11-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
24 Mayıs 1993 - Bingöl Katliamı 33 Şehit ..
LÜTFEN, BU İSİMLERİ BAŞTAN SONA KADAR OKUYUN! 
İbrahim ERTEN (Konya)
Mustafa YILMAZ (Konya)
Erkan KAÇAN (Konya)
Mevlüt ÖZKAN (Konya)
Hilmi ŞAHİN (Konya)
Ali ARAR (Konya)
İlyas UYAR (Konya)
Hüseyin ÇELİK (Denizli)
Ahmet APAK (Denizli)
Ercan ÇOBANOĞLU (Denizli)
Mustafa KOÇANOĞLU (Denizli)
Baki UMUTLU (Denizli)
Şeref TAY (Denizli)
Mehmet ÖZTÜRK (Denizli)
Hasan GÜLTUTAN (Hatay)
Mehmet TURA (Adana)
Şenol CANSIZ (Samsun)
Cavit YAMAN (Samsun)
Nihat ODABAŞI (Kastamonu)
Ramazan AKKAYA (Kastamonu)
Uğur BOZACI (İstanbul)
Ünal KALAFAT (İstanbul)
Ahmet ARAN (Manisa)
Haydar ASLAN (Trabzon)
Murat ELİBOL (Çanakkale)
Aydın KUZEY (Çanakkale)
Adem ZONGUR (Kırıkkale)
Musa SARIGÖZ (Osmaniye)
Murat MENTEŞ (Bolu)
Hikmet ÖZDEMİR (Malatya)
Abdullah KARA (Antalya)
Birol İrfan ASKAR (Afyon)
Selahattin AYSAN (Isparta)
33 kişinin ismini okudunuz…
Bu isimler çoğunuza bir çağrışım yapmamıştır Hatırlamakta yarar var 
Lütfen diyerek okumanızı rica ettiğim bu isimler,24 Mayıs 1993 günü üzerlerine 1570 adet keleş mermisi sıkılarak (her birine ortalama 50 mermi) katledilen, 33 silahsız ve 20 yaşlarında gencecik vatan evlatlarının adlarıdır
TARİH: 24 Mayıs 1993
YER: Elazığ-Bingöl Karayolu Bilaloğlu Mevkii
33 vatan evladının şehit olduğu 12 yıl önceki katliamdan sağ kurtulan üç asker, yaşadıklarını anlattı Malatya’dan iki sivil midibüse biniyorlar Hepsi sivil giysili, üniforma ve postalları çantalarında Hiçbirinde silah yok, kendilerine refakat eden tek bir askeri personel de Saat 18 00 Bingöl’e 10 kilometre var
Dağlık, dar bir yol Birden silah sesleri yankılanıyor İlk virajı geçtiklerinde, 50 PKK’lının karşı yönden gelen Bingöl Tur’a ait bir otobüsü durdurup, çoğunluğu terhis olmuş ya da dağıtıma giden sivil erlerden oluşan 50 yolcuyu esir aldığını görüyorlar Şoföre bağırırlar; “Geri dön!” Şoför oralı olmaz Zaten 4 saatlik yolda 3 mola vermiş  Otobüsün kapısını, “Orada ben yoktum” diyen Şemdin Sakık, o zamanki adıyla “Parmaksız Zeki” açıyor
SALDIRIDAN YARALI KURTULAN OSMAN PARTAL ANLATIYOR
Trabzonluyum İki midibüsteki toplam 50 askerden biriydim Van-Özalp’taki birliğime gidiyordum Yol boyunca gereksiz molalar veren şoför, bir ara lastik patladığını söyleyip durdu Lastiğin patlamadığını, krikoya dokunmadığını gördüm Aksın altına girdiğinde birileriyle konuşma yaptığını duydum Galiba telsizle konuşuyordu Şemdin Sakık, “Eylem planlanırken buradan askerlerin geleceğini bilmiyorduk” diyor Yalan söylüyor Çünkü ilk otobüsün en ön koltuğunda oturuyordum Yolumuzu kestiklerinde şoförün kapısını bizzat Sakık açtı Toprak rengi üniforması vardı üzerinde, aynı renk kasketi ters takmıştı Omzundaki tüfeğin namlusu yere bakıyordu Şoföre, diğer otobüsün nerede olduğunu sordu “Arkada, geliyor” cevabını aldı İki dakika sonra diğer otobüs düştü pusuya Yani bizi bekliyorlardı
Doğulu - Batılı Diye Ayırdılar…
Geceyarısına kadar teröristlerle yürüdük Mola verildiğinde niçin kaçırdıklarını, amaçlarını sorduk “Türkiye Cumhuriyeti ateşkes ilan edince, iki gün içinde sizi serbest bırakacağız” dediler Saat 01 00 sularıydı Sakık’ın talimatıyla tek sıra olduk Şemdin Sakık nereli olduğumuzu sorup, Doğulu - Batılı diye bizi iki gruba ayırdı Sakık, doğulu olmayan benim de içinde olduğum 34 kişinin eğitim kampına götürülmesini söyledi Dağda koşar adım yürümeye başladık Bize eşlik eden teröristler sürekli değişiyordu Toplam 300 kişiydiler Bir köye gittik Kapısını çaldıkları evlerden başka teröristler çıkıp gruba katıldı Kimi terörist evlere gidip istirahat etti Bir ahıra soktular bizi öldürmek için Sonra vazgeçtiler Tekrar yürümeye başladık Sabahı göremeyeceğimi düşünüyordum Yıldızlara son kez bakıp annemi, babamı, köyümü düşündüm Bir ırmaktan geçerken su içtik Dağ yoluna çıktık Davranışları sertleşti Durdurdular Saat 03 00 sıralarıydı Yolun kenarına dizilmemizi istediler Kolkola girip sıklaşmamızı istediler Yanımdaki arkadaşıma “Devrem bizi vuracaklar” dedim
Devremi Ölü Görünce Bayıldım…
Sinirden titriyordum Kalaşnikof, Bixi ve Kanvasların emniyetlerini açtılar Sonumuzun geldiğini anladım, kelimeyi şahadet getirip kendimi yere attım Taramaya başladılar Dizime bir mermi isabet etti Vurulanlar üzerime düşüyordu Kafamı koruyordum Hepimizin öldüğünden emin olmak için yüzlerce mermi yağdırdılar Gittiklerini, seslerin uzaklaşmasından anladım Altı yedi arkadaşım sağdı henüz Diğerleri paramparçaydı Can çekişenler, hırıldayanlar, ağlayanlar, inleyenler  Su istiyorlardı “Anne, anne” diye bağırıyorlardı Öldüğümü zannediyordum Kendimi çimdikledim, ölmemişim Devremi beyni parçalanmış görünce bayılmışım
Bizi yan yana dizip 1570 mermi sıktılar…
Ayılınca şehit arkadaşlarımı sırt üstü çevirdim Dokunduğum her uzuv elimde kalıyordu Beyin, ayak  Yardım aramak için yukarı doğru koşmaya çalıştım Kan kaybediyordum Asfalta çıktım, bir kamyonla yakındaki Elmalı Karakolu’na gittim Olanları anlattığımda dinleyen jandarmalar ağlamaya başladı Helikopter, tanklar geldi Şehitleri aldık Olay yerinde 1570 mermi kovanı bulundu Yani silahsız erlerin her biri için 50 mermi kullanmışlardı  
*********************
Evet, bu sayıdan çok fazla güvenlik kuvvetimiz ve vatandaşımız ölmüştür Ama silahsız katledilen 33 vatan evladı şehit edilen bütün insanlarımızın satır başı olmalıdır ve kesinlikle unutulmamalıdır
14 yıl aradan sonra katledilen vatan evlatları için katledildikleri yere nihayet bir anıt dikilmiştir
Yolu Bingöl’e düşenlerin bu anıta uğramaları dileğiyle 

Mekanları cennet olsun 
|
|
|