Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Sözlük Ağı

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hakkında, ruh

Ruh - Ruh Nedir - Ruh Hakkında

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ruh - Ruh Nedir - Ruh Hakkında



ruh
is (ru:hu)
Ar
--------------------------------------------------------------------------------

1 Dinlerin ve dinci felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz, tin

2 mec Canlılık, duygu: "Bu adamda hiç ruh yoktur"

"Nesri gibi güzel bir ruhu olan Falih Rıfkı Türk gazeteciliğini bir vatan hizmeti telâkki etmiş ve kutsî bir vazife gibi ifa ediyor" -Y K Beyatlı

3 En önemli nokta, öz: "Meselenin bütün ruhu burada"

"Lâkin oyunun ruhunu anlamak mümkün değil" -M Ş Esendal

4 Esans: "Nane ruhu"

"Bazısı ruh koklatır, bazısı alnına sirke sürer, bazısı kollarını, bileklerini ovuşturur" -H R Gürpınar

5 fel Bedeni etkin kılan canlılık ilkesi, bedenin hayat gücü

6 Hayalet, görünmeyecek kadar zayıf: "Doktor Hikmet, zayıflaya zayıflaya, âdeta bir ruh hâlini almıştı" -Y K Karaosmanoğlu

ruh bilgini, ruh bilimci, ruh bilimi, ruh bilimsel, ruh çöküntüsü, ruh doktoru, ruh göçü, ruh hastası, ruh hekimi, ruh hekimliği, ruh karmaşası, ruh ölçümü, ruh ötesi, ruh sağlığı

Alıntı Yaparak Cevapla

Ruh - Ruh Nedir - Ruh Hakkında

Eski 11-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ruh - Ruh Nedir - Ruh Hakkında



Ruhumuza karşı görevlerimiz şunlardır:
- Ruhumuzu asılsız ve yanlış inançlardan temizlemek,
- Doğru ve sağlam inançlar yerleştirmek,
- Doğru ve faydalı bilgilerle donatmak,
- Kötü düşünce ve çirkin huylardan arındırmak,
- İyi düşünce ve güzel huylarla süslemek

Alıntı Yaparak Cevapla

Ruh - Ruh Nedir - Ruh Hakkında

Eski 11-04-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ruh - Ruh Nedir - Ruh Hakkında



Vefattan Sonra Ruh Ne Olur?
[color="#ffff00"]Kötü insanın ruhu ise her yerde kötü karşılanır Seb'a-semâvât'ta nefretle yâd edilir Huzur-u Kibriyâ'dan da baş aşağı atılır Münker-Nekir'e cevap verecek hâle gelemez ve cevap veremez Çünkü, dünyada lüzumsuz şeylerle vakit geçirmiş ve yararlı işlerde bulunmamıştı bu şekilde o, kıyamete kadar türlü türlü azap çeker
Kabirde sual vardır, tazyik vardır, fakat asıl hesap Mahkeme-i Kübrâ'dadır Hadisin ifadesiyle, kabir sıkar ve tazyik eder Hesapsa, haşirden sonra görülecektir Evet, mizan kurulacak, defterler dağıtılacak, Sırat geçilecek, sonra da Cennet ve Cehennem'e sevindiren ve ürperten bir sevkıyat olacaktır (Bu ve benzeri meselelerin teferruatı hakkında yazılmış pek çok kitap olduğu gibi, hadis kitaplarında da yeterince bilgi mevcuttur)
Kabir, aynı zamanda dünyada temizlenmemiş bazı günahların hesabının da yapıldığı ve temizlendiği bir yerdir Asıl Hesap Günü'ne bırakılan büyük cinayetlerin yanında, önemsiz sayılabilen günah ve lekelerin bir kısmı, Allah (celle celâluhu) tarafından ya bu damıtma odalarında giderilir ya da büyük suçların muhakemesi ve cezası ileride kurulacak büyük mahkemelere bırakılarak, –tıpkı dünya hayatında küçük polisiye vak'aların karakollarda, birkaç günlük sıkıntıyla atlatılması gibi– kabirde de 'lemem' denilen küçük günah ve hataların hesabı görülüp, bitirilebilir dolayısıyla da çekilecekler çekilmiş ve ileriye bırakılmamış olur
Ehl-i tahkik, Kur'ân ve Sünnet'e istinaden şöyle der: Büyük günahların yanında küçük günahları da olan kimselerin bir kısım kusurları, dünyada çekilen sıkıntı, musibet ve hastalıklarla temizlenirken, bazısı da vefat anında silinir ve kalanlar da, Büyük Mahkeme'ye bırakılmasın, orada hizlana maruz kalınmasın diye, kabirde üçüncü bir temizleme ameliyesinden geçer Kabrin temizleyemeyeceği ölçüde kabarık olan leke ve günahlar ise, ileride Haşir Meydanı'nda, terazinin başında, sıratta ve daha da olmazsa Cehennem'de temizlenecektir (Allah, bizleri burada temiz yaşatsın ve kirlerimizin oralara kadar temadisine meydan vermesin!)
Bir kısım hadislerden öğrendiğimize göre, Hz Abbas (radıyallâhu anh), şiddetle arzu etmesine rağmen, Hz Ömer'i (radıyallâhu anh) ancak vefatından tam altı ay sonra rüyasında görebilir ve sorar: "Neredeydin yâ Ömer?", "Sorma, hesabı henüz verebildim" der Belki, orada üzerinde en ufak bir iz kalmasın diye Mevlâ, onu böyle bir ameliyeye tâbi tutmuştur Evet, günah ve zellelerin küçüklerini temizlemede kabrin sıkması ve tazyiki büyük bir rol oynar Acı bir ilaç ama, arkada Cennet şifası var
Kabir sıkmasını Sa'd b Muaz (radıyallâhu anh) gibi seviye insanı bir sahabide de görüyoruz Sahih hadis kaynaklarına göre, Muaz (radıyallâhu anh) kabre konunca Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), "Fe sübhânallah, kabir Sa'd b Muaz'ı da sıkarsa!" buyururlar Demek ki, kabrin tazyik etmeyeceği insan yok O Sa'd ki, vefatında Cibril (aleyhisselâm) gelip "Sa'd'ın ölümüyle Arş ihtizaza geldi Yâ Resûlallah!" demişti Cenazesine iştirak eden Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) ayaklarının ucuna basarak yürüyünce, sebebi soruldu ve şöyle cevap verdiler: "Cenazesini teşyî' için o kadar melâike geldi ki" Sa'd (radıyallâhu anh) oydu Sıkma da bu Ya biz!

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.