Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilinen, doğru, gelişmeler, psikiyatrideki, yanlışlar

Psikiyatrideki Son Gelişmeler Ve Doğru Bilinen Yanlışlar

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Psikiyatrideki Son Gelişmeler Ve Doğru Bilinen Yanlışlar



Psikiyatriye dair zihinlere yerleşen klişelerle ilgili soru ve cevaplar

Psikiyatride pek çok şey değişti Terapiler "Bana çocukluğunu anlat" diye başlamalı mı? Doktor ve hastası birbirlerine nasıl davranmalı? Bu soruların yanıtları yenilendi Prof Dr Özkan, "Arkadaşlık başka, psikiyatri başkadır" diyor



İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nde 'Liyezon Psikiyatri' (Hastalara psikiyatrik tıp hizmeti verir, genel tıp ile psikiyatri arasındaki bağlantı ve işbirliğini yürütür) bölümünü kuran Prof Dr Sedat Özkan, 'Humanite Psikiyatri' ile gündüz hastanesi modelini Türkiye'ye getiriyor Psikiyatrinin günlük hayatın içine girdiğini ve 'deli doktoru' algısının değiştiğini anlatan Prof Dr Özkan, psikiyatriye dair zihinlere yerleşen klişelerle ilgili sorularımızı yanıtladı:

SORUNLAR MASAYA YATIRILIR
Psikiyariste giden hasta ilk önce çocukluğunu mu anlatır?
Her şeyini anlatır Bedenini, beynini, ruhunu, ilişkilerini, hayallerini, hayal kırıklıklarını kişiyle birlikte masaya yatırırız Kırgınlıklar, ya tamir edilir ya da yeniden yapılandırılır

Çocukluktaki travmalar bugünkü rahatsızlıkların temeli midir?
Çocukluk dönemindeki travmalar, farkında olmadan yerleşik kalıplar yaratabiliyor Örneğin, ucuz çapkınlık yapan ve şiddet uygulayan bir baba modeliyle büyüyen kız çocuğunun kafasında; erkeklere ilişkin bir kalıp oluşuyor Bu sorunun giderilmesi için travmanın uzantılarının tüm yönleriyle ele alınması öneriliyor

AMAÇ ŞİRİN GÖRÜNMEK DEĞİL
Psikiyatrist hep anlayışlı müşfik midir, arada hastasına tepki de gösterir mi?
Psikiyatri uzmanının yaptığı ya da yapmadığı, söylediği ya da söylemediği her şey; hastanın yararınadır Cerrahi girişim nasıl hastanın canını acıtsa da onu nasıl iyileştiriyorsa, psikiyatri uzmanı da tedavinin gerektirdiği davranışlarda bulunur Amaç, şirin gözükmek değildir Tedavi etmek, gerekirse yüzleştirmek ve kişinin kendi tedavisinde, hayatında sorumluluğunu almasına yardımcı olmaktır Hasta hekim ilişkisi tedaviye dönük bilimsel, ahlaki ve insanidir

CİNSİYET GÖZETİLMEZ
Psikiyatrist hastasıyla arkadaş olabilir mi? Psikiyatrist hastasının en yakınıdır ama arkadaşı değildir Zaten arkadaşlık ayrı, hekimlik ayrıdır İlişki, tedavi ilişkisidir

Psikiyatristle aradaki mesafe kalkınca hastanın psikiyatristine saygısı eksilir mi? Saygı zedelenirse sınır bozulur Saygı ise en temel insani değerdir

Psikiyatrik tedavide doktorun cinsiyeti hastalar için önemli midir? Psikiyatri uzmanı, kuaför seçer gibi seçilmez Bilimin cinsiyeti olmadığı gibi bilimi uygulayanların da cinsiyeti yoktur

ERKEKLER BAŞI DERDE GİRİNCE ÇÖZÜM ARAR
Sürekli mutsuz olanlara ne önerirsiniz?
Mutsuz kişiler tembellikten beslenir Bu konuda atılması gereken en önemli adım, kişinin önce mutluluğun ne olduğunu ortaya koyması, sonra da mutsuzluklarıyla yüzleşmesidir Mutluluk; çaba, mücadele, öğrenme, iletişim, paylaşım ve adaptasyon sonucunda elde ediliyor

Psikiyatriste kadınların daha çok gitmesi, onların psikolojik sorunlara daha yatkın olduğunu mu gösterir?
Kadının anaç yapısı ve sorumluluk anlayışı, bunun başlıca nedenleri arasında Ruhsal bozukluklara kadınlarda daha fazla rastlanması, onlardaki ruhsal bozukluğun daha çok olmasından değil, erkeklerin kendi başlarının çaresine bakmayı tercih etmelerinden kaynaklanıyor Erkek, doktora 'koruyucu sağlık' anlamında başvurmak yerine, sadece başının derde girdiğini düşündüğü zamanlarda gidiyor Bu tüm dünyada geçerli

SEVGİ GÖRMEYEN ÇOCUKTA DERİ HASTALIĞI GÖRÜLÜR
Depresyon tedavisi ortalama ne kadar sürmeli?
Bunu belirleyen unsurlar; hastalığın ne olduğu, hastanın kim olduğu ve hekimin kim olduğuna göre değişir Tedavi süreci ameliyat gibi hızlı değildir ama diyabet gibi de ömür boyu sürmez Depresyon tedavisi en az altı ay sürer

YENİ BİR HAYAT
Altı ay uzun bir zaman değil mi?
Bizler, ruhsal hastalığı tedavi etmenin yanında, o kişiye kendi koşullarında ve kendi tercihleri doğrultusunda yeni bir yaşam da oluşturmak durumundayız

Hastayla konuştuğunuz zaman, hangi psikolojik sorunların hangi ağrılarla ortaya çıktığını anlıyor musunuz?
Ağrı davranışı, geçmişte öfkenin bastırıldığına ilişkin ipuçları verir Hipertansiyon tablolarında da, ifade edilememiş ve bastırılmış öfkeyle bağlantı kurulabilir Bağımsızlık çatışması yaşayanlarda da, mide ve bağırsak sistemine ilişkin sorunlar oldukça fazladır Sevgi ihtiyacının karşılanmamasıyla ilgili çelişki ve ikilemler; akciğer hastalıkları ve deri ile ilgili hastalıklarda daha çok ortaya çıkar Çocukken yeterince sevgi ve dokunma yaşamayan insanlarda da deri hastalıkları görülür

DERDİNİ DÖKMEYEN AĞRILARLA KIVRANIR
Psikolojik ağrılar fizyolojik ağrılardan nasıl ayırt edilir?
Ağrı kelimesi; Latince ceza, intikam, işkence sözcüğünden türemedir Psikolojik olarak ağrı çeken insanlar, aslında psikolojik olarak haykırış içindedir Bu ağrıyı çeken insanlar, "Sıkıntılıyım, mutsuzum" demektedir Çoğu zaman kendileri bile bunun farkında değildirler Kişi; duygusunu, öfkesini, ızdırabını, tepkisini ya da beklentisini beden dili ile ifade etmektedir Sıkıntılarını dışa vuramayan kişiler bu ağrıları çeker Kişi duygularını, iç çatışmasını, öfke ve beklentisini dile getiremez, bedenselleştirir Söyleyemediklerinin acısını, ağrı olarak çeker Bu ağrılar kırsal kesimde yaşayan kadınlarda sık görülür

AİLELER DE DESTEK İSTER
Kanserli bir hastanın ailesi de psikolojik yardım almalı mı?
Kanserli yakınları olan aileler, çoğu zaman hastaya yetmediklerinin farkına vararak psikolojik yardım arayışlarına girer Bu çok doğru bir yaklaşımdır

'POLLYANNA' GİBİLERİN BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLÜDÜR
Aşk acısı ile psikiyatriste gidenler daha çok kadınlar mı, erkekler mi?
İlişkisinde mutsuz olan insan, kendini genel olarak mutsuz eder ve değersizlik duygusu, yaşama yönelik olumsuzlukları tetikler

BAŞKASINI BULURUM
Kadınlar bu anlattıklarınızı daha çok yapıyor
Duygusal mutsuzluk dünyanın her yerinde kadını daha çok etkiliyor Kadın, erkekten daha duygusal Erkeğin duygusal boşluğu daha kısa sürüyor ve ayrılıklardan sonra erkek zihniyetinde yaygın olarak, "Başka birini bulurum" inanışı yer alıyor Kadın, aşk ilişkisini duygusal olarak ve psikolojik zeminde yaşarken, karşı cinse daha çok bağlanıyor Erkek ise benmerkezci düşünce yapısından uzaklaşamıyor

Karamsar insanların bağışıklığı zayıflar mı?
Araştırmalar ve klinik gözlemler; uzun süreli kızgınlık ve umutsuzluk algısının, bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini gösteriyor Kişinin kendini algılaması pozitifse bu bağışıklık sistemini olumlu etkiler Oysa kendini sürekli eleştirme halinin kişi üzerinde negatif etkisi bulunuyor İyilik hissiyle yaşayan, kendisiyle barışık, huzurlu insanların bağışıklık sistemi daha güçlüyken, ruhu çöken insanın bağışıklık sistemi bundan olumsuz etkileniyor

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.