Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gereken, gezmeniz, istanbulda, mekanlar

İstanbulda Gezmeniz Gereken Mekanlar

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İstanbulda Gezmeniz Gereken Mekanlar



İstanbulda gezmeniz gereken mekanlar

Bu haftasonunu nasıl geçireceğim diye mi düşünüyorsunuz? O halde İstanbulda mutlaka gezmeniz gereken bu mekanlara gözatın

Bu haftasonunu nasıl geçireceğim diye mi düşünüyorsunuz? O halde İstanbulda mutlaka gezmeniz gereken bu mekanlara gözatın İstanbul Life dergisi, İstanbul'u anlatan 53 simgeyi okurları için sıraladıİşte o adresler

ADİLE SULTAN SARAYI

Kandillide bulunan Adile Sultan Sarayı, Sultan Abdülaziz tarafından 1876 yılında Sarkis Balyana yaptırıldı Sarayı çevreleyen koruluğa sahil yolundaki kapısından giriliyor Saray, Adile Sultan tarafından ölümünden önce, 1899da kız okulu olması isteği ile Milli Eğitime bağışlandı Kandilli Kız Lisesi olarak kullanıldığı dönemde geçirdiği büyük yangın sonrasında restore edildi Bahçesinde Borsa Restaurant var

AHMET AFİF PAŞA YALISI

Yeniköy sahilinde yer alan Ahmet Afif Paşa Yalısı'nın ilk sahibi, Koca Reşit Paşa'nın kızı Ferendiz Hanım Muhayyeş Yalısı olarak anılan yapının her katı farklı bir stile sahip Bir zamanlar Yeşilçam filmlerine set olarak kiralanan yalıda, 80lerin ortasından itibaren 17 yıl Uzan ailesi oturdu 2006da TMSFnin kontrolüne geçen yalıda Binbir Gece, Aşk-ı Memnu gibi diziler çekildi Burada Agatha Christie'nin konuk edildiği de söyleniyor

ALMAN ÇEŞMESİ

İstanbulda Sultanahmet Meydanında, Sultan I Ahmed Türbesinin karşısında yer alan tarihi çeşme, Alman İmparatoru II Wilhelm'in sultana ve İstanbula hediyesi II Wilhelmin 1898 yılında yaptığı ziyaretin anısına ithaf edilmiş Çeşmenin kagir ve metal yapısı Almanyada hazırlanmış, gemiyle İstanbula taşınmış ve 1901de monte edilmiş Koyu yeşil renkli kolonları, nakışlı kemerleri ve bakır kaplı kubbesi, çeşmenin en görkemli özelliklerinden

AMCAZADE YALISI

Boğaziçinde Anadoluhisarının kuzeyinde bulunan yalı,1699 tarihinde inşa ettirilmiş İstanbul'daki en eski konut olan yalı, Köprülü ailesinden Sadrazam Amcazade Hüseyin Paşa için yapılmış Orijinali çok daha büyük bir kompleks olan yalıdan günümüze divanhanesi kalmış Karlofça Antlaşmasının taslakları bu yalıda hazırlanmış 1877-1878 Rus Savaşı sırasında buraya yerleştirilen göçmenler nedeniyle tahrip olmuş Yalı, şu anda restore ediliyor

ARKEOLOJİ MÜZESİ

Arkeoloji Müzesi, 19 yüzyılın sonlarında Osman Hamdi Bey tarafından kurulmuş ve 1891de ziyarete açılmış Dört bölümden oluşan müzede, Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yer alan tüm medeniyetlere ait eserler sergileniyor Müze pazartesi günleri hariç her gün 0900-1900 saatlerinde açık

AYA İRİNİ KİLİSESİ

Topkapı Sarayı'nın dış avlusunda yer alan ve en büyük Bizans kilisesi olan Aya İrini, günümüzde müze olarak İstanbulluların karşısına çıkıyor 4 yüzyıl başlarında yapılan Aya İrini, Türkiye'deki müze çalışmalarının ilk başladığı mekan Aya İrini, 1973ten beri başta klasik müzik konseri olmak üzere, pek çok sanat aktivitesine ev sahipliği yapıyor

AYASOFYA MÜZESİ

Bizans İmparatoru I Jüstinyen tarafından 532-537 yılları arasında kilise olarak inşa edilen, Osmanlı döneminde camiye çevrilen Ayasofya, bugün müze olarak hizmet veriyor Ayasofya, mimarisi, kubbesinden akan ışık seli ve mozaik süslemeleri ile ziyaretçilerini büyülüyor Müze pazartesi hariç her gün 0900-1900 saatlerinde açık

BEYAZIT KULESİ

Çıkan yangınları gözetlemek üzere yaptırılan Beyazıt Kulesi, nöbet, işaret ve sancak katı olmak üzere üç bölümden oluşuyor İlk olarak 1749 yılında ahşap olarak inşa edilen kule yandıktan sonra II Mahmut zamanında, 1828 yılında yeniden yapılmış İstanbul Üniversitesi kampüsünün içerisinde yer alan kule, yapılan restorasyon çalışmalarının ardından günümüzde de eskiden olduğu gibi yangın gözetleme, meteoroloji ve yol durumunu bildirmek amacıyla kullanılıyor

BEYLERBEYİ SARAYI

Beylerbeyi Sarayı, Sultan Abdülaziz tarafından inşa edilmiş Saray ünlü mimar Sarkis Balyan imzası taşıyor Saray, Harem ve Selamlık olmak üzere iki ana bölüm ve üç kattan oluşuyor Taraçalar şeklinde düzenlenmiş bahçelerin en tepesindekinde olimpik bir havuz bulunuyor Pazartesi ve perşembe günleri dışında her gün 0930- 1600 saatlerinde ziyarete açık

BOĞAZ KÖPRÜLERİ

Asya ve Avrupayı birbirine bağlayan Boğaz köprüleri şehrin simgelerinden Boğaziçi Köprüsü, Karadeniz ile Marmara Denizi'ni birbirine bağlayan İstanbul Boğazı üzerinde yer alan iki asma köprüden biri Ortaköy ve Beylerbeyi arasında olan Boğaziçi Köprüsü Ekim 1973 tarihinde hizmete açıldı Kavacık ile Hisarüstü arasında olan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ise 3 Temmuz 1988 yılında tamamlandı

BOĞAZİÇİ

Karadeniz ve Marmara Denizini birbirine bağlayan İstanbul Boğazı şehrin adeta simgesi Boğazın her iki yakasına yayılmış yerleşim bölgesi ise Boğaziçi olarak adlandırılıyor Boğazın her iki kıyısında da yalılar ve eğlence merkezleri bulunuyor İstanbul Boğazı üzerinde Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet asma köprüleri bulunuyor Işıklarıyla geceleri doyumsuz bir seyirlik sunan bu köprüler aynı zamanda Asya ve Avrupa kıtalarını birleştiriyor ve kıtalararası geçişi sağlıyor

ÇEMBERLİTAŞ

Çemberlitaş sütunu, MS 330 yıllarında İmparator I Konstantinin onuruna, İstanbul'un yedi tepesinden biri olan ve günümüzde Çemberlitaş olarak adlandırılan semte dikilmiş Uzunluğu 57 metre olan bu sütun, Roma'daki Apollon tapınağından söktürülmüş ve günümüzdeki yerine konulmuş Sütun her biri üç ton ağırlığında ve üç metre çapında olan bileziklerle birbirine bağlanmış Toplam sekiz adet sütun ve bir kaidenin üst üste konulmasıyla oluşturulmuş

ÇEMBERLİTAŞ HAMAMI

Nurbanu Sultan tarafından yaptırılan Çemberlitaş Hamamı, erkek ve kadın bölümleri olmak üzere birbirinin benzeri bitişik iki ayrı hamam olarak planlanmış Mimar Sinanın son dönem eserleri arasında yer alan hamam, sadelik ve zarafetin buluştuğu bir eser olması nedeniyle, hala yerli ve yabancı turistler, araştırmacılar ve fotoğrafçıların dikkatini çekmeye devam ediyor

ÇİÇEK PASAJI

Alt katları dükkan, üst katları lüks daireler olarak 1876 yılında inşa edilen Çiçek Pasajı'nın pasaj kısmının; Hristaki Pasajı, binasının da; Cite de Pera, geçmiş dönemki adları1940 yılında pasajın dükkanlarına çiçekçiler yerleşmiş Pasaj bir süre bu şekilde kullanılmış, ancak meyhanelerin açılmasıyla birlikte çiçekçiler ve apartman sakinleri burayı terk etmiş Adı Çiçek Pasajı olarak kalan pasaj, hala Beyoğlu'nun en gösterişli ve süslü yapıları arasında yer alıyor

DİKİLİTAŞ

Theodosius Dikilitaşı veya yalnızca Dikilitaş, Sultanahmet Meydanı'nın güney tarafında, Yılanlı Sütun'un yanında bulunan bir Antik Mısır dikilitaşı MS 390 yılında Roma İmparatoru I Theodosius tarafından Mısır'dan gemi ile getirilerek şimdiki yerine dikilmiş Dikilitaş ilk olarak Mısır firavunu III Tutmosis tarafından MÖ 15 yüzyılda yaptırılmış Orijinal yüksekliği 30 metre olan taş nakliye sırasında ya da yerine yerleştirilirken tahrip olduğu için bugünkü yüksekliği 1845 metre

DOLMABAHÇE SARAYI

Abdülmecit tarafından yaptırılan Dolmabahçe Sarayı 1856 yılında Paris Antlaşması'ndan sonra törenle açılmış Mimarisinde farklı üsluplar bir arada kullanılmış Sarayın hususi daire olarak adlandırılan bölümünde yaşama veda eden Atatürk'ün odası müze olarak hizmet veriyor Saray, pazartesi ve perşembe günleri hariç her gün 0900-1600 saatlerinde açık

ESMA SULTAN YALISI

Adını, aynı zamanda yalının sahibi de olan I Abdülaziz'in kızı Esma Sultan'dan alan İstanbul Boğazı'nın bu görkemli yalısı, geçirdiği yangın ve depremden sonra tütün ve kömür deposu olarak kullanılmaya başlanmış 1990'lı yıllarda The Marmara Hotels grubu tarafından alınan ve restore edilen yalı, şimdilerde en romantik düğünlere, büyüleyici organizasyonlara ve sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapıyor

FLORYA ATATÜRK KÖŞKÜ

Florya Atatürk Köşkü, Atatürk için İstanbul Belediyesi tarafından 1935 yılında mimar Seyfi Arkana projelendirilmiş, yazlık bir konut olarak yapılmış Atatürk, 1936 yılının Haziran ve Temmuz aylarında uzunca bir süre burada yaşamış Atatürk Müzesi haline getirilen köşk pazartesi ve perşembe hariç her gün 0900-1600 saatlerinde ziyarete açık

GALATA KULESİ

Osmanlının ilk döneminde yeniçeriler tarafından kullanılan, II Selim zamanında gözlemevine çevrilen kule, 1384 yılında inşa edilmiş 1794 yılında çıkan yangın nedeniyle zarar gören Galata Kulesi, 1832 yılında II Mahmut tarafından yeniden yaptırılmış 1967 yılından beri turistik hizmet veren kuleden, İstanbul manzarasını seyretmek tüm zamanlar için ayrı bir keyif Galata Kulesini 0900-2000 saatlerinde ziyaret edebilirsiniz

GALATA MEVLEVİHANESİ

Eski adı Kulekapı Mevlevihanesi olan günümüzün Galata Mevlevihanesi, İstanbul'un fethinden sonra 1491 yılında kurulmuş Divan Edebiyatı Müzesi olarak kullanılan mevlevihane, 1975 yılında halkın ziyaretine açılmış Her ayın ikinci ve son cuma günleri mekanda sema gösterileri düzenleniyor Büyülü bir gösteri izlemek için uğramalısınız Girişin sol tarafındaki mezarlıkta Şeyh Galip ve Nayi Osman Dede'nin mezarları bulunuyor

GALATASARAY ADASI

1872'de Sultan Abdülaziz tarafından Sarkis Balyan'a hediye edilen adada Osmanlı döneminde, ünlü ressam Ayvazovski de kalmış Ada, 1914'ten itibaren kömür deposu haline getirilmiş Bir süre sonra şehir hatları vapurlarına yakıt sağlayan bir yer olmuş 1957'de Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Sadık Giz adayı satın aldı ve diğer üyelerin hizmetine sundu Bugün ada, Suada Club olarak pek çok mekana ev sahipliği yapıyor

GÖKSU

Beykoz ilçesine bağlı olan Anadoluhisarı sınırları içinde yer alan Göksu, hem doğal güzellikleri hem de tarihi eserleri ile şehrin gözde lokasyonlarından biri Göksu ve Küçüksu mesireleri Osmanlı döneminde de herkesin rağbet ettiği yerler arasında bulunuyormuş Göksu Deresi üzerinde yapılan sandal sefaları çok meşhurmuş Günümüzde yeniden gözde hale gelen Göksu üzerinde bulunan mekanlarda eğlenmek, sandal sefalarını yapmak mümkün

GÜLHANE

Adını Topkapı Sarayının gül bahçelerinden alan Gülhane Parkı, Türk tarihinde demokratikleşmenin somut adımının atıldığı yer Tanzimat Fermanı, 3 Kasım 1839'da Gülhane Parkı'nda okunmuş Bugün Gülhane Parkında başta turistler olmak üzere, İstanbulun her kesiminden insana rastlayabilirsiniz Sarayburnunu izleyebilir, Ayasofyanın karşısından kalkan faytonlarla Gülhane Parkında adeta sultan misali gezintiye çıkabilirsiniz

HAYDARPAŞA GARI

Kadıköy'ün en önemli ulaşım noktası olan Haydarpaşa Garı'nın yapımına, 1906 yılında II Abdülhamit döneminde başlanmış İstanbul – Bağdat demiryolu hattının başlangıç istasyonu olarak inşa edilen gar, 1917 yılında çıkan yangında büyük hasar görmüş 1976 yılında onarılan ve 1983 yılında restorasyonu tamamlanan Haydarpaşa Garı, bugün özelleştirilip, otele çevrilmek isteniyor Bu tarihi yapının işlevini yitirip, otele çevrilme ihtimali bile İstanbulluları üzüyor

HEKİMBAŞI YALISI

Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı özgün yapısını ve orijinal eşyalarını koruyan nadir yalılarından biri Güllerle çok ilgilenen yalı sahibi Salih Efendinin bahçesi, bahar geldiğinde renk cümbüşüne dönermiş Fakat Salih Efendiden sonra bahçe hiçbir zaman eskisi kadar güzel olmamış Yalının şu an ayakta kalan kısmı, üç ayrı bölümden oluşuyor Yalıda halen 1905 yılında ölen Salih Efendinin akrabaları yaşıyor ve yalı özel toplantılar için kullanılıyor

HİDİV KASRI

Osmanlının 19 yüzyıl başlarında Mısır hidivi yani valisi olan Hilmi Paşa'nın art nouveau tarzındaki köşkü Çok geniş yemyeşil bir bahçeye, eşsiz manzarasına sahip olan Kasrı'nın kulesi ise İstanbul'un buharla çalışan ilk asansörlerinden birine sahip Hidiv Kasrı, bugün davetlere hizmet veriyor keyifli bir gün geçirmek isteyenleri ağırlıyor

IHLAMUR KASRI

Beşiktaş ve Nişantaşı arasındaki vadide yer alan Ihlamur Kasrı, Abdülmecit tarafından Nikoğos Balyan'a yaptırılmış Ihlamur Kasrı, Maiyet Köşkü ve Merasim Köşkü adında iki köşkten oluşuyor Sultan Abdülmecit'in genç yaşta ölümünden sonra, Sultan Abdülaziz, ağabeyinin sevdiği bu yapılara ilgi göstermiş V Mehmet Reşat döneminde Bulgar ve Sırp Kralları 1910' burada ağırlanmış Günümüzde özellikle hafta sonları kahvaltı çok tercih ediliyor

İSTANBUL MODERN

Türkiyede modern ve çağdaş sanat sergileri düzenleyen ilk özel müze olarak 2004 yılında açıldı Boğazın kıyısında sekiz bin metrekarelik bir alanda kurulan müze, modern ve çağdaş sanat alanlarındaki üretimleri uluslararası bir yönelimle koleksiyonunda topluyor ve sergiliyor Pazartesi günleri dışında her gün 1000-1800 saatlerinde açık

KAMONDO MERDİVENLERİ

1850li yıllarda dönemin önde gelen ailelerinden Kamondo Ailesinden banker Avram Kamondo tarafından çocuklarının okula kolay gidip gelmesi için yaptırılmış olan art nouveau tarzına sahip Kamondo Merdivenleri, Voyvoda Caddesi ile Banker Sokağını birleştiriyor İlginç mimarisi ile dikkat çeken Kamondo Merdivenleri, özellikle fotoğraf çekimlerinin günümüzdeki vazgeçilmez adresi

KAPALIÇARŞI

Fatih Sultan Mehmetin emriyle kurulan Kapalıçarşı, o tarihlerde Cevahir Bedesteni olarak anılıyordu Kapalıçarşıda altın, deri, kilim, süs eşyası, gümüş konusunda yüzlerce dükkan hizmet veriyor Burası sadece alışveriş değil, içinde bulunan mekanlarıyla da bir çekim merkezi Kapalıçarşı, pazar hariç her gün 0830-1900 saatlerinde açık

KARİYE MÜZESİ

Edirnekapı'daki bu müze, Bizans döneminde kilise, İstanbul'un fethinden sonra ise cami olarak kullanılmış Dış mimarisinin yanı sıra mozaik süslemeleriyle de dikkat çeken Kariye, 1511 yılında camiye dönüşmüş Bugünün önemli müzelerinden biri olan Kariye'nin çevresi, ahşap evlerden oluşan İstanbul'un sevimli ve görülmeye değer bir yerleşim merkezi Müze, çarşamba hariç her gün 0900-1900 saatlerinde gezilebilir

KIZ KULESİ

Efsaneye göre kral kızını ölümden korumak için yaptırmış Boğazın ortasına bu kuleyi Ama yine de kurtaramamış onu ölümden Efsanesi dilden dile bugüne gelen Kız Kulesi, 2 bin 500 yıldır pek çok aşka ve hikayeye tanıklık etti Salacakta oturup kuleye karşı pek çok öykü, şiir yazıldı Şehrin simgelerinden olan kule 2000 yılından beridir de konuklarını kabul ediyor Restoran ve kafe olarak İstanbulluları ağırlıyor

KÜÇÜKSU KASRI

Bir avcı köşkü olarak düşünülen Küçüksu Kasrı, eskiden Bağçe-i Göksu olarak anılan bölgede, Göksu Deresi'nin Boğaz'a döküldüğü yerde inşa edilmiş Mimarı Nikoğos Balyan Saray 1857 yılında hizmete açılmış Atatürkün de çok sevdiği kasır Cumhuriyet döneminde de bir süre devlet konuk evi olarak kullanılmış 1994 yılında restore edildikten sonra tamamen halkın ziyaretine açılmış

MISIR ÇARŞISI

İstanbulun en eski çarşılarından olan Mısır Çarşısı 1660 yılında mimar Kazım Ağa tarafından yapılmış Mısır Çarşısı, Eminönü'nde Yeni Cami'nin arkasında ve Çiçek Pazarı'nın yanında yer alıyor Baharatlar başta olmak üzere, bitki kökleri, çiçek tohumları, bitkisel ilaçlar, kuruyemiş ve şarküteri ürünleri satılan çarşı, sadece pazar günleri kapalı Kapısından girdiğiniz anda, burnunuza dolan koku ve rengarenk baharatların görüntüsü bile, mest olmanıza yetiyor

MODA İSKELESİ

Mimar Vedat Tek tarafından 1917 yılında inşa edilen Moda İskelesi, uzun yıllar deniz ulaşımına kapalı tutuldu Gitgide harabeye dönüşmeye başlayan iskele, Kadıköylülerin çabalarıyla 2000 yılında restore edildi İşletmelere kiralanarak restoran olarak hizmet veren Moda İskelesi'ni son olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Beltur AŞ devraldı Şu anda restoran ve kafe olarak hizmet veren Moda İskelesi, özel davetler için de kullanılıyor

ORTAKÖY MEYDANI

Ortaköy Meydanı, Osmanlı döneminden beri ilgi çeken bir yerleşim merkezi Zamanında padişahların sayfiye yeri olmuş Doğal hazineleriyle ihtişamlı sarayları taçlandırmış Arnavut kaldırımları, iskelesi, tavla seslerinin eksik olmadığı kahveleri, güvercinleri ve camii ile hareketli ve büyülü mekan Ortaköy Meydanı Takıcılar, kumpirciler belki de Ortaköy olmasa bu kadar iş yapamazlardı İstanbulda Bu meydan, manzarası ve dokusuyla, hep bir klasik olarak kalacak mekanlardan

PIERRE LOTİ

Fransız yazar Pierre Loti, mekanın müdavimi olduktan sonra, onun adını almış olan, tarihi Pierre Loti Kahvesi, eskiden Rabia Kadın Kahvesi olarak anılıyordu Kahvenin bulunduğu tepeye de Pierre Loti Tepesi deniliyor Eyüp Sultan Camii'nin yanındaki mezarlıktan geçerek çıktığınız kahvede, manzaraya karşı çay içmenin keyfine doyum olmuyor Burada Türk kahvesi içmek şehrin ritüellerinden

PRENS ADALARI

İstanbulun en yakın sayfiyesi Prens Adaları; Büyükada, Heybeliada, Burgazadası, Kınalıada ve Sedef Adasından oluşuyor Bizans döneminde saray mensuplarının sürgün yerleri olduğu için Prens Adaları diye adlandırıldığı söyleniyor Bugün hem yazlık hem de günübirlik gezinti için tercih edilen adalar, özellikle yaz mevsiminde dolup taşıyor Prens Adalarına Bostancı ve Kabataştan kalkan vapur, deniz otobüsü ve motorlarla ulaşabilirsiniz

RUMELİ FENERİ

Anadolu Feneri ile aynı tarihte, 1856'da Fransızlar tarafından işletilmeye başlayan Rumeli Feneri, 1933'de Türklerin eline geçmiş kademede inşa edilen fenerin kulesinin yüksekliği 30 metre Lambası, ilk olarak gazyağı asetilenle çalışan fener, bugün elektrik enerjisi ile aydınlanıyor Rumeli Feneri'nin ışığı 18 deniz öteden görülebiliyor Çevresindeki aynı isimle anılan köy, bugün balıkçılarıyla meşhur Günübirlik geziler için ideal

RUMELİ HİSARI

Anadolu Hisarı'nın karşısına, İstanbul Boğazı'nın kuzeyinden gelebilecek saldırılara karşı Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmış Uzaktan bakıldığında, eski harflerle Muhammed biçiminde okunacak şekilde inşa edilen hisar, bugün müze ve açık hava tiyatrosu olarak kullanılıyor Hisarda yıllardır Rumeli Hisarı konserleri düzenleniyor Çevresinde ise özellikle yaz aylarında kahvaltı edenlerle dolup taşan kahveler ve balık restoranları bulunuyor

SADULLAH PAŞA YALISI

Sadullah Paşa Yalısı hiç şüphesiz Boğaziçinin en güzel yalılarından Yalının sahibi Sadullah Paşa ile oğlu, birbiri ardına intihar edince, yalı uğursuz sayılmış ve aile yalıyı boşaltmış Daha sonra Sadullah Paşanın akrabası Seyfullah Esin tarafından alınan yalı, günümüzde Esinin eşi Emel Esinin kurduğu Tek- Esin Vakfına ait Ayşegül Tecimer, Yiğit Şardan gibi isimlerin de kiracı olarak kullandığı yalı bugün de kiracılarını ağırlıyor

SAINT ANTOINE KİLİSESİ

İstanbul'un en büyük Katolik kilisesi Saint Antoine, İstiklal Caddesi üzerinde bulunuyor 1725 yılında devlet için çalışan Katolik aileleri için inşa edilen kilise, İtalyan rahipler tarafından yönetiliyor Kiliseye gelir sağlaması amacıyla yapılan avlusundaki Sainte Antoine apartmanları, İstiklal Caddesi'nin ilk betonarme yapıları arasında yer alıyor Sainte Antoine, sadece Hıristiyanların değil, Müslümanların da sıkça ziyaret ettiği bir kilise

SEPETÇİLER KASRI

İnşasına 1591 yılında başlanan Sepetçiler Kasrı, 1643 yılında tamamlanmış Zamanında Topkapı Sarayı'na ait kayıkların bulunduğu yerde olan kasır, donanmaya işaret vermek için kullanılmış 1990'da onarılan ve Uluslararası Basın Merkezi olarak kullanılan kasır, 1998 yılından beri turistler tarafından ziyaret edilebiliyor Burada ayrıca festivaller kapsamında konserler düzenleniyor

SULTANAHMET CAMİİ

1609-1616 yılları arasında Sultan I Ahmet tarafından Mimar Sedefkar Mehmet Ağa'ya yaptırılan bu cami, şehrin en önemli simgelerinden Cami, mavi, yeşil ve beyaz renkli İznik çinileri nedeniyle Avrupalılarca Blue Mosque (Mavi Cami) olarak anılıyor Sultanahmet Meydanındaki caminin görkemli avlusu, yıl boyunca ziyaretçilerle dolup taşıyor Çoğu İstanbullunun, caminin önündeki fıskiyeli havuzda bir fotoğrafı bulunuyor

SULTANAHMET MEYDANI

İstanbul'un en önemli meydanlarından Bizans devrinde at binenlerin, atların meydanı anlamına gelen Hipodrom deniliyormuş Osmanlı döneminde ise At Meydanı denmiş Bugün İstanbul'un en önemli turistik merkezlerinden biri olan meydanda, Kayzer Wilhelm'in ziyaretine anı olarak yapılmış Alman Çeşmesi bulunuyor Meydanın tarihi dokusunda gezintiye çıkarken, güvercinleri beslemek için yem almayı unutmayın

SÜLEYMANİYE

1550-1557 yılları arasında Mimar Sinan tarafından inşa edilmiş Külliye 15 bölümden oluşuyor Caminin Beyaz Harem isimli, beyaz mermerden inşa edilmiş iç avlusunun dört köşesinde yükselen ikisi üç şerefeli, ikisi de iki şerefeli olmak üzere dört minaresi var Camideki dört minare, Kanuninin İstanbulun fethinden sonraki dördüncü padişah oluşunu; minarelerdeki on şerefeyse, Osmanlı tarihinin onuncu padişahı oluşunu simgeliyor

TOPKAPI SARAYI

Fatih Sultan Mehmet tarafından 1472 yılında yaptırılan Topkapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayına kadar 380 yıl boyunca devletin idare merkezi ve sultanların ikametgahı olmuş 1924 yılında Atatürkün emriyle müzeye çevrilmiş Kaşıkçı Elmasını ve sarayın görkemini görmek için kapısındaki kuyruğa girmelisiniz Müze salı günleri hariç her gün 0900-1900 saatlerinde açık

VAPUR

İstanbul Boğazında bugünkü anlamda ilk yolcu vapuru 1837 yılında çalıştı Boğaziçinde vapurla yolcu taşımacılığında asıl büyük adım ise 1851de Şirket-i Hayriyenin kurulmasıyla oldu Bugün şehir hatları vapurları İDOya bağlı Boğaz hattının yanında, Marmarada da seferler yapıyor Haydarpaşa, Kadıköy ve Adalara seferleri oluyor Vapurlar, şehrin adeta simgelerinden biri İstanbullular için vapurda martıları seyrederek, simit ve çay eşliğinde yolculuk yapmak ayrı bir keyif

YEDİKULE SURLARI

Bizans zamanında yapılmış şehir duvarları İstanbul'un etrafını çeviren surlar, 5 yüzyıldan başlayarak inşa edilmiş, yıkılmalar ve yeniden yapmalarla dört defa elden geçmiş Sultan Mehmet zamanında iç kaleye çevrilmiş İstanbul'un en önemli mimari eserleri arasında yer alan Yedikule Surları beş köşeli bir yıldız şeklinde yapılanmış Haftanın her günü ziyarete açık olan Yedikule'nin bahçesinde 17 parça tarihi eser halka açık bir şekilde teşhir ediliyor

YEREBATAN SARNICI

Bizans İmparatoru I Justinyen zamanında 542 yılında Büyük Sarayın su ihtiyacını karşılamak üzere yapılmış Sarnıcın içinde yer alan mermer sütunların görkemi, mekanın halk arasında Yerebatan Sarayı olarak anılmasının sebebi Yerebatan Sarnıcının içinde yer alan Medusa başı, sarnıcın iki sütununun kaidesi olarak kullanılıyor Her gün 0900-1900 saatlerinde ziyarete açık

YILDIZ PARKI

Beşiktaş ile Ortaköy arasında yer alan Yıldız Parkı, İstanbulluların romantik buluşma yerlerinin başında geliyor Lale Devri döneminde düzenlenen çırağan alemleri sırasında çeşitli eğlencelere mekan olmuş Malta ve Çadır Köşkünün içinde yer aldığı park, sadece semt sakinlerine değil, tüm İstanbullulara hitap ediyor Okuldan kaçan öğrenciler, örgü ören yaşlı kadınlar, defa elele tutuşan sevgililerin arada vakit geçirdikleri son derece keyifli, yemyeşil bir park

YILDIZ SARAYI

II Abdülhamit zamanında ana saray olarak kullanılmaya başlanan Yıldız Sarayı, Mihrişah Sultan için yaptırılmış Korunaklı olan ve köşkler, parklar, bahçeler ile diğer yapılardan oluşan saray geniş bir avluya yayılıyor Yıldız Sarayı pazartesi ve perşembe günleri hariç her gün, 01 Ekim-28 Şubat tarihlerinde 0930-1600, 01 Mart- 30 Eylül tarihlerinde 0930-1700 saatlerinde ziyarete açık

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.