Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
döneminde, osmanlı, tarih, yazıcılığı

Osmanlı Döneminde Tarih Yazıcılığı

Eski 11-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Döneminde Tarih Yazıcılığı



Osmanlı Döneminde Tarih Yazıcılığı - Türklerde Tarih Yazıcılığı

Osmanlılarda tarih yazıcılığı Osmanlı Beyliği'nin kuruluşundan 100-150 yıl sonra başlamıştır Osmanlı tarih yazıcılığının geç başlaması Anadolu’da Osmanlılardan önce tarih yazıcılığının gelişmemesi ile bağlantılıdır

Osmanlı Dönemi

13 yüzyılın sonunda kurulmuş olan Osmanlı Devleti hakkında bilgi veren tarih kaynakları ancak 15 yüzyılın başlarından itibaren yazılmaya başlanmıştır Bu bakımdan 15 yüzyılın ilk yarısı özellikle II Murat devri Osmanlı tarih yazıcılığının başlangıcı olarak kabul edilmektedir

15 yüzyıl Osmanlı tarihçileri ve eserleri

Ahmedi (1334-1412Amasya) Dasitan-i Tevarih-i Mülük-ü Al-i Osman (İskendername)

Osmanlı tarihinden bahseden en eski eser Ahmedî’nin "İskender-nâme" adlı eserine müstakil bir kısım olarak ilâve ettiği “Dâsitân-ı Tevârîh-i Mülûk-i Âl-i 'Osmân” isimli manzum parçadır 8754 beyitten oluşan ve uzun bir mesnevî özelliği taşıyan İskendername bir “evrensel tarih"tir; Âdem ile başlar Makedonya kralı Büyük İskender’in hayatı ve kahramanlıklarını anlatır 1390 yılında tamamlanmış ve Germiyanoğlu Süleyman Bey’e sunulmuştur Ahmedî daha sonra bu eserinin sonuna Yıldırım Bayezid’e kadar gelen bir Osmanlı tarihi eklemiş ve bunu 1410 yılında I Bayezid’in oğlu Emir Süleyman’a takdim etmiştir “Dâsitân-ı Tevârîh-i Mülûk-i Âl-i 'Osmân” adını taşıyan 340 beyitlik bu bölüm Ertuğrul Gazi’den başlayarak Emir Süleyman’a kadar gelen ilk 200 yıllık Osmanlı tarihi hakkında bilgi verir Bu eserin İÜ'de kayıtlı olan en eski tarihli nüshasının 1983 yılında İ Erünsal tarafından tıpkıbasımı yapılmıştır

Şükrullah (1388-1464) Behçetü't-tevarih

Şirvanlı olan müellif 1456’da yazmaya başladığı eserini 1459’da tamamlamış ve devrin (Fatih devri 1451-1481) meşhur sadrazamı Mahmut Paşa’ya ithaf etmiştir Behçetü’t-Tevarih adlı eseri 13 kısımdan meydana gelen umumi bir tarihtir 8kısım II Mehmet’in tahta çıkmasına kadar gelen Osmanlı tarihinden bahseder

Çelebi Mehmet IIMurat ve II Mehmet zamanlarını (1413-1481) idrak eden müellifin 1407’den itibaren verdiği bilgiler çok önemli olup ana kaynak mahiyetindedir Farsça olan eser Kanuni devrinde Türkçe’ye tercüme edilmiştir Eser Karamani Mehmet Paşa Sarıca Kemal Ruhi Çelebi Mehmet Zaim ve pek çok tarihçi tarafından kaynak olarak kullanılmıştır Türk Boyları ve Osmanlı'larla ilgili son kısmı Nihal Atsız tarafından 1939-49'da iki defa Türkçe’ye çevrilerek neşredilmiştir

3 Kaşifi Gaza-name-i Rum

"Gaza-name'-i Rum";[[II Mehmed|Fatih Sultan Mehmed]'in saray şehnamecisi Kaşifi tarafından yazılan ve padişaha sunulan en eski gazavat-name örneklerindendir Farsça olarak kaleme alınan eser Sultan II Murad'ın tahttan çekilerek yerine oğlu II Mehmed'i geçirmesiyle başlar ve Varna Savaşı'nın ayrıntılı bir biçimde tasvir edilmesinden sonra Sultan II Murad'ın tekrar tahta davet edilmesi ve akabinde meydana gelen olaylarla devam eder Eserin en önemli özelliği; diğer tarih kaynaklarında Sultan II Murad'ın ikinci kez tahta geçişi müstakil bir padişahlık gibi ele alınırken Kaşifi'nin diğer kaynaklarda rastlanmadık bir biçimde II Mehmed'in saltanatını hala devam eder gibi göstermesidir Bunda kuşkusuz müellifin II Mehmed'e duyduğu özel yakınlığın büyük rolü olmalıdır Eserin günümüze ulaşan yegane nüshası İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Farsça Yazmalar nr: 1388'de kayıtlıdır 2005 yılında M Esmail'in doktora tezine konu olan eser dönemin diğer kaynaklarında yer almayan ciddi bilgiler içerdiği için II Murad döneminde yazılmış en eski ve en önemli vekayinameler arasında yer alır

4 Oruç b Âdil el-Edrenevî (Oruç Beg) Tevarih-i Al-i Osman

1503’e (H 908) kadar gelen olayları anlatır Fatih Sultan Mehmed ve II Bâyezid devirleri için ana kaynaktır Her iki dönemi de ayrıntılarıyla verir Yahşi Fakih’in "Menâkıb-nâme"sinden söz eder Aşıkpaşazade ile Neşri tarihlerini tamamlayacak değerdedir Nesir tarzında yazılan en eski Osmanlı tarihidir

5 Nişancı (Karamani) Mehmet Paşa Tevarihü's-Selatinü'l-Osmaniyye

Uzun yıllar nişancılık yaptığı için nişancı vasfı ile ün yapan Mehmet Paşa aslen Karamanlı bir Türk’tür1 478-1481 senelerinde II Mehmet’in sadrazamı iken padişahın ölümünü müteakip yeniçeriler tarafından öldürülen Karamani Mehmet Paşa iki kısımdan ibaret bir Osmanlı Tarihini Arapça olarak kaleme aldı 1risale Osman Gazi’den II Mehmet’in cülusuna kadar (1451) 2risale 1451’den Mart 1480 arasındaki olayları anlatır Bu eser yalnızca Osmanlı tarihinden bahsettiği için evrensel bir özellik taşımaz

6 Aşıkpaşazade (1393-1481) Tevarih-i Al-i Osman

Çorum Elvançelebi’de 1393’te dünyaya gelen ve bu asrın sonlarına kadar yaşamış olan müellifkendini Derviş Ahmet Aşıki olarak tanıtır II Murat’ın Balkan seferinde bulunmuş ve II Mehmet’in bütün seferlerini yakından takip etmiştir 15 yüzyıl Osmanlı devleti tarihi için en önemli kaynak mahiyetinde olan bu “menkıbe” tarzındaki eser tarih yazma amaçlı yazılmamıştır Karşılıklı konuşma tarzında yazılan bu eserOsmanlı padişahlarını birer Gazi olarak gösterirEser adeta gazaya giden ordunun maneviyatını artırmak için destani bir şekilde kaleme alınmıştırAynı zamanda bir halk destanı şeklindedirTürkçe nesir (düzyazı) olarak yazılmış ilk Osmanlı tarihidir ve bütünüyle Osmanlı tarihini ele alan ilk Türkçe eserdir Bu eserinde ilk defa Osmanlı devletinin kuruluşunda rol oynayan 4 önemli zumreden bahseder: Gaziyan-ı Rum Ahiyan-ı Rum Abdalan-ı Rum ve Baciyan-ı Rum Aşıkpaşazade tarihini şahit olduğu yıllardan önceki devirlerini Orhan Gazi’nin imamının oğlu Yahşi Fakih’in menakıbnamesinden ve II Murat devrinde Bursa naibi (vekili) olan bir zattan okuyup dinleyip naklettiğini söyler Eserini 86 yaşında yazmıştır

7 Enveri Düsturname-i Enveri

II Mehmet ve II Bayezid devirlerinde (1451-1512) yaşamış olan Enveri 1464 senesinde veziriazam Mahmut Paşa’nın emriyle genel bir İslam tarihi Aydınoğulları ve Osmanlı tarihini ihtiva eden 3730 beyitten oluşan mesnevi tarzında “Düstur-name” isimli manzum bir eser yazmıştırBunun 842 beyti Osmanlı tarihine aittir ve 1466’ya kadarki Osmanlı tarihini içerir Eser Türkçe yazılmış olup "evrensel tarih" özelliği taşır Eserde Fatih ve Timur mukayese edilmiştir Eser 3 bölüme ayrılır Birinci bölümde genel İslam tarihi ikinci bölümde Aydınoğulları tarihi geniş sayılabilecek şekilde anlatılır Bu yüzden Enveri’nin eseri özellikle Aydınoğulları tarihini aydınlatmak bakımından büyük bir öneme sahiptir

8 Mehmed Neşrî (ö1520) Cihan-nüma

II Murat II Mehmet ve II Bayezid devirlerinde yaşamıştır II Bayezid dönemi tarihçisidir Eser evrensel olup Âdem’den başlar8 kısımdan oluşur Son kısmı Osmanlı tarihi ağırlıklı olup 1485 yılına kadar olan olayları anlatır Neşri’nin Cihan-nüma’sı “tarihi tarih için yazmada” ilk kıpırdanmayı gösterir Neşri’nin Cihannüma’sı “tenkitçi” tarzda yazılmış ilk eserdir

Neşri Cem Sultan ile IIBayezid arasında geçen taht mücadelesinde Cem’in tarafını tutmuş Cem ölünce II Bayezid’den af dileyip saraya kabul edilmiştir IIBayezid’i öven kasidesi vardır Neşri’nin Cihan-nüma’sı kendinden sonraki tarihçilere kaynaklık etmesi açısından önemlidir ve 15 asır için en önemli kaynaklar arasındadır Eser Türk Tarih Kurumu Yayınları'nca yayınlanmıştır

9 Dursun Bey Tarihi-i Ebu'l Feth-Sultan Mehmet Han

İstanbul’un zaptında bizzat bulunmuştur Divan katibi Anadolu ve Rumeli defterdarlığı makamlarında da bulunmuş olan Dursun Bey "Tarih-i Ebu’l Feth-Sultan Mehmet Han" isimli II Mehmet’in ve II Bayezid’in saltanatının ilk 6 senesini içeren bir eser bırakmıştır Yazar Sultan II Murat devrini kısaca özetledikten sonra Fatih devrini ve II Bayezid devrini anlatır Bu kitap 1497-1500 seneleri arasında yazılmıştır

Eser 1977 yılında Mertol Tulum tarafından İstanbul Fetih Cemiyeti yayınları arasında yayınlanmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Döneminde Tarih Yazıcılığı

Eski 11-25-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Döneminde Tarih Yazıcılığı



10 Sarıca Kemal Dasitan-ı Ali Osman (Selatin-name)

Bergamalı olan müellif 1490 yılında IIBayezid’in emriyle 300 beyitten oluşan Dasitan-ı Ali Osman veya Selatin-name adıyla bilinen Türkçe bir tarih yazmıştırYazar Osmanlı komutanlarının kahramanlıklarını över özellikle Osmanlı Türklerinin Anadolu’ya gelmelerini ve Sultan Alaaddin ile karşılaşmalarını tasvir eder Eser günümüze kadar hala neşredilmemiştir

11 Behiştî Sinan Çelebi

Asıl ismi Ahmed bin Sinan olup "Behiştî" mahlâsı ile şöhret bulan müellif İstanbul'un ilk subaşısı olan Karıştıran Süleyman Bey’in oğludur II Bâyezid döneminde sancak beyliği yapmış olan Behiştî tezkire kitaplarında Dîvân edebiyatında ilk "hamse"yi yazan asrının en büyük şairleri arasında zikredilir II Bayezid döneminde işlediği bir suçtan dolayı pâdişahın hışmından korkarak Herat'a kaçan müellif burada tanıştığı Molla Câmî ve Ali Şir Nevâî'nin şefaati sayesinde affedilerek tekrar İstanbul'a dönmüş ve eski vazifesine yeniden tayin edilmiştir "Leylî-vü Mecnûn" "Yûsuf-u Züleyhâ" "Vâmık-u Azrâ" "Hüsn-ü Nigâr" ve "Süheyl-ü Nev-bahâr" adlarını taşıyan şiir kitaplarından günümüze yalnız "Leylî-vü Mecnun" adlı eseri ulaşmış olup yegâne nüshası İstanbul Üniversitesi

Kütüphanesi'nde (TY no: 5591) kayıtlıdır

Şairliğinin yanısıra tarihle de meşgul olan Behiştî kuruluştan II Bayezid'in saltanatının ilk yıllarına kadar gelen bir "Tevârîh-i Âl-i 'Osmân" kaleme almıştır Eserini yazarken Âşık Paşa-zâde Neşrî ve Anonim târihlerden yararlanmistir

Behiştî'nin vekâyînâmesinin II Bayezid dönemiyle ilgili kısmı A Moser tarafından yayınlanmıştır Münşiyâne bir üslûpla manzum ve mensur olarak kaleme alınan eserin başı ve sonu eksik olan ve Yıldırım Bâyezid'in cülûsundan Fâtih'in ölümüne kadarki olayları içine alan British Museum nüshası ile Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi'nde kayıtlı bulunan ve II Bâyezid'in ilk yıllarını anlatan son kısmı Hakan Yılmaz tarafından yayına hazırlanmaktadır

12 Ruhi Çelebi

Ruhinin hayatı hakkında kesin bir bilgi yoktur Müellifin eserinin birinci kısmına Mebadi ikinci kısmına Metâlib adı verilmektedir Ruhi’nin eseri 1511 yılına kadar devam etmektedir Basit bir üslupla ele alınmıştır 16 yüzyılın meşhur tarihçilerinden Ali Ruhi’yi kaynaklarında sık sık zikreder Müneccim başı da Ruhi’den faydalanmıştır Osmanlı tarihçiliği için önemli bir kaynak değeri bulunmaktadır Henüz neşredilmemiştir

13 Hasan b Mahmûd el-Bayâtî Câm-ı Cem-Âyîn

Fatih Sultan Mehmed ve II Bayezid dönemlerinde yaşamış olan Hasan bin Mahmûd el-Bayâtî Fâtih Sultan Mehmed'in saltanatının son yılında 1481 (h 886)'da çıktığı bir Hacc yolculuğu esnasında padişahın küçük şehzadesi Cem Sultan'la karşılaşmış ve tarih ve "ensab" ilmine meraklı olan şehzadenin isteği üzerine yanında bulunan bir "Oğûz-nâme" nüshasına dayanarak Osmanoğulları'nın nesep silsilesini kronolojik bilgiler ışığında anlatan "Câm-ı Cem-Âyîn" adlı silsilenâmesini yazmıştır Eser içerdiği bilgiler ve kurgulama tarzı bakımından alanında tek olması nedeniyle büyük bir değer taşımaktadır Nitekim sözkonusu eserin Türkler'in her peygamber döneminde İslâm dinini tasdik ettiklerine ve müslümanlıkla tanışmalarının bilinenin aksine sonraki asırlarda değil bizzat Muhammed peygamber döneminde gerçekleştiğine dair ciddî tarihsel veriler içermesi; onun daha önce Reşîdüddin'in "Câmi'ü't-Tevârîh"inde verdiği bazı bilgileri tasdik edecek yapıda ve tarihin akışını tamamen değiştirecek bir tarzda Türk tarihi açısından son derece kıymetli ve önemli bilgiler içeren eşsiz bir kaynak olduğunu ortaya çıkarmaktadır

Eserin Ali Emîrî Efendi tarafından Yanya'nın Delvino kazasında bulunan nüshası müellif tarafından hicrî 1331 yılında "Nevâdirü'l-Eslâf" külliyatının 5 eseri olarak basılmış; daha sonraki yıllarda yine Ali Emîrî tarafından eserin öncekine nisbetle imlâ yönünden daha tam olan başka bir nüshası bulunarak Millet Kütüphanesi'ndeki Tarih koleksiyonuna katılmıştır Ali Emîrî Efendi'nin kütüphanesine sonradan kazandırdığı bu ikinci nüsha Fahrettin Kırzıoğlu tarafından sadeleştirilerek Atsız'ın "Osmanlı Tarihleri" içinde yayınlanmıştır(Türkiye Yayınevi İstanbul 1949) Yakın zamana kadar yegâne nüshası Ali Emirî nüshasından ibaret sanılan eserin Hakan Yılmaz tarafından yurtiçi ve yurtdışı kütüphanelerinde yapılan araştırmalar neticesinde 4 nüshası daha bulunduğu tespit edilmiş ve mevcut 5 nüsha karşılaştırılarak Ali Emîrî ve Nûruosmâniye nüshalarının tıpkıbasımları ile birlikte transkripsiyonlu olarak neşredilmiştir(İstanbul 2007) Bu neşrin giriş kısmında diğer Osmanlı kaynaklarında yer alan "Oğuz-nâme" kaynaklı bilgiler ayrıntılı olarak incelenmiş (Bk age Giriş s XI-XXIV) ve ayrıca metin kısmında "Câm-ı Cem-Âyîn"deki bilgilerle kıyaslanarak malûmat tenkidi verilmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.