![]() |
Fabl (Öykünce) |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Fabl (Öykünce)Fabl (Öykünce) Temel Britannica & Vikipedi Öykünce ya da fabl içinde bir ders ya da öğüt bulunan öyküdür ![]() ![]() Fablların kahramanları genellikle havyanlardır ![]() ![]() Dünyanın en ünlü fabl yazarları Ezop ve Jean de La Fontaine'dir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genellikle öğüt vermek ve ders çıkarmak için anlatılan kısa bir öyküdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Örneğin, döğüşen iki horozu konu alan bir fabl vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yüzyıllarca önce Ezop adlı bir Yunanlı'nın anlattığı varsayılan bu öyküler gibi Eski Hint ve Akdeniz kültürlerinde de bu türden hayvan masalları vardır ![]() ![]() "Karga ile Tilki", "Kurt ile Kuzu", "Ağustosböceği ile Karınca" ve "Tavşan ile Kaplumbağa" gibi pek çok fabl eskiden olduğu gibi bugün de çocukların dinlemekten hoşlandıkları öykülerin başında gelir ![]() "Tilki ile Horoz" öyküsü ingiliz şairlerinden Geoffrey Chaucer'ın "Canterbury Tales"inde (1390; Canterbury Öyküleri) yer alır ![]() Hayvan masalları doruğuna, 17 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() görüşlerini dile getirmek için fabl türünde yazmıştır ![]() Fabl Özellikleri * Başrollerinde hayvanların rol aldığı hayvanların konuştuğu hayvan hikayeleridir (Örn: Ağustos böceği ve Karınca) ![]() * Bu isin en bilinen kişileri Beydeba, Ezop ve La Fontaine‘dir ![]() * İnsanlar arasında cereyan eden olayları hayvanlar bitkiler ya da cansız varlıklar arasında geçiyormuş gibi göstererek bu yolla insanlara ahlak ve ibret dersi vermek örnek göstermek ya da bir düşünceye güç kazandırmak isteyen bir çeşit masaldır ![]() * Teşhis ve intak sanatları üzerine kurulmuştur ![]() * Dünya edebiyatında ilk ve önemli fabllar Hint yazarı Beydeba’ya aittir ![]() ![]() * Türkçe'deki ilk örneği Harname'dir |
![]() |
![]() |
![]() |
Fabl (Öykünce) |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Fabl (Öykünce)Fabl Örnekleri ARSLANLA FARE Herkese saygı göstermeli elden geldikçe ![]() Umulmadık kimselerden fayda görür insan ![]() İşte bu, gerçeği anlatan bir hikaye, Daha nice bin hikaye arasından ![]() Pençesi dibinde bir arslanın, Dalgınlıkla bir fare çıkıverdi ![]() Bu fırsatı kullanmadı sultanı ormanın, Fareye dokunmayıp bir büyüklük gösterdi ![]() Bu iyiliği boşa gitti sanmayın; Kimin aklına gelir ki bir an, Fareye işi düşer arslanın? Ama o da bir gün dışarı çıktı ormandan; Gitti tutuldu bir ağa ![]() Ne çırpınma, ne kükreme … Kâr etmez tuzağa ![]() Bay fare koştu; dişiyle arslanın ağını, Öyle bir kemirdi ki ağ söküldü nihayet ![]() Sabırla zamanın yaptığını; Ne kuvvet yapabilir, ne şiddet ![]() “İyilik eden iyilik bulur ![]() “Hizmet et benim için, hizmet edeyim senin için ![]() “İyilik iki baştan olur ![]() ŞAHİN İLE HOROZ Şahin, tatlı bir daire çizerek süzüldü, yüzyıllık çınar ağacının dalına kondu ![]() ![]() ![]() ![]() Tam bu sırada bir ses duydu ![]() ![]() ![]() ![]() Horozun kaçışını izlemiş olan şahin: - Hah hah hah hah, diye gülmüştü ![]() Horoz, "O da kim?" diye çevresine bakınırken, şahin yukarıdan seslendi: - Benim, dostum, ben, şahin, başını yukarı kaldır ![]() Horoz, sesin geldiği yöne kaldırdı başını, şahini gördü ![]() Şahin hâlâ gülüyordu: - Ne oldu, kimden kaçıyordun öyle? - Tabii gülersin, dedi horoz, sana göre bir şey yok ![]() - Kim kovalıyordu seni? Horoz: - Sahibim, dedi, kim olacak, ilerideki çiftlikte yaşıyorum ![]() - Size şaşıyorum, dedi şahin, sahipleriniz, henüz yumurtadan yeni çıkmış bir yavruyken özenle besleyip büyütüyorlar, sizler için güzel evcikler yapıyorlar, kümeslerde bir eliniz darıda bir eliniz arpada yaşayıp gidiyorsunuz, yine de size yaranamıyorlar… Yahu, kendisine bu kadar yararı dokunan insanlardan kaçılır mı? Horoz, şahinin küçümseyici sözlerini dinledikten sonra: - Sen, dedi, bir şahini tavada kızarırken veya şişe geçmiş közde pişerken gördün mü hiç? - Yook, dedi şahin laubali bir tutumla, ne olacak? - Ben, dedi horoz; çok horozlar, tavuklar gördüm sahibim pişirirken, ona nasıl güvenebilirim? TAVŞAN İLE KAMLUMBAĞA Tavşan ikide bir böbürleniyor: -Kimse benden hızlı koşamaz, diyormuş ![]() -İstersen yarışalım, demiş ![]() Koşuya başlamışlar ![]() ![]() -Şu ağacın altına biraz uzanıp dinleneyim, demiş ![]() ![]() Kaplumbağa ağır yürüyüşü ile yürümüş yürümüş, hiç dinlenmeden yol almış ![]() Tavşan bir ara gözünü açmış ![]() ![]() ![]() ![]() Böylece tavşan yarışı kaybetmiş ![]() ![]() ![]() ZALİM ASLAN Vaktiyle ormanın birinde, canavar mı canavar bir aslan varmış ![]() ![]() ![]() ![]() Bu zalim aslan sonunda yaşlanmış ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonunda bütün hayvanlar aslana saldırmış ![]() ![]() ![]() ![]() KEÇİ CAN PAZARINDA Keçiciğin aklı bir karış havada ya, sürüsünü bir yana bırakmış, bir başına otlaya otlaya çekipgitmiş ![]() “Heh, işte ağzıma lâyık bir lokma ![]() ![]() Keçicik, bakmış can pazarı ![]() “Eh, n’apalım, demek kaderimizde sana yem olmak varmış kurt ![]() ![]() pıya geldi, bari bana biraz kaval çal ki, neşeleneyim, kendimi unutup öyle öleyim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Suç sende değil bende ![]() ban!” demiş ![]() Zamansız bir işe kalkışmanın sonu budur ![]() ![]() ![]() (Aisopos, Ezop Masalları, Tarık DursunK ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|