İsyan Bayrağı Kaç Renktir?

[size="3">"][/size]



Zamanı geldi Çığlıklar sağır edecek seni

Çek vur anlının çatından eskimiş düşünceleri Daha fazla korkaklığa gerek yok Çıkar at O kadar da zor değil ki!

Ama, diyorsun zayıf bir anında Çekicelere kapılma Bırak gitsin Özgür olmalısın nihayetinde!



Dokunma, öpme beni! Arsız, duyarsız olma bu kadar Sulandırma/bulandırma! İşin özü sandığından daha kolay aslında

Ve bir ilham ânında kır kelebeğin altın puldan kanatlarını Toza dönsün hayal gücü Elinden gelen tek şey bu



Ben tek telli ve vurmalı bir çalgıyım! Nasıl çalacağın sana kalmış Belki tırnaklarında kor olur yakarım, belki acınası varlığımda gümleyen seslere kulak kabartırım

Tek bilinendir ki, senin dokunuşuna muhtacım



Kısa cümleler nasıl devrilir? Sensin tek örneği Sadece Anlık Zevklerin Kral'ı Tahtından indirildin!



Öncesinde acı olmayan mutluluklarım Sizden özür dilerim!

Bir saniyelik şuur kaybıydı sadece



Ne acıdır ki, anlayamıyorsun Ben istemiştim; oysa sendin hayata geçiren Aşka çeyrek kala Kaybının büyüklüğünü ayırt edemiyorsun Ben alınmıyorum da; kader ne diyecek bu işe?



Aşkı yaşamak, hasretle anılan bir ütopya, ütopya ise bir dal sigaradır
Sigarayı yakarsınız, dumanında hayaller kurarsınız; belki bir falcı size dumandan hayallerinizi söyler

Ama o sigara illâki biter



Aziz ve azize Cevap verin! Çok mu gereklidir kutlu olmak Tanrı katında? Oysa ben dua ediyordum sadece



Kuyruklu dileklerim, ne zaman göreceğim sizi bir başkasının ellerinde?

Hani kuyruğunuza takılsam, cevap bulacak mı zahiri sorularım?



Zorlayacak bir şey yok Sadece düşün Asla dediğinde kaç tane keşke kullanırsın?

Ben birden fazla mı görüyorum yoksa?



Zeka kaç paraya denk geliyor son zamanlarda? Kendimi satsam zamana, geri verir mi kaybettiklerimi?



Soyundukça giyinen, kibirli üçüncü boyut varlığı, yoksa anlamadın mı?

Bir kez daha oku; acaba beşeri yok oluşuna kaç milim kaldı?



Kıyam et! Yalnız tek bir şansın daha var

Parçalanmış zaman dilimlerinde dolanıyorum Sen neredesin?



Kimse benim için üzülmüyor mu? Ne anlamı kaldı o zaman kendim için üzülmenin?



Çakışan düşüncelerden çıkan kıvılcımlardır hayata bağlayan bizi

Hepimiz aynı şeyi düşünseydik "koyun"dan ne farkımız kalırdı ki?



Eşcinselliği kabullenebilecek mideye sahip insanlık, ne zaman siyasete gerçekten el atacak?

O gün ölmüş olmayı diliyorum!



Ve tanrı beni yaratacak kadar aptaldı Bense acınacak kadar zeki!

İnanmayın, uydurdum hepsini!

Kutsal İsyan

Hasan İzzettin Dinamo'nun Milli Kurtuluş Savaşının gerçek hikâyesini romanlaştırdığı dev eseri İlk kez 1966-67 yılları arasında sekiz cilt olarak basılmış olup, günümüzde beş cilt olarak yeni baskısı bulunan romanıdır Dinamo eserin Kutsal Barış adıyla 7 cilt olarak devamını da yazmıştır o da günümüzde 4 cilt olarak basılmıştır En büyük özelliği çok ayrıntılı olarak kaleme alınmış olması ve roman iddiasının da çok edebi bir dille kaleme alınmış olması nedeniyle gayet güçlü olmasıdır Zaten Kutsal Barış ile Orhan Kemal Roman ödülünü kazanmıştır 7 Cilt ve tarihsel olmasına rağmen Dinamo oldukça akıcı bir dil kullandığından çok rahat okunabilmektedir, sürükleyici bir tarihsel romandır Milli Mücadele üzerine yazılan en uzun kurgusal kitap olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır Ancak bu roman kurgusundaki her şeyin tamamıyle gerçeklere dayandığı da unutulmamalıdır