|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
melodramların, sineması, tarihinde, türk, yüzü, öteki |
![]() |
Türk Sineması Tarihi'nde Melodramların Öteki Yüzü |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türk Sineması Tarihi'nde Melodramların Öteki YüzüTürk Sineması Tarihi'nde Melodramların öteki yüzü -Dediğim gibi, hep afişler! Eski, siyah-beyaz Türk filmlerinin bendeki izdüşümü hep afişlerden ![]() ![]() ![]() ![]() Türk Sineması Tarihi'nde Nijad Özön yazıyor: "Arıburnu'nun ondan (Kanlı Para) sonraki rejisörlüğü, Zeki Müren'li Beklenen Şarkı'da (1953–54) ![]() ![]() ![]() İşte şimdi Elmadağı'ndaki Şan Sineması; Beklenen Şarkı yaz mevsiminde tekrar gösterime girmiş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nijad Özön yazıyor: "Katil, bir düzene kurban gidip hapse atılan delikanlının, masumluğunu ispat etmek üzere hapisten kaçması ![]() ![]() ![]() Fotoğrafta Gülistan Güzey, çamaşır leğeni başında, saçlarını oyalı yemeni örtüyor, yüzü adamakıllı kederli, çevresinde kadınlar ![]() Şu Dağdaki Muallâ Sürer olabilir; fakat ne kadar genç! Gözleri o zaman da fıldır fıldır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sazlı Damın Kahpesi'ni bugüne kadar seyredemedim ![]() ![]() ![]() ![]() "Gürses'in melodramlarında bilinçli ya da bilinçsiz, kökleri daha derinlere doğru inen, Doğululara özgü bir acılık, eziklik vardı: Bir tür gerilikten, baskıdan kurtulamamış bir toplumun yarı-hayvan yaratıkları, ancak kaderle açıklayabildikleri sayısız dertlerle, belalarla karşılaşıyorlar, oraya buraya itiliyorlar; toplumun kenarında tutunmaya çalışıyorlar, hayvancıl bir içgüdüyle yaşamakta ayak diretiyorlardı ![]() Sazlı Damın Kahpesi'nden arta kalan fotoğrafta, at üstünde, siyah gözlüklü, binici kıyafetli Gönül Bayhan, elinde kırbaç; yemenili, şalvarlı köy kızına horgörüyle bakıyor ![]() ![]() Büyük kentlerin okumuş yazmışları küçümseye dursun, Türk sineması bir yandan da kentlilik bilincini, büyük şehir kültürünü beyazperdeden kitlelere yansıtır ![]() ![]() ![]() Bülent Ağbi, Belgin Doruk örneğini vermişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk sinemasının anatomisini çok iyi bilen Bülent Oran'ın şu değerlendirişi yankıyıp duruyor: " ![]() ![]() ![]() ![]() Dünkü sinemamızın yelpazesinin hiç dar olmadığını Türk Sineması Tarihi'nden de yakalayabiliriz ![]() "Gerek (Mesiha) Yelda, (Belgin) Doruk, (Deniz) Tanyeli, gerek (Leylâ) Sayar, (Çolpan) İlhan, gerekse (Neriman) Köksal, (Gönül) Bayhan'ın temsil ettikleri tiplerin tam karşı kutbunda, küçük, talihsiz, sürekli olarak ezilen, toplumun bir kenarında tutunarak yaşamaya çalışan Türk kadınını canlandıran Muhterem Nur, 1952'den başlayarak bugüne değin çevirdiği altmıştan fazla filmde, bu tipin en acemicelerinden en ustaca çizilmişlerine kadar birçok örneklerini ortaya koydu ![]() ![]() Birden, film çekimini ilk gördüğüm gün! Cihangir Parkı'nda oynuyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Teknik imkânları çok kısıtlı sinemamızın içten çabasına tanıklığım ilk o gün ![]() ![]() ![]() ![]() Horgörülerle kuşatılmış eski Türk sineması birçok aşamadan geçerek kendini var etmeye çalışır ![]() ![]() ![]() ![]() Özön, Ayşecik filmi üzerinde durmuş ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() Bunca yıldır belki 'dayanışmaya' duyduğumuz özlemle unutmuyoruz Ayşecik'i ![]() "Ün, büyük şehrin tehlikelerini, güçlüklerini; her vakit sarsıntıyla, felâketle karşı karşıya bulunan küçük insanlarını; bu insanların her şeye rağmen yaşamak, hem de insanca yaşamak isteğini, bu uğurdaki yenilmez çabalarını Ayşecik'le bir kez daha anlatıyordu ![]() Ayşecik'in senaryosunu, Kemalettin Tuğcu'nun romanından yola çıkarak, Hamdi Değirmencioğlu yazmış ![]() ![]() ![]() ![]() Ne kadar çok sigara içerdi, benden de çok! Roman ve hikâyemizin dikkatli okurlarındandı ![]() ![]() ![]() Hamdi Bey 'mutlu son' taraftarıydı ![]() ![]() ![]() Aslında, eski, dünkü Türk sineması da biraz öyle ![]() Melodramların öteki yüzünü göremeyenler, bu filmleri boyuna olumsuz yönde eleştirdiler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() SELİM İLERİ |
![]() |
![]() |
|