![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYABANCI Hani, yanına girdiklerinde: "Selam" demişlerdi ![]() ![]() ![]() YAĞ Ve (daha çok) Tur-i Sina'da çıkan bir ağaç (türü de yarattık); o yağlı ve yiyenlere bir katık olarak bitmekte (ürün vermekte)dir ![]() Yahudi olanlara her tırnaklı (hayvanı) haram kıldık ![]() ![]() ![]() ![]() YAĞMUR Ya da (bunlar) karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek(ler)le yüklü, 'gökten şiddetli bir yağmur fırtınasına tutulmuş gibidirler ki, yıldırımların saldığı dehşetle'; ölüm korkusundan parmaklarıyla kulaklarını tıkarlar ![]() ![]() O, sizin için yeryüzünü bir döşek, gökyüzünü bir bina kıldı ![]() ![]() ![]() Ey iman edenler, Allah'a ve ahiret gününe inanmayıp, insanlara karşı gösteriş olsun diye malını infak eden gibi minnet ve eziyet ederek sadakalarınızı geçersiz kılmayın ![]() ![]() ![]() ![]() Yalnızca Allah'ın rızasını istemek ve kendilerinde olanı kökleştirip- güçlendirmek için mallarını infak edenlerin örneği, yüksekçe bir tepede bulunan, sağnak yağmur aldığında ürünlerini iki kat veren bir bahçenin örneğine benzer ki ona sağnak yağmur isabet etmese de bir çisintisi (vardır) ![]() ![]() İçlerinde olup onlara namazı kıldırdığında, onlardan bir grup, seninle birlikte dursun ve silahlarını (yanlarına) alsın; böylece onlar secde ettiklerinde, arkalarınızda olsunlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kendilerinden önce nice nesilleri yıkıma uğrattığımızı görmüyorlar mı? Biz, sizi yerleşik kılmadığımız bir biçimde onları yeryüzünde (büyük bir güç ve servetle) yerleşik kıldık; gökten üzerlerine sağanak (bol yağmurlar) yağdırdık, nehirleri de altlarından akar yaptık ![]() ![]() Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar ![]() Görmedin mi ki, Allah bulutları sürmekte, sonra aralarını birleştirmekte, sonra da onları üst üste yığmaktadır; böylece, yağmurun bunların arasından akıp-çıktığını görürsün ![]() ![]() Andolsun, onlar, üstüne felaket yağmuru yağdırılmış bulunan o ülkeye uğramışlardır; yine de onu görmüyorlar mıydı? Hayır, onlar dirilmeyi ummuyorlardı ![]() Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık; uyarılıp-korkutulanların yağmuru ne kötü ![]() Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık ![]() ![]() Allah, rüzgarları gönderir, böylece bir bulut kaldırır da onu nasıl dilerse gökte yayıp-dağıtır ve onu parça parça kılar; nihayet onun arasından yağmurun akıp çıktığını görürsün ![]() ![]() Kıyamet saatinin bilgisi, şüphesiz Allah'ın katındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O'dur ki, onlar umutlarını kestikten sonra yağmuru indirir ve rahmetini serip-yayar ![]() ![]() Derken, onu (azabı) vadilerine doğru yönelerek gelen bir bulut şeklinde gördükleri zaman, "Bu bize yağmur yağdıracak bir buluttur" dediler ![]() ![]() ![]() Bilin ki, dünya hayatı ancak bir oyun, '(eğlence türünden) tutkulu bir oyalama', bir süs, kendi aranızda bir övünme (süresi ve konusu), mal ve çocuklarda bir 'çoğalma-tutkusu'dur ![]() ![]() ![]() ![]() (Öyle yapın ki,) Üzerinize gökten sağanak (bol miktarda yağmur) yağdırsın ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYAHUDİ Şüphesiz, iman edenler(le) Yahudiler, Hıristiyanlar ve sabiiler(den kim) Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır ![]() ![]() Dediler ki: "Yahudi veya Hıristiyan olmayan hiç kimse kesin olarak cennete giremez ![]() ![]() ![]() Yahudiler dediler ki: "Hıristiyanlar bir şey (herhangi bir temel) üzere değillerdir"; Hıristiyanlar da: "Yahudiler bir şey üzere değillerdir" dediler ![]() ![]() ![]() ![]() Sen onların dinlerine uymadıkça, Yahudi ve Hıristiyanlar senden kesinlikle hoşnut olacak değillerdir ![]() ![]() ![]() Dediler ki: "Yahudi veya Hıristiyan olun ki hidayete eresiniz ![]() ![]() Yoksa siz, gerçekten İbrahim'in, İsmail'in, İshak'ın, Yakub'un ve torunlarının Yahudi veya Hıristiyan olduklarını mı söylüyorsunuz? De ki: "Siz mi daha iyi biliyorsunuz, yoksa Allah mı? Allah'tan kendisinde olan bir şehadeti gizleyenden daha zalim olan kimdir? Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir ![]() İbrahim, ne Yahudi idi, ne de Hıristiyandı: ancak, O hanif (muvahhid) bir Müslümandı, müşriklerden de değildi ![]() Kimi Yahudiler, kelimeleri 'konuldukları yerlerden' saptırırlar ve dillerini eğip bükerek ve dine bir kin ve hınç besleyerek: "Dinledik ve karşı geldik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yahudilerin yaptıkları zulüm ve birçok kişiyi Allah'ın yolundan alıkoymaları nedeniyle (önceleri) kendilerine helal kılınmış güzel şeyleri onlara haram kıldık ![]() Yahudi ve Hıristiyanlar: "Biz Allah'ın çocuklarıyız ve sevdikleriyiz" dedi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ey Peygamber, kalpleri inanmadığı halde ağızlarıyla "İnandık" diyenlerle Yahudiler'den küfür içinde çaba harcayanlar seni üzmesin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçek şu ki, biz Tevratı, içinde bir hidayet ve nur olarak indirdik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ey iman edenler, Yahudi ve Hıristiyanları dostlar (veliler) edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar ![]() ![]() ![]() Yahudiler: "Allah'ın eli sıkıdır" dediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçek şu ki, iman edenlerle Yahudiler, sabiîler ve Hıristiyanlardan Allah'a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır ![]() Andolsun, insanlar içinde, mü'minlere en şiddetli düşman olarak Yahudileri ve müşrikleri bulursun ![]() ![]() ![]() Yahudi olanlara her tırnaklı (hayvanı) haram kıldık ![]() ![]() ![]() ![]() Yahudiler: "Üzeyir Allah'ın oğludur" dediler; Hıristiyanlar da: "Mesih Allah'ın oğludur" dediler ![]() ![]() Yahudi olanlara da, bundan önce sana aktardıklarımızı haram kıldık ![]() ![]() Gerçekten iman edenler, Yahudiler, yıldıza tapanlar (Sabii) Hıristiyanlar, ateşe tapanlar (Mecusi) ve şirk koşanlar; şüphesiz Allah, kıyamet günü aralarını ayıracaktır ![]() ![]() De ki: "Ey Yahudi olanlar, eğer siz, (bütün) insanlardan ayrı olarak yalnızca sizlerin gerçekten Allah'ın velileri (dost ve sevgili kulları) olduğunuzu öne sürüyorsanız, şu halde ölümü temenni edin; eğer doğru sözlü iseniz (bunu çekinmeden yapın) ![]() YAHYA (A ![]() ![]() Orada Zekeriya Rabbine dua etti: "Rabbim bana katından tertemiz bir soy armağan et ![]() ![]() O mihrapta namaz kılarken melekler ona seslendi: "Allah sana Yahya'yı müjdeler ![]() ![]() Zekeriya'yı Yahya'yı İsa'yı ve İlyas'ı da (hidayete eriştirdik ![]() ![]() "Bana mirasçı olsun ![]() ![]() ![]() (Allah buyurdu:) "Ey Zekeriya şüphesiz biz seni adı Yahya olan bir çocukla müjdelemekteyiz; biz bundan önce ona hiçbir adaş kılmamışız ![]() (Çocuğun doğup büyümesinden sonra ona dedik ki:) "Ey Yahya Kitabı kuvvetle tut ![]() ![]() Katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik) ![]() ![]() Ana ve babasına itaatkardı ve isyan eden bir zorba değildi ![]() Ona selam olsun; doğduğu gün öleceği gün ve diri olarak yeniden-kaldırılacağı gün de ![]() Onun duasına icabet ettik kendisine Yahya'yı armağan ettik eşini de doğurmaya elverişli kıldık ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYAKİN Ve yakîn sana gelinceye kadar Rabbine ibadet et ![]() Sonunda yakîn (kesin bir gerçek olan ölüm) gelip bize çattı ![]() Sonra onu, gerçekten yakîn gözüyle (Ayne'l Yakîn) görmüş olacaksınız ![]() YAKUP (A ![]() Bunu İbrahim oğullarına vasiyet etti Yakup da: "Oğullarım şüphesiz Allah sizlere bu dini seçti siz de ancak Müslüman olarak can verin" (diye benzer bir vasiyette bulundu ![]() Yoksa siz Yakub'un ölüm anında orada şahidler miydiniz? O oğullarına: "Benden sonra kime ibadet edeceksiniz?" dediğinde onlar: "Senin ilahına ve ataların İbrahim İsmail ve İshak'ın ilahı olan tek bir ilaha ibadet edeceğiz; bizler ona teslim olduk" demişlerdi ![]() Deyin ki: "Biz Allah'a; bize indirilene İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik ![]() ![]() Yoksa siz gerçekten İbrahim'in, İsmail'in, İshak'ın, Yakub'un ve torunlarının Yahudi veya Hıristiyan olduklarını mı söylüyorsunuz? De ki: "Siz mi daha iyi biliyorsunuz yoksa Allah mı? Allah'tan kendisinde olan bir şehadeti gizleyenden daha zalim olan kimdir? Allah yaptıklarınızdan gafil değildir ![]() De ki: "Biz Allah'a bize indirilene İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve torunlarına indirilene Musa'ya İsa'ya ve peygamberlere Rablerinden verilenlere iman ettik ![]() ![]() ![]() Nuh'a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik ![]() ![]() ![]() Ve ona İshak'ı ve Yakub'u armağan ettik hepsini hidayete eriştirdik; bundan önce de Nuh'u ve onun soyundan Davud'u, Süleyman'ı, Eyyub'u, Yusuf'u, Musa'yı ve Harun'u hidayete ulaştırdık ![]() ![]() Karısı ayaktaydı bunun üzerine güldü ![]() ![]() "Böylece Rabbin seni seçkin kılacak, sözlerin yorumundan (kaynaklanan bir bilgiyi) sana öğretecek ve daha önce ataların İbrahim ve İshak'a (nimetini) tamamladığı gibi senin ve Yakub ailesinin üzerindeki nimetini tamamlayacaktır ![]() ![]() "Atalarım İbrahim'in, İshak'ın ve Yakub'un dinine uydum ![]() ![]() ![]() Babalarının kendilerine emrettiği yerden (Mısır'a) girdiklerinde, (bu,) -Yakub'un nefsindeki dileği açığa çıkarması dışında- onlara Allah'tan gelecek olan hiç bir şeyi (gidermeyi) sağlamadı ![]() ![]() ![]() Bana mirasçı olsun ![]() ![]() ![]() Böylelikle onlardan ve Allah'tan başka taptıklarından kopup-ayrılınca ona İshak'ı ve (oğlu) Yakup'u armağan ettik ve her birini peygamber kıldık ![]() İşte bunlar; kendilerine Allah'ın nimet verdiği peygamberlerdendir; Adem'in soyundan Nuh ile birlikte taşıdıklarımız (insan nesillerin)den İbrahim ve İsrail (Yakup)in soyundan doğru yola eriştirdiklerimizden ve seçtiklerimizdendirler ![]() ![]() Biz ona İshak'ı ve Yakub'u armağan ettik ve onun soyunda (seçtiklerimize) peygamberliği ve kitabı (vahy ihsanı) kıldık ecrini de dünyada verdik ![]() ![]() Ona İshak'ı armağan ettik üstüne de Yakub'u; her birini salihler kıldık ![]() Ve onları kendi emrimizle hidayete yönelten önderler kıldık ve onlara hayrı kapsayan-fiilleri namaz kılmayı ve zekat vermeyi vahyettik ![]() ![]() Güç ve basiret sahibi olan kullarımız İbrahim'i, İshak'ı ve Yakub'u da hatırla ![]() Gerçekten biz onları, katıksızca, (ahiretteki asıl) yurdu düşünüp anan ihlas sahipleri kıldık ![]() Ve gerçekten onlar, Bizim katımızda seçkinlerden ve hayırlı olanlardır ![]() YAKUT Sanki onlar yakut ve mercan gibidirler ![]() YALAN Birbirinizin mallarını haksızlıkla yemeyin ve bile bile günahla insanların mallarından bir bölümünü yemeniz için onları hakimlere aktarmayın ![]() Gerçeği sürekli ters yüz eden, günaha düşkün olan herkesin vay haline ![]() İşte böyle; kim Allah'ın haram kıldıklarını (gözetip hükümlerini) yüceltirse Rabbinin katında kendisi için hayırlıdır ![]() ![]() ![]() Ki onlar yalan şahidlikte bulunmayanlar boş ve yararsız sözle karşılaştıkları zaman onurlu olarak geçenlerdir ![]() Şunların hiçbirine itaat etme: Yemin edip duran aşağılık (68/10) İş hükme bağlanıp-bitince şeytan der ki: "Doğrusu Allah size gerçek olan va'di va'detti ben de size vaadde bulundum fakat size yalan söyledim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onlardan öyleleri vardır ki dillerini kitaba doğru eğip bükerler siz onu (bu okur göründüklerini) kitaptan sanasınız diye ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kim de cimrilik eder kendini müstağni görürse (92/8) Ve en güzel olanı yalan sayarsa (92/9) Biz de ona en zorlu olanı (azaba uğramasını) kolaylaştıracağız ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYALVARMAK Siz (ise şöyle) demiştiniz: "Ey Musa, biz bir çeşit yemeğe katlanmayacağız, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmısak, mercimek ve soğan çıkarsın ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rabbine adımıza yalvar da, bize niteliklerini açıklasın" dediler ![]() ![]() ![]() (Bu sefer) dediler ki: "Rabbine adımıza yalvar da, bize rengini bildirsin ![]() ![]() (Onlar yine:) "Rabbine adımıza yalvar da, bize onun niteliklerini açıklasın ![]() ![]() ![]() Andolsun, senden önceki ümmetlere (peygamberler) gönderdik de onları dayanılmaz zorluk (yoksulluk) ve sıkıntılarla çeviriverdik ![]() ![]() Onlara, zorlu azabımız geldiği zaman yalvarmaları gerekmez miydi? Ama onların kalpleri katılaştı ve şeytan onlara yapmakta olduklarını çekici (süslü) gösterdi ![]() De ki: "Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (açıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: -Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz ![]() Allah'tan başka yalvarıp-yakardıklarına (taptıklarına) sövmeyin; sonra onlar da haddi aşarak bilmeksizin Allah'a söverler ![]() ![]() ![]() Rabbinize yalvara yalvara ve için için dua edin ![]() ![]() Biz hangi memlekete bir peygamber gönderdiysek onun halkı yalvarıp-yakarsınlar diye, mutlaka onları dayanılmaz bir zorluk (yoksulluk) ve sıkıntıyla yakalayıvermişiz ![]() (Musa yalvarıp) Dedi ki: "Rabbim, beni ve kardeşimi bağışla, bizi rahmetine kat ![]() ![]() Rabbini, sabah akşam, yüksek olmayan bir sesle, kendi kendine, ürpertiyle, yalvara yalvara ve için için zikret ![]() ![]() Nimet olarak size ulaşan ne varsa, Allah'tandır, sonra size bir zarar dokunduğunda (yine) ancak O'na yalvarmaktasınız ![]() Allah ile beraber başka bir ilaha yalvarıp-yakarma, sonra azaba uğratılanlardan olursun ![]() Onlar gemiye bindikleri zaman, dini yalnızca O'na 'halis kılan gönülden bağlılar' olarak, Allah'a yalvarıp yakarırlar ![]() ![]() Onları kara gölgeler gibi dalgalar sarıverdiği zaman, dini yalnızca O'na 'halis kılan gönülden bağlılar' olarak Allah'a yalvarıp yakarırlar (dua ederler) ![]() ![]() ![]() Suçlu-günahkarları, Rableri huzurunda başları öne eğilmiş olarak: "Rabbimiz, gördük ve işittik; şimdi bizi (bir kere daha dünyaya) geri çevir, salih bir amelde bulunalım, artık biz gerçekten kesin bilgiyle inananlarız" (diye yalvaracakları zamanı) bir görsen ![]() Firavun dedi ki: "Bırakın beni, Musa'yı öldüreyim de o (gitsin) Rabbine yalvarıp-yakarsın ![]() ![]() YAMAÇ Hani siz vadinin yakın kenarında, onlar uzak yamacındaydılar; kervan ise sizden daha aşağıdaydı ![]() ![]() ![]() ![]() YAPRAK Gaybın anahtarları O'nun katındadır, O'ndan başka hiç kimse gaybı bilmez ![]() ![]() Böylece onları aldatarak düşürdü ![]() ![]() Dedi ki: "O, benim asamdır; ona dayanmakta, onunla davarlarım için ağaçlardan yaprak düşürmekteyim, onda benim için daha başka yararlar da var ![]() Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi, üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp-örtmeye başladılar ![]() ![]() Ve üzerine, sık-geniş yaprakla (kabağa benzer) türden bir ağaç bitirdik ![]() Yapraklı taneler ve güzel kokulu bitkiler ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYARDIM - YARDIMCI Biz yalnızca Sana ibadet eder ve yalnızca Sen'den yardım dileriz ![]() Eğer kulumuza indirdiğimiz (Kur'an)'den şüphedeyseniz, bu durumda, siz de bunun benzeri bir sûre getirin ![]() ![]() Sabır ve namazla yardım dileyin ![]() ![]() Ve hiç kimsenin, hiç kimse adına bir şey ödemeyeceği, hiç kimsenin şefaatinin kabul edilmeyeceği, hiç kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği bir günden sakının ![]() Sonra (yine) siz, birbirinizi öldürüyor, bir bölümünüzü yurtlarından sürüp-çıkarıyor ve günah ve düşmanlıkla aleyhlerinde ittifaklar kuruyor ve size esir olarak geldiklerinde onlarla fidyeleşiyordunuz ![]() ![]() ![]() ![]() İşte bunlar, ahireti verip dünya hayatını satın alanlardır; bundan dolayı azabları hafifletilmez ve kendilerine yardım edilmez ![]() (Yine) Bilmez misin ki, gerçekten göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır ![]() ![]() Sen onların dinlerine uymadıkça, yahudi ve hristiyanlar senden kesinlikle hoşnut olacak değillerdir ![]() ![]() ![]() Ve hiç kimsenin hiç kimse adına bir şey ödeyemeyeceği, hiç kimseden fidye alınmayacağı ve hiç kimsenin şefaatinin kabul edilmeyeceği ve yardım görülmeyeceği bir günden sakının ![]() Ey iman edenler, sabırla ve namazla yardım dileyin ![]() ![]() Yoksa sizden önce gelip-geçenlerin hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle bir yoksulluk, öyle dayanılmaz bir zorluk çattı ve öylesine sarsıldılar ki, sonunda elçi, beraberindeki mü'minlerle; "Allah'ın yardımı ne zaman?" diyordu ![]() ![]() ![]() Onlar, Calut ve ordusuna karşı meydana (savaşa) çıktıklarında, dediler ki: "Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır, adımlarımızı sabit kıl (kaydırma) ve kafirler topluluğuna karşı bize yardım et ![]() Her neyi nafaka olarak infak eder ve adak olarak neyi adarsanız, muhakkak Allah onu bilir ![]() ![]() Allah, hiç kimseye güç yetireceğinden başkasını yüklemez ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karşı karşıya gelen iki toplulukta, sizin için andolsun bir ayet (ibret) vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Onlar, yaptıkları dünyada ve ahirette boşa gitmiş olanlardır ![]() ![]() Mü'minler, mü'minleri bırakıp da kafirleri veliler edinmesinler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim İsa, onlarda inkarı sezince, dedi ki: "Allah için bana yardım edecekler kimdir?" Havariler: "Allah'ın yardımcıları biziz; biz Allah'a inandık, bizim gerçekten müslümanlar olduğumuza şahid ol" dediler ![]() "İnkar edenleri ise, dünyada ve ahirette şiddetli bir azabla azablandıracağım ![]() ![]() Hani Allah peygamberlerden 'kesin bir söz (misak)' almıştı: "Andolsun size Kitap ve hikmetten verip sonra size beraberinizdekini doğrulayan bir elçi geldiğinde, ona kesin olarak iman edecek ve ona yardımda bulunacaksınız ![]() ![]() Onlar size ezadan başka kesinlikle bir zarar veremezler ![]() ![]() ![]() O zaman sizden iki grup, neredeyse 'çözülüp geri çekilmek' istemişti ![]() ![]() ![]() Andolsun, siz güçsüz iken Allah size Bedir'de yardımıyla zafer verdi ![]() ![]() Sen mü'minlere: "Rabbinizin size meleklerden indirilmiş üç bin kişiyle yardım-iletmesi size yetmez mi?" diyordun ![]() Evet, eğer sabrederseniz, sakınırsanız ve onlar da aniden üstünüze çullanıverirlerse, Rabbiniz size meleklerden nişanlı beş bin kişiyle yardım ulaştıracaktır (3/125) Allah bunu (yardımı) size ancak bir müjde olsun ve kalpleriniz bununla tatmin bulsun diye yaptı ![]() ![]() Onların söyledikleri: "Rabbimiz, günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı (bastıkları yerde) sağlamlaştır ve bize kafirler topluluğuna karşı yardım et" demelerinden başka bir şey değildi ![]() Hayır, sizin mevlanız Allah'tır ![]() ![]() Eğer Allah size yardım ederse, artık sizi yenilgiye uğratacak yoktur ve eğer sizi 'yapayalnız ve yardımsız' bırakacak olursa, ondan sonra size yardım edecek kimdir? Öyleyse mü'minler, yalnızca Allah'a tevekkül etsinler ![]() "Rabbimiz, şüphesiz Sen kimi ateşe sokarsan, artık onu 'hor ve aşağılık' kılmışsındır; zulmedenlerin yardımcıları yoktur ![]() Allah, sizin düşmanlarınızı daha iyi bilendir; bir veli (en güvenilir bir dost) olarak Allah yeter, bir yardımcı olarak da Allah yeter ![]() İşte bunlar Allah'ın kendilerini lanetlediğidir ![]() ![]() Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: "Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize katından bir veli (koruyucu sahib) gönder, bize katından bir yardım eden yolla" diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına savaşmıyorsunuz? (4/75) Onlar, kendilerinin inkara sapmaları gibi sizin de inkara sapmanızı istediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne sizin kuruntularınızla, ne de Kitap Ehlinin kuruntularıyla değil ![]() ![]() Gerçekten münafıklar, ateşin en alçak tabakasındadırlar ![]() ![]() Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara kendi fazlından ekleyecektir de ![]() ![]() Ey iman edenler, Allah'ın şiarlarına, haram olan ay'a, kurbanlık hayvanlara, (onlardaki) gerdanlıklara ve Rablerinden bir fazl ve hoşnutluk isteyerek Beyt-i Haram'a gelenlere sakın saygısızlık etmeyin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Andolsun, "Şüphesiz Allah, Meryem oğlu Mesih'tir" diyenler küfre düşmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Andolsun senden önce de elçiler yalanlandı; onlara, yardımımız gelinceye kadar yalanlandıkları ve eziyete uğratıldıkları şeye sabrettiler ![]() ![]() ![]() Musa kavmine: "Allah'tan yardım dileyin ve sabredin ![]() ![]() ![]() ![]() Onlar ki, yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de (geleceği) yazılı bulacakları ümmi haber getirici (Nebi) olan elçiye (Resul) uyarlar; o, onlara marufu (iyiliği) emrediyor, münkeri (kötülüğü) yasaklıyor, temiz şeyleri helal, murdar şeyleri haram kılıyor ve onların ağır yüklerini, üzerlerindeki zincirleri indiriyor ![]() ![]() Oysa (bu şirk koştukları güçler ve nesneler) ne onlara bir yardıma güç yetirebilir, ne kendi nefislerine yardım etmeğe ![]() O'ndan başka taptıklarınız ise size yardıma güç yetiremezler, kendilerine de ![]() Siz Rabbinizden yardım taleb ediyordunuz, O da: "Şüphesiz ben size birbiri ardınca bin melek ile yardım ediciyim" diye cevap vermişti ![]() Allah, bunu, yalnızca bir müjde ve kalblerinizin tatmin bulması için yapmıştı; (yoksa) Allah'ın katından başkasında nusret (zafer ve yardım) yoktur ![]() ![]() Hatırlayın; hani sizler sayıca azdınız ve yeryüzünde zayıf bırakılmıştınız, insanların sizi kapıp-yakalamasından korkuyordunuz ![]() ![]() ![]() Geri dönerlerse, bilin ki gerçekten Allah, sizin mevlanızdır ![]() ![]() O zaman şeytan onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara: "Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım" demişti ![]() ![]() ![]() ![]() Onlar, seni aldatmak isterlerse, şüphesiz Allah sana yeter ![]() ![]() Gerçek şu ki, iman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler ile (hicret edenleri) barındıranlar ve yardım edenler, işte birbirlerinin velisi olanlar bunlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İnkar edenler birbirlerinin velileridir ![]() ![]() İman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda cihad edenler ile (hicret edenleri) barındıranlar ve yardım edenler, işte gerçek mü'min olanlar bunlardır ![]() ![]() Ancak müşriklerden kendileriyle antlaşma imzaladıklarınızdan (antlaşmadan) bir şeyi eksiltmeyenler ve size karşı hiç kimseye yardım etmeyenler başka; artık antlaşmalarını, süresi bitene kadar tamamlayın ![]() ![]() Andolsun, Allah birçok yerlerde ve Huneyn gününde size yardım etti ![]() ![]() ![]() Siz O'na (peygambere) yardım etmezseniz, Allah O'na yardım etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allah'a and içiyorlar ki (o inkar sözünü) söylemediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçek şu ki, göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır; diriltir ve öldürür ![]() ![]() Zulmedenlere eğilim göstermeyin, yoksa size ateş dokunur ![]() ![]() Ve üzerine yalandan kan (sürülmüş) olan gömleğini getirdiler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yardımcılarına dedi ki: "Sermayelerini (erzak bedellerini) yüklerinin içine koyun ![]() ![]() Öyle ki elçiler, umutlarını kesip de, artık onların gerçekten yalanladıklarını sandıkları bir sırada onlara yardımımız gelmiştir; biz kimi dilersek o kurtulmuştur ![]() ![]() İşte böylece biz onu (Kur'an'ı) Arapça bir hüküm olarak indirdik ![]() ![]() Sen, onların hidayet bulmalarını ne kadar tutkuyla istesen de, Allah, şüphesiz saptırdığına hidayet vermez, onlar için yardım edecek yoktur ![]() Sabret; senin sabrın ancak Allah(ın yardımı) iledir ![]() ![]() Sonra onlara karşı size tekrar 'güç ve kuvvet verdik', size mallar ve çocuklarla yardım ettik ve topluluk olarak sizi sayıca çok kıldık ![]() Allah ile beraber başka ilahlar edinme, yoksa kınanmış ve kendi başına (yapayalnız ve yardımcısız) bırakılmış olursun ![]() Haklı bir neden olmaksızın Allah'ın haram kıldığı bir kimseyi öldürmeyin ![]() ![]() ![]() Bu durumda, biz sana, hayatında kat kat, ölümün de kat kat (acısını) tattırırdık; sonra bize karşı bir yardımcı bulamazdın ![]() Ve de ki: "Rabbim, beni (girilecek yere) doğru bir girdirişle girdir ve (çıkarılacak yerden) doğru bir çıkarışla çıkar ve katından bana yardımcı bir kuvvet ver ![]() Ve de ki: "Övgü (hamd), çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da (ihtiyacı) bulunmayan Allah'adır ![]() ![]() Ve de ki: "Hak Rabbinizdendir; artık dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin ![]() ![]() ![]() ![]() Allah'ın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi ![]() İşte burada (bu durumda) velayet (yardımcılık, dostluk) hak olan Allah'a aittir ![]() ![]() Göklerin ve yerin yaratılışında da, kendi nefislerinin yaratılışında da Ben onları şahid tutmadım ![]() ![]() Dedi ki: "Rabbimin beni kendisinde sağlam bir iktidarla yerleşik kıldığı (güç, nimet ve imkan), daha hayırlıdır ![]() ![]() De ki: "Rabbimin sözleri(ni yazmak) için deniz mürekkep olsa ve yardım için bir benzerini (bir o kadarını) dahi getirsek, Rabbimin sözleri tükenmeden önce, elbette deniz tükeniverirdi ![]() "Doğrusu ben, arkamdan gelecek yakınlarım adına korkuya kapıldım, benim karım da bir kısır (kadın)dır ![]() ![]() "Ailemden bana bir yardımcı kıl," (20/29) O inkar edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtemeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi ![]() Yoksa bize karşı kendilerini, engelleyerek koruyabilecek ilahları mı var? Onların kendi nefislerine bile yardıma güçleri yetmez ve onlar bizden yakınlık bulamazlar ![]() Dediler ki: "Eğer (bir şey) yapacaksanız, onu yakın ve ilahlarınıza yardımda bulunun ![]() Ve ayetlerimizi yalanlayan kavimden 'ona yardım edip-öcünü aldık' ![]() ![]() (Ya da) Zararı, yararından daha yakın olana tapar; ne kötü yardımcı ve ne kötü yoldaştır ![]() Kim, Allah'ın ona, dünyada ve ahirette kesin olarak yardım etmeyeceğini sanıyorsa, göğe bir araç uzatsın sonra kesiversin de bir bakıversin, kurduğu düzen, onun öfkesini giderebilecek mi? (22/15) Kendilerine zulmedilmesi dolayısıyla, onlara karşı savaş açılana (mü'minlere, savaşma) izni verildi ![]() ![]() Onlar, yalnızca; "Rabbimiz Allah'tır" demelerinden dolayı, haksız yere yurtlarından sürgün edilip çıkarıldılar ![]() ![]() ![]() ![]() İşte böyle; her kim kendisine yapılan haksızlığın benzeriyle karşılık verir, sonra aleyhine 'azgınlık ve saldırıda' bulunulursa, Allah, mutlaka ona yardım eder ![]() ![]() Onlar, Allah'ı bırakıp da (Allah'ın) kendisine bir delil indirmediği ve haklarında (hiç bir) bilgileri olmayan şeylere tapıyorlar ![]() ![]() Allah adına gerektiği gibi cihad edin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Rabbim" dedi (Nuh) ![]() ![]() (Peygamber) Dedi ki: "Rabbim, beni yalanlamalarına karşı bana yardım et ![]() Biz onların hayırlarına koşuyoruz (veya yardım ediyoruz)? Hayır, onlar şuurunda değiller ![]() Bugün feryad etmeyin, çünkü bizden yardım göremezsiniz ![]() İnkar edenler dediler ki: "Bu (Kur'an) olsa olsa ancak onun uydurduğu bir yalandır, kendisi düzüp uydurmuş ve ona bir başka topluluk da yardımda bulunmuştur ![]() ![]() "İşte (ilahlarınız) sizin söylediklerinizi yalanladılar; bundan böyle (azabı) ne geri çevirmeye gücünüz yetebilir, ne de bir yardıma ![]() ![]() "Çünkü o, gerçekten bana geldikten sonra beni zikirden (Kur'an'dan) saptırmış oldu ![]() ![]() İşte böyle; biz, her peygambere suçlu-günahkarlardan bir düşman kıldık ![]() ![]() Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik ve onunla birlikte kardeşi Harun'u yardımcı kıldık ![]() "Allah'ın dışında olan (ilah)lar; size yardımları dokunuyor mu, veya kendilerine yardımları oluyor mu? (26/93) "Bildiğiniz şeylerle size yardım edenden korkup-sakının ![]() "Size hayvanlar, çocuklar (vererek) yardım etti ![]() "Bahçeler ve pınarlar da ![]() (Elçi hediyelerle) Süleyman'a geldiği zaman: "Sizler bana mal ile yardımda mı bulunmak istiyorsunuz? Allah'ın bana verdiği, size verdiğinden daha hayırlıdır; hayır, siz, hediyenizle sevinip öğünebilirsiniz" dedi ![]() (Musa) Halkının haberi olmadığı bir zamanda şehre girdi, orda kavga etmekte olan iki adam buldu; bu kendi taraftarlarından, şu da düşmanlarından ![]() ![]() ![]() ![]() Böylece şehirde korku içinde (çevreyi) gözetleyerek sabahladı ![]() ![]() ![]() "Ve kardeşim Harun; dil bakımından o benden daha düzgün konuşmaktadır, onu da benimle birlikte bir yardımcı olarak gönder, beni doğrulasın ![]() ![]() Biz, onları ateşe çağıran önderler kıldık; kıyamet günü yardım görmezler ![]() Sonunda onu da, konağını da yerin dibine geçirdik ![]() ![]() ![]() İnsanlardan öylesi vardır ki, "Allah'a iman ettik" der; fakat Allah uğruna eziyet gördüğü zaman, insanların (kendisine yönelttikleri işkence ve) fitnesini Allah'ın azabıymış gibi sayar; ama Rabbinden 'bir yardım ve zafer' gelirse, andolsun: "Biz gerçekten sizlerle birlikteydik" demektedirler ![]() Siz yerde ve gökte (Allah'ı) aciz bırakamazsınız ![]() ![]() (İbrahim) Dedi ki: "Siz gerçekten, Allah'ı bırakıp dünya hayatında aranızda bir sevgi-bağı olarak putları (ilahlar) edindiniz ![]() ![]() ![]() Dedi ki: "Rabbim, fesat çıkaran (bu) kavme karşı bana yardım et ![]() Allah'ın yardımıyla ![]() ![]() ![]() Hayır, zulmedenler, hiç bir bilgiye dayanmaksızın kendi heva (istek ve tutku)larına uymuşlardır ![]() ![]() Andolsun, biz senden önce kendi kavimlerine elçiler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece biz de suçlu günahkarlardan intikam aldık ![]() ![]() Allah; gökleri, yeri ve ikisi arasında olanları altı günde yarattı, sonra arşa istiva etti ![]() ![]() De ki: "Size bir kötülük isteyecek olsa sizi Allah'tan koruyacak, veya size bir rahmet isteyecek olsa (buna engel olacak) kimdir?" Onlar, kendileri için Allah'ın dışında ne bir veli, ne bir yardımcı bulamazlar ![]() Allah, inkar edenleri kin ve öfkeleriyle geri çevirdi, onlar hiç bir hayra varamadılar ![]() ![]() ![]() Orda ebedi olarak kalıcıdırlar ![]() ![]() İçinde onlar (şöyle) çığlık atarlar: "Rabbimiz, bizi çıkar, yaptığımızdan başka salih bir amelde bulunalım ![]() ![]() ![]() Yardım görürler umuduyla, Allah'tan başka ilahlar edindiler ![]() Onların (o ilahların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir ![]() (Onlara seslenilir:) "Ne oluyor size, birbirinizle (dünyada olduğu gibi) yardımlaşmıyorsunuz?" (37/25) Onlara yardım ettik, böylece üstün gelenler oldular ![]() Gerçekten onlar, muhakkak nusret (yardım ve zafer) bulacaklardır ![]() Azab size gelip çatmadan evvel, Rabbinize yönelip-dönün ve O'na teslim olun ![]() ![]() "Ey Kavmim, bugün mülk sizindir, yeryüzünde hüküm sahibi kimselersiniz ![]() ![]() Şüphesiz biz elçilerimize ve iman edenlere, dünya hayatında ve şahidlerin (şahidlik için) duracakları gün elbette yardım edeceğiz ![]() Böylece biz de onlara dünya hayatında aşağılanma azabını taddırmak için, o uğursuz (felaketler yüklü) günlerde üzerlerine 'kulakları patlatan bir kasırga' gönderdik ![]() ![]() ![]() Eğer Allah dileseydi, onları her halde tek bir ümmet kılardı ![]() ![]() ![]() Siz yeryüzünde (O'nu) aciz bırakacak değilsiniz ![]() ![]() Onların Allah'ın dışında kendilerine yardım edecek velileri yoktur ![]() ![]() O gün, bir dost dosttan herhangi bir şeyle yarar sağlayamaz ![]() ![]() Denildi ki: "Bugününüzle karşılaşmayı unuttuğunuz gibi, biz de sizi bugün unutuyoruz ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YBu durumda, Allah'ı bırakıp yakınlık (sağlamak) için edindikleri ilahlar, onlara yardım etselerdi ya ![]() ![]() ![]() Ey iman edenler, eğer siz Allah'a (Allah adına İslama ve müslümanlara) yardım ederseniz, O da size yardım eder ve sizin ayaklarınızı sağlamlaştırır ![]() Seni sürüp-çıkaran memleketinden kuvvet bakımından daha üstün nice memleketler vardı ki, biz onları yıkıma uğrattık da kendileri için hiç bir yardımcı yoktu ![]() Ve Allah, sana 'üstün ve onurlu' bir zaferle yardım etsin ![]() Kafir olanlar, sizinle savaşmış olsalardı, arkalarını dönüp kaçarlardı; sonra, ne bir veli (koruyucu dost), ne bir yardımcı bulamazlardı ![]() Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne yardım bulabildiler ![]() O gün, ne hileli-düzenleri kendilerine herhangi bir şeyle yarar sağlayacak, ne yardım görecekler ![]() "Biz, 'birbiriyle yardımlaşıp öcünü alan' bir toplumuz" mu diyorlar? (54/44) Andolsun, Biz elçilerimizi apaçık belgelerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik ![]() ![]() ![]() (Bundan başka bu mallar,) Hicret eden fakirleredir ki, onlar, Allah'tan bir fazl (lütuf ve ihsan) arayıp, Allah'a ve O'nun Resûlü'ne yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından sürülüp-çıkarılmışlardır ![]() ![]() Münafıklık edenleri görmüyor musun ki, Kitap Ehlinden inkar eden kardeşlerine derler ki: "Andolsun, eğer siz (yurtlarınızdan) çıkarılacak olursanız, mutlaka biz de sizinle birlikte çıkarız ve size karşı olan hiç kimseye, hiç bir zaman itaat etmeyiz ![]() ![]() ![]() Andolsun, (yurtlarından) çıkarılacak olurlarsa onlarla birlikte çıkmazlar ![]() ![]() ![]() Ve seveceğiniz bir başka (nimet) daha var: Allah'tan 'yardım ve zafer (nusret)' ve yakın bir fetih ![]() ![]() Ey iman edenler, Allah'ın yardımcıları olun: Meryem oğlu İsa'nın havarilere: "Allah'a (yönelirken) benim yardımcılarım kimlerdir?" demesi gibi ![]() ![]() ![]() ![]() Allah, yeminlerinizin (keffaretle) çözülmesini size farz (veya meşru) kıldı ![]() ![]() ![]() Rahmana karşı size yardım edecek olan kimmiş? Şu sizin ordunuz mu? Kafirler yalnızca bir gurur (kesin bir aldanış) içindedirler ![]() "Size mallar ve çocuklarla yardımda bulunsun ![]() ![]() Bunlar, hataları dolayısıyla suda boğuldular, sonra ateşe sokuldular ![]() ![]() Sonunda onlar, kendilerine vadedileni gördükleri zaman, yardımcı olmak bakımından kim daha zayıfmış ve sayı bakımından kim daha azmış artık öğrenmiş olacaklardır ![]() Sonunda (yardımcı güçlerini) topladı, seslendi; (79/23) Artık onun ne gücü vardır, ne yardımcısı ![]() İşte (şu) namaz kılanların vay haline, (107/4) Ki onlar, namazlarında yanılgıdadırlar, (107/5) Onlar gösteriş yapmaktadırlar, (107/6) Ve 'ufacık bir yardımı (veya zekatı) da' engellemektedirler ![]() Allah'ın yardımı ve fetih geldiği zaman, (110/1) YARIŞ Herkesin (her toplumun) yüzünü çevirdiği bir yön vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Bunlar, Allah'a ve ahiret gününe iman eder, maruf olanı emreder, münker olandan sakındırır ve hayırlarda yarışırlar ![]() ![]() Rabbinizden olan mağfiret ve eni göklerle yer kadar olan cennete (kavuşmak için) yarışın; o, muttakiler için hazırlanmıştır ![]() Ey iman edenler, sabredin ve sabırda yarışın, (sınırlarda) nöbetleşin ![]() ![]() ![]() Sana da (Ey Muhammed,) önündeki kitap(lar)ı doğrulayıcı ve ona 'bir şahid-gözetleyici' olarak Kitab'ı (Kur'an'ı) indirdik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dediler ki: "Ey Babamız, gerçek şu ki, biz gittik, yarışıyorduk ![]() ![]() ![]() ![]() Onun duasına icabet ettik, kendisine Yahya'yı armağan ettik, eşini de doğurmaya elverişli kıldık ![]() ![]() ![]() İşte onlar, hayırlarda yarışmaktadırlar ve onlar bundan dolayı öne geçmektedirler ![]() Sonra Kitabı kullarımızdan seçtiklerimize miras kıldık ![]() ![]() ![]() Yarışıp öne geçenler de, öne geçmiş öncülerdir ![]() Öncü olarak yarışıp geçenlere, (79/4) Boyları birbiriyle yarışan ve içiçe girmiş ağaçlı bahçeler ![]() Ki onun sonu misktir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYASAK Andolsun, sizden cumartesi (günü) yasağı çiğneyenleri elbette biliyorsunuz ![]() ![]() Size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin kusurlarınızı örteriz ve sizi 'onurlu-üstün' bir makama sokarız ![]() Onlar ki, yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de (geleceği) yazılı bulacakları ümmi haber getirici (Nebi) olan elçiye (Resul) uyarlar; o, onlara marufu (iyiliği) emrediyor, münkeri (kötülüğü) yasaklıyor, temiz şeyleri helal, murdar şeyleri haram kılıyor ve onların ağır yüklerini, üzerlerindeki zincirleri indiriyor ![]() ![]() Dedi ki: "Ey kavmim görüşünüz nedir söyler misiniz? Ya ben Rabbimden apaçık bir belge üzerinde isem ve O da beni kendisinden güzel bir rızık ile rızıklandırmışsa? Ben, size yasakladığım şeylere (kendim sahiplenmek suretiyle) size aykırı düşmek istemiyorum ![]() ![]() ![]() Melekleri görecekleri gün, suçlu-günahkarlara bir müjde yoktur ![]() ![]() Kesilip-eksilmeyen ve yasaklanmayan (meyveler) ![]() YASTIK Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar ![]() Dizi dizi yastıklar, (88/15) YAŞLANMAK O'dur ki, sizi topraktan, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo) yarattı; sonra sizi bir bebek olarak çıkarmakta, sonra güçlü (erginlik) çağınıza erişmeniz, sonra da yaşlanmanız için size (belli bir ömür vermektedir) ![]() ![]() YAŞLI Dediler ki: "Ey Vezir, gerçek şu ki, bunun yaşlı (ve) büyük bir babası var; onun yerine bizden birisini alıkoy ![]() ![]() Rabbin, O'ndan başkasına kulluk etmemenizi ve anne-babaya iyilikle-davranmayı emretti ![]() ![]() Demişti ki: "Rabbim, şüphesiz benim kemiklerim gevşedi ve baş, yaşlılık aleviyle tutuştu; ben sana dua etmekle mutsuz olmadım ![]() Dedi ki: "Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? Ben de yaşlılığın son basamağındayım ![]() Allah, sizi bir za'ftan yarattı, sonra (bu) za'fın ardından bir kuvvet kıldı, sonra bu kuvvetin ardından da bir za'f ve yaşlılık verdi ![]() ![]() ![]() Geride bırakılanlar arasında bir yaşlı kadın dışında ![]() Böylece karısı çığlıklar kopararak geldi ve yüzüne vurarak: "Kısır, yaşlı bir kadın (mı doğum yapacakmış)? dedi ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYATAK Ona: "Allah'tan kork" denildiğinde, büyüklük gururu onu günaha sürükler, kuşatır ![]() ![]() İnkâr edenlere de ki: "Yakında yenilgiye uğratılacaksınız ve toplanıp cehenneme sürüleceksiniz ![]() ![]() (Bu) Az bir yarar(lanma)dır ![]() ![]() Allah'ın, bazısını bazısına üstün kılması ve onların kendi mallarından harcaması nedeniyle erkekler, kadınlar üzerinde 'sorumlu gözeticidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Melekler kendi nefislerine zulmedenlerin hayatına son verecekleri zaman derler ki: "Nerde idiniz?" Onlar: "Biz, yeryüzünde zayıf bırakılmışlar (müstaz'aflar) idik ![]() ![]() ![]() ![]() Kim kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan sonra, elçiye muhalefet ederse ve mü'minlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü şeyde bırakırız ve cehenneme sokarız ![]() ![]() ![]() Onlar için cehennemden yataklar ve üstlerine örtüler vardır ![]() ![]() Kim onlara böyle bir günde -yine savaşmak için bir yana çekilen ya da bir başka bölüğe katılmak için yer tutanın dışında- arkasını çevirirse, gerçekten o, Allah'tan bir gazaba uğramıştır ve onun barınma yeri cehennemdir ![]() ![]() Ey Peygamber, kâfirlerle ve münafıklarla cihad et ve onlara karşı sert ve caydırıcı davran ![]() ![]() ![]() İnsana bir zarar dokunduğunda, yan yatarken, otururken ya da ayaktayken bize dua eder; zararını üstünden kaldırdığımız zaman ise, sanki kendisine dokunan zarara bizi hiç çağırmamış gibi döner-gider ![]() ![]() Allah, her dişinin neyi yüklendiğini (neye hamile kaldığını) ve döl yataklarının neyi eksiltip neyi eklediğini bilir ![]() ![]() Onların yanları (gece namazına kalkmak için) yataklarından uzaklaşır ![]() ![]() Cehennem; onlar oraya girerler; ne kötü bir yataktır o ![]() Bir damla sudan (döl yatağına) meni döküldüğü zaman ![]() Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYATSI Ey iman edenler, sağ ellerinizin malik olduğu ile sizden olup da henüz erginlik çağına ermemiş olan (çocuk)lar, (odalarınıza girmek için şu) üç vakitte izin istesinler: Sabah namazından önce, öğleyin üstünüzü çıkardığınız vakit ve yatsı namazından sonra ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() YAYA Eğer korkarsanız, yaya veya binekte iken kılın ![]() ![]() Onlardan güç yetirdiklerini sesinle sarsıntıya uğrat, atlıların ve yayalarınla onların üstüne yaygarayı kopar, mallarda ve çocuklarda onlara ortak ol ve onlara çeşitli vaadlerde bulun ![]() ![]() İnsanlar içinde haccı duyur; gerek yaya, gerekse uzak yollardan (derin vadilerden) gelen yorgun düşmüş develer üstünde sana gelsinler ![]() YAYGARA Onlardan güç yetirdiklerini sesinle sarsıntıya uğrat, atlıların ve yayalarınla onların üstüne yaygarayı kopar, mallarda ve çocuklarda onlara ortak ol ve onlara çeşitli vaadlerde bulun ![]() ![]() İnkar edenler dediler ki: "Bu Kur'an'ı dinlemeyin ve onda (okunurken) yaygaralar koparın ![]() ![]() YAYGI Allah, yeri sizin için bir yaygı kıldı ![]() Ve serilmiş yaygılar ![]() YAZICI Artık kim, bir mü'min olarak salih amellerde bulunursa, onun çabası için (karşılık olarak) küfran (nankörlük) yoktur ![]() ![]() Onun sağında ve solunda oturan iki yazıcı kaydederlerken (50/17) 'Şerefli-üstün' yazıcılar ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#10 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYECÜC MECÜC Dediler ki: "Ey Zu'l-Karneyn gerçekten Ye'cuc ve Me'cuc yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyorlar bizimle onlar arasında bir sed inşa etmen için sana vergi verelim mi?" (18/94) Yecuc ve Mecuc (un sedleri) açıldığında onlar her bir tepeden akın ederler; (21/96) YEĞUS Ve dediler ki: Kendi ilahlarınızı bırakmayın; bırakmayın ne Vedd'i, ne Suva'ı, ne Yeğus'u, ne Ye'uk'u ve ne de Nesr'i ![]() YEMEK Siz (ise şöyle) demiştiniz: "Ey Musa, biz bir çeşit yemeğe katlanmayacağız, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmısak, mercimek ve soğan çıkarsın ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birbirinizin mallarını haksızlıkla yemeyin ve bile bile günahla insanların mallarından bir bölümünü yemeniz için onları hakimlere aktarmayın ![]() Ey iman edenler, faizi kat kat arttırılmış olarak yemeyin ![]() ![]() Yetimlere mallarını verin ve murdar olanla temiz olanı değiştirmeyin ![]() ![]() ![]() Yetimleri, nikaha erişecekleri çağa kadar deneyin; şayet kendilerinde bir (rüşd) olgunlaşma gördünüz mü, hemen onlara mallarını verin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ey iman edenler, mallarınızı, sizden karşılıklı anlaşmadan (doğan) bir ticaretten başka haksız 'nedenler ve yollarla' (batılca) yemeyin ![]() ![]() ![]() Ondan nehyedildikleri halde faiz almaları ve insanların mallarını haksız yere yemeleri nedeniyle (öyle yaptık ![]() ![]() Bugün size temiz olan şeyler helal kılındı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Meryem oğlu Mesih, yalnızca bir elçidir ![]() ![]() ![]() Deniz avı ve onu yemek size ve (yeryüzünde) dolaşanlara bir yarar olarak helal kılındı ![]() ![]() ![]() (Bu sefer Havariler:) "Ondan yemek istiyoruz, kalplerimiz tatmin olsun, senin de gerçekten bize doğru söylediğini bilelim ve buna şahidlerden olalım" demişlerdi ![]() Üzerinde Allah'ın isminin anılmadığı şeyi yemeyin; çünkü bu fısk'tır (yoldan çıkıştır) ![]() ![]() ![]() Dedi ki: "Sizin onu götürmeniz gerçekten beni üzer ve siz ondan habersiz iken onu kurdun yemesinden korkuyorum ![]() Onunla birlikte iki genç de zindana girmişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dedi ki: "Size rızıklanacağınız bir yemek gelecek olsa, ben mutlaka size daha gelmeden önce onun ne olduğunu haber veririm ![]() ![]() ![]() Ve hayvanları da yarattı; sizin için onlarda ısınma ve yararlar vardır ve onlardan yemektesiniz ![]() Denizi de sizin emrinize veren O'dur, ondan taze et yemektesiniz ve giyiminizde ondan süs-eşyaları çıkarmaktasınız ![]() ![]() ![]() (Varmaları gereken yere gelip) Geçtiklerinde (Musa) genç-yardımcısına dedi ki: "Yemeğimizi getir bize, andolsun, bu yaptığımız-yolculuktan gerçekten yorulduk ![]() (Yine) Böylece ikisi yola koyuldu ![]() ![]() ![]() ![]() Biz onları, yemek yemez cesetler kılmadık ve onlar ölümsüz değillerdi ![]() Böylelikle, bununla size hurmalıklardan, üzümlüklerden bahçeler-bağlar geliştirdik, içlerinde çok sayıda yemişler vardır; sizler onlardan yemektesiniz ![]() Gerçekten hayvanlarda da sizin için bir ders (ibret) vardır; karınlarının içinde olanlardan size içirmekteyiz ve onlarda sizin için daha birçok yararlar var ![]() ![]() Kendi kavminden, inkâr edip ahirete kavuşmayı yalanlayan ve kendilerine, dünya hayatında refah verdiğimiz önde gelenler dedi ki: "Bu, sizin benzeriniz olan bir beşerden başkası değildir, kendisi de sizin yediklerinizden yemekte ve içtiklerinizden içmektedir ![]() Kör olana güçlük yoktur, topal olana güçlük yoktur, hasta olana da güçlük yoktur; sizin için de, gerek kendi evlerinizden, gerekse babalarınızın evlerinden, annelerinizin evlerinden, erkek kardeşlerinizin evlerinden, kız kardeşlerinizin evlerinden, amcalarınızın evlerinden, halalarınızın evlerinden, dayılarınızın evlerinden, teyzelerinizin evlerinden, anahtarına malik olduğunuz (yerlerden) ya da dostlarınızın (evlerin)den yemenizde bir güçlük yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() Dediler ki: "Bu elçiye ne oluyor ki, yemek yemekte ve pazarlarda dolaşmaktadır? Ona, kendisiyle birlikte uyarıcı olacak bir melek indirilmesi gerekmez miydi?" (25/7) Ya da kendisine bir hazinenin bırakılması veya (ürünlerinden) yemekte olduğu bir bahçesi olması (gerekmez miydi)?" Zulmedenler dedi ki: "Siz olsa olsa, ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz ![]() Senden önce gönderdiklerimizden, gerçekten yemek yiyen ve pazarlarda gezen (elçi)lerden başkasını göndermiş değiliz ![]() ![]() ![]() Görmüyorlar mı; biz, suyu çorak toprağa sürüyoruz da onunla ekin bitiriyoruz; ondan hayvanları, kendileri yemektedir? Yine de görmüyorlar mı? (32/27) Ey iman edenler (rastgele) Peygamberin evlerine girmeyin, (Bir başka iş için girmişseniz ille de) yemek vaktini beklemeyin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Böylece onun (Süleymanın) ölümüne karar verdiğimiz zaman, ölümünü, onlara, asasını yemekte olan bir ağaç kurdundan başkası haber vermedi ![]() ![]() Ölü toprak kendileri için bir ayettir; biz onu dirilttik, ondan taneler çıkarttık, böylelikle ondan yemektedirler ![]() Onun ürünlerinden ve kendi ellerinin yaptıklarından yemeleri için ![]() Bunun üzerine onların ilahlarına sokulup: "Yemek yemiyor musunuz?" dedi ![]() Allah O'dur ki, kimine binmeniz, kiminden yemeniz için size (bir yarar olmak üzere) davarları var etti ![]() Günahkar olanın yemeğidir ![]() Şüphesiz Allah, iman edip salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan cennetlere sokar ![]() ![]() Ey iman edenler, zandan çok kaçının; çünkü zannın bir kısmı günahtır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Derken onlara yaklaştırıp (ikram etti); "Yemez misiniz?" dedi ![]() (Onlar yemeyince) Bunun üzerine içine bir tür korku düştü ![]() ![]() Yoksula yemek vermeye destekçi olmazdı ![]() İrin ve kan karışımından başka bir yemek yoktur ![]() Bunu da, hata edenlerden başkası yemez ![]() Boğazı tıkayıp kalan bir yemek ve acı bir azab vardır ![]() Kendileri, ona duydukları sevgiye rağmen yemeği, yoksula, yetime ve esire yedirirler ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#11 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYEMİN Bir de yeminlerinizi bahane ederek; iyilik yapmanız, sakınmanız ve insanların arasını düzeltmenize Allah'ı engel kılmayın ![]() ![]() Allah sizi, yeminlerinizdeki 'rastgele söylemelerinizden, boş, amaçsız sözler'den dolayı sorumlu tutmaz; fakat kalplerinizin kazandıklarından dolayı sorumlu tutar ![]() ![]() Kadınlarından uzaklaşmaya yemin edenler için dört ay bekleme süresi vardır ![]() ![]() Allah'ın ahdini ve yeminlerini az bir değere karşılık satanlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anne-babanın ve yakınların geride bıraktıklarından ve her birine mirasçılar kıldık ![]() ![]() ![]() Öyleyse, nasıl olur da, kendi ellerinin sundukları sonucu, onlara bir musibet isabet eder, sonra sana gelerek: "Kuşkusuz, biz iyilikten ve uzlaştırmaktan başka bir şey istemedik" diye Allah'a yemin ederler? (4/62) İman edenler: "Olanca yeminleriyle elbette sizlerle birlik olduklarına ilişkin Allah'a yemin edenler bunlar mıdır? Onların bütün yapıp-ettikleri boşa çıkmıştır, böylece hüsrana uğrayanlar olmuşlardır ![]() ![]() Allah sizi, yeminlerinizdeki 'rastgele söylemelerinizden, boş sözlerden' dolayı sorumlu tutmaz, ancak yeminlerinizle bağladığınız sözlerden dolayı sizi sorumlu tutar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ey iman edenler, sizden birinize ölüm gelip çattığı zaman, vasiyet hazırlanışında, aranızda içinizden adaletli iki kişiyi (şahid tutun ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eğer o ikisi aleyhinde kesin olarak günahı hak ettiklerine ilişkin bilgi sahibi olunursa, bu durumda haksızlığa uğrayanlardan iki kişi -ki bunlar buna daha hak sahibidirler- öbürlerinin yerine geçerler ve: "Bizim şehadetimiz o ikisinin şehadetinden şüphesiz daha doğrudur ![]() ![]() Bu, gerektiği gibi şahidliği yapmalarına veya yeminlerinden sonra yeminlerin reddedilmesinden korkmalarına daha yakındır ![]() ![]() ![]() Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler ![]() Ve: "Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti ![]() Kendilerine Allah'ın bir rahmet eriştirmeyeceğine yemin ettiğiniz kimseler bunlar mıydı? (Cennettekilere de) Girin cennete ![]() ![]() Ve eğer antlaşmalardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hınç besleyip-saldırırlarsa, bu durumda küfrün önderleriyle çarpışın ![]() ![]() Yeminlerini bozan, elçiyi (yurdundan) sürmeye çabalayan ve sizinle ilk defa (savaşa) başlayan bir toplulukla savaşmaz mısınız? Korkuyor musunuz onlardan? Eğer inanıyorsanız, kendisinden korkmanıza Allah daha layıktır ![]() Eğer yakın bir yarar ve orta bir sefer olsaydı, onlar mutlaka seni izlerlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçekten sizden olduklarına dair Allah adına yemin ederler ![]() ![]() ![]() Sizi hoşnut kılmak için Allah'a yemin ederler; oysa mü'min iseler, hoşnut kılınmaya Allah ve elçisi daha layıktır ![]() Kendilerinden hoşnut olmanız için size yemin ederler ![]() ![]() Zarar vermek, inkârı (pekiştirmek), mü'minlerin arasını ayırmak ve daha önce Allah'a ve elçisine karşı savaşanı gözlemek için mescid edinenler ve: "Biz iyilikten başka bir şey istemedik" diye yemin edenler (var ya,) Allah onların şüphesiz yalancı olduklarına şahidlik etmektedir ![]() Olanca yeminleriyle: "Öleni Allah diriltmez" diye yemin ettiler ![]() ![]() Ahidleştiğiniz zaman, Allah'ın ahdini yerine getirin, pekiştirdikten sonra yeminleri bozmayın; çünkü Allah'ı üzerinize kefil kılmışsınızdır ![]() ![]() Bir ümmet diğer bir ümmetten (sayıca ve malca) daha gelişkindir diye, yeminlerinizi kendi aranızda bir bozuculuk unsuru yaparak, ipini kuvvetle eğirdikten sonra bozup-çözen (kadın) gibi olmayın ![]() ![]() ![]() Yeminlerinizi kendi aranızda, bir bozuculuk unsuru edinmeyin; sonra sapasağlam basan ayak kayar ve Allah'ın yolundan alıkoyduğunuz için kötülüğü tadarsınız ![]() ![]() Allah'ın ahdini ucuz bir değere karşılık satmayın ![]() ![]() Kendi eşlerine (zina suçu) atan ve kendileri dışında şahidleri bulunmayanlar ise, onlardan da her birinin şahidliği, Allah adına dört (kere yemin) ile kendisinin hiç şüphesiz doğru söyleyenlerden olduğuna şahidlik etmektir ![]() Beşinci (yemini) ise, eğer yalan söyleyenlerdense, Allah'ın lanetinin muhakkak kendi üzerinde olması(nı kabul etmesi)dir ![]() Onun (kadının) da dört kere Allah adına (yeminle) onun (kocasının) hiç şüphesiz yalan söyleyenlerden olduğuna şahidlik etmesi kendisinden cezayı uzaklaştırır ![]() Beşinci (yemini) ise, eğer o (kocası) doğru söylüyor ise, Allah'ın gazabının muhakkak kendi üzerinde olması(nı kabul etmesi)dır ![]() Yeminlerinin olanca gücüyle Allah'a and içtiler; eğer sen onlara emredersen (savaşa) çıkacaklar diye ![]() ![]() ![]() Allah, bir adamın kendi (göğüs) boşluğu içinde iki kalp kılmadı ve kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptığınız (zıharda bulunduğunuz) eşlerinizi sizin anneleriniz yapmadı, evlatlıklarınızı da sizin (öz) çocuklarınız saymadı ![]() ![]() ![]() Yeminlerinin olanca güçleriyle, kendilerine bir uyarıcı-korkutucu gelecek olsa, ümmetlerinin herhangi birinden mutlaka daha doğru olacaklarına dair, Allah'a and içtiler ![]() ![]() "Ashab-ı Yemin", ne (kutludur o) "Ashab-ı Yemin ![]() "Ashab-ı Yemin" olanlar için ![]() Hayır, yıldızların yer (mevki)lerine yemin ederim ![]() Şüphesiz bu, eğer bilirseniz gerçekten büyük bir yemindir ![]() Ve eğer "Ashab-ı Yemin"den ise, (56/90) Artık, "Ashab-ı Yemin"den selam sana ![]() Allah'ın kendilerine karşı gazablandığı bir kavmi veli (dost ve müttefik) edinenleri görmedin mi? Onlar, ne sizdendirler, ne onlardan ![]() ![]() Onlar, yeminlerini bir siper edindiler, böylece Allah'ın yolundan alıkoydular ![]() ![]() Onların tümünü Allah'ın dirilteceği gün, sizlere yemin ettikleri gibi O'na da yemin edeceklerdir ve kendilerinin bir şey üzerine olduklarını sanacaklardır ![]() ![]() Onlar, yeminlerini bir siper edinip Allah'ın yolundan alıkoydular ![]() ![]() Allah, yeminlerinizin (keffaretle) çözülmesini size farz (veya meşru) kıldı ![]() ![]() ![]() Şunların hiçbirine itaat etme: Yemin edip duran, aşağılık, (68/10) Yoksa sizin için üzerimizde kıyamete kadar sürüp gidecek bir yemin mi var ki siz ne hüküm verirseniz o, mutlaka sizin kalacak, diye ![]() Hayır; gördüklerinize yemin ederim, (69/38) Artık, doğuların ve batıların Rabbine yemin ederim; Biz gerçekten güç yetireniz; (70/40) Ancak Ashab-ı Yemin (sağ ehli) hariç ![]() Artık hayır; yemin ederim (gündüz) sinip (gece) dönen (gezegen)lere, (81/15) Yoo, şafak-vaktine yemin ederim, (84/16) Bunlarda, akıl sahibi olan için bir yemin var, değil mi? (89/5) Hayır; bu şehre yemin ederim, (90/1) |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#12 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYEMİNİ BOZMAK Ahidleştiğiniz zaman Allah'ın ahdini yerine getirin pekiştirdikten sonra yeminleri bozmayın; çünkü Allah'ı üzerinize kefil kılmışsınızdır ![]() ![]() Bir ümmet diğer bir ümmetten (sayıca ve malca) daha gelişkindir diye yeminlerinizi kendi aranızda bir bozuculuk unsuru yaparak ipini kuvvetle eğirdikten sonra bozup-çözen (kadın) gibi olmayın ![]() ![]() ![]() YEMİNİN KEFARETİ Allah sizi yeminlerinizdeki 'rastgele söylemelerinizden boş sözlerden' dolayı sorumlu tutmaz ancak yeminlerinizle bağladığınız sözlerden dolayı sizi sorumlu tutar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() YEMİŞ Takva sahiplerine vadedilen cennet; onun altından ırmaklar akar, yemişleri ve gölgelikleri süreklidir ![]() ![]() Rabbinin izniyle her zaman yemişini verir ![]() ![]() İki bağ da yemişlerini vermiş, ondan (verim bakımından) hiçbir şeyi noksan bırakmamış ve aralarında bir ırmak fışkırtmıştık ![]() Böylelikle, bununla size hurmalıklardan, üzümlüklerden bahçeler-bağlar geliştirdik, içlerinde çok sayıda yemişler vardır; sizler onlardan yemektesiniz ![]() Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arim selini gönderdik ![]() ![]() YENİLGİ Böylece onları, Allah'ın izniyle yenilgiye uğrattılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İnkâr edenlere de ki: "Yakında yenilgiye uğratılacaksınız ve toplanıp cehenneme sürüleceksiniz ![]() ![]() Eğer Allah size yardım ederse, artık sizi yenilgiye uğratacak yoktur ve eğer sizi 'yapayalnız ve yardımsız' bırakacak olursa, ondan sonra size yardım edecek kimdir? Öyleyse mü'minler, yalnızca Allah'a tevekkül etsinler ![]() Rum (orduları) yenilgiye uğradı ![]() Yakın bir yerde ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#13 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYERYÜZÜ Kendilerine: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde: "Biz sadece ıslah edicileriz" derler ![]() O, sizin için yeryüzünü bir döşek, gökyüzünü bir bina kıldı ![]() ![]() ![]() Ki (bunlar) Allah'ın ahdini, onu kesin olarak onayladıktan sonra bozarlar, Allah'ın kendisiyle birleştirilmesini emrettiği şeyi keserler ve yeryüzünde bozgunculuk çıkarırlar ![]() ![]() Hani Rabbin, Meleklere: "Muhakkak ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim" demişti ![]() ![]() ![]() Fakat Şeytan, oradan ikisinin ayağını kaydırdı ve böylece onları içinde bulundukları (durum)dan çıkardı ![]() ![]() (Yine) Hatırlayın; Musa kavmi için su aramıştı, o zaman biz ona: "Asanı taşa vur" demiştik de ondan oniki pınar fışkırmıştı, böylece herkes içeceği yeri bilmişti ![]() ![]() Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün ard arda gelişinde, insanlara yararlı şeyler ile denizde yüzen gemilerde, Allah'ın yağdırdığı ve kendisiyle yeryüzünü ölümünden sonra dirilttiği suda, her canlıyı orada üretip-yaymasında, rüzgarları estirmesinde, gökle yer arasında boyun eğdirilmiş bulutları evirip çevirmesinde düşünen bir topluluk için gerçekten ayetler vardır ![]() Ey insanlar, yeryüzünde olan şeyleri helal ve temiz olarak yiyin ve şeytanın adımlarını izlemeyin ![]() ![]() O, iş başına geçti mi (ya da sırtını çevirip gitti mi) yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya, ekini ve nesli helak etmeye çaba harcar ![]() ![]() Böylece onları, Allah'ın izniyle yenilgiye uğrattılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (Sadakalar) Kendilerini Allah yolunda adayan fakirler içindir ki, onlar, yeryüzünde dolaşmaya güç yetiremezler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şüphesiz küfredip kafir olarak ölenler, bunların hiçbirisinden, yeryüzü dolusu altını olsa -bunu fidye olarak verse de- kesin olarak kabul edilmez ![]() ![]() Gerçek şu ki, sizden önce nice sünnetler gelip-geçmiştir ![]() ![]() Ey iman edenler, inkâr edenler ile yeryüzünde gezip dolaşırken veya savaşta bulundukları sırada (ölen) kardeşleri için: "Yanımızda olsalardı, ölmezlerdi, öldürülmezlerdi" diyenler gibi olmayın ![]() ![]() ![]() ![]() Melekler kendi nefislerine zulmedenlerin hayatına son verecekleri zaman derler ki: "Nerde idiniz?" Onlar: "Biz, yeryüzünde zayıf bırakılmışlar (müstaz'aflar) idik ![]() ![]() ![]() ![]() Allah yolunda hicret eden, yeryüzünde barınacak çok yer de bulur, genişlik (ve bolluk) da ![]() ![]() ![]() Yeryüzünde adım attığınızda (yolculuğa ya da savaşa çıktığınızda), kafirlerin size bir kötülük yapmalarından korkarsanız, namazı kısaltmanızda sizin için bir sakınca yoktur ![]() ![]() Andolsun, "Şüphesiz, Allah Meryem oğlu Mesih'tir ![]() ![]() ![]() ![]() (Allah) Dedi: "Artık orası kendilerine kırk yıl haram kılınmıştır ![]() ![]() ![]() Bu nedenle, İsrailoğullarına şunu yazdık: Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur ![]() ![]() ![]() ![]() Allah'a ve Resûlü'ne karşı savaş açanların ve yeryüzünde bozgunculuğa çalışanların cezası, ancak öldürülmeleri, asılmaları ya da elleriyle ayaklarının çaprazca kesilmesi veya (bulundukları) yerden sürülmeleridir ![]() ![]() Gerçek şu ki, inkâr edenler, yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha onların olsa, bununla da kıyamet gününün azabından (kurtulmak için) fidye vermeye kalkışsalar, yine onlardan kabul edilmez ![]() ![]() Yahudiler: "Allah'ın eli sıkıdır" dediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kendilerinden önce nice nesilleri yıkıma uğrattığımızı görmüyorlar mı? Biz, sizi yerleşik kılmadığımız bir biçimde onları yeryüzünde (büyük bir güç ve servetle) yerleşik kıldık; gökten üzerlerine sağanak (bol yağmurlar) yağdırdık, nehirleri de altlarından akar yaptık ![]() ![]() De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın, sonra yalanlayanların sonu nasıl oldu, bir görün ![]() Yeryüzünde hiçbir canlı ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi ümmetler olmasın ![]() ![]() Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah'ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar ![]() ![]() O sizi yeryüzünün halifeleri kıldı ve size verdikleriyle sizi denemek için kiminizi kiminize göre derecelerle yükseltti ![]() ![]() Andolsun, sizi yeryüzünde yerleşik kıldık ve orda size geçimlikler yarattık ![]() (Allah) Dedi ki: "Kiminiz kiminize düşman olarak inin ![]() ![]() Düzene konulması (ıslah)ından sonra yeryüzünde bozgunculuk (fesad) çıkarmayın; O'na korkarak ve umut taşıyarak dua edin ![]() ![]() (Allah'ın) Ad (kavminden) sonra sizi halifeler kıldığını ve sizi yeryüzünde (güç ve servetle) yerleştirdiğini hatırlayın ![]() ![]() ![]() Medyen (toplumuna da) kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (Bütün bunlar,) Sakinlerinden sonra yeryüzüne mirasçı olanları doğruya erdirme(ye veya ortaya çıkarmaya yetmez) mi? Eğer biz dilemiş olsaydık onlara günahları nedeniyle bir musibet isabet ettirirdik; ve kalplerine damgalar vururduk da onlar böylelikle işitmeyenler olurlardı ![]() Dediler ki: "Sen bize gelmeden önce de, geldikten sonra da eziyete uğratıldık ![]() ![]() Yeryüzünde haksız yere büyüklük taslayanları ayetlerimden engelleyeceğim ![]() ![]() ![]() Onları yeryüzünde ayrı ayrı topluluklar olarak paramparça dağıttık ![]() ![]() ![]() Hatırlayın; hani sizler sayıca azdınız ve yeryüzünde zayıf bırakılmıştınız, insanların sizi kapıp-yakalamasından korkuyordunuz ![]() ![]() ![]() Ve onların kalblerini uzlaştırdı ![]() ![]() ![]() ![]() hiçbir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz ![]() ![]() ![]() ![]() İnkâr edenler birbirlerinin velileridir ![]() ![]() Bundan böyle yeryüzünde (size tanınmış bir süre olarak) dört ay dolaşın ![]() ![]() ![]() Allah'a and içiyorlar ki (o inkâr sözünü) söylemediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (Savaştan) Geri bırakılan üç (kişiyi) de (bağışladı) ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra, nasıl yapıp-davranacaksınız diye gözlemek için, onların ardından sizi yeryüzünde halifeler kıldık ![]() Ama (Allah) onları kurtarınca, hemen haksız yere, yeryüzünde taşkınlığa koyulurlar ![]() ![]() ![]() Dünya hayatının örneği, ancak gökten indirdiğimiz, onunla insanların ve hayvanların yediği yeryüzünün bitkisi karışmış olan bir su gibidir ![]() ![]() ![]() Zulmeden her nefis, yeryüzündekilerin tümüne sahip olsa bunu (azaba karşılık) mutlaka fidye olarak verirdi ![]() ![]() Onlar: "Siz ikiniz, bizi atalarımızı üzerinde bulduğumuz (yol)dan çevirmek ve yeryüzünde büyüklük sizin olsun diye mi bize geldiniz? Biz, sizin ikinize inanacak değiliz" dediler ![]() Sonunda Musa'ya kendi kavminin bir zürriyetinden (gençlerinden) başka -Firavun ve önde gelen çevresinin kendilerini belalara çarptırmaları korkusuyla- iman eden olmadı ![]() ![]() Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündekilerin tümü, topluca iman ederdi ![]() Yeryüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah'a ait olmasın ![]() ![]() ![]() Bunlar, yeryüzünde (Allah'ı) aciz bırakacak değildir ve bunların Allah'tan başka velileri yoktur ![]() ![]() ![]() Ey kavmim, ölçüyü ve tartıyı -adaleti gözeterek- tam tutun ve insanların eşyasını değerden düşürüp- eksiltmeyin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın ![]() Sizden önceki nesillerden onlardan kurtardığımızdan pek azı dışında yeryüzünde bozgunculuğu önleyecek fazilet sahibi kişiler bulunmalı değil miydi? Zulmedenler ise, içinde bulundukları refahın peşine düştüler ![]() ![]() Onu satın alan bir Mısır'lı (aziz,) karısına: "Onun yerini üstün tut (ona güzel bak), umulur ki bize bir yararı dokunur ya da onu evlat ediniriz" dedi ![]() ![]() ![]() ![]() İşte böylece biz yeryüzünde Yusuf'a güç ve imkan (iktidar) verdik ![]() ![]() ![]() Biz senden önce, şehirler halkına kendilerine vahyettiğimiz kimseler dışında (başkalarını elçi olarak) göndermedik ![]() ![]() Yeryüzünde birbirine yakın komşu kıtalar vardır; üzüm bağları, ekinler, çatallı ve çatalsız hurmalıklar da vardır ki, bunlar aynı su ile sulanır; ama ürünlerinde (ki verimde ve lezzette) bazısını bazısına üstün kılıyoruz ![]() ![]() (Allah) Gökten bir su indirdi de dereler kendi miktarınca çağlayıp aktı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rablerine icabet edenlere daha güzeli vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allah'a verdikleri sözü, onu kesin olarak onayladıktan sonra bozanlar, Allah'ın ulaştırılmasını emrettiği şeyi kesip-koparanlar ve yeryüzünde bozgunculuk çıkaranlar; işte onlar, lanet onlar içindir ve yurdun kötü olanı da onlar içindir ![]() Her nefsin bütün kazandıkları üzerinde gözetici olana mı (baş kaldırılır?) Onlar Allah'a ortaklar koştular ![]() ![]() ![]() ![]() Musa demişti ki: "Eğer siz ve yeryüzündekilerin tümü inkâr edecek olsanız bile şüphesiz Allah hiçbir şeye muhtaç değildir, övülmüştür ![]() Dedi ki: "Rabbim, beni kışkırttığın şeye karşılık, andolsun, ben de yeryüzünde onlara, (sana başkaldırmayı ve dünya tutkularını) süsleyip-çekici göstereceğim ve onların tümünü mutlaka kışkırtıp-saptıracağım ![]() Andolsun, biz her ümmete: "Allah'a kulluk edin ve tağuttan kaçının" (diye tebliğ etmesi için) bir elçi gönderdik ![]() ![]() ![]() Yeryüzünde böbürlenerek yürüme; çünkü sen ne yeri yarabilirsin, ne dağlara boyca ulaşabilirsin ![]() De ki: "Eğer yeryüzünde (insan değil de) tatmin bulmuş yürüyen melekler olsaydı, biz de onlara gökten elçi olarak elbette melek gönderirdik ![]() Şüphesiz biz, yeryüzü üzerindeki şeyleri ona bir süs kıldık; onların hangisinin daha güzel davranışta bulunduğunu deneyelim diye ![]() Onlara, dünya hayatının örneğini ver; gökten indirdiğimiz suya benzer, onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karıştı, böylece rüzgarların savurduğu çalı-çırpı oluverdi ![]() ![]() Gerçekten, biz ona yeryüzünde sapasağlam bir iktidar verdik ve ona herşeyden bir yol (sebep) verdik ![]() Dediler ki: "Ey Zu'l-Karneyn, gerçekten Ye'cuc ve Me'cuc, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyorlar, bizimle onlar arasında bir sed inşa etmen için sana vergi verelim mi?" (18/94) Elbette, yeryüzünde ve onun üzerindekilere biz varis olacağız ve onlar bize döndürülecekler ![]() Ki (Rabbim), yeryüzünü sizin için bir beşik kıldı, onda sizin için yollar döşedi ve gökten su indirdi; böylelikle bununla her tür bitkiden çiftler çıkardık ![]() Yeryüzünde, onları sarsmasın diye, sabit dağlar yarattık ve doğru gidebilsinler diye geniş yollar açtık ![]() Ey insanlar, eğer dirilişten yana bir kuşku içindeyseniz, gerçek şu ki, biz sizi topraktan yarattık, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo), sonra yaratılış biçimi belli belirsiz bir çiğnem et parçasından; size (kudretimizi) açıkca göstermek için ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onlar ki, yeryüzünde kendilerini yerleştirir, iktidar sahibi kılarsak, dosdoğru namazı kılarlar, zekatı verirler, ma'rufu emrederler, münkerden sakındırırlar ![]() ![]() Görmedin mi, Allah, gökten su indirdi, böylece yeryüzü yemyeşil donatıldı ![]() ![]() Biz gökten belli bir miktarda su indirdik ve onu yeryüzünde yerleştirdik; şüphesiz biz onu (kurutup) giderme gücüne de sahibiz ![]() O, sizi yeryüzünde yaratıp-türetendir ve hepiniz yalnızca O'na (döndürülüp) toplanacaksınız ![]() De ki: "Eğer biliyorsanız (söyleyin:) Yeryüzü ve onun içinde olanlar kimindir?" (23/84) Dedi ki: "Yıl sayısı olarak yeryüzünde ne kadar kaldınız?" (23/112) Allah, içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va'detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl 'güç ve iktidar sahibi' kıldıysa, onları da yeryüzünde 'güç ve iktidar sahibi' kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir ![]() ![]() ![]() İnkâra sapanların, yeryüzünde (Allah'ı) aciz bırakacaklarını sanma ![]() ![]() ![]() O Rahman'ın kulları, yeryüzü üzerinde alçak gönüllü olarak yürürler ve cahiller kendileriyle muhatap oldukları zaman "Selam" derler ![]() Yeryüzünde bir bakmadılar mı ki, biz onda her güzel (kerim) çiftten nice ürünler bitirdik ![]() Ki onlar, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyor ve dirlik-düzenlik kurmuyorlar (ıslah etmiyorlar) ![]() İnsanların eşyasını değerden düşürüp-eksiltmeyin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın ![]() Şehirde dokuzlu bir çete vardı, yeryüzünde bozgun çıkarıyorlar ve dirlik-düzenlik bırakmıyorlardı ![]() Ya da yeryüzünü bir karar yeri kılan, onun arasında ırmaklar var eden ve ona (yeryüzü için) sarsılmaz dağlar yaratan ve iki deniz arasında bir ara-engel (haciz) koyan mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? Hayır onların çoğu bilmiyorlar ![]() Ya da sıkıntı ve ihtiyaç içinde olana, kendisine dua ettiği zaman icabet eden, kötülüğü açıp gideren ve sizi yeryüzünün halifeleri kılan mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? Ne az öğüt-alıp düşünüyorsunuz ![]() De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın da, suçlu-günahkarların nasıl bir sona uğradıklarını görün" (27/69) Gerçek şu ki, Firavun yeryüzünde (Mısır'da) büyüklenmiş ve oranın halkını birtakım fırkalara ayırıp bölmüştü; onlardan bir bölümünü güçten düşürüyor, erkek çocuklarını boğazlayıp kadınlarını diri bırakıyordu ![]() ![]() Biz ise, yeryüzünde güçten düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve mirasçılar kılmak istiyoruz ![]() Ve (istiyoruz ki) onları yeryüzünde 'iktidar sahipleri olarak yerleşik kılalım', Firavun'a, Haman'a ve askerlerine, onlardan sakındıkları şeyi gösterelim ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#14 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YSonunda ikisinin de düşmanı olan (adam)ı yakalamak isterken (adam ona) dedi ki: "Ey Musa dün birini öldürdüğün gibi, bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde yalnızca bir zorba olmak istiyorsun, ıslah edicilerden olmak istemiyorsun ![]() O ve askerleri, yeryüzünde haksız yere büyüklendiler ve gerçekten bize döndürülmeyeceklerini sandılar ![]() Allah'ın sana verdiğiyle ahiret yurdunu ara, dünyadan da kendi payını (nasibini) unutma ![]() ![]() ![]() İşte ahiret yurdu; biz onu, yeryüzünde büyüklenmeyenlere ve bozgunculuk yapmak istemeyenlere (armağan) kılarız ![]() ![]() De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın da, böylelikle yaratmaya nasıl başladığına bir bakın, sonra Allah ahiret yaratmasını (veya son yaratmayı) da inşa edip yaratacaktır ![]() ![]() Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Böylece dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın ![]() Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da (yıkıma uğrattık) ![]() ![]() ![]() Andolsun onlara: "Gökten su indirip de ölümünden sonra yeryüzünü dirilten kimdir?" diye soracak olursan, şüphesiz: "Allah" diyecekler ![]() ![]() ![]() Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı? Böylece kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görsünler ![]() ![]() ![]() ![]() De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın, böylece daha öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görün ![]() ![]() Şimdi Allah'ın rahmetinin eserlerine bak; ölümünden sonra yeryüzünü nasıl diriltmektedir? Şüphesiz O, ölüleri de gerçekten diriltecektir ![]() ![]() İnsanlara yanağını çevirip (büyüklenme) ve böbürlenmiş olarak yeryüzünde yürüme ![]() ![]() Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha eklenerek- (mürekkep) olsa, yine de Allah'ın kelimeleri (yazmakla) tükenmez ![]() ![]() Yeryüzünde sizi halifeler kılan O'dur ![]() ![]() ![]() (Hem de) Yeryüzünde büyüklük taslayarak ve kötülüğü tasarlayıp düzenleyerek ![]() ![]() ![]() Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı ki, kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görsünler; üstelik onlar kuvvet bakımından kendilerinden daha güçlüydüler ![]() ![]() ![]() Ey Davud, gerçek şu ki, Biz seni yeryüzünde bir halife kıldık ![]() ![]() ![]() Biz gökyüzünü, yeryüzünü ve ikisi arasında bulunan şeyleri batıl olarak yaratmadık ![]() ![]() ![]() Yoksa Biz, iman edip salih amellerde bulunanları yeryüzünde bozgunculuk çıkaranlar gibi (bir) mi tutacağız? Ya da muttakileri facirler gibi (bir) mi tutacağız? (38/28) Eğer yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha zalimlerin olmuş olsaydı, kıyamet günü o kötü azabtan (kurtulmak amacıyla) gerçekten bunları fidye olarak verirlerdi ![]() ![]() Onlar, yeryüzünde gezip-dolaşmıyorlar mı ki, böylece kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını bir görsünler ![]() ![]() ![]() ![]() Firavun dedi ki: "Bırakın beni, Musa'yı öldüreyim de o (gitsin) Rabbine yalvarıp-yakarsın ![]() ![]() Ey Kavmim, bugün mülk sizindir, yeryüzünde hüküm sahibi kimselersiniz ![]() ![]() Allah, yeryüzünü sizin için bir karar, gökyüzünü bir bina kıldı; sizi suretlendirdi, suretinizi de en güzel (bir biçim ve incelikte) kıldı ve size güzel-temiz şeylerden rızık verdi ![]() ![]() ![]() İşte bu, sizin yeryüzünde haksız yere şımarıp-azmanız ve azgınca ölçüyü taşırmanız dolayısıyladır ![]() Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı ki, kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını bir görsünler ![]() ![]() ![]() Ad (kavmin)e gelince; onlar yeryüzünde haksız yere büyüklendiler ve dediler ki: "Kuvvet bakımından bizden daha üstünü kimmiş?" Onlar, gerçekten kendilerini yaratan Allah'ı görmediler mi? O, kuvvet bakımından kendilerinden daha üstündür ![]() ![]() O'nun ayetlerinden biri de, senin gerçekten yeryüzünü huşu içinde (solmuş, boynu bükülmüş ve kupkuru) görmendir ![]() ![]() ![]() ![]() Eğer Allah, kulları için rızkı (sınırsızca) geniş tutup-yaysaydı, gerçekten yeryüzünde azarlardı ![]() ![]() ![]() Siz yeryüzünde (O'nu) aciz bırakacak değilsiniz ![]() ![]() Yol, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere 'tecavüz ve haksızlıkta bulunanların' aleyhinedir ![]() ![]() Eğer biz dilemiş olsaydık, elbette sizden melekler kılardık; yeryüzünde (size) halef (yerinize geçenler) olurlardı ![]() Gece ile gündüzün ardarda gelişinde (veya aykırılığında), Allah'ın gökten rızık indirip ölümünden sonra yeryüzünü diriltmesinde ve rüzgarları (belli bir düzen içinde) yönetmesinde aklını kullanan bir kavim için ayetler vardır ![]() İnkâr edenler ateşe sunulacakları gün, (onlara şöyle denir:) "Siz dünya hayatınızda bütün 'güzellikleriniz ve zevklerinizi tüketip-yok ettiniz, onlarla yaşayıp-zevk sürdünüz ![]() ![]() Kim Allah'a davet edene icabet etmezse, artık o, yeryüzünde (Allah'ı aciz bırakacak değildir ve onun O'ndan başka) velileri yoktur ![]() ![]() Onlar, yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı ki, kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görsünler ![]() ![]() ![]() Demek, 'iş başına gelip yönetimi ele alırsanız' hemen yeryüzünde fesad (bozgunculuk) çıkaracak ve akrabalık bağlarınızı koparıp parçalayacaksınız, öyle mi? (47/22) Yeryüzünde kesin bir bilgiyle inanacak olanlar için ayetler vardır ![]() Bilin ki gerçekten Allah, ölümünden sonra yeryüzüne hayat verir ![]() ![]() Yeryüzünde olan ve sizin nefislerinizde meydana gelen herhangi bir musibet yoktur ki, Biz onu yaratmadan önce, bir kitapta (yazılı) olmasın ![]() ![]() Artık namazı kılınca, yeryüzünde dağılın ![]() ![]() Sizin için, yeryüzüne boyun eğdiren O'dur ![]() ![]() ![]() De ki: "Sizi yeryüzünde üretip-türeten O'dur ![]() ![]() Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman ![]() Yeryüzünde bulunanların tümünü (verse de); sonra bir kurtulsa ![]() Nuh "Rabbim, yeryüzünde kafirlerden yurt edinen hiç kimseyi bırakma ![]() ![]() Doğrusu bilmiyoruz; yeryüzünde olanlara bir kötülük mü istendi, yoksa Rableri kendileri için (doğruya iletici) bir hayır mı diledi?" (72/10) Biz şüphesiz, Allah'ı yeryüzünde asla aciz bırakamıyacağımızı, kaçmak suretiyle de O'nu hiçbir şekilde aciz bırakamıyacağımızı anladık ![]() (Öyle) Bir gün ki, yeryüzü ve dağlar titremeye-tutulur ve dağlar göçüveren bir kum yığını olur ![]() Gerçekten Rabbin, senin gecenin üçte ikisinden biraz eksiğinde, yarısında ve üçte birinde (namaz için) kalktığını bilir; seninle birlikte olanlardan bir topluluğun da (böyle yaptığını bilir) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Biz yeryüzünü bir toplanma yeri kılmadık mı? (77/25) Biz, yeryüzünü bir döşek kılmadık mı? (78/6) Bundan sonra yeryüzünü serip döşedi ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kur'an Fihristi- Y |
![]() |
![]() |
#15 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'an Fihristi- YYESRİB Onlardan bir grup da hani şöyle demişti: "Ey Yesrib (Medine) halkı, artık sizin için (burada) kalacak yer yok, şu halde dönün ![]() ![]() ![]() YEŞİL O, gökten su indirendir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hükümdar:" Ben (rüyamda) yedi besili inek görüyorum, onları yedi zayıf inek yiyor; bir de yedi yeşil başak ve diğerleri ise kupkuru ![]() ![]() (Zindana gidip:) "Yusuf, ey doğru (sözlü insan) ![]() ![]() ![]() ![]() Onlar; altından ırmaklar akan Adn cennetleri onlarındır, orada altın bileziklerle süslenirler, hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan yeşil elbiseler giyerler ve tahtlar üzerinde kurulup-dayanırlar ![]() ![]() Ki O, size yeşil ağaçtan bir ateş kılandır; siz de ondan yakıyorsunuz ![]() Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar ![]() Onların üzerinde hafif ipek ve ağır işlenmiş atlastan yeşil elbiseler vardır ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|