Cumhuriyet|Tiyatro Tarihi Ve Skeçler |
10-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Cumhuriyet|Tiyatro Tarihi Ve SkeçlerCumhuriyet (Sınıf İçi Piyes) (Sahne: Bir salon İki çocuk (Aydın, Behiç) Masa başında ellerindeki kâğıtlara bakarak bir şeyler ezberlemekle meşguller Küçük bir kız (Güler) bir sandalye veya koltukta bebeği ile oynamaktadır Perihan Abla (Hepsinden büyük) sonradan girer Masanın üzerinde bir sürahi veya bardak vardır Elbiseler, hareket ve konuşmalar piyesi oynatanlar tarafından düzenlenecektir Aydın yerinden kalkar pencereden bakar, üzüntülüdür) AYDIN: Saat üç oldu tamam, Hâlâ Perihan Ablam, Bir türlü gelemedi BEHİÇ: O, üç buçuk da dedi, Gelir meraklanma hiç AYDIN: Aman sen de hep Behiç Onu korursun hemen BEHİÇ: Biliyorum çünkü O söz verince tutar, Daha yarım saat var (O sırada kapı çalınır Yerinden fırlar) Muhakkak gelen odur (Aydın eliyle Behiç'e işaret ederek) AYDIN: Ben açayım dur (Perihan Abla gülerek girer Çocuklar etrafını alırlar Onları okşayarak hemen koltuğa oturur) PERİHAN: Günaydın sevgililer, Aydıncığım bir su ver Ama hava çok sıcak Yolum da epey uzak (Aydın m verdiği suyu içer Mendili ile kurulanır) Annem, babam ve özden Hepsi gözlerinden Ayrı ayrı öptüler (Bebeğinin yanına giden Güler'e dönerek) Ne o dalgınsın Güler? (Güler bebeği ile meşgul olarak) GÜLER: Hayır dalgın değilim, Hep böyle benim halim PERİHAN: Ben oraya gelirken Sizin bayan öğretmen Okula gidiyordu Sizleri bana sordu: "Aman çok çalışsınlar, Rollere alışsmllar, Şaşırmasınlar" dedi GÜLER: Hepsi de ezberledi PERİHAN: öyleyse çocuklar, Zaten vaktimiz pek dar, Durmadan başlayalım, Behiç başla bakalım (Behiç cebinden bir kâğıt çıkarır) Kâğıtla rol ne demek, Ezbere söylenecek BEHİÇ: Ezbere biliyorum PERİHAN: Ezbere oku yavrum BEHİÇ: A canım prova bu (Perihan Abla omuz silkerek) PERİHAN: Nasıl istersen oku (Behiç kâğıdı elinde tutar, ezbere başlar, sonunu getiremezse kâğıda bakar ve sahnenin önüne yaklaşarak gür sesle okur) BEHİÇ: Cumhuriyetten önce Saltanat devri vardı Başta olan padişah, Ne isterse yapardı O sarayda yaşardı, Her şeyin sahibiydi Yurt ve ulus hep onun Malı, kulu gibiydi Sömürdü bütün yurdu Senelerce bu tek baş, Yurda kan ağlatmıştı Birinci genel savaş, Bu savaşı bitirdik Yorulup yıpranarak, Yer yer vatanımıza Basmıştı düşman ayak Geçti Anadolu'ya Tamam işte bu zaman "Mustafa Kemal" adlı Kahraman bir kumandan Bu kahraman, inançla Ulusunu yoğurdu Büyük Millet Meclisi Hükümetini kurdu Sonra birden kükreyip "Bu ulus ölmez" dedi, Şanlı ordumuz yurdu Düşmandan temizledi Yapılan büyük savaş İstiklâl savaşıydı Yurduna kurban olan Koç yiğitler başıydı Bu zaferle Türklüğün Tekrar namı yüceldi, Ordumuzun önünde, Düşmanlar dize geldi (Bitirince selâm verir Dönerek Perihan Ablaya bakar) (Kâğıdı ile kalkar, sahnenin önüne yaklaşarak ezbere) PERİHAN: Ah ne güzel okudun eridim heyecandan Kurban olsun kardeşi Sana Perihan Ablan Aferin aldın yine, Şimdi Aydın'da sıra AYDIN: (Yüksek sesle başlar, takılırsa bakar) Peki Perihan Abla Böylelikle bu yurda Yeniden temel attık Kişisel egemenlik, Yıkıldı gitti artık Ulusal egemenlik Yasamızda yer aldı Ortada padişahın Sade bir adı kaldı O da yıkıldı gitti Ulus buldu huzuru Parladı güneş gibi Cumhuriyetin nuru Bin dokuz yüz yirmi üç Ve yirmi dokuz Ekim İşte bu günde doğdu Şanlı Cumhuriyetim Yurdumuzda ulusal Bir bayramdır bu bayram En büyük armağan bu Bize mutlu bu bayram Cumhuriyet uğrunda Kanını Türktü döken Onu koruyacağım Bütün inancımla ben (Behiç, Aydın Güler bir ağızdan) Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Cumhuriyet (Perihan Abla neşeyle ayağa kalkarak) PERİHAN: Yaşayacaktır elbet Mükemmel olmuş Aydın Güzel okumasaydm Ne pasta vardı, ne çay, GÜLER: Vay Perihan Abla vay öğle yağma yok hemen Fazla dayanamam ben Artık gidelim yeter (Perihan Abla Güler' i kucaklayarak) PERİHAN: Pek şekersin sen Güler Haydi gidelim artık Epeyce geçti vakit (Hep birden kapıya yürürler Güler geriye dönerek bebeğine seslenir) Benim güzel bebeğim, Çok çabuk geleceğim, Sakın ağlama, sana Lokum getireceğim (Eliyle bebeğine bir öpücük gönderir ve çıkar) (Perde iner) |
|