunuz bir uğraşınız olursa ne bileyim yelken gibi dalış yapmak gibi tenis gibi dağcılık gibi… Yaptığınız işten farklı sizi mutlu eden bir uğraş… Hatta sevdiklerinizi de bu hobilerinize dahil edin böylece bir taşla iki kuş vurmuş olun

Ne olur durup bir düşünün tek başınıza içinden çıkamıyorsanız profesyonel destek alın Amerikan filmlerinde olur ya hani grup terapisi yaparlar işkolikler de yapmalı tıpkı alkolikler gibi Burak’ı düşünelim bu grupta:

- Merhaba ben Burak ben bir işkoliğim
- Hoş geldin Burak gibi

İşkolikliğiyle tanınan bir başka arkadaşım da kırklı yaşlarının başında hayattan aslında ne beklediğini anladı bi motorsiklet aldı dünyayı dolaşıyor Tekne kullanmayı öğrendi artık işe ayırdığı süreyi neredeyse yarıya indirdi Gençleşti hayat sevinci geri geldi yüzü sürekli gülüyor Yine çalışıyor daha verimli ve etkin olduğunu söylüyor hatta daha çok kazanıyor eşine çocuğuna ve tüm sevdiklerine ve hobilerine daha fazla zaman ayırabiliyor Giyim zevki değişti gittiği mekanlar okuduğu kitaplar değişti onu ne mutlu ediyorsa onu yapıyor artık İlk başta ben de “orta yaş bunalımı mı acaba” diye takıldım ama o hayatın anlamını keşfetmiş bilge gibi gülümsedi: İşim yaşamımın amacı değilmiş sadece onu daha anlamlı yaşayabilmek için bir araçmış ben artık kendimi yaşıyorum dedi

Onunla konuştuktan sonra yolda aklımdan bir sürü düşünce geçti geldim bu yazıyı yazdım

En başarılı olsam ne olacak en çok kazanan ben olsam ne olacak sevdiğim insanın yanında olamıyorsam bebeğimin kokusunu alamıyorsam annem hastaysa ve ben yanında değilsem babamla balığa çıkamıyorsam dostlarımla buluşamıyorsam şöyle aklıma estiğinde uzaklara kaçamıyorsam gönlümce bir tatile çıkamıyorsam yıllardır yarınki işi düşünmeden bir konserde şarkılara eşlik edemiyorsam okumak istediğim kitap 2 aydır kütüphanemde öylece duruyorsa tenis raketim tozlandıysa kızları toplayıp eski günlerdeki gibi pijama partisi yapamıyorsak artık başarılı olsam ne olacak en çok kazanan ben olsam ne olacak?
Kendinize tüm sevdiklerinize ve yapmak istediğiniz herşeye zaman ayırabileceğiniz bir iş yaşamı dilerim

06092006
Huriye KURÇENLİ
Eğitmen

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.