Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ana, çocuğun, karnında, yaratılması

Ana Karnında Çocuğun Yaratılması

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ana Karnında Çocuğun Yaratılması



Yeryüzünde ve semada görebildiğimiz ve göremediğimiz sayısız sanat eserleri arasında insanın ayrı bir yeri vardır İnsan yeryüzünün en kompleks mekanizmasıdır Tek hücresinden tüm doku, organ ve uzuvlarına kadar tam anlamıyla bir mucizedir ve bir diğer ifadeyle kâinat kitabının en güzel nazmıdır Bugün ilim ve fennin geldiği noktada, bu uzuv, organ ve hücrelerin kabiliyet ve faaliyetleri ortaya kondukça gönüllerin hayret ve takdirleri de gün be gün artmaktadır ;;
Allah (cc) Kuranda bazen yer ve göklerin, bazen de diğer canlıların ve insanın yaratılışını nazara vererek varlığına ve tek oluşuna deliller sunmaktadır Yüce Allah (cc) Aşağıdaki ayetlerde insanın ilk yaratılışını ve anne rahmindeki yaratılışını şöyle ifade etmektedir:
Andolsun Biz insanı, çamurdan (süzülüp çıkarılmış) bir özden yarattık Sonra onu emin ve sağlam bir karargahta (rahimde) nutfe haline getirdik Sonra o nutfeyi alaka yaptık, ardından alakayı bir çiğnem et parçası haline soktuk, Bu bir çiğnem etten kemikleri yarattık, Bu kemiklere et giydirdik, Sonra onu bir başka yaratışla insan haline getirdik Şimdi bak da Allahın ne mükemmel yaratan olduğunu bir düşün (Müminun Suresi, 12-14)
Yine bir çok ayette Yüce Yaradan, yeniden dirilmeden şüphede olanlara veya içinde şüphe kırıntıları bulunabileceklere ise insanın yoktan var edildiğini, bugüne kadar doğmuş ve bundan sonra doğacak her bebeğin bir su damlasından nasıl yaratıldığını nazara vererek kudretini ve sanatını vicdanlarımıza duyurmaktadır:
Ey insanlar, Eğer yeniden dirilmekten şüphe içinde iseniz, şunu bilin ki, Biz sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra alakadan, sonra uzuvları (önce) belirsiz, (sonra) belirlenmiş canlı et parçasından yarattık ki, böylece size (kudretimizi) gösterelim Biz dilediğimizi belirlenmiş bir süreye kadar rahimlerde bekletiriz, sonra da sizi bir bebek olarak dışarı çıkarırız (Hacc suresi, 5)
Biz sizi hakir bir sudan yaratmadıkmı, işte o suyu, belli bir zamana kadar sağlam bir yere yerleştirdik Biz bunu böyle takdir edip kararlaştırdık Ne güzel takdir ederiz
(Mürselat suresi 20-23)
Allah yeryüzünü sizin için bir karar, gökyüzünü bir bina kıldı; sizi suretlendirdi, suretinizi de en güzel (bir biçim ve incelikte) kıldı ve size güzel-temiz şeylerden rızık verdi İşte sizin rabbiniz Allah budur Alemlerin rabbi olan Allah ne yücedir
(Mümin suresi, 64)
Attığınız o meniye ne dersiniz? Onu siz mi yaratıyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz (Vakıa 58-59)

Tek Hücreden Başlayan Yolculuk

Anne rahmine bir defada atılan yaklaşık 150-300 milyon adet olgun sperm hücresinin herbiri, boyutlarına nisbeten çok uzun bir mesafeyi kat ederek yumurta hücresine ulaşmaya ve genetik bilgiyi ona aktarmaya çalışırlar Bunlardan sadece 1000 tanesi yumurta hücresine ulaşabilir ve bunlardan da ancak bir tanesi yumurtayı dölleyebilir
Sperm ve yumurtanın birleşmesiyle oluşan 46 kromozomlu hücre, yaklaşık 9 ay sonra dünyaya gözlerini açacak olan bebeğin ilk hücresidir Tüm vücudun planını içinde barındıran bu ilk ve tek hücreye zigot adı verilir İlk hücrenin bölünmesi spermle yumurtanın birleşmesinden 24 saat sonra gerçekleşir Yeni oluşan bu iki hücre de birbirinin aynıdır Daha sonra bu rakam 4'e ulaşır ve bu bölünme katlanarak böylece sürer gider Zigotun müteakip mitoz bölünmelerle "embriyo" haline gelir Fallop borusu (annenin yumurtalığını rahme bağlayan kanal) içindeki embriyo bir yandan sürekli bölünerek büyümeye devam ederken, bir yandan da sonraki 9 ayını geçireceği yere doğru ilerler Bu yer, anne rahmidir Rahimdeki hayat 3 EVREDEN oluşur;
Pre-embriyonik (ilk 25 hafta),
Ebmbriyonik (8 haftanın sonuna kadar)
Fetal (8 haftadan doğuma kadar)
Burada Zümer Suresi 6 ayette bildirilen hakikat dikkat çekicidir, elbette ki doğrusunu Allah bilir
Sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka) yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır İşte Rabbiniz olan Allah budur, mülk O'nundur O'ndan başka İlah yoktur Buna rağmen nasıl çevriliyorsunuz? (Zümer Suresi, 6)
Bu dönemde rahimde de gerekli hazırlıklar yapılır Rahime kan hücum ederek dinç tutulması sağlanır, hamileliğin başladığından haberdar edilir Bu arada rahme doğru yüzer şekilde ilerleyen bir hücre yığını konumundaki zigot da, adeta varlığını ilan edercesine mesajı içeren biyokimyasal bir sinyal göndermeye başlar Bu mesajlar, cenin için gerekli olan tuzları, demir, kan ve vitaminleri temin etmesi için annenin vücudunu hazırlıklı hale getirir Aynı zamanda zigotun salgıladığı biyokimyasal mesaj (hCG hormonu) annenin yumurtalığına ulaşarak burada bir başka hormonun daha salgılanması işlemini başlatır
Bu noktada birlikte tefekkür etme fırsatı da sayılabilecek ve belki bir çoğunuzun da aklınıza gelen bazı soruları sormadan geçemeyeceğiz
Zigot bu mesajı kime yollayacağını nereden bilmektedir?
Bu mesajı alan diğer hücre veya organlar bunun hiç tanımadıkları bir et parçasından geldiğini nasıl anlamaktadırlar?
Ve en önemlisi neden ona yardımcı olmak için yaşayabileceği bir ortam hazırlamaya başlamaktadırlar?
Embriyonun salgıladığı kimyasal mesajları hedef hücrelerde algılayacak hücre içi mesaj iletim sistemleri, embriyonun gelişimi için gerekli olan proteinlerin üretimlerini tetikleyeceklerini nasıl biliyorlar?
Ayrıca zigotun büyüme esnasında hangi maddelere ihtiyacı olacağı nereden bilinmektedirler?

Zigotun Yolculuğu Embriyo Olarak Devam Ediyor
Kendisi için hazırlanan bu güvenli yere doğru ilerleyen zigot bölünerek çoğalmaya devam eder Her 30 saatte bir bölünme gerçekleşir 2, 4, 8, 16 olarak (eksponansiyel) bölünen hücreler bir süre sonra küçük bir hücreler kümesi oluşturarak, fallop tüpünden rahme doğru yavaşça yol alır
Dikkati çeken bir husus da embriyonun yolculuğuna fallop tüpündeki siliyer hücrelerin periodik dalgalanmaları sayesinde devam etmesidir Fallop tüpündeki hücreler yüzeylerinde silya isimli tüycükler taşırlar Embriyonun fallop tüpünden uterusa (rahme) doğru yol alması için yüz binlerce hücrenin senkronize olarak silialarını aynı yöne hareket ettirmeleri gerekmektedir Böylece adeta çok kıymetli bir yükü taşır gibi, yumurta hücresini gitmesi gereken yöne doğru taşırlar Burada ilginç olan bir nokta da spermi yumurtaya doğru iterek döllenmenin gerçekleşmesini sağlayan dalgalanma hareketinin, bu kez ters istikamette yumurtayı rahme taşımasıdır
Nihayetinde hücre topluluğu fallop tüpündeyken birçok bölünme aşamaları geçirerek 100 hücreli bir küme halinde rahme girer Bütün bu bölünme işlemlerinin gerçekleşmesi için hücrelerin beslenmesi gerekmektedir Burada da yardıma Allahın (cc) izni ile fallop tüpündeki tüycüklü hücreler koşar Bu hücreler salgılayıcı özellik kazanarak bir uyarı karşısında cevap olarak organik moleküller, iyonlar ve su salgılayacak fonksiyon gösterirler İşte bu sıvılar fallop tüplerindeki hücre topluluğunun beslenmesini sağlayacaktır
Ana Rahmi
Rahim (uterus) annenin vücuduna tabiri caizse özenle yerleştirilmiştir, en korunaklı ve güvenli yerdedir Tıpkı Muminun suresi 12 ve 13 ayetlerde Yüce Yaratıcının buyurduğu gibi:
Andolsun, Biz insanı, süzme bir çamurdan yarattık Sonra onu bir su damlası olarak, savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik
Embriyo rahme ulaşmadan tutunduğu herhangi bir noktanın, varlığını devam ettirmesine izin vermeyeceğini bilir Rahme kadar ilerler; burada rahmin duvarlarında kan damarlarının yoğun olduğu bir bölgeyi bulur ve buraya tutunur Toprağa atılan tohum gibi zigot da bir yandan büyümesini devam ettirir, bir yandan da besin sağlayacağı dokunun derinlerine doğru ilerleyerek kendisine yeni besin kanalları üretir Bir hücre yığını olarak da nitelenebilecek embriyonun nasıl olup da böyle hayret verecek derecede en uygun noktayı seçtiği dikkate şayandır

Zigotun rahim duvarına tutunmak için Zigotun en dış tabakasındaki hücreler "hiyaluronidaz" adı verilen bir enzim salgılarlar Bu enzimin özelliği rahim duvarı dokusundaki asit tabakasını (hiyalüronik asit) parçalayabilmesidir
Bu, zigotu oluşturan hücrelerin, rahim dokusunu bozarak içeri girmelerini kolaylaştırırBu sayede bir kısım zigot hücreleri rahim hücrelerini yiyerek derinlere doğru ilerler ve rahim duvarına sıkı sıkıya gömülmüş olurlar
Embriyonik Dönem

İkinci evre olan embriyo dönemi toplam 55 hafta sürer ve bu süre boyunca canlı, "embriyo“ olarak adlandırılır Bu evrede hücre tabakalarından bedenin temel organ ve sistemleri ortaya çıkar
Yüce Allah (cc) Kuran'da, anne rahmine tutunarak gelişmeye başlayan embriyodan söz ederken, "alak" kelimesini kullanmaktadır:
Yaratan Rabbin adıyla oku O, insanı bir "alak"tan yarattı Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir (Alak Suresi, 1-3)
"Alak" Arapça'da, "bir yere asılıp tutunan şey“ demektir Hatta alak kelimesi asıl olarak deriye yapışarak oradan kan emen sülükleri tanımlamak için kullanılır Rahme tutunup, duvarını delen ve 9 ay boyunca asılı olduğu besinini sağladığı plasenta ile insan embrio ve fetüsü bu tanıma uymaktadır
Genel olarak ayetlerde zaman verilmemektedir, ancak hadislere bakıldığında konuyla ilgili olarak iki ayrı zamanlama dikkati çekmektedir Birinci grup hadislerde nutfe den sonra40-44 gün içerisinde ceninin insan şeklini alması ve ruh üflenmesi, ikinci grup hadislerde ise insanın yaratılışının anne rahminde nutfe olarak 40 gün derlenip toparlandığı Sonra aynen öyle (40 gün daha) alaka olduğu Sonra yine öyle (40 gün daha) mutga haline geldiği, ondan sonra melek gönderildiği ve ruh üflendiği ifade edilmektedir

Embriyonun gelişiminin sekizinci gününde hücreler farklılaşmaya başlayarak iç ve dış olmak üzere iki tabakalı görünüş kazanırlar İç hücreler (embriyoblast) embriyonun tüm yaşamı boyunca sahip olacağı hücreleri oluşturur Dış hücreler (trofoblast) ise insanın sadece doğumuna kadar, yani 9 ay boyunca, anne karnındaki yaşamına yardımcı olacak hücrelerdir
İçteki hücre topluluğu 9 ay boyunca kendisine hizmet edecek dış bölümden kendisini ayırır
Sadece ileride yeni gelişecek olan plasenta ve embriyo arasındaki bağlantıyı sağlayacak göbek kordonu olacak bölge kalır ve embriyoblast hücreleri yassı bir şekil oluşturarak "embriyonik disk" adını alır
Daha sonraki büyüme, bu diskin iki tarafında simetrik olarak meydana gelir Bu düz çizginin her iki tarafında ektoderm ve endoderm, ikisi arasında da mezoderm denen yeni hücreler oluşmaya başlar Bu üç katmanın her biri ileride bebeğin vücudunun ayrı bölümlerinin oluşumunu sağlayacaktır Embriyo artık her bir hücresi ile hummalı bir faaliyet yürütmektedir Birbirinin aynı olan hücreler belli bir süre sonra bölünerek çoğalmakta ve bu hücrelerin bazıları, diğerlerinden farklı bir yapıya bürünmeye başlamaktadırlar Hücreler çok süratli ve programlı bir şekilde ileride teşekkül edecek insanın doku ve organlarının inşasında görev alırlar Bütün hücreler adeta görev yerine dağılan işçiler gibi bölük bölük hareket ederler Sonra aynı organı oluşturacak hücre grupları birbirine yapışarak birikir, katlanır ve organları oluşturmak için hazırlanırlar Bu yoğun faaliyetler sonucunda bazı hücreler kemik hücresi, bazıları deri, bazıları da kas hücresi olacaklardır
Bu sürece zamanla yeni süreçler de eklenir; örneğin hücrelerin tespit edilmiş yönlere doğru göç etmesi, programlanmış hücre ölümleri yoluyla bazı organların (örneğin el ve ayakların parmakları bu şekilde meydana getirilir) inşa edilmesi vs Tüm bu süreçlerde mükemmel bir strateji uygulanmakta, genler, onların ürünleri olan proteinler ve dolayısı ile hücreler belirli bir plan doğrultusunda hareket etmektedirler Kemik hücreleri, kemiklerin olması gereken yerde toplanırlar Kas hücleri, kasların olması gereken yerde birikirler Bazıları daha iç kısımlara giderek iç organları yapmaya başlarlar Bazıları beyni, bazıları gözleri, bazıları ise damarları oluştururlar Bu muhteşem organizasyon asla bir anarşi içinde gerçekleşmez
Adeta bir senfoni orkestrası gibi ahenk içinde musikilerini fısıldarlar ve belki de en önemli görevleri de bu senfoniyi sağır olmayan kulaklara duyurmaktır Bilim ilerledikçe belli mekanizmalar tanımlanmakta veya bazı hücresel faaliyetler için modellemeler yapılmaktadır
Nasıl olmaktadır da milyarlarca farklı hücre, DNA'daki dev bilgi bankasının içinden kendisini ilgilendiren kısmı bulmakta ve ona uygun olarak yapısı değişmektedir?
Örneğin gözü göz yapan hücreler, nereye kadar gözbebeği yapıp retinayı, göz kaslarını, veya göz merceğini hangi büyüklükte ve hangi yapıda üretip sonra da bu üretimi hangi aşamada durdurmaları gerektiğini nasıl anlamaktadırlar?
Ya da karaciğeri, böbrekleri veya pankreası yapan hücreler, hiç tanımadıkları bu organların özelliklerini nasıl bilip ona göre yapı değiştirmektedirler?
Bir hücre beyin hücresi olmak üzere değişirken sinir sistemini, beynin beslenmesini, oksijen alıp vermesini, tüm vücuda sinirlerle bağlantı kurması gerektiğini, beynin bir kısmının görme, bir kısmının duyma, bir kısmının hissetme gibi türlü özelliklere göre ayrılması gerektiğini nasıl ve neden hesaba katmaktadır ?
Belli hücreler beynin zarar görme ihtimalini göz önünde bulundurup onu çevrelemekte, doğum sırasında oluşabilecek olumsuz şartları değerlendirip ona göre bir yapı oluşturmaktadırlar Peki ama hücreler nasıl böyle "ileri görüşlü" davranışlarda bulunmaktadırlar?
Ardı arkası kesilmeyecek bu ve benzeri sorular belki de yeryüzünün ve hatta kâinatın her bir zerresi için sorulabilir ve hatta sorulmalıdır da İhtimaldir ki bu ayet nereden gelip nereye gittiğini ve kim olduğunu bilmek isteyen düşünen insanlar için bir cevap olabilir:
O'dur ki, sizi topraktan, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo) yarattı; sonra sizi bir bebek olarak çıkarmakta, sonra güçlü (erginlik) çağınıza erişmeniz, sonra da yaşlanmanız için size (belli bir ömür vermektedir) Sizden kiminin daha önce hayatına son verilmektedir; adı konulmuş bir ecele erişmeniz ve belki aklınızı kullanmanız için (Allah sizi böyle yaşatır) Dirilten ve öldüren O'dur Bir işin olmasına hükmetti mi, ona yalnızca: "Ol" der, o da hemen oluverir (Mümin Suresi, 67-68)

Genlerin Görev ve İşleyiş Düzeni
Hangi hücrenin hangi geni, ne zaman, ne miktarda çalıştıracağı veya çalıştırması gerektiği, bu genlerin hangi kritik noktalarda susması gerektiği ise genetik ve epigenetik faktörler dediğimiz bir takım mekanizmalar aracılığı ile belirlenmektedir
Epigenetik faktörlerin tümünün henüz tanımlandığı söylenemez, tanımlanan mekanizmalar kısıtlıdır Burada akla takılan ve genetikçilerin de cevabını bulmaya uğraştığı soru epigenetik faktörleri kontrol eden, yönlendiren ve tasarlanmasında etkili olan mekanizmaların ne/neler olduğudur?
Embriyonun anneden korunması
Anne embriyo ile ilgili bir diğer ilginç nokta ise annenin bağışıklık sisteminin embriyoya zarar vermemesidir Normalde farklı genetik yapıda ve dolayısı ile antijen özelliğindeki embriyoya karşı mutlaka bir immün reaksiyonun gelişmesi gerekirdi Daha embriyo rahim duvarına tutunmadan önce anne rahmi civarında oluşmaya başlayan trofoblast hücreleri, bir tür filtre oluştururlar Savunma hücreleri bu filtreyi geçemezler ve dolayısıyla embriyo da savunma hücrelerinin saldırısından korunmuş olur Bu hücrelerin bazıları da, oksijen ve besin maddeleri gibi gerekli malzemelerin embriyoya ulaşmasına yardımcı olurlar
Bazı trofoblast hücreleri rahim duvarındaki kılcal kan damarlarının çeperlerini parçalayacak enzimler üretirler Bu şekilde annenin kanının embriyoya yapacağı basınç da azaltılmış olur
Trofoblast hücreleri adeta bu muhtemel tehlikeden haberdarmış gibi hareket eder ve embriyonun ölümü ile sonuçlanabilecek böyle bir tehlikeye karşı önlem almış olurlar
Anne ve embriyo arasında kurdukları köprü düşünüldüğünde trofoblast hücrelerinin Allahın izni ile gerçekleştirdikleri işlerin kusursuz bir mühendislik bilgisi gerektirdiğini söylemek yanlış olmayacaktır Çünkü bu hücreler oluşturdukları sistemlerle bebek ile anne arasında adeta bir hayat köprüsü nün temellerini atmaktadırlar
Fetal dönem
Üçüncü karanlık olarak bilinen fetal dönemSizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka) yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır İşte Rabbiniz olan Allah budur, mülk O'nundur O'ndan başka İlah yoktur Buna rağmen nasıl çevriliyorsunuz? (Zümer Suresi, 6) ayetinde gecen ücüncü karanlık dönemdirBu dönem gebeliğin sekizinci haftasından itibaren başlar ve doğuma dek sürer Bir önceki dönemden ayırt edici özelliği fetusun yüzü, elleri ve ayaklarıyla belirgin, insan dış görünümüne sahip bir canlı olmasıdır Dönemin başında 3 cm boyunda olan fetusun tüm organları ortaya çıkmıştır Bu dönem 30 hafta kadar sürer ve gelişme doğum haftasına kadar devam eder Sonuçta tek bir hücreden başlayıp yüz trilyon hücre sayısına ulaşan mükemmel ve o kadarda kusursuz bir canlı yaratılmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.