Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çanakkale, den, hikayeler, ibret

Çanakkale Den İbret Hikayeler

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çanakkale Den İbret Hikayeler



ÇANAKKALE SAVAŞLARININ IBRETLI VE HIKMETLI
HİKAYELERİ

1 KINALI HASAN :

Yüzbaşi Sirri Bey, ikindi vakti yeni gelen erati teftiş ederken, içlerinde bir tanesinin saçinin bir tarafi kinalanmiş oldugunu görür ve takilir: “Hiç erkek kinalanir mi? Mehmetçik: Buraya gelmeden evvel, anam kinalamişti komutanim” der ve sebebini bilmedigini ilave ederKomutanin istegi üzerine anasina haber salar, “Niye benim saçimi kinaladin?” Gelen cevabi mektupta şunlar yazar:

“Ey gözümün nuru Hasanım,

Köyümüzde rahat rahat oturalım mı? Vatan sevgisi içimizde alev alev yanıyorSen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın Ben, senin anan isemBeni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttüAllah, bu vatan için seni besledi Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor

Sen bu ailenin seçilmiş kurbanisin

Hasanım, söyle zabit efendiye Bizim köyde kurbanlık ayrılan koyunlar kınalanır Ben de seni evlatlarımın arasından vatana kurban adadımOnun için saçını kınalamıştım

El-hükmü billah Allah, seni İsmail Peygamberin yolundan ayırmasın

Seni melekler şimdiden rahmetle anacaktir Gözlerinden öperim

Anan - Hatice”

2 GAZİ MEHMET AŞKININ ANLATTIKLARI:

“İngiliz donanması Sarozdan top atışları ile bize son derece ağır kayıplar verdiriyorduBöyle bir atıştan sonra, aynı, birlikte silah arkadaşım Recep Eniştemin iki ayağı kopmuş çalıların üzerinde gördüm, henüz sağ idiYanına kadar gidebildimOnu o vaziyette görünce ağlamaya başladım Henüz ruhunu teslim etmeyen Recep Eniştem:

“Kardeşim niçin böyle ah edip aglarsin, benim cigerimi daglarsin! Allah in verdigine merhaba! Takbir- i Rabbani böyle imiş! Onun kazasi geri çevrilmez ve hükmüne mani yoktur Elimizden ne gelirArzuladigim savaş yolunda olduO saadet bana yeter! Sen sag kalirsan, anamin elini benim içinde öp! Emzirdigi sütleri helal etsin!” dedikten sonra:

“Başimi kibleye dogru çevir!” diye bildi Ruhu çoktan uçmuştu

“Halil, bölükte süngü hücumuna kalkmıştı, ağır bir yara alarak yanıma yıkıldıBir mütted sessiz kaldı ve sonra: “Ahiretlik ölümüm yaklaştı, öldükten sonra cesedimi geriye götürtme, buraya ellerinle göm! Üzerimde harbediniz! Ta ki Gazilerin ayak seslerini Allah! Allah! Nidalarını rahatlıkla duyayım!” dedi ve gülerek ruhunu teslim etmişti

“Karayürek deresine doğru iniyorduk: Bir akşam beni keşif kolu çıkardılar bu derenin yatağında geziniyordumÇok susamış idim Dere şırıldıyordu, mataramı doldurdum Birkaç yudum içtiğimde, içtiğim suyun tadı çok başka idi avucuma mataradan su aldığımda, matarama doğdurduğum suyun kan olduğunu anladım

3 İNSANLIK DERSİ :

Çanakkale Savaşlar'ında savaşıp, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna döndükten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şöyle diyor:
"Fransızlar, Türkler gibi mert bir milletle savaştıkları için daima iftihar edebilirsinizHiç unutmamSavaş sahasında döğüş bitmiştiYaralı ve ölülerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Türk ve Fransız askerleri süngü süngüye gelip ağır zaliyat vermişlerdiBu sırada gördüğüm bir hadiseyi ömrüm boyunca unutamayacağımYerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Türk askeride kendi göleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyorduTercüman vasıtası ile şöyle bir konuşma yaptık:
- Niçin öldürmek istediğin askere yardım ediyorsun? Mecalsiz haldeki Türk askeri şu karşılığı verdi:
"Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi çıkardıBirşeyler söyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktıBenim ise kimsem yokİstedim ki, o kurtulsun, anasının yanına dönsün" Bu asil ve alicenap duygu karşısında hüngür hüngür ağlamaya başladımBu sırada, emir subayım Türk askerinin yakasını açtıO anda gördüğüm manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettimÇünkü, Türk askerinin göğsünde bizim askerinkinden çok ağır bir süngü yarası vardı ve bu yaraya bir tutan ot tıkamıştıAz sonra ikisi de öldüler"

Fransız Generali BRIDGES
Çanakkale Savaşları komutanı

4 EDİNCİKLİ MEHMET ER

"Edincikli Mehmet Er'in bir top mermisinin parçaladığı konumdan kanlar içerisinde bir et parçası sarkmaktadırYalvarırcasına:

"Komutanım ne olur şu kolumu kes!"
Sağ eliyle yakaladığı ve tuttuğu sarkık kola bakan Teğmen donmuşturEdincikli Mehmet Er tek ve emin sesi ile tekrarlar:
"Allah Aşkına, Allah Rızası için kes şu kolumu!!!"
Bu ilahi cümleleri eimr gibi işiten Teğmen Saip, bıcağı kola kola vururGık bile dememiştir, Edincikli MehmetBir sağ elindeki kola, bir ileride Allah! Allah! nidaları arasında çarpışan erlere bakar ve kolu fırlatır: "Bu kol vatana feda olsun," derYerdeki et parçalrından başını kaldıran Teğmen'in karşısında kimse yokturÇünkü, Edincikli, Hakla alış verişe başlayınca herşeyi, acıyı, özlemleri unutuyor, rahmet deryalarında, tecelli dalgalarında yıkanıp arınırken, kolunun fani bedenden ayrılma işlemini duymuyorduO ateş, o yangın fakat getirilmez feryatlar içinde, edincikli bu cehennemi ateş altında kendinden geçtiBir avuç istek ve özlem halinde yandı, tüttü
Edincikli Mehmet, çoktan kolunun öcünü almak için vatan için Allah için hücum saflarına katılmıştıAlayların içine karışır, teke tek vuruşurOnu durdurmak mümkün değil artık, yine harikalar gösterir, bire bir dövüşür, bire on dövüşür, bire yüz dövüşür Allah'ın yardımıyla haklamadığı kafir kalmazAma kaderden kaçılmaz ki! Kolunun kopmasıyla kaybettiği kan onu halsiz düşürmeye başlamış Edincikli'ye şimdi de şehitlik mertebesi ekleniyorduGüzel yüzü soldu, sarardı, canı teninden süzüldüGözü dünyaya kapandı"

Teğmen SAİP
Çanakkale Savaşlarından
12 Alay 1 Bölük Komutanı

5 SAKA HÜSEYİN

"İkinci Anafartalar taarruzundan sonra, Türk birlikleri Anafarta Ovası'na ve tepelere yerleşmişti 35 Piyade Alayı 2Bölük erlerinden Hayrabolu'lu Hüseyin alayın su ihtiyacını gidermekle görevli idi sabahın alaca karanlığında katırı ile yola çıktıBigalı Köyüne gidip, kuyulardan tahta, damacanalara su doldurup geriye dönüşünü akşamın karanlığına denk getirmeye çalışırdı
Katır önde, bizim Saka Hüseyin arkada ama, yola çıkmadan evvel katırının kulağına eğilir, her defasında söylediği sözleri tekrarlardı: "Haydi, Büyük Anafarta Köyünün üstünden 35 Piyade alayının bulunduğu siperlere" katır gide-gele bu yollara alışmıştır
Fakat yolda, Hüseyi'nin çenesi durur mu? Savaş var imiş! Yığınla yaralı taşırlar imiş, umurunda mı? O bir türkü tutturmuş gidiyordu:
"Pınar baştan bulanır
İner dağı dolanır
Al başımdan sevdayı
Buna can mı dayanır

Rinna, rinna yarim
Rinna, rinna"
Saka Hüseyin damacanlarına suyu doldurarak "deh" deyip akşam karanlığında yola koyulurSiperlerde 2 Bölük su bekliyorYaralılar daha da çok su bekliyorlarBirden bire, yanı başında iki karaltı beliriyorGavurca haykırıyorlar!
"Dur! kımıldama!"
Hayrabolulu Hüseyin'in yapacak hiç birşeyi yok akıl almaz, gene de eşi görülmemiş büyük bir zeka kıvraklığı ile; düşman erlerine gevrek gevrek gülümsemeye başlar ve eliyle, koluyla katırının sırtında sallanan su damacanalarını gösterir, "Kumandan, kumandan?" diye geveleniyor ve büyük bir saygı ile anzak kumandanını selamlayarak "Emret gavur kumandan!" derDerhal bir tercüman bulunur Saka Hüseyin anlatmaya devam eder
"Bu su damacanalarını kendi kumandanım gönderdi Sizin yaralılarınıza hediyemizdirDüşmanımız susamıştır, susuz kalmasınlar dedi Mülazım Efendi!" ve arkasından ilave ettiBu sudan verinde bir bardak ben içeyim der!"
Anzak Teğmeni kıpkırmızı kesilir Gözleri dolarİlk iş Hüseyin'i kucaklayıp iki yanağından öpmekİkinci iş, Hüseyin'i tartaklayan devriyeleri bir güzel fırçalamak, üçüncü iş, Hüseyin'i siperin dibine oturtup soluklandırmak, o " comed bell" kutularından, Oxo et suyu özündeni sarma tütünden, cigara kağıtlarından, Topler çikolata paketlerinden bol bol yağdırmakBu aldıkları hediyeleri katırın sırtına vurur, kurnaz bir tilki gibi, siperden sipere zıplayıp kapağı ikinci bölük hattına atınca, bu sefer gözleri fal taşı gibi açılma sırası Mehmetçik' tedir"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.