Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dost

Ey Dost.....

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ey Dost.....







Ey Dost Gönlünün derinliklerinden bir haykırış, yırtarak boğazını da, düğümleniverirse dilinin ucunda, bîçare ağlarsın değil mi?

Ve ey dost Soruların cevaplara, insanınsa ölene kadar yaşamaya mahkum olduğu bu fânî mekanda, her çırpınışta biraz daha batağa saplandığını farkettikçe, çağlar gözlerin şelale misali, akar ötelere doğru değil mi?

Hayatı bir matematik problemi bilip, çözme gayretindeki kifayetsizliğin verdiği ızdırabla, sînen paramparça bir halde kapanıp seccadenin şefkatli yumuşaklığına " Medet Himmet İmdat " der ve içli içli haykırırsın o nurlu huzura doğru değil mi?

Ey benim dertli kardeşim, bîçare dostum Bil ki, seni yaratan, seni, senden bile bilemeyeceğin kadar iyi bilir ve Hazreti Kur'an'da da sana seni bildirir

" Dost arar isen, Hazreti Allah yeter " lafzının ince ve derin idrakında, terket dünyevî telaşlarını, buhranlarını, arzularını O'nu tanı O'nunla ol O'nun bildirdiğini yaşa; O sana kâfîdir

O Ehad ki, mekanı yoktur, lâkin mü'min kulunun kalbinde ulvî ve muazzam sırlı bir tecelligah kurmuştur Kendi'ne

Fikir, sözle nasıl arkadaş ise, sen de kalbine arkadaş et dimağını Melûl ve zelîl duygularından tiksinti ile yüz çevirip, o tecelligâhın ahenkli ve tatlı sesine kulak ver İçinle dinle, içlice dinle can kuşunu dinle Aldanmazsın, anlarsın Bil ki, en kadîm dostun, seni, gerçek sana sağırandır senin

Ey avlanmaya tâlib, keklik misali, Hakk yolunun hakkan aşığı Haysiyet ve şerefin mikyasının sahte mihenklerle değiştirilmeye çalışıldığı şu anımızda bize, bizden daha yakının şiddet ve şefkatle, tavsiye ve hatta emr buyurduğu muazzez ve muazzam bir ölçü anlayışına kucak aç Şeref bul, safâ bul

Bil ki, bu yüce mananın kalplere hakimiyetinin yegane yolu " tüm huzuru engelleyen beşerî sıfat ve gayretlerden sıyrılmaktan " geçer

Bu iş tek başına, yapayalnız zordur, olmaz Ara bul erbabını Gönül tabibini Aşk otağının mihmandârını ruh kafesinin anahtarını kaybeden sen, çilingire muhtaçsın En ednâ bir bilgisayarı dahi alırken seksen kişiye danışmadan almazken, ukbânın sırlarına talib olduğunu söylerken, nasıl olurda bu yolun yolcularının refikliğinden kendini müstağnî kılarsın İki kıyıyı birbirine bağlayan köprüye rağmen, suya atlayanlar ya boğulurlar ya da sırılsıklam bir halde kıyıya vardıklarında, yorgunluktan bîtab düşerek ötelere varmaya mecal bulamazlar Gel köprüye, bin dalgaların ancak kavî ayaklarına ulaştığı, hiç bir zarar veremediği kurtuluş bineğine, havalan zeminden ötelere, taa ötelere, daha ötelere Buraların kokusu senin burnunu yakmış, ötenin kokusunu hissetmez olmuşsun, ciğerini sarmış, dimağını halkalamış, görmüyorsun görmemeni, bilmiyorsun bilmediğini vayyy benim dertli dostum vayyy

Üstün şuur ve ihlas sahiblerinin - ki onlar eren sıfatını layıkıyla hazmedebilmiş, edeb ve lütûftan alabildiğine nasiblenmiş, İlâhî gaye için Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ve Ashâbının yoluyla yol gösterenlerdir- tasarrufâtında, onların bildirdiklerince amel et ve aman ha, sabit kal orada zira istikametin samimiyetincedir; bu sünnetullahtır bu alemde Samimiyetinse muhabbetinin eseridir

Ey hayâlî gözümün nûru kardeşim, merhabâ sana " Dert ne keder bana, bilmem daha nimet" deyicilerin sırlarına taliblik iddiasındaki sen, bil ki yol başlangıcı zahmetlidir, narîn ve cılız bünyen o taşlı patikada yıpranır, harab olduğunu zannedersin kendince ama ayağına batan her bir diken bir günahına kefarettir itikadıyla yılma, daima istikamet üzere rehberinin nezaretinde, ondan güç alarak ve hatta yolun dar ve karanlıklarında, onun kucağında, istikamet üzere takip et yolu ve ötelerin ötesini şiddetli bir arzuyla temenni et Sebatın ve sabrın, sabahının doğmasına vesile olacaktır inşaAllah

Kederin neş'en olsun, ferahlatsın içini, artırsın sevgini Zira bil ki; Mü'mine uğrayan her belâ onu ancak olgunlaştırır ve imanını kavî kılar; haricinde bir şey değildir ki belâ ondan sitem edesin "Kadere inanan kederden emin olur" Kaderin dert pervanesinden çıkan yakıcı elem, içindeki alevle akl-ı selîm bir halde birleşirse sana âb olur, ferahlık verir, serinlersin; aksi halde birleşme olmazsa için de dışında yanar, harab olursun

Ey sabır ve metanet ehli olmaya azimli, ferâset iştiyaklı kardeşim Bırak bırak ki, menfaatperestlerin dünyasını, Hakkperest aşıkların tevhid eğlencesine ortak olasın Yık ki tabularını, tabutundan çıkasın ve seyreylesin arz-ı endamıyla o koskoca kainatı İşte o zaman görürsün bir üçüncü gözle O'nu, O'ndan bir hediye ile sırrın sırrında ve hatta fevkinde fenâdan da fenâ ve daha fenâ bir hal ile

Bunca lafın hülasası Ey Mevlana'ca ağlayan, Yunus'ça söyleyen, Gazâlî'ce arayan, Rabbanî'ce zikreden, Akşemseddîn'ce gören, Yavuz'ca kükreyen, Bedîuzzaman'ca çırpınan, Necib Fâzıl'ca düşünen neslin perişan gönüllü dertli evladı Bil ki, en büyük saadet bilfiil namazıyla, orucuyla, zekatıyla, haccıyla ve hepsini sarıveren İ'lâu Kelimetillahi Hiyel'ulyâ davası ile bu dîn-i mübîni fiilen yaşamaktır Sana müjdemiz olsun, büyüklerimizin ağzından: " Kim bu devirde beş vakit namazını tadîl-i erkana riayet etmek suretiyle kılar ve haramlardan sakınırsa, işte o kimse Veliyyullah'tır "

Gel dostun bahçesine, gönül hoşluğu ile, can ızdırabının nihayeti için, nebâtat ve hayvânatın yaptığını sen sana hediye idrakınla şuurla, yürekle, azimle, candan yap Zikret O zikirde de fikret İnşaAllah bu varacağın hal üzere seni sen yapmağa ve hatta seni aşmağa yetecek bir sırr-ı latîf'e kavuşacaksın Amma Teslimiyet, Muhabbet ve İhlas şartı ile

Safâ istiyoruz ey Gönül Avcısı, Safâna talibiz Gönül Işığı, Safâna geldik Efendimiz

Sizi umdum, açtım kalbimi derinliğinize,
Size geldim, daldım alevden serinliğinize,
Muhîb oldum, cânım bildim, içten gördüm efendim;
Sevedurdum, safâ buldum, aşkı ördüm, ser verdim

İsmail Arslan

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.