![]() |
Coğrafya Nedir Ve Coğrafi Çevre |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Coğrafya Nedir Ve Coğrafi ÇevreCoğrafya teriminin ilk kez Eski Çağ’ da ilk kez M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Coğrafi, coğrafya ve coğrafyacı gibi meslek terimlerinin farklı dillerdeki yazılış ve söylenişinde, yani imlasında görülen temeldeki büyük benzerlik terimin tek bir kaynaktan dünya dillerine yayılmış olabileceği düşüncesini çağrıştırır ![]() ![]() ![]() Coğrafyanın tanımını Tanoğlu şu şekilde yapmaktadır:Yer yüzü; atmosfer, litosfer ve hidrosferin temas sahası ve diğer bütün canlı varlıklarla birlikte insanların yaşama sahasıdır ![]() ![]() Bu olaylardan bir kısmı, insanların varlığı ve faaliyetleri ile ilgili olmayıp, doğaldır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İşte coğrafyanın araştırma konusu budur ![]() ![]() ![]() Coğrafya’nın bir bütün halinde yer yüzünün tamamını kapsayan araştırma alanı çok geniş ve araştırma konusu olan olaylar ise çok çeşitli ve karmaşıktır ![]() ![]() ![]() Örneğin Klimatoloji; iklim ve iklimi meydana getiren elemanları ayrı ayrı değil, iklimin yer yüzü ile olan ilişkilerini incelemektedir ![]() ![]() Beşerî Coğrafya ise; Yer yüzündeki insan topluluklarının yer yüzü olan ilişkilerini, yer yüzünün diğer olaylar ile karşılıklı aksiyon ve reaksiyonlarını araştırır ![]() Alman Coğrafya ekolü, yer yüzü olayları arasında doğal olaylara başta yer vermektedir ![]() ![]() Bu kavram Beşerî Coğrafya’ ya modern coğrafyanın ilk temellerini atan Alexander Von Humboldt aracılığıyla girmiştir ![]() ![]() ![]() Doğal Çevre İnsan da bitki ve hayvanlar gibi içinde bulunduğu doğal çevreye bağlıdır ![]() ![]() İnsan toplulukları; hayat tarzı ve faaliyetlerini etkisi altında bulunduran ilkim, yerleştikleri memleket, ekip biçtikleri topraktan tecrit edilemez, edilirse ilimi bir şekilde araştırılamaz ve anlaşılamaz ![]() Örneğin bir kutup ayısı, bir deve, bir goril, bir kaktüs doğal çevrelerinden ayrı olarak araştırılamaz ve anlaşılamaz ise bir Lapon, bir Pigme, bir Bedevi, hatta doğal çevre ile ilişkileri çok daha fazla ve girift bir halde olan en ileri toplumlar ve bunların hayat ve faaliyetleri de en çok çevre ile bağlantıları dahilinde araştırılırsa anlaşılabilir ![]() ![]() Kutup iklimlerinde yetişen Liken ve bu bitki ile beslenen Ren Geyiği, Ren Geyiği’ni yetiştiren ve geçimi bu hayvana dayanan Lapon; birbirine sıkı sıkıya bağlı, karşılıklı tabiat içinde bulunan zincirleme olaylardır ![]() Yarı kurak bir iklimin hüküm sürdüğü Orta Anadolu’da toplu köy yerleşmeleri ve bunların dağılışı her şeyden önce bu bölgede su kaynaklarının seyrekliği ve bunların dağılışı ile ilgilidir ![]() ![]() Orta Doğu ve Batı Avrupa’daki devlet çokluğu sonuç olarak her üç bölge arasındaki derin doğa şartları farklılığına, bir yandan doğadaki yeknesaklığa, öte yandan iklim, jeolojik yapı, rölyef, toprak ve bitki örtüsü çeşitliliğine ve bunların sonucu bölge farklılığına dayanmaktadır ![]() Coğrafi Çevre İnsan Toplulukları, varoluşundan bu yana doğanın etkisi altında, hayat ve faaliyetlerinde bu etkinin izlerini taşımaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Ne olursa olsun insanın; onu tanımak, ona uymak ve dayanmak suretiyle doğayı değiştirme yolundaki çalışması ve bu yolda kazandığı, medeniyet kelimesi ile ifade edilen zafer büyük olmuştur ![]() ![]() Netice itibariyle görülüyor ki, coğrafya; zaman zaman hâlâ iddia edildiği gibi ve bazılarınca sanıldığı gibi, felsefi temelden yoksun ve başka bilimlerin temel ve sütunları üstünde yükselen ve her şeyi içine alan dev bilgi mecmuası, yahut kökü diğer bilimlerin gölgesinde barınan ve kendisi bu bilimlerin üzerinde gelişen ve çiçeklenen sığıntı bir bilim değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Coğrafya, tasvirî, realist ve sentetik karakteri, bir çok bilimlerle teması ve coğrafya ile bu bilimlerin kenarında ve yüzeysel kısımlarında dolaşmak imkânını vermesi dolayısıyla ilk bakışta kolay kavranır ve yapılabilir bir bilim gibi görünürse de, gerçekte çok geniş ve sağlam bir kültür, metot bilgisi ve tecrübesi ve nihayet kazanılması coğrafya sevgisine ve zamana bağlı coğrafi espri isteyen, edinilmesi ve işlenmesi çok güç bir bilimdir ![]() ![]() Coğrafyanın tanımı değişik sözlük ve ansiklopedilerde şu şekilde tanımlanmıştır: “1 ![]() ![]() ![]() ![]() “1 ![]() ![]() ![]() ![]() “Yerin yüzeyini, insana ve fiziksel yapıya ilişkin mekansal görünümlerle farklılaşmaları ve bunların gerçekleştiği ortamı inceleyip tanımlayan disiplin ![]() “Konusu yer yüzünü tanıtmak olan bilim ![]() Coğrafyacı bilim adamları ise coğrafyayı şu şekillerde tanımlamışlardır: Ardel, Umumi Coğrafya dersleri ![]() ![]() ![]() İzbırak, Coğrafya Terimleri Sözlüğü’nde “Bütün çeşitlilikleriyle yer yüzüne bağlı olayları tanıtan, bunları açıklayan bilim” olarak coğrafyayı tanımlamıştır ![]() Tanoğlu’nun Nüfus ve Yerleşme adlı kitabındaki tanımı şu şekildedir: “Yer yüzü olayları arasındaki münasebetleri, bu olayların dağılışını ve bu dağılışın nedenlerini inceleyen bir ilimdir ![]() İzbırak bir diğer kitabı olan Sistematik Jeomorfoloji’ de ise şöyle bir tanım yapmıştır: “İçerisinde insan ve onun eserlerinden bahseden bilgilerin yer tutmuş bulunduğu bir tabiat ilmi” Erinç, Vejetasyon Coğrafyası kitabında “Coğrafya, yer yüzündeki mekanların özelliklerini ortaya koyan ve gerek bu özelliklerin, gerek muhtelif mekanlar arasındaki benzerlik ve ayrılıkların sebeplerini ve bunlara hükmeden kanunları araştıran ve açıklayan bir ilimdir ![]() ![]() Tümertekin’in tanımı Ekonomik Coğrafya kitabında şu şekilde yapılmıştır: “Bir beşerî bilim olan coğrafya, insanın yaşadığı, çalıştığı, bir araya geldiği ve başta kendi yaşama ortamı olmak üzere değiştirmekte olduğu yer yüzünü inceler ![]() Türkiye Beşerî Coğrafyası’nda Doğanay şöyle bir tanım yapmıştır: “Coğrafi yer yüzü olayları arasındaki ilişkileri, bunların dağılış düzeni ve bu dağılışın nedenlerini araştırır ![]() ![]() Elibüyük bir makalesinde coğrafyayı şu şekilde tanımlamıştır: “Coğrafya, insanla doğal çevre arasındaki ilişkileri dağılış, kıyaslama ve nedensellik prensiplerini kullanarak araştıran ve sonuçlarını sentez olarak veren bir bilimler grubudur ![]() Elibüyük, Matematik Coğrafya adlı kitabında ise şöyle bir tanım yapmıştır: “Coğrafya insanla doğal ortamı etkileşimleriyle birlikte dağılış, karşılaştırma ve nedensellik ilkelerini kullanarak araştıran ve sonuçlarını sentez olarak veren, bir bilimler topluluğudur ![]() Coğrafyanın tanımı yabancı bilim adamları tarafından değişik şekillerde yapılmıştır ![]() Jefferson bir makalesinde coğrafyayı şu şekilde tanımlamıştır: “Coğrafya beşerî kısmında insan ve yer yüzünün hikayesi olarak değil, fakat yer yüzünde yaşayan ve onu kullanan insanın incelemesi olarak kabul edilmelidir ![]() De Martonne coğrafyayı “Coğrafya fiziki, hayati ve beşerî olayların yer yüzünde dağılış durumlarıyla, bu dağılışın nedenleri ve bu olayların yerel ilişkilerini inceler ![]() ![]() Sorre’nin tanımı şöyledir: “Coğrafya, yerle birlikte, yerden ayrılmayan, onun üstünde yaşayan, onu renklendiren tüm varlıkların ve yeri değişikliğe uğratan, yeni şekillerle zenginleştiren insanlığın tasviridir ![]() Kendal, Glendinning ve McFaden tanımları ise şu şekildedir: “Coğrafya esas olarak, insan yerleşmesinin yapısı, bu yerleşme boyunca yer yer oluşmuş bulunan farklılıklar ve benzerlikler ile insan için önemleri ölçüsünde ilgilidir ![]() George’nin tanımı ise oldukça sadedir: “Coğrafya, insanlaşmış mekanın incelenmesidir ![]() |
![]() |
![]() |
|