![]() |
Bilim, Evrim Ve Kur’An |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Bilim, Evrim Ve Kur’AnBilim, Evrim ve Kur’an Prof ![]() Peygamberlerin getirdiği dinler, peygamberlerin ölümlerinden sonra asıl mecrasından, amacından saptırıldılar ve din adamları kendi havalarına göre dini öğretileri yorumladılar ve aslını görünmez hale getirdiler ![]() kabul edilerek uygulandıkları için insanları yordular, bıktırdılar ![]() kullananlar da o uygulamaları din kabul etmediler ve dinlerini bıraktılar ![]() aklını kullanan bu dinleri reddeder, ancak akıllı olan Tanrı’yı reddetmez ![]() dinleri birbirinden ayırmak gerekir ![]() Burada Alman profesörü Dr ![]() ![]() Yeniden Anlama” kitabımdan dogmatik olmadığımı anlamış ve bunu yazısında ifade etmiştir ![]() kabullenmektir ![]() ![]() insanın düşünmesine, tartışmasına, aklı kullanmasına çok önem veriyor ![]() İnsanın doğasında iki temel güdü veya eğilim insan yapısına egemen olarak bulunmaktadır ![]() kendine yardımda bulunacak birini bulma güdüsüdür ![]() ![]() Aslında bu güdü bütün canlılarda vardır ![]() güneşe gereksinim duydukları gibi hayvanlar ve insanlar da kendilerini güvende tutacak sığınaklara eğilim gösterirler ![]() varlıklarının ardından yerlerine geçecek soylar ortaya koyarlar ![]() yapar, hayvanlar doğum yapar ![]() varlıklarının sürmesiyle yetinirler ![]() kuşkusuz kendi öz varlıklarının geleceğini de düşünürler ![]() önlem almalarını onlara sağlayacak olan bir Tanrı’ya inanmakta bulurlar ![]() İnsanın ikinci temel güdüsü ve eğilimi öğrenme merakıdır ![]() ortaya çıkar ve ölümüne kadar sürer ![]() gücüne sahip olmasıdır ![]() de kendi cinsi olan insanlara bile hakim olmaktadır ![]() Aristo bunu daha iyi anlatabilmek için, aklın insanın yapısının öğelerinden biri olduğunu söylemeyi insan tanımında belirtmiştir ![]() ![]() İnsanın buna göre iki yapım öğesi vardır ![]() olmasıdır ![]() şerlisi saymıştır ![]() Aristo’ya göre insanın iki hüküm verme gücü var ![]() gücü ![]() ![]() bazen doğru olur, bazen yanlış olur ![]() her hükmü aklın yaptığını ve verdiğini sanırlar ![]() ne yaptığını çok basit bir örnekle anlatmak şöyle olur ![]() kapamıştır ![]() ![]() Bir insan da geliyor, yolun kesildiğini görüyor ve geri dönüyor ![]() fark yoktur ![]() resmi görüyor ve anlıyorlar ![]() ![]() aralarında şu fark ortaya çıkıyor ![]() bir şey söyleyemiyor ![]() kesildiğini söyleyebiliyor ![]() olduğunu bilmemesi insanın ise yolu kesene ağaç denildiğini bilmesidir ![]() İnsan dış dünyadan beyne gelen resimlerin, kokuların, ses titreşimlerinin izlenimlerini bey duyu organı ile duyumlar, algılar ![]() bu duyumlar ve duyumlamalar bilim ve bilme değildir ![]() nesnelerdir ![]() göre de hareket edebilirler ![]() ![]() verdiği zaman onlar bilgi alanına alınmış olurlar ve bundan sonra bilme ve bilim yapma başlar ![]() demektir ![]() bulunmaz ![]() olmaktan çıkmış soyut alana geçmiştir ![]() ![]() soyutlamalar dünyası ve alanıdır ![]() fizik ile beraber ve iç içedir ![]() ![]() soyut olanların yakın, uzak, alçak ve yüksek katmanları bulunur ![]() gibi dili yapan da akıldır ![]() Kur’an’la ilgili incelememe iki temel ilkeyi ortaya koyup açıklamakla başlayacağım ![]() ![]() İkincisi ise Kur’an’da bilimin inançtan önce gelmesi ve inancın temelini, dayanağını oluşturmasıdır ![]() Kur’an’ın bilgi kuramının iki kaynağı bulunmaktadır ![]() duyu ve diğeri de bilimi yapan akıldır ![]() ![]() İnsan doğduğunda hiçbir şey bilmezdi ![]() verdiğini söylemekle insanın bilgisini işitme, görme ve düşünme ile kazanacağına vurgu yapıyor ![]() ![]() insanın doğarken veya doğasında kendisinin hiçbir emeği ve katkısı olmadan zihninde kalıp halinde bir bilginin bulunduğuna karşı çıkmış oluyor ![]() “Bilgin olmadığı şeyin ardına düşme; çünkü işitme, görme ve gönülden her biri bilmekten sorumludur ![]() Burada iki ilke ortaya konuyor ![]() göstermeden gerçek bilimin yapılmasını vurgulamış olmasıdır ![]() böyle nesnel olarak varılan bilimin yansız ve tarafsız olarak uygulanmasını ifade eden sorumluluğun vurgulanmasıdır ![]() ![]() ayrı alanlar olup ancak ikisinin birbirine uyumlu olduklarını ve karşıt olmadıklarını söylemek Kur’an’a göre temelden yanlıştır ![]() ![]() gerçek dinin de aradığı ve istediği gerçektir ![]() erdemlik sayar ![]() dinin önerisi tam doğru ve dürüst olmaktır ![]() çabasıyla elde ettiği ve ulaştığı gerçek ve deneyliliği söz konusudur ![]() Kur’an’ın başkasından elde edilen bilgiyi ölçme yöntemi herhangi bir sözü dikkatle, can kulağı ile dinlemektir ![]() söylediği sözün ne olduğu önemlidir ![]() adamının sözü, filozofun sözü, herhangi bir adamın sözü olabilir ![]() onların içinden en iyisini, en güzelini, en yararlı olanı ve en doğru olanı seçmek için aralarında karşılaştırma yapmak suretiyle düşünerek karar verilmelidir ![]() edilmesi gereken yöntem ve işlem, insanın kendi aklı ile düşünerek bu seçimi yapmasıdır ![]() Kur’an burada düşünmeyi, karar vermeyi insanın aklına bırakıyor ve sorumluluğu ona veriyor ![]() Kur’an’da Tanrı kendi varlığını bile sorgulamaya açmaktadır ![]() mi ediyorsunuz? Gökleri ve yeri yaratmıştır” ve cevabını da veriyor ![]() akıllı olanlara yine düşünme ve karar verme görevi düşüyor ![]() “Sözleri iyi dinleyip en güzeline uyanı müjdele! İşte onlar, Tanrı’nın gösterdiği yolda olanlar ve işte onlar öz akıllılardır ![]() Tanrı’dan gelen sözlü bilgiye (vahiy) sahip olmayanlar içinde akıllarıyla doğruyu bulacakların var olduğunu Kur’an bildiriyor ![]() vardır ki doğrudan Tanrı’nın sözlü bilgisi kendilerine ulaşmadığı halde doğruları bulmuşlardır ![]() insanlardır ![]() Kur’an imanı değil, ilmi (bilimi) güvenilir buluyor ![]() bilimde yalan olmaz ![]() ![]() inananların inancını “Eğer inanıyorsanız, inancınız size ne kötü şey buyuruyor” diyerek yermiştir ![]() Kur’an inancı güvenilir kabul etmiyor ![]() doğruluk da olur ![]() ![]() herkes onun doğruluğunu veya yanlışlığını anlar ![]() “İnsanlar ‘inandık’ deyince, sınanmadan bırakılacaklarını mı sanıyorlar? Kuşkusuz, Tanrı doğru olanı ortaya koyacak ve elbette yalancıları da ortaya koyacaktır ![]() İnandığını söyleyen zihninde olan inanç olayından haber veriyor ![]() ona karşı takınacağımız tavır susmaktır ![]() gibi, inandığını da kabul etme hakkımız yoktur ![]() için, herhangi bir haber gibi yalan veya doğru olabilir ![]() temel davası sağlam bilgi ve doğru davranmasıdır ![]() ![]() disiplin, düşüncede disiplin ve davranışta disiplin, Kur’an’ın insanda görmek istediği niteliklerdir ![]() İnsanı iki aşama veya iki türlü oluşum olarak ele almak Kur’an ayetlerine uygundur: İlk insan ve şimdiki insan Kur’an ilk insanın oluşumuyla ilgili verdiği oldukça ayrıntılı bilgiyi diğer varlıkların ilk oluşumları konusunda vermiyor ![]() benzetilerek anlaşılabileceğine bırakıyor ![]() “Andolsun insanı, balçığın özünden yarattık ![]() bir yere yerleştirdik ![]() et olarak yarattık ve bir çiğnemlik eti kemikler olarak yarattık peşinden de kemiklere et giydirdik ve sonra ona bambaşka bir yaratık donanımı verdik ![]() Tanrı ne yücedir ![]() Tanrı Kur’an’da insanı insanın kendisine anlatıyor, insan nedir, kimdir, ne yapabilir, ne yapmalıdır; dolayısıyla Tanrı kendini de insana anlatıyor ![]() merkezinde insan vardır ![]() ![]() nefistir ![]() “7 ![]() ![]() 8 ![]() ![]() 9 ![]() ![]() 10 ![]() ![]() Kur’an herhangi bir bilim kitabı değildir ![]() doğadan bahseder doğa bilimleri kitabı değildir, fizikten bahseder fizik kitabı değildir ![]() Her konudan bahseder, insanın dikkatini o konulara çevirmeyi, onlar üzerinde düşünmeyi ve durmayı amaçlar ![]() Kur’an’da bir ayet diyor ki: “Yaratan bilmez mi? O, incelikleri bilir ![]() Yani bir işi yapan yaptığı işi bilmez mi? İnsanı yaratan Tanrı olduğuna göre insanı en iyi Tanrı bilir, onun için Kur’an, herhangi bir insanın hangi çevrede, hangi durumda, hangi şartlar altında ne yapacağını, nasıl yapacağını ve niçin yapması gerektiğini anlatmak için değişik yöntem, üslup ve anlatış biçimlerini kullanmaktadır ![]() Kur’an çok küçük bir kitap olmasına karşın, insanın hayatı boyunca kendisine yön ve yol gösteren tümel ilkeler, kurallar ve hükümler içermektedir ![]() düşünmeyi çok sıkça vurgulamaktadır ![]() akla ve ilme göre anlaşılacaktır, akıl Kur’an’a tabi değildir ![]() Dinin görevi bilginin nasıl kullanılabileceği konusunda değerlendirme yapmaktır ![]() Bilimde ikilik yoktur ![]() ![]() ![]() akılla bir bilgiye ulaşmışsa din onu kabul eder ![]() kullanır ![]() bir tahmin olabilir ![]() ![]() Bilgi bilgi için yapılır ![]() yapılmış olacağı için, o göreli bilgi olur, salt bilgi olmaz ![]() olursa o gerçek bilgi olur ![]() ![]() gerçektir ![]() Ben evrimciler ile yaratışçılar arasındaki çekişmenin üç noktadan çıktığını düşünüyorum: 1 ![]() koymak ![]() 2 ![]() bin, üç bin veya bin yıl önceki deyimleri bütün insanlara karşı egemenlik yetkisi ve aracı olarak kullanmaları ![]() 3 ![]() ![]() Kur’an insanın balçıktan yaratıldığını anlatmakla diğer varlıkların ilk varoluş olaylarını öğrenme güdüsüne örnek vermek istemiştir ![]() adamları bu örneğe uyarak, varlıkların ilk varoluşlarını öğrenme merakını inanç bakımından da desteklemiş oldular ![]() Müslümanlarca ortaya atıldığını söyleme amacında değilim ![]() evrenin varlık kaynağını tespit etme konusunda çaba içindeydiler ![]() oluşumunun üzerinde çalışmaya başlandığını hatırlatıyorum ![]() engellenmiş ve yasaklanmış olmadığını, insanın böyle ilmi bir çalışma yapmakla din açısından yasak bir işi yapmış olmakla suçlanamayacağının bilinmesini istiyorum ![]() tersine böyle bir çalışma yapmaya Kur’an destek vermektedir ![]() Bilgiler ilerledikçe, geliştikçe ilk bilgiler eskiyor, yararsız hale geliyor ve onları değiştirmek zorunluluğu doğruyor ![]() getiriyor ![]() çıkarıyor ![]() kullanıyor veya hiç kullanmıyor ![]() değiştirecekleri zaman Tanrı’yı da bırakacaklarını ve böylece Tanrı güvencesinden yoksun kalacaklarını düşünerek yeni bilgilere karşı çıkıyorlar ![]() Dincilerle bilimciler arasındaki çatışmanın başlaması dincilerin kabahatidir ![]() Çünkü ilk önce onlar hasımlığa başladılar, sonra bilimciler de buna karşı yaptıkları bilimlerini Tanrısızlık olarak ortaya koymaya başladılar ![]() İşte tam burada Howard Selsam’ın şu sözü sorunu kökünden çözeceğe benziyor ![]() "Birçok felsefe, bilim ile dini uzlaştırmanın bir aracı olmuştur ![]() dinci ve bilimciler yani din yobazları ve bilim yobazları kendi yandaşlarının etkisinde maddi veya manevi çıkarlarını korumak için çatışmayı kullanıyorlar ![]() bir olayın veya bir nesnenin var olduğunun tespitidir ![]() yapma işlemidir; zihnin gözlemleyip tescil ettiği olgunun sözle, deyimidir ![]() bilim işleminin sonuçlandırdığı olguyu yani bu bilgiyi onaylaması ve tasdik etmesidir ![]() İnanç bilgi üretmez, üretilen bilgiyi kabul eder, onu benimser veya benimsemez ![]() nesneyi kabul etmeye veya etmemeye karar veren irade yani istençtir ![]() olan bu bilgiyi alır, evirir, çevirir ondan başka bilgiler üretir ![]() ![]() için felsefe bilimlerin anasıdır ![]() doğrusunu kelam (teoloji) tartışır ve mantık bilgiler ve eylemler arasındaki bağlantıyı kurar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() bilme ve görünmeyeni görme bilimi ve sanatıdır ![]() ![]() bilir, bilinenden bilinmeyeni de çıkarımlar yaparak bilir ![]() gördüğü bir nesnenin resmini bilgiye çeviren akıldır ![]() Evrimciler kendilerini çok mu kısıtladılar ve dar maddenin duvarlarıyla çevrelediler? Maddeci bu dünyanın olaylarını yöneten bir tanrının bulunmadığını kanıtlaması gerekmediğini ve bilimsel açıdan olan bir şeyi doğa üstü bir güçle açıklamaya hakkı olmadığını belirtmektedir ![]() Fransız matematikçi ve uzay bilimci Laplace bu durumun klasik bir örneğini vermişti ![]() Çalışmasında Tanrı’dan söz etmemiş olduğu kendisine bildirilince "Böyle bir varsayıma gerek duymadım" demiştir ![]() ![]() Bilim çıkarım yapmaz, görmeyi yapar ve gördüğünü rapor eder ![]() işidir ![]() Maddecinin bilim tanımı ile Laplace’in deyimi arasında bir terslik yok, bir uyumluluk vardır ![]() çalışmalarında objektif görüyorum ![]() ![]() kendilerine verilmiş bir düzen içinde çalışıyorlar ![]() ![]() fabrikada çalışan işçiler gibidirler ![]() zorunda değillerdir ![]() ![]() ![]() Düzen kurmak isteyen düzenin dışına çıkar ve düzen kurmaya çalışır ![]() ki; bir düzen kurmak isteyen Tanrı’ya muhtaçtır, ancak kurulu bir düzen içinde yaşamak isteyen Tanrı’ya muhtaç değildir ![]() Yobaz ve militan dincilerin bunları Tanrısız sayıp saldırmaya ve kötülemeye Kur’an’a göre hakları yoktur ![]() Charles Darwin’in “Türlerin Kökeni” adlı kitabını altmış sene önce Arapçasından okudum ![]() başladıklarını öğrenmeye doğru yol alıyordum ![]() bulamamıştım ![]() ![]() yazarken Türkçesini İngilizcesiyle karşılaştırarak tekrar okudum ![]() yine bulamadım, ancak çok şey öğrendim ![]() İnsan düşüncesine egemen iki düşünce bulunur ![]() nedeni, bir de amacı vardır ![]() ile amaç birbirinin çağrışımıdır ![]() ve bunlarsız yaşam da yürümez ![]() harekete geçiren amaçtır ![]() ![]() Yaratılışçıların bir amacı olduğu gibi karşıtları bilimcilerin de bir amacı vardır ![]() amaçlara göre hareket eder ve çalışırlar ![]() Bu böyle iken Darwin Kuramının amaçları arasında canlılar dünyasında amaç ya da ereğe ilişkin hiçbir kanıt olmadığı söylenebilir ![]() amaç ya da hedefi bu doğal dünyanın hiçbir yerinde bulamayız, ne de bunlar için bir kanıt arayabiliriz ![]() ![]() Darwin’in bilim ahlakı bakımından iki açık özelliği var ![]() çekinmeden söylemesi, diğeri de bilim alçakgönüllülüğü ki, bilmediğini açıkça söylemesidir ![]() ![]() özellikle daha üst düzeyde hayvanların içgüdüleri ve nedenlere göre davranmaları ve amaçları, hayvanlar arasındaki savaşlar, rekabetler, bitkilerde ve hayvanlardaki eşeysel ilişkilerdeki amaçlarına bağlı kurallar, insanlarda bile olmayan titizlik ve amaçlar bence apaçık görülmektedir ![]() Evrimciler bütün canlı varlıkları tek bir ata hücreden başlatma üzerinde söz birliği etmiş gibi kararlı olmalarının yanında tutunmayan her türün başlangıç hücresinin ayrı olduğunu söyleyenler de bulunuyor ![]() edenlerin, varlıkların tek hücreden yayılışlarını gösteren şekiller açık bir düzen içinde görülmüyor ![]() ![]() uyumlu olarak ben bir daire düşünüyorum ![]() bulunur ve merkezden her yana varlık türleri dağılır ![]() halkasında değişim ve evrim oluyor onlar da gösterilir ![]() Ayrıca doğada sıçrama da olmaz, bu kuralın açıklanması gereği var ![]() oluşum mu olacak, arada hiçbir engel ve tümsek olmayacak demek mi? Yoksa bununla yaratmaya karşı mı çıkılıyor, çünkü yaratma sıçrama ve atlama veya patlama gibi yalın bir olaydır ![]() arasında bir kesintiye uğradığı için tabakalar boyu süren bir evrim çizgisinden söz edilemez ![]() olduğunu bilmek gerekir ![]() Doğa nedir? Onu çözümlemeden, bilmeden herhangi bilinmeyen bir şeye doğa demek ve ona bir takım görevler yüklemek, bir dogma olmazmı? Sorgusuz sualsiz bir şey dayatılıyor anlamını vermiyor mu? Bu doğa sözcüğü bazı filozofların ortaya attıkları “apriory” bilgi gibi bilinmez bir şeye benziyor ![]() Benim burada üzerinde durabildiğim sözcükler, sözler ve kavramlar arasındaki karışıklıklar, dogmatik deyimler ve çelişkilerdir ![]() olup olmadığını ve teori mi, hipotez mi olduğunu söyleme hakkına sahiptirler ![]() bir çalışmanın Kur’an’a uygunluğundan çok bir tavsiyesi olduğunu söyleyebilirim ![]() Alıntıladığım sözlerde evrimde hedef ve amaç olmadığı açıkça ortaya konduğu gibi evrimsel olaylarda hedefin ve amacın açıkça ifade edildiğinin görülmesi bir karşıtlık, bir çelişki ve karışıklık olmaz mı? Hayvanlar arasındaki savaşı kazanmak bir şey ifade etmiyorsa evrimcilerin de bunca çalışmalarında ve karşıtlarına üstün gelmekte çatışmalarında da amaçları yoksa bunca sıkıntının yararı nedir? Sonra canlıların ilk hücreden nasıl erkeklik ve dişilik olarak ayrıldığı düşünülmeli, hücreler kendi kendilerine mi vazife çıkardılar? Evrim bir olay mıdır yoksa bir özdek veya töz (substance) mü dür? Bence bunun da tartışılması gerekir ![]() Richard Dawkins yazdığı “The God Delusion” adlı kitabının birinci bölümüne Albert Einstein’ın bir sözü olan “içten inanan bir inançsız” başlığıyla başlıyor ![]() Yaratışçılar ile evrimcilerin karşı karşıya gelmelerinin sebebini her iki tarafın Tanrı’yı yanlış anlamalarında görüyorum ![]() ![]() Yaratışçılar nasıl Tanrı’yı anlatıyorsa evrimciler de Tanrı’yı öyle anlıyor ve öyle biliyor ![]() Yaratışçılar Tanrı’yı anladıkları gibi bir baskı aracı olarak kullanıyor: Evrimcilerinde böyle baskı aracı olarak kullanılan bir Tanrı’yı gerçek anlamıyla nasıl anlamak gerektiğini ortaya koyup karşı çıkma imkanlarının olmaması veya böyle bir imkan kullanmak istememeleri tartışmanın kaynağı oluyor ![]() 21 Ö ![]() ![]() ![]() ontoloji cereyanı, çev ![]() ![]() ![]() 22 The God Delusion Türkçeye “Tanrı Yanılgısı” olarak çevrildi ![]() çevirdim, yani “Tanrıyı Yanlış Anlama” ![]() Evrimcilerin küçük veya büyük kaçamakları olduğunu gördüğüm ilk ana veya ata hücrenin nedeni ve amacı olmadığını söylemeleri ile Tanrı’nın da nedeni ve amacı olmadığına benzetmek var diye düşünüyorum ![]() ![]() oluyor ![]() ![]() Bunlarda hem nedenler hem amaçlar hem de tasarımlar ortaya çıkıyor ve çalışıyor, çarpışıyorlar ![]() ![]() yaptığı tam da Tanrı’nın yaptığı işler ![]() göre doğa Tanrı olmuş oluyor ![]() yer alıyor ![]() anlayışıyla örtüşmesini istemiyorlar ![]() Dincilerin akılcı teologları bu durumu iyi tespit ederek, evrimcilere şöyle diyebilirler ![]() ![]() işlemidir diyerek evrimcileri kendi evrensel Tanrı anlayışına alıp onları da kendilerinden saymaları ile çözmüş olurlar ![]() yaptırıyorlar ![]() ![]() sözcüğünü kullanmayıp aynı işleri yapan doğa sözcüğünü kullanmakla tarihi bir düşünceyi de gündemleştiriyor ve kendilerine bir ayrıcalık veriyorlar ![]() ayrıcalık sahibi olması onun yaratılış felsefesinde ve özünde bulunmaktadır ![]() Biz, burada din ve bilim arasındaki sorunu çözmeye çalışıyoruz ![]() insandaki bu bilinci nasıl ussallaştırıp medenileştireceğimizi de biz bilmek zorundayız ![]() Yoksa dini sorunları Xenophanes’in anlattığı at zihniyetinde olan dindarların elinde bırakırız ki, bu da bugüne kadar varolan çatışmaların devam etmesine sebep olur ![]() Bağdat İlahiyat Fakültesinde (1951) tefsir hocamıza Kur’an’dan atalar dinini şiddetle reddeden bir ayeti okudum ve dedim ki, bu ayet ve benzerleri atalara uymayı lanetlediği halde24 bizim atalara uymamız çelişik değil mi? Kur’an’a ters değil mi? Bu ayetleri biliyoruz ama anlamıyoruz ![]() papazlarını da kınayan şu ayeti okudum: “Yahudiler ve Hıristiyanlar Tanrı’yı bırakıp hahamlarını, papazlarını ve Meryemoğlu Mesihi Rabler olarak (Tanrılar) olarak edindiler; oysa tek Tanrıdan başkasına tapmamakla emrolunmuşlardı ![]() ![]() itiraz ederek biz onları rab (Tanrı) edinmiyoruz, dediklerinde, Hz ![]() “onların haram dediğine siz de haram ve helal dediğine siz de helal demiyor musunuz?” Onlar “Evet”, deyince, “işte bu onları tanrı edinmektir” dedi ![]() Bunları biliyoruz, ama anlamıyoruz ![]() yapmış olduğumuzu yani biz de din adamlarımızı tanrı kabul ettiğimizi anlamıyoruz ![]() Dincilerin, ne bilgilerinin ne de dinlerinin gereği olarak insanın maymuna veya maymunun insana benzemesine karşı çıkmamaları gerekirdi ![]() gelenekten gelen bir peşin düşünün ve inancın etkisi olmalıdır ![]() Üzerinde durmak istediğim konu Kur’an’ın dünya bilimine ve bilim adamlarına ne gibi katkıda bulunabileceğini özet olarak sunmaktır ![]() olacaktır ![]() ![]() içtenlikle sahip olmak ve sahip çıkmaktır ![]() dini olmadığı gibi Hz ![]() ![]() Hz ![]() ![]() İslam da Tanrı’nın dinidir ![]() bütün insanların dinidir ![]() akla ve bilime dayanarak Kur’an’ı anlama ve anladığını anlatma hakkına sahiptir ![]() Kur’an’ın sahibi tarafından verilmiştir ![]() ![]() Kur’an’ı anlama özelliği verilmemiştir ![]() ![]() akıldır, ikincisi deneyim bilgisidir ![]() mümkündür ![]() ![]() İster yaratılışçılar olsun, ister evrimciler olsun, bunların sorunu insanlık sorunudur ![]() ![]() evrimcileri de Tanrı yaratmıştır ![]() atmak, dolaylı veya doğrudan onları yaratanı suçlamak olur ![]() evrimden meydana gelmiştir ![]() evrimleşerek var olmuşlardır ![]() suçlamak olur ![]() ![]() iki taraf haksız ise demek ki her iki tarafta kökenlerini iyi tanıyamamıştır ![]() da Tanrı’yı yanlış anlamışlardır ![]() ulaştırmışlar ve ona Tanrıcıların tanrılık görevini yüklemişlerdir ![]() çözüm nedir? Benim anlayışıma göre, evrenin şaşmaz, bozulmaz, durmaz, kesintiye uğramaz evrensel kanunları ve tasarımları vardır ![]() vermez ![]() oluyordur ![]() vermişlerdir ![]() Değişimlerin kökeninin nasıl evrimleştiği sorusuna Darwin akıllıca bir bilinemezlik sözü ile cevap verdi ![]() ![]() David Hume şunu söylüyor: “Tanrı kötülüğü yok etmeyi istiyor da yapamıyor mu? O zaman Tanrı kudretsizdir ![]() ![]() kadir hem de iradesi varsa? O zaman neden şeytan? ” Öyle sanıyorum ki David Hume’un Tanrı’yı sorgulamaya yönelttiği soru aynı zamanda evrimcilere de yöneltilmiş sayılır ![]() |
![]() |
![]() |
|