Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Kitap Özetleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dündar, klasikleri

Can Dündar Klasikleri

Eski 11-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Can Dündar Klasikleri



KADINIM

Köhne bir yük katarı gibi ayak parmaklarımızı ezerek önümüz sıra geçen bu
yorgun asır, bizim asrımız değildi

Korkarım, tozu dumana katarak pürtelaş gelen yenisi de, o imanla
beklediğimiz ahengin asrı olmayacak

Raylar üstünde alelade bir tımarhane bu

tıklım tıkış vagonlarında vahşi bir itiş kakış; dumanında genzi yakan
bir ihtiras kokusu

Şüphesiz zamanla bu cinnet de ufukta yitip gidecek; lakin bizim için başka
katar yok ömrümüzün içinden geçecek

Görünen o ki kadınım, seninle biz, "hayat" denen bu metruk peronda, üzerinde
adres yazmayan mektuplar gibi bekleşip, aşkımızı acılardan damıtarak
yaşlanacağız
* * *
Öyle bir çağdayız ki, insanoğlu geçen asır düşünü gördüğe "denizler altında
20 bin fersah" yolu kat edip, "arzın merkezine" yaklaştıkça, uzaklaştı
insanlığından

Kalabalıklaştıkç a arttı kayıtsızlığın ıssızlığı

Her bineni ise bulayan sefil bir trenle onun borsadan başka tapınak, paradan
başka tanrı tanımayan son yolcuları, kainatın raylarındaki şiiri, ilhamı,
aşkı ezip geçti

"Ah o gönü1 şarkıları" sustu önce

Sonra, sevdaların ömrü kısaldı; tadı kaçtı hasretin, şehvetin harı söndü

Sanal posta kutusu, mektubu öldürdü; bak, bir tek satır yok kalemimden sana
kalacak

Silinip gidiyor telefondaki aşk mesajları; "seni seviyorum", -ki amentüsüdür
itiraf gecelerinin- parfüm sıkılmış plastik bir gül dalının teybinde
tutsak

Korkuyorum gülüm; "Seni seviyorum" desem sana, plastik kokacak
* * *
A kadınım,

A hüznümün bançesi!

Görmem mi sanırsın; sesi kısık gözlerinin nicedir dudakların buselere
sağır

Oysa ben, haykırmak için sesine, solumak için nefesine muhtacım

Bilsen neler verirdim bakışlarından o kederi silebilmek, sana itimadın
hazzını yeniden verebilmek için

Lakin öyle bir tufana yakalandık ki, birbirimize kavuşmak için
çekiştirdiğimiz kement boğuyor bizi

Mübadele garında saadet ülkesine kesilmiş iki biletle mecalsiz bekleşiyoruz

Kudretim olsa, seni bu harabe istasyondan kapar, koştukça yelelerinden
takvim sayfaları uçuşan bir kısrağın terkisine attığım gibi, o çok sevdiğin
ihtişam romanlarının mağrur asrına taşırdım

Soyunurduk bütün o delik deşik kostümlerimizden, boyası akmış
maskelerimizden mecburi rollerimizden

"Devamsızlık yüzünden" tarihten kovulmuş iki muzip çocuk gibi, azad olurduk
kendimizden Benim boynumda alıçtan kolyeler, senin tebessümünde
sümbülden gamzeler; çözüp dudaklarımızın mührünü, iç çekişlerimizi toprağa
gömer, her akşam ilk sana gülümseyen yıldızına ip dolayıp keyifle
ayaklarımızı sallandırırdık dünyaya

Dilimizde, "kavuşmanın tadını/ayrılık feryadını" taşıyan bir şarkıyla

Uşşak makamında

Can Dündar

:wink2:

Ufuk çizgisinde biten bereketli toprakların karanlığında, upu­zun bir yoldaydık geçen haftave dolunay, buğulu bir ki­tabe gibi gökte asılıydı

Nur yüzlü bir yol arkadaşıydı gece boyunca Duru ve sakin izledi bizi; daldıkça camı yalayan kirpiklerimiz­den öperek, şefkatle

Yol boyu tenimizi parlatan ışık sa­ğanağı, nehir kenarlarında pul pul yakamozlanıyor, meltem estikçe kavak yapraklarında yanıp sönen bir ateşböceği kafilesine dönüşüyordu

Ne zaman başımızı kaldırsak orada mağrur ve sessiz parıldıyordu; eteklerinden puslu haleler sa­çan sihirli bir gümüş lira gibi

Arada eflatun bir bulutun arkasına çekilip gizleniyor ve orada birkaç dakikada bütün mahcubiyetinden soyunmuşcasına cüretkâr, bu kez çırılçıplak bir raksa başlıyordu semada

Kutsal kitapların yazdığı gibi, tanrının geceye de hükmet­mek üzere yarattığı bir büyülü ışıktı o

Çevresi yıldızlarca kuşatılmıştı, onun kadar parlayamadığına yanan ve biz yol boyu, hüzünlü şiirler damıttık gözalıcı ışığından

Gerçi Fuentes'in dediği gibi, üzerinde o adamlar gezindi­ğinden beridir bizim romantik hayallerimizin tanrıçası olma özelliğini yitirmişti kısmen, ama hâlâ öyle güzel, öyle baştan çıkarıcıydı ki

Gece boyunca ilham verdi hepimize; bayram şekeri tadın­da, ilk öpücük heyecanında ve eski bir şarkı olup yerleşti di­limize; "Dün gece mehtaba daldım hep, seni andım/öyle bir an geldi ki, mehtap seni sandım"

* * *

Sonra birden bastırıverdi kasvet

Kalleş bir gölge, ağır ağır sokuldu dolunayın nurdan yüzü­ne ve birkaç dakika içinde kara bir şal gibi tamamen örttü üzerini gece güneşinin

Bir süre kıvranıp durdu ay ışığı, sonra tutulup kaldı ani­den

Ölü bedenlere can veren o ürpertici buğusu hoyratça gölge­lendi

Karanlık, hükümranlığını ilan etti dağ yamaçlarında Boz­kır, siyaha teslim oldu

Ay tutuldu, dilimiz tutulmuşcasına şaşırtarak bizi

Aydınlık yüzü keder bulutlarıyla gölgelenirken, gözümüzü semaya dikip paylaştık sancısını

Okşadık bakışlarımızla; doğum anında bir annenin terli saçlarını okşarcasına

Öyle masum, öyle sessiz çekiliverdi ki başucumuzdan, daha kirpiklerimizdeki nemi kurumadan ışıklı busesinin, yokluğu­nun boşluğuna yuvarlandık ıssız bir yol ortasında, yapayal­nız

Efkârlandık mahrumiyetinden

Aya tutulduk, ay tutulurken

Yollarda esmer tenli adamlar silah sıktı ayın karanlık yüzü­ne doğru; kurşun dökercesine gökkubbenin uğursuz mührü­nün üzerine ve çocuklar teneke çaldı dolunayın ruhunu kurtarmak için, kara büyücünün elinden

Bense durumu açıklarken "aydan dede"sini kaybetme telaşındaki oğluma; ne kara büyücülerden sözettim; ne de geze­gen sisteminden: "Güneşe tutkunmuş dolunay" dedim; "lakin karalar bağlamış, aralarına dünya girince"

İzahat ne kolay, konu aşka gelince

* * *

Gördünüz ya; yok bu yazının bir mesajı

Sadece dolunaya övgü için yazıldı

o dolunay ki, yoldaşı geceyarısı hasretliklerinin ilhamı sevda sözcüklerinin

O dolunay ki, yüzyılda bir gölgelenir yüzü

Eh, haketti bu kadarcık sözü

:wink2:
Bahar, yalvarırım çek git işine!
Salma üstüme çiçeklerini,
aklımı çelme!
Her sabah çimenlerin çiyden ürpererek uyanıyor bahçemde; sonra güneşle oynaşıp tütsülenmiş gibi buğulanıyor
Ne zaman sokağa çıksam badem ağaçları salkım saçak çiçek
Kavaklar kıpır kıpır, ıslık ıslığa meltem
Kırda dayanılmaz bir kekik kokusu, toprakta türlü çeşit börtü böcek
Yapma bunu bana bahar,
Böyle üstüme gelme!

* * *

Zaten damarlarıma zor zaptediyorum kanımı
Çoktan cemreler düşmüş beynime, yüreğime
Kalbimin buzları erimiş
Göğüs kafesimde ne idüğü belirsiz bir kıpırtıyla geziyorum nicedir
Bir de sen çıldırtma beni
Krizdeyim ben tembelliğin sırası değil, uyamam sana
Al git serçelerini sabahlarımdan, çağlalarına, kokularına hakim ol
Meltemlerine söyle, deli gibi ıslık çalıp sokağa çağırmasınlar beni
Bulutların üşüşmesin başıma
Girme kanıma benim
yoldan çıkarma!

* * *

Sen ki en cilvelisisin mevsimlerin,
afrodizyakların en etkilisi,
Sevdanın suç ortağısın
Kıyma bana!
Biliyorum çünkü, yine kandırıp yeşillendireceksin aşka; gövdemi azdırıp sonra birden çekip gideceksin
Tam kanım kaynamışken sana, toplayıp allarını morlarını, beni bir kuraklığın ortasında terk edeceksin
O iple çektiğim ışığın, dayanılmaz olacak o zaman
Ne o delişmen sabahlar kalacak, ne günaha çağıran çapkın eteklerin
uçuştuğu günbatımları
Tembel kuşların şakımaktan bitap, ebruli çiçeklerin kokmaktan
Buselerin nemi kuruyacak çöl rüzgarlarında
Yeşerttiğin çiçekler, yürekler solacak; damar damar çatlayacak ruhumuz
Hayat, bir ezik otlar diyarına dönüşecek yeniden yüreğim viraneye
Her bahar sarhoşluğu gibi, geçecek bu sonuncusu da
Ebedi bahar, bir başka bahara kalacak

* * *

İyisi mi, hiç azdırma ruhumu bahar
İş açma başıma
Git işine!
Yoldan çıkarma beni!

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.