Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
etmek, için, nefsi, terbiye

Nefsi Terbiye Etmek İçin

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Nefsi Terbiye Etmek İçin



İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:

Allahü teâlâ, (Şehvetlerinizi, [yani nefsin arzularını] haramlardan almamaya uğraşın ve bu cihadda sebat edin, dayanın) buyuruyor Bunun içindir ki, aklı olanlar, din büyükleri, bu dünyanın bir pazar yeri gibi olduğunu ve burada, nefs ile alışverişte olduklarını anlamışlardır Bu ticarette kâr Cennet, zarar da Cehennemdir Yani kârı, ebedi saadet, ziyanı da, sonsuz felakettir

Akıllı kimse nefsini, ticaretteki ortak yerine koyup, gerekli nasihati yapar Bunlardan altısı şöyle:
1- Ticaret ortağı, insanın para kazanmakta ortağı olduğu gibi, bazen de, hıyanet yapınca, düşmanı olur Halbuki dünyada kazanılan şeyler geçicidir Aklı olan, buna kıymet vermez
Her nefes, kıymetli bir cevher gibidir ki, bunlardan bir hazine yapılabilir

Akıllı kişi, her gün, nefsine demeli ki:
(Benim sermayem, yalnız ömrümdür Bu sermaye, o kadar kıymetlidir ki, her çıkan nefes, hiçbir şeyle tekrar ele geçemez ve nefesler sayılıdır, azalmaktadır Ömür bitince, ticaret sona erer Ticarete sarılalım ki, vaktimiz azdır Günlerimiz, o kadar kıymetlidir ki, ecel gelince, bir gün izin istense de ele geçemez Bugün, bu nimet elimizdedir Aman nefsim, çok dikkat et de, bu büyük sermayeyi elden kaçırma! Sonra ağlamak fayda vermez Bugün, ecelin geldiğini, şimdi, o günde bulunduğunu, farz et! O halde, bugünü elden kaçırmaktan, bununla, saadete kavuşmamaktan daha büyük ziyan olur mu? Yarın ölecekmiş gibi haramdan kaç!)

Asi nefsimiz, emirleri yapmak istemez ise de, riyazet yapmak, istediklerini vermemek, ona tesir eder İşte nefs muhasebesi böyle olur Resulullah efendimiz, (Akıllı, ölmeden önce hesabını gören, ölümden sonra kendine yarayacak şeyleri yapan kimsedir) ve (Yapacağın her işi, önce düşün, Allahü teâlânın razı olduğu, izin verdiği bir iş ise, onu yap! Böyle değilse, o işten kaç!) buyurdu

2- Nefsi kontrol edip ondan gafil olmamalı! Ondan gafil olursa, kendi şehvetine ve tembelliğine döner Allahü teâlânın, her yaptığımız, her düşündüğümüz şeyi bildiğini unutmamalıyız Bunu bilenin, işleri ve düşünceleri edepli olur Zaten buna inanmayan kâfirdir İnanıp da, yapmamak ise, büyük felakettir

3- Her gün yatarken, o gün yaptığı işler için nefsi hesaba çekmeli, sermayeyi, kâr ve zarardan ayırmalıdır Sermaye farzlar, kâr da, nafilelerdir Ziyan ise, günahlardır

4- Nefsin kusurları görülüp, ona ceza verilmez ise, cesaret bulur, şımarır Kendisi ile başa çıkılamaz Şüpheli şey yemiş ise, ceza olarak, aç bırakmalı, yabancı kadınlara bakmış ise, iyi mubahlara baktırmamalı Hep böyle ceza vermelidir!

5- Büyükler, nefsleri kabahat yapınca, ceza olarak çok ibadet ederlerdi Mesela bazısı, bir namazda, cemaate yetişmeseydi, bir gece uyumazdı İbadetleri seve seve yapamayan kimseye en iyi ilaç, salih bir zatın yanında bulunmaktır

6- Nefsi azarlamalı Nefs yaratılışta iyi işlerden kaçıcı, kötülüklere koşucudur, tembeldir ve şehvetlerine kavuşmak ister Dinimiz, nefsimizi, bu huyundan vazgeçirmeyi emrediyor Bu vazifeyi başarmak için, onu bazen okşamak, bazen zorlamak ve bazen söz ile, iş ile, idare etmek gerekir Çünkü nefs, öyle yaratılmıştır ki, kendine iyi gelen şeylere koşarken, rastlayacağı güçlüklere sabreder Nefsin, saadete kavuşmaya mani olan en büyük perdesi, gafleti ve cehaletidir Gafletten uyandırılıp, saadetinin nelerde olduğu gösterilirse, kabul eder Zira Allahü teâlâ (Onlara nasihat et! Nasihat, müminlere elbette fayda verir) buyurdu (Zariyat 55)

Kalb, ruh ile nefs arasındaki bir köprü gibidir Marifetler, feyzler kalbe ruh vasıtası ile gelir Kalb, his organlarına da bağlıdır His organları, ne ile meşgul olursa, kalb ona bağlanır İnsan güzel bir şey görünce, güzel bir ses duyunca, kalb bunlara bağlanır Ruha veya nefse tatlı gelenleri sever Bu sevgi insanın elinde olmaz Güzel, tatlı demek, kalbe güzel, tatlı gelen şey demektir İnsan, çok defa hakiki güzelliği anlayamaz Nefse güzel gelen ile, ruha güzel geleni karıştırır Ruh kuvvetli ise, gerçek güzelliği anlayıp, onu sever, bağlanır Âyet-i kerimeler, hadis-i şerifler, evliyanın sözleri gibi kıymetli şeyler, aslında güzeldir Çok tatlıdır Kalbin nefse bağlılığı azalıp nefsin elinden kurtulunca, bunları okuduğu, duyduğu zaman, bunların güzelliğini anlar ve bağlanır da, insanın haberi olmaz İbadetleri yapınca, Allahü teâlâyı sever

Kalbi, nefsin elinden kurtarmak için, nefsi ezmek, kalbi kuvvetlendirmek gerekir Bu da, Resulullah efendimize uymakla olur Kalbini, nefsinin pençesinden kurtaran kimse, bir evliyanın Resulullahın vârisi, Allahın sevgili kulu olduğunu anlar Allahü teâlâyı çok sevdiği için, Allahü teâlânın sevdiğini de çok sever

Alıntı Yaparak Cevapla

Nefsi Terbiye Etmek İçin

Eski 11-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Nefsi Terbiye Etmek İçin



Nefsi terbiye etmek gerekir Sual: Nefsi terbiye etmek için ne yapmak gerekir?
CEVAP
Hayvanlarda akıl ve nefs olmadığı için, ihtiyaçlarını bulunca kullanırlar Yalnız bedenlerine zarar veren, kendilerini inciten şeylerden kaçarlar

İslam dini, rahat ve huzur içinde yaşamak için gereken şeylerden ve dünya lezzetlerinden faydalı olanları yasak etmiyor Bunların elde edilmesinde ve kullanılmasında, selim akla ve dine uymayı emrediyor İnsanların dünyada da, ahirette de rahat ve huzur içinde yaşamasını istiyor Bunun için, selim akla uymayı emredip nefse uymayı yasak ediyor [Selim akıl yalnız Peygamberlerde bulunur]
Nefse uyan, İslamiyet�in dışına çıkar Çünkü nefsimiz hep kötülük yapmak ister Allah�ın düşmanıdır

Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Esas düşmanın, seni öldürünce seni Cennete sokan veya onu öldürdüğünde sana sevap kazandıran kimse değildir Asıl düşmanın, kendi nefsin, ailen ve evladındır) [Deylemi]
Akıl yaratılmasaydı, insan hep nefsine uyar, felaketlere sürüklenirdi Nefs olmasaydı, insan, yaşaması ve medeni hayat için çalışmasında kusur ederdi Nefs ile cihad sevabından mahrum kalırdı Meleklerden daha üstün olma yolu kapalı kalırdı Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ahirette hakkında sizin bildiklerinizi hayvanlar bilseydi, yemek için et bulamazdınız!) [Beyheki]

Yani hayvanlar ahiretteki azapların korkusundan dolayı, yiyip içmekten kesilirler, bir deri, bir kemik kalırlardı İnsanlarda nefs olmasaydı, hayvanlar gibi, korkudan, yiyip içemez, yaşayamazlardı İnsanların yaşayabilmeleri, nefslerinin gafleti ve dünya lezzetlerine düşkün olması iledir İslamiyet, nefsin helak edilmesini, yok edilmesini değil, terbiye edilmesini, ondan faydalanılmasını emretmektedir

Her hastalık, sebebinin zıddı ile tedavi edilir Nefsin çeşitli arzularından kurtulmanın ilacı, aza kanaat ve sabırdır Kendinde kötü huy bulunan kimse, buna yakalanmanın sebebini araştırmalı, bu sebebi yok etmeye, bunun zıddını yapmaya çalışmalıdır Kötü huydan kurtulmak, bunun zıddını yapmak için çok uğraşmak gerekir Çünkü insanın alıştığı şeyden kurtulması zordur Kötü şeyler nefse tatlı gelir

İnsanın, kötü şey yapınca, arkasından riyazet çekmeyi, nefse güç gelen şey yapmayı âdet edinmesi de, faydalı ilaçtır Mesela, bir kötülük yaparsam, şu kadar sadaka vereceğim veya oruç tutacağım, gece namazları kılacağım diye yemin edilebilir Nefs, bu güç şeyleri yapmamak için, onlara sebep olan kötü âdetini yapmaz Kötü ahlakın zararlarını okumak, işitmek de, faydalı ilaçtır Bu zararları bildiren hadis-i şerifler çoktur Bazıları şöyledir:
(Güzel ahlaka sahip olun, güzel ahlak Cennete götürür, kötü ahlaktan da çekinin, o da Cehenneme götürür) [İbni Lâl]

(Her günahın tevbesi vardır Kötü ahlakın tevbesi olmaz İnsan, kötü huyunun tevbesini yapmayıp, daha kötüsünü yapar) [Hatib]

(Güzel ahlak, günahları, suyun kirleri temizlemesi gibi temizler Kötü ahlak ise, sirkenin balı bozduğu gibi salih amelleri bozar) [İbni Hibban]

(Sıcak su buzu erittiği gibi, iyi huylu olmak, günahları eritir, yok eder Sirke balı bozup yenilmez hâle soktuğu gibi, kötü huylu olmak, ibadetleri bozup yok eder) [Taberani]

(Güzel huy, Cennetin en üstün derecelerine kavuşturur Nafile ibadetlerle bu derecelere kavuşulmaz Kötü huy, Cehennemin dibine sürükler, bazen küfre sokar) [Taberani]

(Ya Rabbi, kötü huy, kötü iş, kötü arzu ve kötü hastalıklardan sana sığınırım) [Ebu Davud]

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.