11-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Baba-Oğul Destanı...
Çetmilli Ali Çavuş, yüz binlerce vatan evladı gibi cepheye giden askerlerden biriydi Aradan 11 yıl geçmiş, Çetmilli Ali Çavuş cepheden cepheye koşmuş her mevzide her siperde bağımsızlık günlerinin hayalini kurarken, cepheye giderken 8 yaşında olan oğlu Mehmet ile karısına kavuşacağı günleri beklemekteydi
Çetmilli Ali Çavuşun hayalleri, Dumlupınar mevzilerinde gerçek oldu 8 yaşındayken bırakıp gittiği Mehmet dağ gibi bir delikanlı olmuş, kader ikisinin yollarını aynı cephede birleştirmişti Alay sancaktarı Mehmet Onbaşı ile Çetmilli Ali Çavuş'un cephede karşılaşmaları ve hasret gidermeleri herkesin gözlerini yaşartmış ve bir o kadar da mutlu etmişti Artık baba ile oğul bu vatan için bir sancağın peşinde omuz omuza çarpışacaklar ve Çetmilli Ali Çavuş'un hayallerini birlikte gerçekleştireceklerdi
Gün bugündü ve baba oğul sıkıca sarıldılar, birbirleriyle helalleştiler ''Hücum'' sesiyle yağmur gibi gelen mermilerin önüne atıldılar Ali Çavuş bir kurşunla yığıldı yere, ne acı ne de hüzün vardı gözlerinde, 11 yılın evlat özlemi mermi sesleri arasında son bulmuştu Dudaklarından iki kelime döküldü şahadete ererken; ''Vatan sağ olsun ''
Çetmilli Ali Çavuş, 31 Ağustos 1922 günü şehit düştü, hem de oğlu Mehmet'in kollarında Gözyaşını içine attı Mehmet Gün ağıt yakacak gün değildi Kaptı alay sancağını yürüdü izmir'e doğru En önde o koşuyor kanlı siperlere ilk o dalıyordu 9 Eylülde İzmir önlerinde bir kurşun da onu buldu
Kader bu dünyada beraber olmayı nasip etmedi Ali Çavuş ile oğlu Mehmet Onbaşı'ya ama onların ve onlar gibi on binlerce Mehmetçiğin bu kahramanlıkları ile kurtuldu vatan
|
|
|