10-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kapanış Konuşması
Kapanış konuşması
İnsan en az üç kişidir Kendisi, olmak istediği kişi ve aradaki farkta yaşayan üçüncü En sahicisi de bu üçüncüdür Olmak istediğin kişiden kendini çıkardığında, aradaki farkta yaşayan kişidir en çok sana benzeyen Ne kendin kadar huzursuz ne de olmak istediğin kişi kadar hayalidir o Yine bu yüzden iki insanın birbirine âşık olması en az altı kişi arasında geçen bir hadisedir Hangi kişiliğinin hangi kişiliğe, hangi parçanın hangi parçaya özlem duyduğunu çözemediğinde, içmeyi unuttuğun sigara parmaklarını yakana kadar karşı duvara bakarsın
Ve o zaman anlarsın hayatının uzun zamandır neden başka birinin hikâyesiymiş gibi gözükmeye başladığını Sokak lambalarının ölgün ışıkları karanlık odalara vurduğunda, duvar saatinin tik taklarından başka ses yokken yanında, sanki bir tek sana açıklanmayan bir sır varmış gibi beklerken anlarsın aslında boşa beklediğini Tünelde sana yol gösterecek rehberin, karanlıktan başka bir şey olmadığını anlarsın Anne diye ağlayan çocukların aradığının çoğu zaman şefkatli bir baba olduğunu anlarsın Çekip gitmek isterken görünmez bir elin seni nasıl durdurduğunu anlarsın
Kırk yaşında ama altmış gösteren adamlara daha dikkatli bakarsın o zaman Kahvelerin dışarıyı göstermeyen isli camlarına Berduşlara ve kör kedilere bakarsın Gözbebekleri kaymış esrarkeşlere Suyun üstüne çıkmış ölü balıklara Havada asılı gibi duran yırtıcı kuşlara daha dikkatli bakarsın
Çabalarının sonuç vermediğini gören umutsuz insanların bakışlarıyla ancak o zaman buluşur bakışların Bir yağmur çaktırmadan dindiğinde Bir gün çenesi ağzının içine kaçmış dişsiz ihtiyarlardan birinin de sen olabileceğini bilirsin artık Bir gece ansızın, yapayalnız ölmekten korkarken, cesedimi komşular mı bulacak yoksa sayım memurlarımı diye düşünürken hissedersin göğüs kafesinde her gün biraz daha büyüyen, kimsenin kapatamayacağı o boşluğu Bir kokuya sarılma isteğini Bir ömür gibi geçmiş zor, uzun günlerden sonra anlarsın ruhunu zehirleyen karmakarışık düşünceleri Büyük heyecanlardan sonra çöken bitkinlikleri Kimsenin bulutlara bakmadığı bir şehirde bir lafı döndürüp dolaştırmadan anlatmanın imkansızlığını Belki de insanın ne anlatacağını bilemediğinde şair olduğunu anlarsın
Gözyaşların kurumadan gülmeye başlarsın o zaman Çünkü bilirsin ki seni artık kimse kandıramaz kolay kolay Mutsuz insanları kandırmak zordur çünkü Hayata her zaman kuşkulu gözlerle bakan, mutsuz insanları kandırmak, herkes bilir bunu, çok ayıptır çünkü
|
|
|