Afyon | 
     
| 
	
			
			 | 
		#1 | 
| 
			
 
dehşet
 
		
	
		
	
	 | 
	
	
	
	
		
		
			
			AfyonGENEL BİLGİLER Yüzölçümü: 14  230 km² Nüfus: 739  223 (1990) İl Trafik No: 03 Afyon, Anadolu'da kuzeyi güneye, batıyı da doğuya bağlayan doğal bir düğüm noktası konumundadır   Zengin tarihi geçmişi olan kent bir turizm merkezi olma potansiyeli taşımaktadır![]() İLÇELER Afyon ilinin ilçeleri; Başmakçı, Bayat, Bolvadin, Çay, Çobanlar, Dazkırı, Dinar, Emirdağ, Evciler, Hocalar, İhsaniye, İscehisar, Kızılören, Sandıklı, Sincanlı, Sultandağı ve Şuhut'tur   Başmakçı: İlin en güney ucunda yer alan ilçe il merkezine 129 km   uzaklıkta Söğüt Dağlarına yaslanmıştır  Isparta, Kula, Ladik, Hereke tipi halı dokumacılığı, gül yetiştiriciliği, Kuş Cenneti, Acı Gölü ile ünlüdür  Bayat: Afyon-Ankara karayolu üzerinde il merkezine 46 km   uzaklıktadır  Bayat ilçesinde Kurtini, İnpazarcık, Asarkale, Elicek ve Yanıkin Bizans dönemi yerleşim alanları bulunmaktadır  Kök boyalı Bayat kilimleri, Amerika, Japonya ve birçok Avrupa ülkesinden sipariş alacak kadar ün kazanmıştır  Bolvadin: İlçe Afyon-Konya karayolu üzerinden 13 km   içeride il merkezine 61 km  uzaklıkta, antik Kral Yolu üzerinde, Eber gölü kenarında kurulmuştur  Eber Gölü; sazlığıyla, yüzen adacıkları ve balık avcılığı ile adını dış ülkelere duyurmuştur  İlçenin diğer turizm değerleri Heybeli kaplıcası, Horan parkı, Kırkgöz köprüsü, Yanık Kışla, Lala Sinan Paşa Cami, Alaca Cami ve Çeşmesi, Çarşı Cami, Hacı Ahmet Cami, Kırklar Cami, Kara Çeşme, Ak Çeşme, Hacı Ahmet Çeşmesi, Kemerkaya'da yeraltı şehri, Minarelik Deresinde peribacaları, merkezdeki eski Afyon evleri ve İnsuyu Mağarasıdır  Çay: Afyon-Konya karayolu üzerinde, il merkezine 48 km   uzaklıktadır  İlçenin geçmişi oldukça eskiye dayanmakla birlikte bugüne kalan tarihi eser sayısı azdır  Tabi güzellikleri arasında Eber ve Karamık gölleri bulunmakta olup, bu göllerde balık avcılığı,ve çeşitli kuş avcılığı yapılmaktadır  Çağlayan Parkı ve Şelalesi, Kanlı Yer Kavaklığı çevrede tercih edilen piknik yerleridir  Selçuklulardan kalma Taş Camii ve Kervansaray önemli tarihi eserleridir  Çobanlar: Yöre tarihinin Akarçay kenarındaki höyüklerle yaşıt olduğu ve eski Tunç Çağına kadar uzandığı bilinmektedir   Bugünkü Kocaöz (Feleli) köyünde antik Anabura kenti kurulmuştur  Afyon Arkeoloji Müesinde bulunan Artemis heykeli buradan çıkarılmıştır  Dazkırı: Afyon-Denizli karayolu üzerinde il merkezine 140 km mesafededir   İlçemiz 1959 yılında ilçe olmuştur  İlçemiz kök boyalı halı dokuma ve satış reyonlarıyla dünya çapında üne kavuşmuştur  Dinar: Afyon-Antalya karayolu üzerinde, il merkezine 106 km   uzaklıkta olup Akdeniz ile Ege bölgeleri arasında bulunmaktadır  Tarihin ilk müzik yarışması, Marsyas ile Tanrı Apollon arasında Dinar'da yapılmıştır  İlçenin önemli turistik değerleri Danteon (Tanrılar kulu tapınağı), Artemis-Anaitis tapınağı, antik tiyatrosu, agorası (Pazar yeri), antik stadyumu, Suçıkan Parkı, Pınarbaşı, Karakuyu Kuş Cenneti, Norgaz piknik alanı, Cerit ve Zenderi yaylalarıdır  Emirdağ: Afyon'un 70 km   kuzey doğusunda kurulmuş en eski ilçelerinden olan Emirdağ yöresinde yerleşim M Ö 1437 yılına kadar gitmektedir  Emirbaba, Gölcük, Çiçekli yaylaları, Balcam Mağarası, Amorium ören yeri ve Sakarya nehrini besleyen Pınarbaşı gezip görülebilecek yerlerdir  Evciler: Çevre höyüklerde bulunan parçalardan tarihinin Lidyalılara kadar uzandığı anlaşılmaktadır   İlçede Koca höyük ve Küçük höyük diye bilinen iki höyük ile Öküzviran ve Kocaviran isminde iki örenyatağı vardır  Hocalar: Anadolu eski çağlardan bu tarafa pek çok medeniyetlerin beşiği olmuştur   Ahır dağlarında bulunan bronz Hitit heykeli yörenin çok eski dönemlerden beri önemli bir yerleşim merkezi olduğu izlenimini vermektedir  İhsaniye: Afyon'un 35 km   kuzeyindedir  Gazlıgöl kaplıcası ve içmeleri, Frig kaya anıtları, Roma, Bizans kaya yerleşimleri, mezar odaları, peri bacaları ve yaylaları ilgi odakarından bazılarıdır  Ayazin, Kayıhan yerleşim birimleri, Kapıkayalar, Aslantaş, Maltaş ve Yılantaş tarihi kalıntıları Frig dönemine aittir  Ayrıca doğa harikası kütleler ve peri bacalarının süslediği bu alan, Frig bölgesi diye anılır Gazlı göl kaplıcalarında çıkarılan maden suyu dünyaca ünlüdür  İscehisar: Afyon-Ankara karayolu üzerinde olup il merkezine 23 km uzaklıktadır   1987 yılında ilçe olmuştur Zengin mermer yatakları üzerinde kurulmuş olan ilçe, tarım, hayvancılık ve mermer sanayi üzerinde gelişmiştir  Kızılören: Afyon-Antalya karayoluna 3 km   il merkezine 87 km  uzaklıktaki ilçede bulunan Ulu Cami ve korumaya alınan Çınar ağacı ve şehir merkezindeki tarihi evler görülmeye değer yerleridir  Sandıklı: İl merkezine 60 km   uzaklıkta, Antalya-Denizli karayolu, İzmir-Ankara-İstanbul demiryolu hattı üzerinde kurulmuş önemli yerleşim merkezlerinden biridir  İlçe kaplıcası ve leblebisi ile ünlüdür  İlçede bulunan Hüdai kaplıcaları iç ve dış turizme hizmet vermektedir  Sincanlı: Afyon-Uşak-İzmir karayolu üzerinde, il merkezine 33 km uzaklıktaki ilçe, kendi adını taşıyan, günümüzde de izleri görülen antik yolların kavşağında kurulmuştur   İlçede Tazlar köyü orman içi piknik alanı, Başkomutan Milli Parkı, Büyük Taarruz Şehitliği, Çiğiltepe Albay Reşat Anıtı, Yıldırım Kemal Şehitliği, Sinanpaşa ve Kureşbaba (Boyalı) Külliyeleri, Otuziki inler, Kırka göleti, Serban göleti gezilip görülecek yerleridir  Sultandağı: Afyon-Konya karayolunun 68  km 'sinde Sultan dağlarının eteğinde kurulmuştur  Bizanslılar ve Selçuklular zamanına kadar batı ve doğunun yol uğrağıdır  Ayrıca; Anadolu-Bağdat İpek Yolunun geçmesi ile de ticari bir önem kazanmıştır Akşehir gölleri, Taşköprü, Çiğdem düzü, Asmalı gibi mesire yerleri, Sahipata kervansarayı ve hamamı, Laleli çeşmesi, Buzluk Mağarası, Dort deresi ve manastır başlıca gezip görülecek yerlerdir  Fındık ormanlarıyla kaplı Balaban, Dumra, Küçük ve Büyük Kirazlı yaylaları ise yayla turizmine elverişlidir  Şuhut: İç Ege Bölgesinin en doğusunda yer alan Şuhut'un il merkezine uzaklığı 29 km  dir  İlçenin tarihinin Neolitik Çağa kadar uzandığı, Şuhut Hisar, Karaadilli, Kepirtepe Höyüğünün bu çağa ait eserler olduğu tahmin edilmektedir  Hisar tepesi (Synnada Höyüğü), Bininler Kaya Mezarları ve Asmakaya Kalesi eski yerleşim yerleri olup, Kayabelen göleti ve Selevir baraj gölü mesirelik ve dinlenme yerleridir![]() NASIL GİDİLİR? Karayolu: Afyon Batı Anadolu'nun diğer bölgelere açılan bir kapısı durumunda ve transit geçit merkezidir   Otogar Tel : (+90-272) 212 09 63 Demiryolu: İl merkezi, Ülkede dört ayrı demiryolu hattının birleştiği noktada bulunan tek il merkezi olma özelliğini taşımaktadır   İstasyon Tel : (+90-272) 2l3 79 l9 Havayolu: Mevcut Havaalanı askeri amaçlı muhafaza ve idare ettirilmekle beraber sivil ve ticari amaçlarla da trafiğe açıktır   GEZİLECEK YERLER Müzeler Afyon Müzesi Adres: Kurtuluş Cad   Afyon Tel: (272) 215 11 91 Müzede, Afyon ve çevresinde yer alan höyük ve antik şehirde bulunan Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Frig, Roma ve Bizans devirlerine ait eserler sergilenmektedir   Ayrıca müzenin bahçesinde Herakles ve İmparator Hadrianus’un kolosal (büyük) heykelleri, Ion, Korinth tipi sütun başlıkları, üzerleri yazıtlı veya kabartmalı ve bölgenin tipik eserleri arasında olan “Kapı Tipi Mezar Stelleri”, pişmiş toprak lahitler ve çeşitli mimari parçalar sergilenmektedir  Zafer Müzesi Tel: (+90-272) 212 09 16 Örenyerleri İhsaniye Ayazini Kasabası (Metropolis): Afyon-Eskişehir karayolunun 27  km den sağa doğru 4 7 km  gidilerek ulaşılan Ayazini kasabasının Frigler Dönemi'nden beri yerleşim yeri olarak kullanıldığı bilinmektedir  Roma ve Bizans Dönemleri'ne ait aile ve tek kişilik kaya mezar odaları, Bizans Dönemi'ne ait kiliseler ve kaya yerleşimleri arazinin elverişli olması nedeniyle oyularak yapılmış eserleridir  Aslanlı mezar odaları, sütunlu mezar odaları ile kayaya oyulmuş kilise ve şapeller bulunmaktadır  İhsaniye Döğer Yerleşim Yeri: İhsaniye ilçesine 12 km   uzaklıktaki Döğer kasabası Frigler Döneminden beri yerleşim yeri olarak kullanılmıştır  Aslankaya, Kapıkaya I ve II, Tanrıça Kybele adına yapılmış açık hava tapınağı özelliğinde M Ö 7 yüzyılda yapılmış kaya anıtları ile Asar ve Eski Döğer'de Frig yerleşim yerleri vardır  Roma ve Bizans Dönemi'ne ait kaya yerleşim ve mezar odaları ile kiliseler çevrede oldukça çok görülmektedir  Synnada: Şuhut ilçe merkezinde bulunan kent, Roma ve Bizans dönemlerinde Frigya’nın başkenti olmuş büyük bir kenttir   Roma döneminde yarı özerk bir konuma ulaşmış olan kentte, imparator adına ve Hieropolis’le ortaklaşa, gümüş Cistophorus ve bronz sikkeler bastırılmıştır  Apameia Kibotos Antik Kenti: Bugünkü Dinar ilçesinde bulunan kentin daha önceki adı Kelainai’dir   Roma döneminde Apameia Kibotos adını almıştır  Şehir M Ö  6  yüzyıldan itibaren önemli bir merkez olmuştur  Efes’ten sonra ikinci büyük kent olduğu bilinmektedir  Anıtsal yapıtlardan olan stadyum ve tiyatro kısmen özelliğini koruyarak kalmıştır  Efes’le birlikte bastırdığı bronz sikkeler de vardır  Yarı özerk olarak imparator adına sikkeler bastırmıştır  Dokimaia Antik Kenti (İscehisar): İscehisar ilçe merkezinde, Makedonyalılar tarafından kurulmuş bir kenttir   Roma döneminde yarı özerk konumuyla, imparator adına bronz kent sikkeleri bastırılmıştır  Yedi Kapı Kaya Yerleşim Yeri: Bolvadin-Emirdağ karayolu üzerinde, Bolvadin Kemerkaya kasabasının 3 km   kuzeyinde karayolunun 1 km  doğusunda yer almaktadır  Çalışmalar sırasında askeri garnizon veya idari binalar olabileceği tahmin edilen kayaya oyma kompleks yapı grubu ile halkın sığınak olarak kullandıkları yeraltı kentinin bir bölümü ortaya çıkarılmıştır  Geç Roma ve Erken Bizans Dönemi'ne tarihlenen yerleşimdeki çalışmalar devam etmektedir  Pentapolis Kentleri Bruzus: Sandıklı ilçesi Karasandıklı köyünde bulunan kent Pentapolis olarak adlandırılan beş kentten birisidir ve kentlerin kuzeyinde yer almaktadır   Eucarpeia: Sandıklı ilçesi Emirhisar köyünde bulunan Pentapolis kentlerinden biridir   Hierapolis: Sandıklı ilçesi, Koçhisar köyünde bulunan Pentapolis kentlerinden biridir   Aynı zamanda Phrygia Salutaris (Şifalı Frigya)'nın merkezidir  "Kutsal Kent" olarak adlandırılmıştır  Otrus: Hocalar ilçesi Yanıkören köyünde kurulmuş Pentapolis kentlerinden biridir   Stectorıum: Sandıklı ilçesi Menteş kasabasında kurulan Pentapolis kentlerinden biridir   Ococleia: Şuhut ilçesi Karacaören köyünde bir kenttir   Roma Dönemi'nde yarı özerk konumuyla, imparator adına ve Bruzus kentiyle ortaklaşa bronz kent sikkeleri bastırmıştır  Lysias: Şuhut ilçesi Arızlı köyünde bir kenttir   Metropolis: Dinar ilçesi Tatarlı kasabasında kurulmuş, bir kenttir; Campus Metropolitanus veya Frig Metropolisi adıyla bilinir   Cidyessus: Sincanlı ilçesi Küçükhöyük kasabasında Höyük mevkiindedir   Prymnessus: Merkez ilçe Sülün köyünde Frigler tarafından kurulmuş büyük kentlerdendir   Afyon Arkeoloji Müzesinde bulunan devasa boyutlu Herkül heykelinin bulunduğu antik kenttir  Sanaus: Dazkırı ilçesi Sarıkavak köyünde kurulmuş bulunan bir kenttir   Kaleler Afyon Kalesi: Kalenin tarihi M  Ö 1350 yıllarına kadar inmektedir  Kale zirvesinde Ana Tanrıça Kybele'ye adanmış bir çok tapınma yerleri ile 4 adet büyük sarnıç (su çukurları) bulunmaktadır  Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad zamanında kale komutanı Ulumar Bedrettin Gevhertaş tarafından onarılmış, ayrıca kaleye küçük bir mescid ile yanına saray yaptırılmıştır  Sandıklı Kalesi: Germiyanoğulları Sultanı Yakup Bey tarafından yaptırılmış olan kale, Eski Tunç Çağı’ndan beri yerleşim yeri olmuş bir höyük üzerine inşa edilerek üç kat sur ile çevrilmiştir   Günümüze ulaşmış tek parçası, 8-10 metrelik sur duvarıdır  İscehisar - Kırkinler ve Seydiler Kalesi: İscehisar ilçesi, Seydiler köyü içinde bulunan kale ile Afyon-Ankara karayolunun 32  km  de bulunan Kırkinler kayalığı; Bizans Çağı'nda yapılmış yerleşim yeri, kilise, şapel ve mezar olarak kullanılmış kaya kütleleri vardır  Avdalas Kalesi: Afyon Gazlıgöl Kaplıcası’ndan 10 km   uzaklıktaki Ayazini köyündedir  Tüf kayaya oyulmuş çok katlı ve çok odalı sarnıçlı bir kaya kütlesi olup, yerleşim yeri olarak kullanılmıştır  Bayramaliler Kalesi: İhsaniye ilçesinin Döğer beldesi ile Bayramaliler köyü arasındadır   Bizans döneminde yerleşim yeri olarak kullanılmıştır  Camiler Ulu Cami: Camiikebir Caddesi’ndedir   Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahrettin Ali’nin oğlu Afyon Sancak Beyi Nasredüddin Hasan tarafından 1273 yılında yaptırılmıştır  Minberi, Emirhaç Bey, süslemeleri ise Nakkaş Mahmut Oğlu Hacı Murat tarafından yapılmıştır  Doğu, kuzey ve batı yönlerinde üç kapısı vardır, minaresi tuğladandır ve 40 ahşap sütun ve başlık üzerine oturtulmuş, düz toprak damlıdır  1341’de onarılmıştır  İmaret Camii: 1472 yıllarında Fatih Sultan Mehmet’in vezirlerinden Gedik Ahmet Paşa tarafından Mimar Ayas Ağa’ya yaptırıldığı bilinmektedir ve Osmanlı döneminin en güzel eserlerinden biridir   Üzeri altı sütun üzerine sivri kemerli sekizgen kasnaklı bir kubbeyle örtülüdür  1795’te onarımı yapılmıştır  Mısri Camii: Akşemseddin’in halifelerinden Abdurrahim Karahisari adına Şahkancioğlu Evliya Kasım Paşa tarafından 1466 yılında yaptırılmıştır   Tek kubbeli mescit biçimindeyken, sonradan etrafı açık dört kubbeli cemaat bölgesi eklenerek camiye dönüştürülmüştür  Ot Pazarı Camii: Tuzpazarı Caddesi’nde, sebze hali (bugünkü Belediye Çarşısı) bitişiğindedir   1590’da Tellalzade Süleyman Çavuş yaptırmış, yıkılan minaresi 1958’de yenilenmiştir  Kesme taş ve kare planlı tek kubbelidir  Kuzeyde camla kaplı olan son cemaat yeri sonradan eklenmiş olup, üç sivri kemer üzerine üç kubbeyle örtülmüştür  Minaresi tek şerefelidir  Mihrabı sonradan yapılmış ve beyaz mermerle kaplıdır  Yeni Cami: Çarşı içindedir   1711 yılında Abdi Çavuş tarafından yaptırılmıştır  1839 yılında onarılmış ve Yeni Cami adını almıştır  Medresesi günümüzde ilköğretim okulu olarak kullanılmaktadır  Türbe Camii: 1710 yılında mevlevihane olarak kurulmuştur   1844 yılında Abdülmecit’in ve 1905 yılında II  Abdülhamit’in emriyle onarılmıştır  Konya dergâhından sonra ikinci dergâh olarak kabul edilmektedir  Günümüzde cami olarak hizmet vermektedir  Sandıklı Ulu Camii: Sandıklı ilçe merkezinde, çarşı içinde önce mescit iken sonradan camiye dönüştürülmüştür   Cami, Bahaddin Ömer Bin Alaaddin tarafından Mimar Aydemir’e 1379 yılında yaptırılmıştır  Kare planlı tek kubbeli minareli bir yapıdır  Daha sonra da son cemaat yeri eklenmiştir  Sinan Paşa Camii: Sincanlı ilçesindedir   1525 yılında Lala Sinan Paşa tarafından yaptırılmıştır  Bahçesinde Lala Sinan Paşa türbesi vardır  Rüstem Paşa Camii: Bolvadin ilçesindedir   Sadrazam Rüstem Paşa 1500-1560 yıllarında Mimar Sinan’a yaptırmıştır  Kervansaraylar İshaklı (Sahipata) Kervansarayı: Sultandağı ilçesinin İshaklı bölgesindedir   1249 yılında II  İzzettin Keykavus’un vezirlerinden Sahipata Fahrettin Ali tarafından yaptırılmıştır  Kesme taştan yapılan kervansarayın avlusunun etrafında odalar ve ortasında köşk mescidi bulunmaktadır  Döğer Kervansarayı: İhsaniye ilçesinin Döğer beldesindedir   1434 yılında II  Murat tarafından yaptırılmıştır  Alt katında ahır, üst katında ise yolcu konaklama odaları bulunmaktadır  Çay Kervansarayı: Çay ilçesinde bulunan yapı Selçuklu dönemi taş mimarisi örneklerindendir   Avlulu ve kapalı kervansaray tiplerindendir  Avlusu tahrip olmuş, yalnızca kışlık kapalı kısmı ayakta kalmıştır  Merkezde dört fil ayağı ve çevresinde on iki ayak üzerinde tonoz örtülü ışıklıklı, kale görünümlü, kâgir bir yapıdır  Eğret Kervansarayı: Anıtkaya kasabasındadır   Selçuklu ve Osmanlı kervansaraylarına benzememektedir  Germiyanoğulları dönemi yapıtı olduğu tahmin edilmektedir  Mezarlar ve Tapınaklar Göynüş Vadisi Açık Hava Tapınağı: İhsaniye İlçesi Kayıhan Mahallesinde, Afyon-Eskişehir karayolunun 32  km de 1,5 km  sola dönülerek ulaşılan bir vadi içinde olan Göynüş Kalesi, Aslantaş ve Yılantaş üzerinde aslan kabartmaları bulunan mezar odaları olup, Maltaş Kybele Açık Hava Tapınağıdır  Sarıçayır(İscehisar) Kaya Mezarları: İscehisar ilçesine bağlı Sarıçayır köyünün çevresinde bulunan kayalıklarda Bizans Dönemi'nde kayaya oyma aile ve tek mezar odaları, mezarlar ve barınaklar yapılmıştır   Yüzeyi kabartma ve bezemelerle süslenmiş, kimlere ait olduklarını belirten kırmızı boyayla yazılar yazılmıştır  Şuhut - Bininler Kayalığı: Şuhut'un 6 km   batısında bulunan Senir köyü yakınlarında bir kayalık olup, hayvan üniteleri ve insanların barınma yerleri olan bir yerleşim yeridir  Bizans yerleşimi olan bu kayalığın alt eteğinde yine Bizans kilisesi ve manastır yapı kalıntıları bulunmaktadır  Ayrıca Geç Roma Dönemi kapaklı kayaya oyulmuş mezarlar vardır  Köprüler Bolvadin - Kırkgöz Köprüsü: Bolvadin ilçesinde, Eber Gölü'ne akan Akarçay üzerindedir   Köprü kuzey ve güney olmak üzere iki bölümden oluşur  Güney bölümü Bizans İmparatoru I  Manuel Kommen tarafından mermer ve yontulmuş bazalt taştan yaptırılmıştır  Kuzey bölümü ise, Mimar Sinan tarafından 64 göze kadar uzatılmış ve buraya bir namazgah ve kitabe ilave edilmiştir  Altıgöz Köprüsü: Afyon’da Akarçay üzerinde iki istasyon arasında Cirit kayası eteğinde bulunan altı kemerli köprüdür   1214 yılında Akkoyunlular tarafından yapılmış, Osmanlı devrinde tamir edilmiştir  Köprünün güneydoğu yüzünde beyaz mermer üzerine yazılmış kitabeler vardır  İscehisar Köprüsü: Geniş açıklıklı yüksekçe hafif sivri kemerlidir   Bazalt ve devşirme mermer parçalardan yapılmıştır  Bizans dönemine ait olduğu sanılmaktadır  Mağaralar Kurtini Mağarası: Sandıklı ilçesinden 34 km   uzaklıkta, Bökenin yurdu denilen bölgededir  1700 m  yükseklikte orman içerisinde bulunan mağara tahminen 300 m  uzunluğundadır  Daha uzun olduğu tahmin edilen mağaranın tavanının göçmesiyle ikinci bölüme girilememiştir  Aynı bölgede Menteş kasabasına yakın bir mevkide Oktur Mağarası da bulunmaktadır  Buzluk Mağarası: 2500 m’yi bulan Sultandağları’nın zirvesindeki mağara, yüzyıllardan beri sadece yaz sıcağında buz eritebilmektedir   Buzluk Mağarası, Sultandağı ilçesine bağlı Dereçine kasabasının güneyinde Sultandağları’nın 2519 m  ile en yüksek yeri olan kuzeybatı zirvelerinde yer alan bir doğa harikasıdır  Sadece yazın çıkılabilmektedir  İnsuyu Mağarası: Bolvadin’e 7 km   uzaklıkta, Dipes köyü, Karakaya yöresindedir  İki kat ortalama onar metrekarelik odalar halindedir  Sarkıt ve dikitlerle dolu olan mağaradaki berrak ve tatlı suyun bazı akciğer hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir  Kaplıcalar Önemli Kaplıcaları Hüdai Termal Turizm Merkezi, Gazlıgöl Termal Turizm Merkezi ve Ömer ve Gecek Termal Turizm Merkezi'dir   Korunan Alanlar Başkomutanlık Milli Parkı Dandinidere Tabiatı Koruma Alanı Kuş Gözlem Alanı Akdağ Acıgöl Akşehir ve Eber Gölü COĞRAFYA Afyon, Anadolu'nun batı yarısında bir kavşak noktası olup, doğuyu batıya, kuzeyi güneye bağlayan doğal bir kapı konumundadır   Kışları soğuk ve kar yağışlı, yazları sıcak ve kurak bir step iklimi görülür, İlkbahar ve sonbaharda ise yağışlar yağmur biçiminde artar  TARİHÇE Afyonkarahisar ili adını şehrin güneyinde bulunan kaleden ve afyon bitkisinden almıştır   M Ö  7000 yılından başlayarak günümüze kadar ilin sınırları içerisinde Kalkolitikten, Eski Tunç Devri'ne geçiş kültürlerinden sonra Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı medeniyetleri konumlanmıştır  Selçuklu Türklerinin 1071 yılında Anadolu'yu fethinden sonra Afyonkarahisar Türk egemenliğine geçti  Bu tarihten itibaren Afyonkarahisar, sırasıyla Selçuklu Devleti Sahipoğulları Beyliği, Germiyanoğulları Beyliği hükümdarlığı altında yaşadıktan sonra 1428'de Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katıldı  NE YENİR? Afyon ili, zengin bir mutfağa sahiptir   Özellikle hamur işleri, haşhaşlı ve kaymaklı yiyecekler yöreye has özellikler taşır  Başlıca yemekleri arasında bulgur yemekleri, sakala çarpan çorbası,çullama köfte, ilibada dolması, sulu köfte, sırt dolması, göce tarhanası, nohut çöreği, göce köftesi ve tarhanası, özbek pilavı, Afyon salatası, şakşuka yer alır  Afyon kaymağı, lokum ve şekerlemeleri yörede en çok bilinen tatlılardır  Afyon'dan yemek tarifleri Sakala Çarpan Çorbası Malzemeler: 1/2 su bardağı yeşil mercimek 6 su bardağı su (tavuk suyu veya et suyu tercih edilir) 2 adet küçük kuru soğan 4 yemek kaşığı tereyağı veya margarin 3 yemek kaşığı un 2 tatlı kaşığı tuz 1/2 su bardağı tel şehriye 1 yemek kaşığı kuru nane Hazırlanışı: Mercimek yıkanır ve bir su bardağı su ile akşamdan ıslatılır, kalan su eklenip 25-30 dakika pişirilir   Soğan soyulur, yıkanır ve ince ince doğranıp yağla birlikte kısık ateşte ara sıra karıştırılarak kavrulur, un katılarak bir iki defa çevrilir ve mercimeğe eklenir  Tuz ilave edilir  Kaynayınca şehriye ilave edilir  15-20 dakika daha pişirilir, iki yemek kaşığı yağ eritilir, nane de eklenip karıştırıldıktan sonra, çorbanın üzerine gezdirilir  Özbek Pilavı Malzemeler: 3 su bardağı pirinç 1 kg   kuşbaşı et 6 su bardağı un 2 adet kuru soğan 4 adet havuç Ayçiçek yağı Hazırlanışı: Pirinç ve soğan yağda kavrulur   Kaynamakta olan 6 bardak suyu kavrulmuş olan pirince dökülür ve tuz katılır  Suyu çekene kadar pişirilir  Suyu çekmiş olan pilavın altı kapatılarak üzerine peçete kapatılır ve demlenmeye bırakılır  Ayrı yerde havuç kavrulur ve pişmiş olan etle birlikte karıştırılarak pilavın üzerine dökülür  Servis yapılır  Ağzı Açık Malzemeler: Hamuru için; 2kg  Un 125 gr   İç yağı 1/2 kg   ayçiçek yağı 1 fincan sirke 1 yemek kaşığı yoğurt Tuz ve su İç için; 500 gr   Kıyma veya peynir 8 adet yumurta 1 adet maydanoz tuz, karabiber Hazırlanışı: Un , tuz sirke yoğurt ve su karışımı kulak memesi yumuşaklığında yoğrulur   Yoğrulan hamur iki eşit parçaya bölünür  Beze haline getirilir  Bezeler oklava yardımıyla açılır  Açılan hamurun üzerine eritilmiş iç yağı ve ay çiçek yağı karışımı sürülür  Katlanarak bir tepsiye konulur  Diğer bezeye de aynı işlemler uygulanır  Katlanan bezeler küçük kare parçalar halinde kesilir   Kesilen küçük parçalar oklava ile yuvarlak olarak asılır  Diğer tarafta iç malzemeleri karıştırılır   İç malzemesi açılan hamurun ortasına konulur  Kıymanın ortası görünecek şekilde kenarlar büzdürülerek kapatılır  Yağlanmış tepsiye sıralanır  Tepsi dolduktan sonra karışık yağla üzerleri yağlanır, önceden ısıtılmış fırına tepsiler verilir  Alt ve üst kızarıncaya kadar pişirilir  Biraz soğuyuncaya kadar bekletildikten sonra servis yapılır  Fırma Baklavası Malzemeler: 4 su bardağı un 250 gr   Margarin1 çay bardağı sıvı yağ 1 yumurta 1 çay kaşığı kabartma tozu 1 fincan süt 1 çay bardağı ceviz Şurubu için; 4 su bardağı şeker 3  5 su bardağı su kaynatıp iki üç damla limon sıkılır Hazırlanışı: Tavada çiçek yağı kızdırılır   Ateşten indirilip  Biraz soğuyunca 1/4 margarin, 1 kaşık karbonat, 1 kahve fincanı su ilave edilerek karıştırılır  Bu karışıma 2 su bardağı un yavaş yavaş ilave edilerek hamur haline gelinceye kadar devam edilir  Bu işlem bittikten sonra elde köfte şeklinde verilerek tepsiye dizilir  200 derece fırında pembeleşinceye kadar yarım saat pişirilir   Bu arada şerbeti hazırlanır  Fırından çıkarılan ılımış fırma baklavasının üzerine ılık olarak şerbet dökülür  1 saat beklenir, servis yapılır  NE ALINIR? Geleneksel motiflerle yapılan el sanatları çok gelişmiştir   Keçecilik, koşumculuk, at arabacılığı, demircilik ve bakırcılık, yemenicilik, mermercilik, kilimcilik, hasır ve boyra örücülüğü ilin önemli el sanatları arasında yer alır  LİNKLER Afyon Valiliği http://www  afyon gov tr/Afyon Belediyesi http://www  afyon-bld gov tr/YAPMADAN DÖNME Afyon Kaplıcalarının şifalı sularına girmeden, İhsaniye-Ayazin (Metropolis) bölgesi, Sandıklı Akdağ -Tokalı Kanyonu, İscehisar'daki Peri Bacalarını görmeden, Afyon Arkeoloji Müzesi, Ulu Cami, İmaret Cami, Afyon Kalesini gezmeden, Kaymaklı ekmek kadayıfı yemeden, Bayat'ın kök boyalı kilimleri ve Dazkırı'nın ipek halısından almadan ![]() ![]()  Dönmeyin
 | 
	
		
		
		
		
			 
		
		
		
		
		
		
		
			
		
		
		
	 | 
| 
		 |