Prof. Dr. Sinsi
|
Fabl Örnekleri
Fabl Örnekleri
Fabl Örnekleri - Hikaye Oku
Salyangoz Ve Evi
Bizim salyangoz,kelebek ve uğurböceğini çok severmiş Arada bir onlarla dertleşir,sırtında taşıdığı evi onlara şikayet edermiş ?Ah keşke!? dermiş ?Evimi sırtımda taşımak zorunda olmasaydım Hadi taşıyorum,bari sizin ki gibi bol desenli ve renkli olsaydı ?
Kelebek ve uğurböceği bir gün salyangoza;?Sevgili arkadaşımız!? demişler ?Hani evim renkli olsun diyorsun ya,biz çaresini bulduk Ressam olan bir tırtıl var Seni ona götürürsek eğer, evini rengarenk boyar ?
Salyangoz buna çok sevinmiş ?Ne duruyoruz!Hemen gidelim ?demiş Böylece düşmüşler yola Tırtılın kapısını çalmışlar Gelen misafirleri dinleyen tırtıl, boyalarını ve fırçasını alıp çalışmaya başlamış Sonunda salyangozun evine çok güzel desenler çizmiş Salyangoz yeni görüntüsünü beğenmiş beğenmesine ama yine de evinin sırtında olması onu çok üzüyormuş
Dönüş yolculuğunda üç arkadaş şiddetli bir yağmura yakalanmış Kelebek ve uğurböceği öyle ıslanmışlar ki,sele kapılmaktan zor kurtulmuşlar Oysa salyangoz hemencecik evinin içine girmiş Yağmur dinip de evinden dışarı çıkınca,arkadaşlarının perişan halini görüp üzülmüş Sonra da kendi kendine şöyle düşünmüş:?İyi ki saklanabileceğim bir evim var Rengi olmasa da,Rengi olmasa da beni yağmurdan koruyor ya ?
Sevimli salyangoz bu olaydan sonra bir daha hiç üzülmemiş
Köle Ve Aslan
Vaktiyle bir köle kaçıp ormana sığınmış Etrafta gezinirken,iniltiler içinde ızdırap çeken bir aslan görmüş önce korkup kaçmaya yeltenmiş Fakat aslanın yerinden hiç kıpırdamadığını,yalvaran gözlerle kendisine baktığını görüp durmuş Aslan kanayan pençesini uzatıyormuş ona Köle dikkatlice bakınca, aslanın pençesine büyük bir dikenin saplandığını görmüş Dikeni çıkarıp yarayı temizleyen köle,gömleğinden kopardığı bezle de iyice sarmış
Rahatlayan aslan ayağa kalkıp kölenin ellerini yalamaya başlamış Sonra da önüne düşüp yaşadığı inine götürmüş Her gün yakaladığı avları ine taşıyıp,köleye yardım ediyormuş
Bu beraberlikleri uzun sürmemiş Ormana gelen avcılar ikisini de yakalamışlar Ayrı kafeslere kapatıp günlerce aç bırakmışlar onları
Kralın da hazır bulunduğu bir gün kafesin ağzı açılmış Aslanın köleyi nasıl parçalayacağını herkes merakla bekliyormuş Büyük bir iştahla saldıran aslan,kölenin yanına gelince onu tanımış Önünde bir köpek sadakatiyle durup ellerini yalamaya başlamış
Kral bu duruma çok şaşırmış Köleyi yanına çağırıp bütün hikayeyi dilemiş ondan Anlatılanlardan çok etkilenen kral,kölenin affedilmesini,aslanın da ormana salıverilmesini emretmiş
Tilki ile Kedi
Tilki ile kedi sohbet ediyorlarmış Tilki durmadan ne kadar hilekar ve kurnaz olduğunu anlatıyormuş Söylediğine göre düşmanları onu alt edemezmiş çünkü onlardan kurtulacak bir sürü oyun ve hile bilirmiş
Kedi biraz da utanarak;?Ben fazla oyun bilmem ki!? demiş ?Düşmanlarımın elinden kurtulmak için bir tek yol bilirim,o da kaçmaktır ?
Tilki;?Kedi kardeş!? demiş,?Ben her tehlike karşısında başımın çaresine bakabilirim ama senin durumuna üzülüyorum Korkarım bir gün düşmanların seni çabuk alt edecek ?
Az sonra bir sürü tazının bağrışmalarını duymuşlar Bir avcı topluluğuna ait olan bu köpekler,bütün hızlarıyla kendilerine doğru koşuyormuş Kedi hemen,yanındaki bir ağacın dallarına sıçrayarak en üstteki bir yaprak kümesinin içine saklanmış
Tilki ise;?Acaba şu hileyi mi yapsam,yoksa bu hileyi mi?? diye düşünmeye başlamış Çünkü o kadar çok hile biliyormuş ki,hangisini
uygulamasının daha doğru olacağına karar veremiyormuş Tam birisini uygulayacakmış ki,tazılar etrafını çevirip tilkinin işini bitirivermişler
Bütün olanları yukarıdan seyreden kedi,çok hile bilmediğine şükretmiş
Kurt İle Köpek
Bir köpek ormanda gezerken kurtla karşılaşmış Hasta ve çok zayıflamış olan kurt,ayakta zor durabiliyormuş Köpek kurdun bu haline çok üzülmüş ?Ne kadar kötü görünüyorsun böyle kurt kardeş??demiş ?Herkes bizi düşman bilse de,biz uzaktan akrabayız Doğrusu sana yardım etmek isterim ?
?Hiç sorma ? demiş kurt ?Ağır bir hastalığa yakalandığım için uzun süre avlanamadım Şimdi iyileştim ama bir av yakalayacak kadar gücüm kalmadı artık Ben de böyle aç susuz dolaşıyorum artık ?
?Sen hiç üzülme ?demiş köpek ?Ben sana yardım edeceğim Bu akşam sahibimin düğünü var Akşam olunca köyün dışındaki çalılıklara gel Ben sana düğün yemeklerinin artıklarını taşırım ?
Birkaç gün boyunca köpek tarafından beslenen kurt,sonunda kendini toparlayıp eski kuvvetine kavuşmuş Teşekkür edip vedalaştıktan sonra da ormana gitmiş
Aradan yıllar geçmiş Köpek iyice yaşlanınca sahibi onu dışarı atmış Ormanda aylak aylak gezen köpek,eski dostu kurtla karşılaşmış ?Hayrola?? demiş kurt ?Çok perişan görünüyorsun ?
Köpek içini çekip;?Yaşlandım artık!? demiş ?Sahibimin işine yaramadığım için beni kovdu ?
Kurt;?biz eski dost değil miyiz?? demiş ?Şimdi yardım etme sırası bende Hatırlasana,benim hayatımı nasıl kurtarmıştın?Hemen bir plan yapmalıyız Tamam buldum!Senin sahibinin küçük bir çocuğu vardı değil mi?Şimdi ben gidip onu kaçıracağım,sen de geri götüreceksin Böylece sahibin seni el üstünde tutacak ?
Bu sözleri söyleyen kurt,kaşla göz arasında gidip,çocuğu ormana getirmiş Köydeki herkes silahlanıp ormana koşmuş ancak daha ormana girmeden,yaşlı ve işe yaramaz diye evden kovdukları köpeğin çocuğu geri getirdiğini görmüşler
Bu olaydan sonra yaşlı köpeğin itibarı öyle artmış ki,insanlar onun kahramanlığını yüzlerce yıl çocuklarına anlatmışlar
Kurtla köpek arasındaki bu danışıklı dövüşü hiç kimse anlayamamış
niz,kaplumbağa neredeyse yarışı bitirmek üzereymiş Hemen fırlamış,rüzgar gibi koşmaya başlamış Ama ne çare,kaplumbağaya yetişememiş
Böylece tavşan yarışı kaybetmiş Aldırış etmemenin cezasını çekmiş Kaplumbağa ise düzgün adımlarla,durmadan yürüdüğü için yarışı kazanmış
Aslan İle Fare
Herkese saygı göstermeli elden geldikçe
Umulmadık kimselerden fayda görür insan
İşte bu, gerçeği anlatan bir hikaye,
Daha nice bin hikaye arasından
Pençesi dibinde bir arslanın,
Dalgınlıkla bir fare çıkıverdi
Bu fırsatı kullanmadı sultanı ormanın,
Fareye dokunmayıp bir büyüklük gösterdi
Bu iyiliği boşa gitti sanmayın;
Kimin aklına gelir ki bir an,
Fareye işi düşer arslanın?
Ama o da bir gün dışarı çıktı ormandan;
Gitti tutuldu bir ağa
Ne çırpınma, ne kükreme ? Kâr etmez tuzağa
Bay fare koştu; dişiyle arslanın ağını,
Öyle bir kemirdi ki ağ söküldü nihayet
Sabırla zamanın yaptığını;
Ne kuvvet yapabilir, ne şiddet
?İyilik eden iyilik bulur ?
?Hizmet et benim için, hizmet edeyim senin için ?
?İyilik iki baştan olur ?
Pirenin Öyküsü
Bir sincabın ormanında,
Örümcek uyurmuş ağında
Bir kuzunun ayağında
Pire yatarmış sıcağında
Sincap bakmış, dağ kar içinde
Örümcek kaçmış kütüğe
Kuzu girmiş çiftliğe
Pire kalmış kar içinde
Pire demiş, ben üşümem
Soğuktan yerinmem
Bir kuzu ayağı bile olsa
Sırt çevirip gitmem
Kuzu üzülmüş pirenin haline
Samandan yer yapmış kendine
Eski bir bez atmış üzerine
Pire gelsin de ısınsın diye
Kuzu büyük pire küçük
Dağ büyük orman küçük
Kuzu öğüt verir pire dinler
Büyük insanlar küçükleri dinler
Dost dost bilmek gerek
Küçük deyip hor görmemek gerek
Dostun ihtiyacı varsa dosta
Dostluğu göstermek gerek
Karınca ve Arıların Savaşı
Karıncalar birgün çıkmış arı yuvasına
Arılar çalışrken
Girmişler yuvalarına,
Almışlar ballarını
Gitmişler yuvalarına
Arılar gelmiş bir bakmış, balları yokmuş ortalıkta
Gözcü dikelim demiş bir arı
Diğer arılar da katlmış ona,
Gözcü dikmişler kovana
Bir bakmış, karıncalar!
Bağırmış hemen arılara:
- 'Balarımızı çalıyorlar! ' diye
Hemen uçmuşlar kovana,
Savaş çıkmış aralarında,
Hepsi ölmüş yıkılmış yere
Savaş yapmayalım kimseyle
Hoşgörülü olalım herkese
Sorunumuz varsa eğer
paylaşalım onlarla
|