10-24-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kurtuluş Mücadelesi Kronolojisi
29 Ocak Perşembe günü çocuklar, kadınlar ve savaşamayacak durumda olanlar şehir dışına ve civar köylere gönderildi Böylece halkın "Kaç Kaç" adını verdiği göç başladı Soğuk ve karlı bir ortamda güçlükle gerçekleştirilen bu harekattaki amaç, çetelerin çoluk çocuğunu düşünmeden daha rahat bir şekilde savaşabilmelerini sağlamak ve insan kaybını en aza indirmekti
30 Ocak Cuma günü hakim bir noktada bulunan ve etrafını ateş altında tutan Tekke Kilisesi'ni Evliya Efendi'nin çeteleri kuşattı Bir bakır sürahiye (güğüm) çivi, nal parçaları ve barut koyup bir fitil taktıktan sonra ağzını kapattılar Kilisenin içerisine atılan bu yerli bomba, yangına da sebep oldu Kaçan Ermenilerin hemen hepsi öldürüldü Bu çatışmalar sırasında kahramanlık destanı yazan Göllü'lü Yusuf Çavuş şehit oldu
1 Şubat 1920 tarihinden itibaren savaş şiddetini daha da arttırmaya başladı O gün Fransızlar çarşıyı ateşe verdiler Mevlevîhaneyi, Üdürgücü Camii'ni ve Belediye Dairesi'ni yaktılar Şehir yangın alanına döndü
2 Şubat 1920 günü Yürük Selim, Göksun ve çevresinden topladığı seksen süvari ve 120 piyade ile Maraş'a gelerek, Sulutarla mevkiinde düşmanla savaşa başladı Kuzey taraftan başlatılan bu saldırı, arazinin açık ve örtüsüz olması nedeniyle başarısız oldu
3 Şubat 1920 Perşembe; Kuyucak mıntıkasında düşmanla göğüs göğüse savaşan, gözü pekliği ile tanınan Mıllış Nuri, Kümbet Kilisesi'ne yapılan baskın sırasında karnından yaralanarak şehit oldu
4 Şubat 1920 Çarşamba günü Evliya Efendi bütün kuvvetleriyle Taşhan'a yüklenmişti Burada sıkıştırılan düşman kuvvetleri beyaz bayrak açıp teslim olacaklarını belirterek Evliya Efendi'yi kapıya istediler Evliya Efendi kapıya yaklaşır yaklaşmaz bu askerler arasında bulunan Ermeniler, derhal ateşe başlayarak Evliya efendiyi şehit ettiler İşgalin başından beri cansiperane çalışan, Ermeni ve Fransızları korkutan Evliya Efendi'nin şehâdeti, millî kuvvetlerin maneviyatını bozdu ve Evliya efendinin çeteleri dağıldı
5 Şubat 1920 Perşembe günü de şehirde savaş bütün hızıyla devam ederken, Ermenilerin çoğunlukta olduğu köylerden gelen haberlere göre Türk ahaliye yapılan zulüm son noktaya geldi Alınan bilgilere göre çocuklar ve bebekler duvarlara çarpılarak, elleri ve ayakları koparılarak, gözleri oyularak öldürüldü
6 Şubat 1920 Cuma günü İslahiye tarafından gelen bir Fransız uçağı şehrin üzerinde uçarak kışla ile haberleşmeye çalıştı
7 Şubat 1920 Cumartesi , büyük bir düşman takviye kuvvetinin gelmekte olduğu haberi üzerine tedbir almak, takviye kuvvetlerini şehre sokmamak ve şehirde mahsur bulunan düşmanla birleşmesine engel olmak için çalışmalar başlatıldı Ayrıca şehrin tamamen boşaltılarak yakılması ve düşmanın bu yangınla yok edilmesi fikri ağırlık kazanmaya başladı Bu arada Miralay (Albay) Norman komutasındaki takviye kuvvetlerinin Aksu Köprüsü civarında At İzi'nde karargah kurduğu haberi şehre yayıldı Bu kuvvetler iki süvari bölüğü, iki piyade taburu ve biri uzun menzilli olmak üzere dört top bataryasından ibaretti Ağırlığını ise 400 araba taşıyordu Günlerden beri geceli gündüzlü devam eden top, tüfek ve bomba sesleri cephaneliklerin havaya uçurulması sırasında meydana gelen sesler, barut ve kan kokuları yangın dumanı ve alevleri, adım başı görülen kafa, kol, bacak ve parçalanmış insan cesetleri yaralanan ve şehit olanların dayanılmaz halleri, bilhassa kadın ve çocukların sinirlerini bozdu Bununla beraber şehit olan kocasının yerine silaha sarılan kadınlar, cephane taşıyan ve posta görevi yapan çocuklar da vardı
8 Şubat 1920 Pazar günü Albay Norman’ın askerleri şiddetli bir topçu ateşinin desteğinde Mercimek Tepeyi işgal ettiler Düşman Mercimek Tepe, Sıtma Pınarı ve Aksu’ya yerleştirdiği toplarla şehri döverken bir taraftan da var gücüyle batıda bulunan kuvvetlerimiz üzerine yüklendi Amacı kışlada mahsur kalan General Keret’le bağlantı kurabilmekti Batıdaki kuvvetlerimiz geri çekilmek zorunda kaldı Maraş, kışladaki topların da şehri dövmeye başlamasıyla iki ateş arasında kaldı Bu yardım kuvvetinin gelişi, kısa sürede halk arasında umutsuzluğa neden oldu ise de pek uzun sürmedi Kaç Kaç ağır kış şartlarına rağmen devam etti Düşmanın ateş hakimiyeti altında olmayan yerler tamamen boşaltıldı Fransızlar bu kaçanlar üzerine de top ateşi açtı
Albay Norman, Maraş’taki Fransız Generali Keret’e Adana Genel Valisi General Dufieux’un geri çekilme emrini iletti General Keret geri çekilmek istemiyordu Fakat Fransızlar için tek kurtuluş yolu Maraş’ı terk etmekti Bu yüzden bu karara uymak zorunda kaldı
9 Şubat 1920 Pazartesi, durum her iki taraf için tehlike arz etmeye başladı Fransızlar şehrin her tarafını yoğun top ateşine tuttular Cephanenin tükenmesi nedeniyle Türklerde ümitsizlik işaretleri belirdi Halk arasında teslim olunacağı söylentileri başladı Fransızlar ve özellikle Ermenilerin yapabileceği bir katliamdan korkuluyordu Fransız cephesinde durum Türklerinkinden daha kötü idi Fransız askerleri yarım öğün besleniyorlardı Hayvanlarına ancak günde bir kilo un verebiliyorlardı Haberleşme hatları kesilmişti Fransızlar ancak uçaktan verilen işaretler veya atılan bildirilerle haberleşebiliyorlardı Kısaca ifade etmek gerekirse şehirde mahsur kalmışlardı Şehrin güneyinde bulunan Ermenileri korumak için Binbaşı Corneloup komutasında on piyade ve üç makineli tüfek bölüğü görevlendirildi O gün Türklerin baskısı daha da arttı Kışın şiddeti, açlık ve yokluklar Türklerin azminden hiçbir şey kaybettirmedi, hatta topyekün hücuma kalktılar
10 Şubat 1920 Salı günü de Fransız bombardımanı devam etti Buna karşılık çetelerimiz de tesirli ve isabetli atışlarına devam etti Fransızların hareket serbestisine meydan verilmedi
9-10 Şubat günlerinde belirli bir sahayı ateş altında tutan Fransız bombardımanından, kendileri çekilmek için yol açma çabasında oldukları anlaşılıyordu Şehir bu günlerde yanmış, yıkılmış ve harabeye dönmüştü General Keret geri çekilme planı hazırladı Aralarında vardıkları karara göre, General’in vereceği ışıklı mermi işareti üzerine geri çekilme başlayacaktı
10-11 Şubat 1920 gecesi saat 21 00’de geri çekilme başladı Fransızlar geri çekilişlerini maskelemek için şehri son defa top ateşine tuttular Maraş’tan çekilirken atlarının ayaklarını keçelerle sardılar Fazla yüklerini attılar Yanlarına aldıkları Ermenilerle birlikte kışladan ayrılan Fransız kuvvetleri, sessizce şehri kuzeybatısındaki araziyi aşarak Mercimek Tepe’ye ulaştılar Daha sonra da ovaya inerek Sıtma Pınarı mevkiinde kendilerini bekleyen diğer Fransız kuvvetleriyle birleştiler
11 Şubat 1920 Çarşamba günü Fransız’ların Maraş’tan çekilmekte ve kaçmakta olduğu haberi şehrin her tarafına yayıldı Fransızlar şiddetli soğuk ve kar altında ilerlerken çok perişan oldular Maraş-Fevzi Paşa yolunda ağırlıklarının büyük bir kısmı kar altında kaldı ve askerlerinin çoğunu kaybettiler Ayrıca kaçan düşmanı takip eden birliklerimiz ağır kayıplar verdirerek onları İslahiye’ye kadar takip ettiler Fransızların çekilmesine rağmen Maraş’ta bulunan Ermeniler ateşe devam ettilerse de, kısa zamanda susturuldular Silahlarını teslim ederek kurtuluşu milli Türk Hükümetinin adaletine sığınmakta buldular
Kadın-erkek, çoluk-çocuk her yaştan Maraşlının tüm yokluklara rağmen 22 gün 22 gece büyük özveri ile sürdürdüğü bu savaş, Türk’ün vatanı, bayrağı, din ve namusu uğruna ölümü hiçe saymasının ve yenilmezliğinin ifadesi olan bir kahramanlık örneğiydi Kurtuluş savaşımızın ilk zaferi olarak tarihe geçen bu mücadele daha sonra ülkenin diğer şehir ve yörelerine de örnek olması bakımından son derece önemlidir Maraşlı mücahitler memleketlerini kurtardıktan sonra çevre illerin de yardımına koşarak milli bütünleşmenin en güzel örneğini gösterdiler 12 Şubat 1920 günü şehrin düşmandan temizlenmiş olması ve zafere ulaşılması nedeniyle bayram yapıldı O günden beri her yıl Maraşlı 12 Şubat gününü büyük bir heyecan içinde, o günleri yad ederek kutlamaya devam etmektedir
|
|
|