Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çelenk, hikaye, operasyonu, siyah, öykü, özetleri, |masal

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




BÖLÜM 1

Yatağına uzanıp yorgun gözlerini kapadığında hemen uyuyacağını düşünüyordu ama kaslarında hissettiği ağrı ve spazmlar uyumasına engel oluyordu,geçmişine dair bulanık resimler hafızasında canlanmaya başladığında askeri liseye girmeden önce babasıyla yaptığı konuşmayı ve ona verdiği sözü hatırladıOkul yılları ve tanıdığı pek çok arkadaşını anımsamanın verdiği garip mutluluk yüzünde belli belirsiz bir tebessüme neden olmuştu

Geçmişe yaptığı yolculuk sürerken ilk görev yeri olan Hakkari'yi ve verdikleri savaşın kendisinde bıraktığı acı izleri anımsadıKaslarının iyice gerildiğini hissettiği an,dağ komando tugayında kendisini bulan karizmatik binbaşının sözleri kulağında çınladı " Yatağına uzanıp uyuyamadığın her an beni hatırlayacaksın evlat,bunun için bana küfür etme,ben sana sadece teklifte bulundum kararından geri dönme şansın var"

Gözlerini açtı ve yatağında doğruldu,aynı soruyu birkez daha sordu kendine,Binbaşının bende var olduğunu söylediği benimse ne olduğunu bilmediğim özelliğim neydi

Bu soruların cevabını ararken uyuyakalan Teğmen Can kapının sertçe vurulmasıyla birden yatağından fırladı,kapıyı açarken duvardaki saate baktı saat henüz 0315 di
Kapıdaki kişi Volkan Astsubaydı 175 boyunda, atletik yapılı,esmer bir delikanlıydı yüzünden gülümseme eksik olmazdıVolkan Astsubay gözlerini ovuşturan komutanına binbaşının kendilerini aşağıda beklediğini ve acilen hazırlanması gerektiğini söyleyip gitti

Yinemi gece yarısı eğitimi diye söylenmeye başladı Can Teğmen,artık bunun son bulmasını istiyordu gece yarısı uyanıp 42 kilo yükle eğitim yapmaktan bıkmıştı,bu eğitimlerin sonu ne zaman gelecek diye düşünerek aşağıya indi

Bütün takım toplanmış binbaşıyı bekliyordu,Can diğer arkadaşlarına baktığında yüzlerindeki yorgunluk belirtilerinin kendisindekilerden pekte farklı olmadığını hemen fark etti
Birkaç dakika sonra binbaşı kendinden oldukça emin bir tavırla merdivenlerden inip takımın karşına geçtiBakışlarıyla insanları etileyen bir komutandı,emir ve komutanın esnek olduğu söylenen Özel Kuvvetlerde onun kararları kanun niteliğindeydiHatayı kabullenmeyen bir karakteri vardı,eğitimleri zorlaştırmak insanı yıldırmak için elinden geleni yapardı,zaman zaman insanın gururunu incitecek hareketler yapmaktan kaçınmazdıBuna rağmen herkes tarafından saygı gördüğüde açıktı

Binbaşı karşısında duran askerlere uzun uzun baktıktan sonra o tok sesiyle konuşmaya başladı " Gördüğüm kadarıyla hepiniz çok yorgunsunuz,aslında bu sabah yapacağımız eğitimde sizi dahada çok yormayı düşünüyordum,kıçınızın terlemesi için ne gerekiyorsa yapacaktım ama şimdi elime daha iyi bir fırsat geçti ve ben bu fırsatı değerlendireceğim

Benim komutamdaki eğitiminizin son aşamasına geldiniz beyler, aranızdan ayrılan daha doğrusu elenen pek çok arkadaşınız oldu,bugün burada benim karşımda olmanız sizlerin özel insanlar olmanızdan kaynaklanıyor ve şunu bilinki herbirinizin kendine has bazı üstün özellikleri var,ben bu özellikleri sizi ilk gördüğüm an keşfetmiştim sizlerinde kendinizi tanımanız için elimden geleni yaptım,bazılarınız şimdiye kadar aklınızı bulandıran soruların cevabını bulamamış olabilir,ama emin olun yarından sonra bütün soruların cevabını bulacak, uzun ve yorucu günlerin sonunda huzur içinde uyuyacaksınız"

Bu sözler Teğmen Can'ın zihninde şimşeklerin çakmasına sebep olmuştuBinbaşı duraksamadan sözlerine devam etti"Şimdi 20 dakika içinde görev için hazırlanın,unutmayın eğitim yada tatbikat değil görev için hazırlanıp 20 dakika sonra burada olacaksınızÇantanızda eksik birşey olursa emin olun bu eksikleri ben telafi etmeyeceğim,teçhizatınız tam olsun zira Azraille ufak bir oyun oynamaya gidiyoruzDöndüğümüzde bazılarınız aramızda olmayabilir,üstelik bu defa ölecekleri ben belirlemeyeceğim"



Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




BÖLÜM 2

Can Teğmen hazırlığını yaparken binbaşının sözlerini ardı ardına tekrar ediyordu " Aradığınız soruların cevabını bulacaksınız "Bu adam benim zihnimi okuyor diye düşündü,çantasını topladı ve son hazırlıklarını yaptı göreve gittiğini ailesine bildirememenin sıkıntısını hissediyordu,keza bu yasaktı,kendisiyle ilgili bilgi vermek gerektiğinde bu işi onun yerine yapmak için görevlendirilmiş bir personel vardı

Yeniden aşağıya indiğinde diğer takım arkadaşlarınında hazır olduğunu ve kendi aralarında konuştuklarını gördü,Kurmay Yüzbaşı Gültekin ellerini arkada birleştirmiş takımın toparlanmasını bekliyordu,aradan geçen birkaç dakikanın ardından herkes hazırdı
Gültekin Yüzbaşı askerlerin arasında dolaşarak gözle görünür bir eksiklik olup olmadığına bakıyor,yanından geçtiği her asker hazırım komutanım diyorduYüzbaşının keyfi yerindeydi,bu askerlerin üzerinde emeği çoktu ve emeğinin karşılığını alacağından emindiBeyler diye seslendi " Şimdi Akıncı'ya ( 4 Ana Jet Üs Komutanlığı ) gidiyoruz oradan uçakla Diyarbakır'a geçeceğiz,görevin kapsamını ve detaylarını orada ayrıntılı biçimde öğreneceksiniz,şimdi herkes araçlara"

Takım araçlara bindiğinde Teğmen Can ve tüm personel göz ucuyla binbaşıyı arıyordu,bu arayış sonuç vermedi çünkü binbaşı aralarında yoktu

Akıncı'dan havalanan CN-235 Casa sabahın ilk ışıklarıyla beraber Diyarbakır 2Taktik Kuvvet Komutanlığı 8 Ana Jet Üssü'ne inmişti,uçuş boyunca uyuyan Can Teğmen tekerleklerin yere temas etmesiyle beraber gözlerini açtı,Diyarbakır'a defalarca gelmişti Güneydoğu dağlarında yaptıkları tüm eğitimlerin hareket merkezi burasıydı

Uçaktan inen takım üs içinde kendilerine tahsis edilen harekat merkezine geçtiklerinde kendi komutanlıklarında görev yapan üstleriyle karşılaştılarSıra sıra dizilen koltuklara yerleşen takım elemanlarına Kıdemli Yüzbaşı İsmail göreve ilişkin detayları anlatmaya başladı

" Beyler edindiğimiz istihbarata göre Pkk nın takım komutanları arasında görev ve bölge değişikliği yapılacak,bu nedenle kırsaldaki takım komutanlarının Gabar Dağını izleyerek Bagok civarında buluşalacaklarını biliyoruzBizim tahminimiz bu toplantıya örgütün üst düzey yöneticilerinin yada bölge sorumlularından en az birinin katılacağı şeklinde,sonuçta bu değişikliklere karar verenler bu bölge yöneticileridir
Bölgedeki arkadaşlarımız şuan itibariyle Gabar Dağı ve Bagok Dağı arasında kalan bölümde örgüt elemanlarının hareket halinde olduklarını tespit ettiler,yani bölgeye intikaller başladıArkadaşlar bu intikalleri izliyorlar ancak herhangi bir müdahalede bulunmuyorlar,bunun nedenide tüm örgüt elemanlarının bir araya toplanmasını beklememizden kaynaklanıyorElbette bölgeyi tamamen sessizliğe terk etmedik,bunun örgüt elemanlarını şüphelendireceğini bildiğimiz için birkaç komando timini bölgeye sevk ettik,bu timler teröristlere kendilerini fark ettirecek şekilde arama-tarama faaliyeti yapıyorlarAskerlerimizi fark eden teröristlerin sıcak çatışmaya girmeyeceğini biliyoruz çünkü olası bir sıcak çatışmanın ardından yapılacak kapsamlı bir operasyon onların bu buluşmasının iptaline neden olur,bu hata yıllar evvel yapılmıştı
Örgütün amacı,sessizce toplanıp yeni takım komutanlarını görev yerlerine dağıtmak ve bölge sorumlularından yeni eylem planlarını öğrenmek
Sizlerin görevi bu buluşma esnasında takım komutanlarını ve üst düzey yöneticileri yok etmek,sizin operasyonunuzun hemen ardından bölgeye helikopterlerle indirilecek birlikler komutanları yok edilmiş ve şaşkınlık içinde kaçmaya çalışan diğer pisliklerin icabına bakacak

Göreviniz oldukça zor, haritada gösterdiğim alanı izleyerek sızma yapacaksınız,şahsen bu görevin sizin gibi yeni yetmelere verilme sebebinide tam olarak anlamış değilim,bölgeyi ezbere bilen üstelik daha deneyimli bir ekibin bu işe verilmesini isterdim ama sizi buraya gönderenlerin mutlaka bir bildiği vardırBelkide komutanlarınız sizi pek sevmediği için buraya gönderildiniz,eğitimler sırasında komutanlarınızı bıktırmış olabilirsiniz "

İsmail Yüzbaşının sinir bozucu bu son sözleri takımdaki bazı askerlerin sinirlerini germişti fakat hiçbiri bunu belli etmedi,aksine gülümseyerek bu sözleri ciddiye almadıklarını göstermeye çalıştılarİsmail Yüzbaşı Harekatın kapsamı ve bölge hakkındaki detaylı bilgileri verdikten sonra salondan çıkarak hemen yan odada oturan Kurmay Yüzbaşı Gültekin'in yanına geldi,o esnada Gültekin Yüzbaşıda istihbarat raporlarını okuyorduİsmail Yüzbaşıya dönerek,işimiz zor dediEvet işiniz gerçekten zor diye cevapladı İsmail Yüzbaşı

Takımı nasıl buldun bu işin üstesinden gelecekler mi sence diye sordu Gültekin YüzbaşıBen az evvel bilgilendirme toplantısı sırasında bilerek sinirlerini biraz gerdim ama pek belli etmediler hepside kendisine güvenen tipler,yinede onlar için zor olacak, umarım kayıpsız dönersiniz
İnşallah dedi Gültekin Yüzbaşı,bizim binbaşı bu çocukları buraya gönderdiyse vardır bir bildiği,gerçi onun herzaman bir alternatif planıda vardır ama inşallah alternatiflere gerek kalmaz diyerek koltuğundan kalktı ve takımın bulunduğu salona yöneldi

Gültekin Yüzbaşı salona girdiğinde takım üyeleride ayrıntılı haritaları inceliyordu,beyler diye seslendi
"Size bölge hakkında bildiklerimi aktarmak istiyorum beni iyi dinleyin,bu bölgede defalarca bulundum,görev alanımız olan Bagok Dağı arazi yapısı olarak oldukça zorludur,labirent biçimli kaya duvarları örgüt için doğal mevzilerdirAttığınız her adımda gördüklerinizi hafızanıza yer edin,arazi doğal bir savunma hattından farksız,gördüğünüz her ağacı bir noktadan sonra sayın, arazi volkanik arazidir ve oldukça verimlidir bu sebeple bitki örtüsü bakımından çorak bir bölge değilBazı stratejik noktaları var,sizler öncelikle bu noktaları tutacaksınız,haritaları incelerken bu noktaları tespit etmişsinizdir,Zinevili köyü ile Bagok Dağı arasındaki Penguen noktası bunlardan biri,diğer bir nokta olan Germik bölgesinde zaten yerleşik güçlerimiz mevcut,bu güçler sizin operasyona mütakiben zırhlılar eşliğinde Bagok'a ilerleyecek,bu ilerlemeye Kobralarda destek verecek
Germik ve Bagok arasında kalan Üçyol (Tepedirek) bölgesi ise asıl önem arz eden noktaToplantının yapılacağı yer olan Deri Zaval tepesindeki mağaralara ulaşmak için oldukça engebeli bir araziyi izleyerek Berivan Tepesini aşıp, sizi Deri Zaval tepesine götürecek vadiye ineceksinizDeri Zaval hem vadiye hemde Üçyola hakim bir tepe,olası kaçışlar ters yönde Ömerli'ye doğru olacaktır

Benim sizlere tavsiyem gözünüzü dört açmanız,zira sizi düşmandan çok arazi zorlayacaktırBu pisliklerin buluşma noktası olarak burayı seçmelerininde asıl nedeni budur

Bu akşam bölgeye hareket edeceğiz operasyon yarın gece yarısından sonra başlayacakŞimdi biraz dinlenin Allah yardımcınız olsun"


Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm 3

Operasyondan Bir Hafta Önce, İsrail Tel-Aviv

Karısının şefkatli kollarında huzur içinde uyuyan Mossad'ın Türkiye masası şefi Eliezer,cep telefonunun mesaj sesiyle gözlerini açtıHenüz çok erken değilmi diye düşünüp isteksizce gelen mesaja baktı,mesaj yardımcısındandı" Efendim rüzgar kuzeyden esiyor,pencereyi kapatmak için sizi bekliyoruz" yazan mesajı okuyan Eliezer,nedir bu Türk'lerden çektiğim diye söylenmeye başladıHenüz uyanmayan eşinin yanağına bir öpücük kondurduktan sonra hazırlanıp ofise gitmek üzere yola çıktıTel-Aviv sokaklarında arabasıyla ilerlerken güne yeni başlayan şehrin insanlarını ve bu insanların huzuru için verdiği çabanın ne kadar kutsal olduğunu düşündü
Şehrin güney yakasındaki dört katlı bir binanın üçüncü ve dördüncü katlarında görev yapan ekibinin yanına ulaştığında yardımcısı Şaul’un heyecan içinde kendisini beklediğini gören Eliezer,yardımcısına beni bukadar erken saatte rahatsız etmeni gerektiren konu nedir diye sordu

Şef yardımcısı hiç duraksamadan kendisine ulaşan bilgileri anlatmaya başladı
"Efendim Cizre'deki adamımızdan mesaj geldi, pkk nın takım komutanları ve bölge sorumluları toplantı yapacakmış Biliyorsunuz son 2 yıldır bunların her hareketini izleyip rapor ediyoruz,örgüt içine soktuğumuz diğer bir adamımız Cizre’deki ajanımıza ulaşarak bu bilgiyi vermiş
Buraya kadar her şey normal görünüyor ,yani örgütün dağ kadrosunun yaptığı sıradan bir toplantı bu,fakat normal olmayan Türk'lerin hareketleri efendim "

Peki Türk'ler ne yapıyor dedi şefi Eliezer

Evet efendim işte burası biraz karışık, sizinde tahmin edeceğiniz gibi bur da Türk'lerden beklenecek hamle elit birliklerden oluşan bir askeri gücü bölgeye sevk ederek bu toplantı sırasında operasyon yapmak ve tüm yöneticileri öldürmek Şuan böyle bir niyetleri var mı bilmiyoruz, sonuçta bu tarz operasyonları yapacak birliklerin hareketleriyle ilgili bilgi toplama konusunda başarılı olamıyoruz
Daha kapsamlı askeri operasyonların bilgisini almamıza rağmen bu konudaki zafiyetimiz halen mevcut, neticede böyle bir hareket yapmaları sürpriz olmaz

Ama bunun yanında bizi asıl ilgilendiren, güneydoğudaki Türk sivil istihbarat elemanlarının da son günlerde oldukça hareketli olmaları, askeri istihbaratla beraber müşterek bir çalışma içinde oldukları yönünde duyumlar alıyoruz
Eğer Türk'ler asker-sivil kavgasından vazgeçip bölgede etkin bir temizliğe başladılarsa bizimde derhal buna göre pozisyon almamız gerekir Çünkü bu temizlik salt dağ kadrolarını değil örgütün sivil kanadını da kapsıyor olabilir, takdir edersiniz ki bu sivil kanat içinde bizimle bağlantılı olan kimselerde var

Örgütün bölge sorumlularının da katılacağı toplantı bir hafta sonra yapılacak efendim, Muhtemelen Türk'ler bu toplantıyı engelleyecektir, ama örgütün sivil kanadına yapılacak hamlenin zamanını şimdilik bilemiyoruz, elbette böyle bir girişimleri de olmayabilir sadece toplantıyı engelleyip bu sırada öldürdükleri bir-iki bölge sorumlusu ve birkaç takım komutanıyla da yetinebilirler Yani sadece askeri operasyondan ibarette olabilir bu gelişmeler

Efendim net bir yorum yapabilmek için bölgedeki tüm uyuyan ajanlarımıza mesaj geçtim,hepsi şuandan itibaren edindikleri bilgileri bize aktaracak,bizde sizin vereceğiniz talimata göre hareket edeceğiz






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Dört

Diyarbakır 2Taktik Kuvvet Komutanlığı 8 Ana Jet Üssü'nden havalanan Skorski hedef koordinata doğru yol almaya başladığında, Teğmen Can bilgilendirme toplantısında İsmail Yüzbaşının söylediklerini düşünüyorduBöylesi önemli bir göreve daha deneyimli bir ekibin verilmesi taraftarı olduğunu açık açık söylemişti, üstelik Gültekin Yüzbaşıda konuşmasında görevin çok zor olacağına ve arazi şartlarının sertliğinden özellikle bahsetmiştiBir anda bu görevin gerçek olmadığını düşündü,komutanları onların yeterliliklerini sınamak amacıyla böylesi bir tatbikat senaryosu planlamış olabilirlerdi

Evet kesinlikle tatbikata gidiyoruz diye düşündüğü sırada hemen karşısında oturan tim komutanı Gültekin Yüzbaşının gözlerini fark etti, komutanının gözlerindeki o boş bakışları çok iyi biliyorduBeynini her türlü düşünceden soyutlayıp sadece göreve konsantre olduğu çok açıktıCan Teğmen kendi kendine tekrarladı bu görev gerçek

Gecenin karanlığını yırtıp hedef koordinatlara ulaşan Skorski iki timden oluşan askeri personeli indirdikten sonra sanki onları selamlarmışcasına burnunu aşağıya eğerek yükseldi ve karanlığın içinde gözden kayboldu Helikopterden inen personel derhal savunma pozisyonu alıp kayalıklara doğru ilerledilerGültekin Yüzbaşı helikopterin sesi bölgedeki teröristler tarafından mutlaka duyulmuştur dedi,derhal ikici timin keşif kolu ilerleyeceğimiz hattı kontrol etsin Berivan Tepesine ulaşıncaya kadar ikinci timin geri kalanı bizimle beraber olacak,birinci sektöre ulaştığımız zaman plana göre ayrılacağızKomutanın emrini duyan keşif kolu çoktan karanlıkta kaybolmuştu bile,düşmana görünmemek esas kuraldı arazi her ne kadar onları kamufle ediyor olsa da ilerlerken yapacakları en ufak hata düşmanın kendilerini fark etmesine neden olacaktı

Gültekin Yüzbaşı savunma pozisyonlarını koruyup keşif kolunun hatta olabildiğince ilerlemesini bekledi, Teğmen Can bu bekleyişin uzun süreceğini biliyorduKeşif kolu ölüm sessizliğinin hakim olduğu arazide birbirinin ayak izlerini takip ederek ilerliyor düşmanın bölgede dinleme yapabileceğini bildikleri içinde işaret dilini kullanıyorduKol başı bir anda diz çöküp sol elini kaldırdığında onu izleyen 2 asker oldukları yere çökerek kol başının vereceği ikinci işareti bekledilerKol başı olan Astsubay Başçavuş Önder arkadaşları arasında Şahin diye tanınırdı, kaçma-kurtulma ve keşif konusunda yapılan eğitimlerde gösterdiği başarı komutanları tarafından takdir edilmiş arkadaşlarının da kendisine bu adla seslenmesine neden olmuştu

Önder Astsubay henüz hiçbir hedefle göz teması sağlamamıştı ama yakınlarda tehlike arz eden bir şey olduğuna emindi, önsezileri onu asla yanıltmazdı,Sol eliyle ikiyi işaret ettikten sonra yumruğunu sıkmış ve dirseğini aşağıya doğru eğmiştiBu arkasındaki ikinci askerin olduğu yerde kalması ve önünde ilerleyenleri koruması anlamına geliyordu,Önder astsubay ve arkasında onu üç metre mesafeden takip eden diğer asker sürünerek hemen aşağılarındaki kayalıkların arasındaki patika yolu termal gözlüklerle taramaya başladılarÖnder Astsubay yanılmamıştı tıpkı kendileri gibi 3 kişi gördü,patika yolda ilerleyenlerin helikopterin sesini duyup çevrede arama tarama yapmaya çıkan teröristler olduğunu biliyordu,patika yolu kullanmamakla doğru iş yaptığı için kendisine bir aferin verdi

Eğer keşfe çıkan düşman varsa bu yakınlarda daha büyük bir düşman birliği olduğununda işaretiydi ,düşmanın keşif kolunu uzaktan izleyerek onların ana kampının yerini tespit etmesi gerekiyorduÖnder Astsubay keşfe çıkan düşmanın patika yolu izleyerek ana kampa geri döneceğini bildiği için düşmanla temas sağlamadan uzaktan takip etme fikrinin en doğru karar olduğunu düşündü ve geriye dönerek 20 metre geride onları bekleyen askerinin yanına döndüİşaret diliyle 3 kişi gördüklerini ve düşmanın kuzeye doğru ilerlediğini onları bekleyen arkadaşına anlattıktan sonra düşmanı sessizce izlemeye başladılarHelikopterden indikleri noktanın yaklaşık 2 km doğusuna kadar ilerlemişlerdi ki düşmanın keşif kolu geri döndü,Önder Astsubay düşmanın bölgenin temiz olduğuna karar verdiğini hemen anladı ve geri dönen teröristlerin hemen 3 metre yanlarından geçip gitmesine izin verdiArtık iz sürme zamanıydı bu üç terörist farkında olmadan Önder Astsubaya saklandıkları deliği gösterecekti

Mesafenin açılmasını bekleyen keşif kolu, uzak takip yaparak yaklaşık yarım saat boyunca ilerledi Patika yolun büyük kayalarla bittiği noktada düşman içlerinden birini orada bırakarak kayalıkların yukarısına doğru ilerlemeye devam etti Tamam dedi Önder Astsubay düşmanın yuvası çok yakında, tahminen 200 metre mesafede bir kayalığın içinde olduklarından emindi,patikanın bittiği yerde beklemede kalan tek kişi muhtemelen bir yada iki saat daha orada nöbet bekleyecektiArtık geri dönüp komutanına bilgi vermesi gerekiyordu ve kaybedecek zamanı yoktuSol eliyle geriye dönüyoruz diye işaret etti ve karanlığa karıştı






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Beş

Operasyondan Altı Gün Önce, İstanbul-Laleli

Sekreterinin getirdiği Türk kahvesini yudumlayan Emin Kasım üst kattaki ofisinden sahip olduğu mağazanın içindeki hareketliliği izlemekten keyif alıyordu, bavul ticaretinden iyi para kazanmış ve kazandığı parayı da elinde tutup yatırım yapmayı başarmış akıllı birkaç Laleli esnafından biriydi Ticari zekasının genlerinde var olduğunu biliyordu, kahvesinden yeni bir yudum daha almıştı ki cep telefonuna mesaj geldiğini belirten ahenksiz melodi kulağına çalındı
Mesaj kısaydı ”e-mail”
Yerinden doğrulan Emin Kasım hemen bilgisayarının başına geçip mail kutusuna baktı, yeni iletiyi tıkladı… Gelen mesajı açınca şifrelenmiş bir metin gördü, bu şifreli metin onu hiç şaşırtmamıştı anahtar kodları kullanarak metni deşifre etti Mesajı okuyan Emin Kasım hiç zaman kaybetmeden dahili telefondan sekreterini arayarak bütün randevularını iptal etmesini ve birkaç günlüğüne şehir dışına çıkacağı bilgisini verdikten sonra gelen e-maili sildi ve ofisinden ayrıldı
Mossad’ın Türkiye masası şefi Eliezer, Emin Kasım ile irtibat kurmayalı çok uzun zaman olmuştu, artık kendisini unuttuklarını düşündüğü günlerde gelen bu görev emri Emin Kasım için sürprizdi Arabasını Fatih semtinin ara sokaklarından birine park edip aynı sokaktaki köhne apartmanlardan birine girdi…En üst kattaki daireden içeri girip yatak odası ile salon duvarı arasına özenle yapılmış gizli bölmeden kullanacağı silahları çıkarırken hedef çok önemli olsa gerek diye düşünüyordu

Aynı Saatlerde,İstanbul-Cevizli Tekel Spor Tesisleri

Saatine bakan Üsteğmen Mustafa kahretsin geç kaldım diyerek spor salonundan içeri girdiğinde hocalarının eşliğinde Ege yöresinin halk oyunlarını öğrenen Arzu ile göz göze geldi, eliyle saatini göstererek sadece on dakika geciktiğini anlatmak istedi ve Arzu’nun folklor çalışmasını izlemek için yakındaki ilk koltuğa oturdu
Mustafa’nın gelişine sevindiği Arzu’nun yüzündeki gülümsemeden belli oluyordu, artık daha istekli çalışıyordu ama bir taraftan da çalışmanın çabuk bitmesini istiyordu Çalışmadan sonra Maltepe sahilindeki Lal Garden Restaurant’da yemek yiyeceklerdi, her ikisi de bu buluşmayı iple çekiyordu
Arzu’yu izleyen Mustafa bir ara onun yanına gidip karşılıklı zeybek oynamayı düşündü ama sonra vazgeçti, zeybek çoğunlukla erkekler tarafından oynansa da bazı bölgelerde karmada oynanırdı ve Arzu’nun bu figürleri bildiğinden emindi, tıpkı Arzu gibi oda yıllar evvel folklor çalışmalarına katılmış ve pek çok yörenin oyununu öğrenmişti, Arzu’da oldukça iyi görünüyordu çalışmalara başladığı ilk günlerde ayağını biraz fazla zorlamış ve ağrılar nedeniyle derslere bir süre ara vermişti ama azmi sayesinde bu açığı çabuk kapatmıştı

Davulun sesi gümbürderken Mustafa’nın cep telefonu da boyutlarına bile aldırış etmeden davula nazire yaparcasına iki kısa sinyal sesi yaydı havaya, telefonunu cebinden çıkaran Mustafa gözlerini Arzu’dan bir an olsun ayırmak istemiyordu fakat içindeki merakı bastırmak için gelen mesajı okudu…
Mustafa’nın hissettiği sıkıntı anında yüzüne yansımıştı, tereddüt ederek yeniden neşe içinde çalışmasına devam eden Arzu’ya baktı, gelen mesaj yeni bir görevin habercisiydi üstelik acilen gitmesi gerekiyordu ve bunu ona nasıl anlatacağını bilmiyordu…

Birkaç saniye sonra yerinden kalktı ve spor salonundan sessizce uzaklaştı, arabasıyla otoparktan çıkarken Arzu’nun cep telefonuna kısa bir mesaj geçti; Canım önemli bir görev için çağrıldım gitmek zorundayım, beni bağışla

Yarım saat sonra Kartal Yakacık semtindeki müstakil bir evin önünde aracından inen Mustafa hala Arzu’yu düşünüyordu evin kapısının açılmasıyla birlikte aklındaki tüm düşünceler bir anda dağıldı, karşısındaki kişi Özel Kuvvetlerden komutanı olan ve herkesin en çok saygı duyup korktuğu Binbaşıydı Kapıdan içeri giren Mustafa komutanım sizi burada görmek beni şaşırttı diyerek komutanına ani bir yumruk salladı ama binbaşı bu hamleyi kolaylıkla ekarte etti Hala çok yavaşsın Mustafa dedi binbaşı gülerek, hayır komutanım siz hala çok hızlısınız dedikten sonra hasretle komutanına sarıldı

Evin salonuna geçtiklerinde Mustafa görev nedir komutanım diye sordu, binbaşı hiç duraksamadan konuya girdi; Önümüzdeki hafta sınırın ötesinde önemli bir operasyon yapacağız aynı zamanda örgütün sivil kanadını da çökertmek için yurt içindede eş zamanlı operasyonlar düzenlenecek, sivil kanada vurulacak darbe için Mitden de destek alıyoruz fakat bu çalışmalar sırasında farklı bir bilgiye ulaştık Mossad üst düzey komutanlarımızdan birine saldırı düzenleme niyetinde ve senin görevin bu saldırıyı önlemek

Peki komutanım Mossad bunu neden yapsın ki diyerek binbaşının sözünü böldü Mustafa, binbaşı devam etti eğer Mossad planında başarılı olursa komutana yapılan suikastden sonra bizim yapacağımız operasyonları medyayı ve güneydoğudaki kanallarını kullanarak halka başka türlü yansıtacaktır Ordunun intikam nedeniyle güneydoğuda etnik temizliğe başladığı izlenimi yaratacak buda Türk-Kürt ayrımcılığını körükleyecek hatta ülkeler bazında baskı görmemize neden olacak
Basit ama etkili bir plan dedi Mustafa, peki komutanım hedef kim ve suikasti kimin düzenleyeceği konusunda bilgi var mı elimiz de…Hedef 1Ordu Komutanı, suikastçi yada suikastçiler hakkında şimdilik bilgi yok ama bulmak ve engel olmak senin görevin evladım seni bugünler için yetiştirmedik mi?

Çalışmasını bitirip Mustafa’nın gönderdiği mesajı okuyan Arzu hayal kırıklığı içinde evine dönerken İstanbul’da yeni bir istihbaratçılar savaşının başladığından habersizdi o hala Mustafa’yı düşünüyordu






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Altı

Başçavuş Önder ve beraberindeki iki bordo bereli indirme noktasına doğru geri dönerken düşmanın bu kadar yakında olmasının kendileri için sorun olacağını biliyorlardı, kendilerini bekleyen arkadaşlarının yanına döndüklerinde Önder Başçavuş hemen Gültekin Yüzbaşının yanına giderek mıntıka hakkındaki bilgileri komutanına aktardıGültekin Yüzbaşı bu hesapta yoktu dedi içinden,en azından bu kadar yakında olacaklarını beklemiyordu

Teğmen Can’ı da yanına çağırarak Önder Başçavuş ile beraber durum değerlendirmesi yapmak istedi, harekete geçmek için onsekiz saat daha beklemeleri gerekiyordu üstelik bu zaman zarfında birinci timin mutlak suretle Berivan Tepesini tutmuş olması ikinci timinde Deri Zaval ile Üçyol arasında hazır şekilde bekliyor olması gerekiyordu
Ama önlerine hiç hesapta olmayan bir engel çıkmıştı, Önder Başçavuşun tespit ettiği noktadaki teröristleri ya saf dışı bırakacaklar yada onlara görünmeden çevrelerinden dolaşacaklardı Komutan her iki askerinin de fikrini sordu;

Teğmen Can, komutanım yolumuzun üstündeki unsurları temizlemeyi teklif ediyorum, eğer onlara bulaşmadan etraflarından dolanırsak bu bizim için hem riskli olacaktır hem de operasyon esnasında bunlar geriden destek kuvvet olarak tepemize binmek isteyeceklerdir,işte o zaman arkamızı kollamak için daha çok uğraşmak zorunda kalırız ayrıca birinci time asıl görevde destek verecek olan ikinci timimizde arada biz olduğumuz için ateş desteği vermekte zorlanacaktır dediElbette bu temizliği çok sessiz yapmak zorundayız aksi taktirde her şeyi berbat ederiz diye de ekledi

Komutanın gözleri Önder Başçavuşa fikrini bekliyorum der gibiydi, Önder Başçavuş komutanım haklı ama benim başka bir fikrim var dedi, Gültekin Yüzbaşının yüzünde oluşan tatlı gülümseme karanlığa rağmen Teğmen Can’ın gözünden kaçmamıştı…
Komutanım benim önerim şu; ikinci timi ikiye bölelim ve bir yarısını burada bırakalım burada kalan arkadaşlar bizim burada tespit ettiğimiz unsurlara bizimle eş zamanlı olarak saldırı düzenlesin biliyorum sayıca az olacaklar ama ağır silahlarımızın bir kısmını burada bırakabiliriz pekala Belli ki burada bulunan unsurlar toplantının yapılacağı mağaraları korumak amacıyla tampon güç olarak burada kalmışlar birinci tim ve ikinci timin diğer yarısı plana sadık kalarak ilerler , eğer bu süre zarfında operasyon başlamadan önce buradaki kuvvetler hareket ederse hem bizim arkadaşlarımız buradan müdahale edip bizim arkamızı kollar hem de bizim tüm gücümüzle asıl hedefe saldırmamızı kolaylaştırırlar

Haklısın Önder dedi Gültekin Yüzbaşı, ikinci timi bölüyoruz burada kalacak arkadaşlara Kıdemli Başçavuş Sefa önderlik edecek, ağır silahların bir kısmı burada kalıyor ve yine buraya bir semaç bırakacağız haberleşmede sorun istemiyorum
Başçavuş Sefa’nın yanına gelen Yüzbaşı artık arkamız sana emanet Sefa dedi, merak etmeyin komutanım ben derhal buradakilerin yuvalandıkları yer ile toplantının yapılacağı mağaralar arasındaki hakim bir noktaya intikal ederim sizin haberiniz olmadan buradan geçmek isteyecek düşman önce beni geçmek zorunda o babayiğitte bu dağlarda yok diyerek komutanın elini sıktı

Başçavuş Sefa komutasındaki altı bordo bereliyi geride bırakan iki tim planladıkları şekilde ilerleyerek Berivan Tepesine doğru yol almaya başladı, Gültekin Yüzbaşı alışılmışın dışına çıkarak gruba Teğmen Can’ın liderlik etmesini istemişti bütün gece sürecek intikal sırasında Teğmeninin zihnini iyice boşaltmak istediği çok açıktı






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm 7

Operasyondan Altı Gün Önce İstanbul

Üsteğmen Mustafa Yakacık da ki evden çıkıp binbaşının eline tutuşturduğu adrese gitmek için aracıyla Tem otoyoluna girdiğinde komutanının anlattıklarını tekrar ederek kendine bir yol haritası çizmeye çalışıyordu

Alınan istihbaratın kaynağı üzerine yoğunlaşmak izlenebilecek bir yoldu ancak, karşı istihbarat bu durumu çok kolay fark edebilirdi, yapılabilecekleri analiz ederken yolun ne kadar çabuk bittiğinin farkına bile varmamıştı, Mahmutbey sapağından çıkarak Güneşli Evren Mahallesindeki adrese ulaşmıştı, Türker apartmanının altı numaralı dairesine çıkıp zili çaldığında kapıyı açan yaşlı teyze hiç tereddüt etmeden elindeki kalın zarfı Mustafa'ya uzatarak rabbim sizi muvaffak eylesin dedikten sonra kapıyı usulca kapadıBu adrese çok yakın oturan Mustafa Halkalı toplu konutlarındaki evine geldiğinde kozmik bilgilerle dolu dosyaları karıştırmaya başladı

Ne aradığını iyi biliyordu, ama doğru seçimi yapabilmek için önünde duran tüm dosyaları dikkatlice incelemesi saatlerini almıştı, gece yarısına doğru aradığı kişiyi bulduğuna emin şekilde çalışma masasından kalktı ve buzdolabındaki bir gün öncesinden kalan yemeği ısıtıp karnını doyurdu
Yemek sonrası çayını içerken seçtiği kişinin dosyasını tekrar gözden geçirmeye karar verdi nede olsa bu suikasti önlemek için bu kişiye temas etmesi gerekiyordu, onu daha iyi tanımak ve hakkındaki herşeyi öğrenmek istedi

Temas edeceği isim Şule Erbay'dı daha doğrusu Mossad'a katılmadan önce ismi buydu Babası Musevi annesi Müslüman olan Şule çocukluk yıllarını İsrail'de geçirmiş okumaya orada başlamıştı babası o henüz 11 yaşında öldüğünde annesiyle beraber Türkiye'ye dönmüş ancak 4 yıl sonra annesini de kaybedince İsrail’den gelen amcası onu yanına almıştı
Kız çocuğu olmasına rağmen İsrail'in çalkantılı politikasına ve yaşanan savaşa sırt çevirmeyen politik konuları yakından takip eden, diğer taraftan yanında yaşadığı amcasından da Museviliğin tarihi ve gelişimi hakkında bilgi edinen bir gençtiAnnesi Müslüman olmasına rağmen amcası onu Musevi öğretileriyle büyütme taraftarıydı
Annesinin ve amcasının öğretileri arasında bocalayarak büyüyen Şule'nin hayatı Üniversitenin ikinci yılında tanışıp aşık olduğu Mevlüt'le beraber bir anda değişmişti Mevlüt Türk asıllıydı ama İsrail İstihbarat teşkilatı için çalışan bir gençti,bu gerçeği Şule'den çok fazla saklamamıştı nede olsa çifte pasaport taşıyan pek çok insanın Mossad ile bir bağlantısı vardı ve bu İsrailde yadırganacak birşey değildi,taki sevdiği adamın aslında bir Duble ajan olduğunun açığa çıkarılması ve Mossad tarafından öldürülmesine kadar

Mevlüt'ün ölümünün ardından Mossad hiç zaman kaybetmeden Şule ile temasa geçmiş, sevdiği adamı Türk istihbarat elemanlarının öldürdüğünü söylemiş ve onu Mossad için çalışmaya ikna etmeye çalışmıştı Şule,Anne ve babasının ölümünün ardından ona yaşama zevkini yeniden tattıran insanı öldürenlerden intikam almak için bu teklifi kabul etmişti

Mossadın eğitim kamplarında iki yıl boyunca istihbaratın tüm inceliklerini öğrenmiş tüm testlerden başarıyla geçmişti İki yılın ardından Mossad Türkiye masası Şefi Eliezer, Şule ile kısa bir görüşme yapmış ve Türk masasında görev yapacağını ona bildirmişti
Türk masasına seçildikten sonra yeni bir eğitim dönemi başlamıştı, artık sürekli Türk filmleri izliyor, aylık Türkçe dergileri takip ediyor,Türkçe müzikler dinleyip ezberliyorduTürkiye tarihi hakkında bilgiler içeren video kayıtlarını defalarca izleyip herşeyi hafızasına kazıyordu

Nihayet beklediği gün gelmiş göreve başlayacağı kendisine bildirilmişti Şef Eliezer Türk resmi kurumlarından onaylanmış kimlik,pasaport,ehliyet,sigorta kayıtları gibi pek çok evrağı ona verdikten sonra yeni kimliği hakkında bilmesi gereken herşeyi ona anlatmış ve bu bilgileri ezberlemesini istemişti
Artık yeni bir hayatı vardı Serap Tütüncü ismiyle yaşayacaktı, Serap Tütüncü Çankırı'nın Çerkeş ilçesinde doğmuş ailesi o henüz küçükken İsrail’e yerleşmiştir Babası büyük bir inşaat firmasında kadrolu olarak çalışmış ve o firmanın İsrail'deki temsilciliğini yapmıştırİlk öğrenimini ve lise yıllarını İsrail’de geçiren Serap,Tel Aviv’deki bir patlamada annesini ve babasını kaybettikten sonra Türkiye'ye dönmüş ve İstanbul'a yerleşmiştir

Üsteğmen Mustafa, Serap Tütüncü'nün kendisini hedefe götürecek doğru kişi olmasını ümit ederek uykuya daldı, yeni başlayacak gün pek çok gelişmeye gebeydi
Türk istihbarat birimlerinin yıllardır izleyip hakkındaki tüm bilgileri kayıt altına aldığı Serap Tütüncü ile Üsteğmen Mustafa'nın hayatları tehlikeli şekilde kesişmek üzereydi






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Sekiz

Gültekin Yüzbaşının komutasındaki Özel Kuvvetler görev gücü Başçavuş Sefa ve arkadaşlarını geride bırakmış Deri Zaval Tepelerine doğru ilerlemeye devam ediyordu Gruba liderlik eden Teğmen Can,Adem Tepesi eteklerine yaklaştıklarında GPS cihazını kullanarak bulundukları noktayı harita üzerinde işaretledi ve daha geriden gelen komutanının yanına döndü
Gültekin Yüzbaşı bu araziyi avucunun içi gibi bilen bir komutandı, aylarca bu bölgede kalmış sayısız çatışmaya katılmıştı Önderlik ettiği askerlerin aksine her tepeyi her kayayı ezbere biliyordu

Teğmen Can elindeki harita üzerinde konumlarını komutanına anlatırken komutanı genç teğmenin arazi hakkında verdiği bilgilerden daha çok bu bilgileri nasıl aktardığına ve duruma hakim olup olmadığına dikkat ediyordu
Teğmen Can komutanına Adem Tepesinin ardındaki düzlüğü izlemek yerine kuzey-güney doğrultusunda uzanan vadiyi izlemeyi öneriyordu
Bu öneriyi değerlendiren komutanı; Tamam Can vadiyi izleyelim izlemesine ama bu yol temiz değil biliyorsun, vadinin çıkışını tuttuklarını biliyoruz haritaya bakınca vadiye girdikten sonra düşmana görünmeden çıkmanın mümkün olmadığını görmüyor musun diye sordu
Komutanım elbette görüyorum ama bu yolu kullanmak zorundayız, üstelik örgüt bu yolu kullanmayacaktır ama kuzeyden yapılacak sızmaları önlemek için buraya hakim olmak zorundalar

Peki önerin nedir dedi komutanı
Komutanım Önder'le beraber vadiye girmek istiyorum önden gider yolu açarım, sonra siz vadiden çıkar bize yetişirsiniz
Ama bu çok riskli dedi komutanı
Komutanım bu adamların isteği bizi düzlüğe sürüklemek olası bir sızmanın vadiden olacağını düşünmüşlerdir ama bunu fark edecekleri için karşılık vereceklerdir üstelik sızmayı öğrenen diğer gruplar geri kaçacak ve yapılacak toplantı iptal edilecektir Yani burası 2tampon nokta komutanım, sessizce burayı temizlememiz lazım bu işi yanıma Önder'i alarak yapabilirim komutanım
Komutan keyiflenmişti, genç subay kararlı ve hazır görünüyorduTamam gideceksiniz ama Önder'le beraber Kıvanç'ta senle gelecek hazırlan ve yol al

İyi yetişmiş askerler için bir noktadan başka bir noktaya intikal etmek sıradan bir iştir,i z bırakmadan düşmana hedef olmadan yol almak,ilerlerken yolunun üzerindeki tehlikeleri önceden fark edip buna göre hareket etmek bu askerlerin uzmanlığıdır
Vadinin sonuna kadar sorunsuz şekilde ilerleyen üç kişilik vurucu güç 2 saat sonra doğudan yükselmeye başlayacak olan güneşin ortalığı aydınlatmasından önce hedefi yok etmek istiyordu

Vadinin sonunda uzanan sarp kayalar doğal mevzilerdi bu kayaların arasında boy vermeye fırsat arayan bodur çalılar görüşü oldukça engelliyordu ancak termal dürbünler için sorun değildiler
Üç adım önündeki Önder'in yanına gidip omuzuna dokunan Teğmen Can, Astsubay Önder'in işaret ettiği noktayı termalle taramaya başladı Geniş ağızlı bir mağaranın girişinde 2 terörist ayakta beklemekteydi, mağaranın içi görünmüyordu ancak en kötü ihtimalle içerde de 5 yada 6 kişi olmalıydı
Can, Kıvanç Astsubaya eliyle mağaranın girişini cepheden gören bir noktayı göstererek oraya gitmesini işaret etti, Kıvanç Astsubay gitmesi istenen nokta işaret edildiği an görevinin ne olduğunu anlamıştı Konuşmadan anlaşabiliyorlardı
Kıvanç, elindeki Avusturya yapımı TPG-1 model susturuculu keskin nişancı tüfeğiyle beraber komutanının işaret ettiği noktaya doğru süzülmeye başladı gözbebeklerinden başka parlayan yada ışığı yansıtan hiçbirşey yoktu üzerinde karanlık onları kucaklamış sahip çıkmıştı

Kıvanç yanlarından uzaklaşırken Can ve Önder'de Hk Usp 45 model tabancalarına susturucularını takıyordu, bu işi fazla patırtı çıkarmadan bitireceklerdi
Mağaranın girişindeki nöbetçiler kendi aralarında yapılacak toplantıya hangi bölge sorumlularının katılacağını konuşuyorlardı,konuşmalar kürtçeydi ama 2 savaşcı bu konuşmaları net duyacak kadar yaklaşmıştı mağarayaEn ufak çıtırdının haykırmaktan farkı yoktu bu şartlar altında
Mağaranın girişini ve ve arkadaşlarının konumunu 200 metre uzakta tüfeğinin termal dürbününden izleyen Kıvanç Astsubay Önder'in mağaraya daha fazla yaklaşamayacaklarını işaret etmesiyle namlusunu düşmana çevirip odaklandı

Kıvanç Astsubayın hassas parmağı tetiği düşürdüğünde 1680 m / sn hızla namludan çıkan mermi birinci teröristin sol yanağını parçalayıp girerken ne olduğunu anlamayan arkadaşıda göhsüne saplanan merminin kuvvetiyle yere yığılmıştı Tüfeğinin namlusunu mağaranın ağzına çeviren Kıvanç içerden çıkacak yeni avını bekliyordu
Bekleyiş sonuç vermedi 2 teröristin ölümü mağaradakilerin duyamayacağı kadar sessiz olmuştu
Teğmen Can içinden Kıvanç'a binlerce kez teşekkür etti ve yerinden fırlayıp onu izleyen Önder'le beraber mağaraya girdi Mağaranın girişindeki iki karartıyı kendi arkadaşları sanan teröristler karşılarında Türk Silahlı Kuvvetlerinin en iyi birliğine mensup 2 askeri gördüklerinde yapacak fazla birşeylerinin olmadığını biliyorlardı Susturucu takılmış namlulardan çıkan kurşunlar hedef şaşırmıyordu 7 pkk militanı bu iki avcının kurbanı olmuştu

İçeriyi kontrol eden 2 asker mağarının çıkışına gelip o ana kadar kullanma gereği duymadıkları dahili haberleşme cihazından Kıvanç'a seslenerek mağara temiz dediler
Artık geride onlardan haber bekleyen komutanlarına ulaşıp onları çağırmaları gerekiyordu ve bunun için telsizin mandalına basmaları yeterliydi

Haberi alan Gültekin Yüzbaşı bu görev için yeni yetme bu askerleri öneren Binbaşının haklı çıkmasına seviniyordu, beraberindeki kahramanlarla vadinin sonuna ulaşıp askerlerini bulması fazla uzun sürmedi
Şimdi yeni konumlarını harekat merkezine bildirmeleri gerekiyordu zaman kaybetmeden telsiz çağrısı yaptılar

Harekat Merkezi

Sayısal içerikli kodlu telsiz mesajını duyan telsiz operatörü çavuş koşarak merkez takım komutanın odasında beklemekte olan İsmail Yüzbaşıya seslendi
Komutanım Mucitten çağrı var
Muhabereci çavuşun heycanına anında ortak olan komutanı koşarak telsiz odasına girdi ve çavuşa kapıyı kapatmasını emretti Görev gücüyle son 4 saattir bağlantı kurulmamış ve bu bekleyiş komutanı oldukça germiştiİsmail Yüzbaşı telsizin diğer ucunda çağrı yapmaya devam eden devresine cevap verdi

Turan 76 - Turan 73
Turan 73 - Turan 76
76 açık net
Alındı 73 konum ?
76 sektör 3 de sabitiz
Alındı 73 sektör 3 kirli
76 sektör 3 de toz alındı temiz
73 durum ?
76 normal, tekrarlıyorum 73 de normal
73 alındı anlaşıldı normal
76 sektör 3 görev ?
73 sektör 3 görev 26-11
Alındı anlaşıldı 76Görev 26-11
73 teyit
76 26-11 teyit
73 geceden sabaha
Anlaşıldı 76, 73 geceden sabaha
73 26-11 den önce tilki
Anlaşıldı 76 73 de tilki açık
73 son
76 son

Telsiz operatörü çavuş komutanına şaşkın şaşkın bakarken duyduklarına bir anlam vermeye çalışıyordu ama bu kodlamalardan hiçbir şey anlamadığı ortadaydı Üstelik komutanının telsiz kodlamasını bilmediğini düşündüğünden daha önce telsizde yaptığı gereksiz konuşmalardan komutanının haberdar olduğunu anladığı için yüzü kızarmıştı
Telsizdeki konuşmayı bitiren İsmail Yüzbaşı çavuşa dönerek kendisi odadan çıktıktan sonra telsiz odasının kapısını içerden kilitlemesini ve kendi izni olmadan içeriye kimseyi almamasını emretti Sakın uyuyup kalma ve bu kanaldan yapılacak her mandallamayı bana bildir diyerek odadan çıktı

Çavuş kapıyı kilitleyip telsizin başına geçtiğinde İsmail Yüzbaşıda harekat merkezinin koridorlarında ilerliyor, özel numarasından esrarengiz Binbaşımıza ulaşmaya çalışıyordu






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Dokuz

Operasyondan Beş Gün Önce İstanbul

Casusların, gizli servislerin bu gizli servislerin topladığı bilgilerin tek bir amacı vardır,istihbarat
İstihbaratın temel yapı taşı insandır ne var ki bu olguyu bireyler üzerine inşa etmek mümkün değildir İstihbarat karmaşık bir denklemin bilinen yada çözülebilen kısmıdır Bu karmaşık denklemleri çözmeye çalışan insanlar yani istihbaratçılar içimizde yaşayan ama asla bize benzemeyen insanlardır,ne yaşam şekilleri nede ölümleri bize benzer

Üsteğmen Mustafa kahvaltısını yaparken hem gazetelere göz atıyor hemde karşısına çıkan yeni denklemi çözmek için formüller düşünüyordu
Tüm gazetelerin ilk sayfası 1Ordu Komutanının terör konusunda söylediklerine yer vermişti, geleceğin GenKurBaşkanı adayı terörün durdurulması için içimizdeki hainlerin temizlenmesi gerekiyor demiş ve bu demeç politika dünyasında tartışmalara sebep olmuştuHükümetin devlet içinde hain barındırmaz cevabına ise yine 1Ordu Komutanı biz hainleri biliyoruz ve temizlemeye muktediriz diyerek karşılık vermişti

Evet Serap Tütüncü bakalım bizi nereye götüreceksin diyerek masadan kalkan Mustafa Milli İstihbarat Teşkilatının operasyonlardan sorumlu müsteşar yardımcılığına bağlı olan Elektronik ve Teknik İstihbarat Başkanlığında çalışan eski dostu Ayfer'i ziyaret etmek için hazırlandı ve evden çıktı

Maslak'ta şimdilerde gökdelenlerin yükseldiği büyük iş merkezlerinin peşi sıra dizildiği caddeleri geçen Mustafa oto sanayiye doğru yönelip 2 katlı bir binanın önüne arabasını park etti Dışardan bakıldığında otomotiv yedek parçaları üzerine çalışan büyük bir şirketin bölge bayiliği gibi görünen iş yeri aslında Mitin İstanbul'daki bürolarından sadece bir tanesiydi
İçeri giren Mustafa giriş kapısının hemen karşısındaki masada oturan genç ve güleryüzlü bayanın yanına yaklaşıp selam verdikten sonra Ayfer hanımla görüşmek istediğini söyledi

Yüzündeki tebessümü eksik etmeyen genç kız üzgünüm ama bu isimde çalışanımız yok size nasıl yardımcı olabilirim dedi ve şirin bir kız gibi görünmeye çalıştı
Ayfer hanımı arayıp en sevdiği çiçeğin hala kardelen olup olmadığını sorarsanız sevinirim cevabını alan genç kız tabi beyefendi bir dakika beklerseniz kendisine ulaşabilirim diyerek dahili hattan 3 kat aşağıda çalışan arkadaşını aradı
Bir kaç dakika sonra yedek parçalarla dolu bölümden kırklı yaşlarını bitirmek üzere olan ama zerafetinden hiçbirşey kaybetmediği açıkça görülen kızıl saçlı kadın, ince - uzun topuklu ayakkabılarının üzerinde salınarak yanlarına geldi ve masada meraklı gözlerle Mustafa'yı süzen genç kıza aldırış etmeden Üsteğmenin yanağına sıcak bir öpücük kondurdu Benimle gel diyerek yedek parçaların olduğu bölüme doğru ilerledi ve göze çarpmayan 2 kişilik asansörle zeminin 3 kat altındaki ofisine geçtiler

Özbekistan'da öldüğünü duymuştum Mustafa yine şaşırttın beni dedi Ayfer
Aslına bakarsan resmi olarak ölüyüm, aileme maaş bile bağlandı devlet anneme ve babama sahip çıkıyor derken gülümsüyordu Mustafa
Peki seni bana getiren nedir, hala evlenmedim ama ölü subaylarla takılmam bilesin
Yardımına ihtiyacım var diyerek muzip bir tavır takınan Ayfer'in sözünü kesti Üsteğmen
Sözünün kesilmesine aldırış etmeden konu nedir diye sordu kadın, Serap Tütüncü'ye ait tüm haberleşme ve iletişim dökümlerine ihtiyacım var,son 6 ay içinde kimlere temas etmiş öğrenmem gerekiyor
Bu isteğin zor değil ama resmi izin gerekir Mustafa bunu biliyorsun iznin var mı?
Ayfer güldürme beni unutmaki ben resmi olarak ölüyüm kimden izin alabilirim ki?
Peki bunu neden yapayım sevgili hayalet
Emin ol bunu yapmazsan ve olacakları engelleyemezsem çok değil bir hafta sonra sende işinde tarih olacak
Desene yine büyük balığın peşindesin, işin başında kim var söylermisin
Mustafa, Mossad olduğunu düşünüyoruz diye cevap verirken Ayfer'in bu isme ve konuya hiçte yabancı olmadığını sezinlemeye başlamıştı
Şu Serap Tütüncü dediğin kadın kim Mossad adınamı çalışıyor peki?
Ayfer zaman kaybetmeye gerek yok, ağzımdan laf almaya çalışıyorsun ama henüz işin başındayım kendini yorma olurmu, muhtemelen teşkilatınızda bu işin peşindedir haberinizin olmaması imkansız Teşkilatın veri bankasından bu isme ait dökümleri bana verirsen minnettar olacağım

Bu işi bana aldığın o güzel kardelenlerin hatırına yapacağım bilesin diyerek bilgisayarına bazı şifreleri girdi ve devletin en gizli bilgilerinin depolandığı dosyaları incelemeye başladıSerap Tütüncü adına ulaşması çok uzun sürmemişti,işte istediklerin öz geçmişi ve şuan nerede olduğu burada yazıyor dedi Ayfer
Hayır Ayfer bu bilgiler bizde de var, ben senden son 6 ay içinde yaptığı tüm haberleşmelerin kayıtlarını istiyorum dedi ve çapkın bir bakış fırlattıMustafa'ya hayır diyemeyeceğini bilen Ayfer bir tuşa daha bastı,yazıcıdan peşi sıra çıkan kağıtlar Serap Tütüncü'nün sırlarıyla doluydu

Mit bürosundan ayrılan Üsteğmen Mustafa, istediği bilgiye ulaşmasının bu denli kolay olmasına şaşırmıştı,Ayfer'in zorluk çıkarmadan ulusal bilgileri gayri resmi şekilde açıklamasıda normal değildiBelli ki Mit olacakları önceden sezinliyordu ama yinede böyle davranılması sıradışıydı
Ayfer'den aldığı bilgilere görede Serap Tütüncü sakin bir hayat sürüyor gibi görünsede oturduğu yerden Mossad'ın Türkiye'deki casusları ile irtibat sağlamasında kilit bir görev yürütüyordu

Ataköy Atrium Alışveriş Merkezi Saat:1830

Lüks alışveriş merkezinin zemin katındaki seyahat acentesinde günlük işlerini tamamlayan Serap Tütüncü Atriumdan çıkıp minibüse binmek için Şirinevlere doğru yürürken yanına hızla yaklaşan kapalı kasa Kia model panelvanı fark edememişti,sürgülü kapıyı açıp aşağı atlayan 3 kişinin kadını arabanın içine alıp uzaklaşması birkaç saniye içinde olmuştu
Şaşkınlıktan göz bebekleri büyüyen ve direnmeye çalışan kadın boynuna saplanan şırıngadan damarlarına yayılan ilaçla derin bir uykuya dalıyordu

Basık tavanlı, pencereleri olmayan, siyaha boyanmış duvarlar tipik bir sorgu odasıydı, Serap Tütüncü başının üstünde sallanan 40 watlık ampülün aydınlattığı odayı göz ucuyla incelerken ne zamandır burada olduğunu tahmin etmeye çalışıyor geçireceği zor saatlere kendini hazırlıyordu
Elleri arkadan kelepçeli şekilde oturan kadın uyandıktan sonra 2 saat kadar beklemiş ama bu süre zarfında odaya giren hiç kimse olmamıştı, geçen süre zarfında zaman zaman bağıran, ağlayan yardım isteyen kadın böyle bir olayla karşılaşan insanların vereceği tepkileri veriyor ve farklı olmadığı izlenimini yaratmaya çalışıyordu

Ve nihayet uzun sessizlik metal kapının gıcırtısıyla bozuldu, içeriye giren 3 kişi kapıyı kapattığı sırada kadın kimsiniz siz diye bağırdı ve yardım istedi
Kadının haykırışlarına tepki vermeyen adamlar karşısına geçtiklerinde içlerinden biri burada bağırmanızın bir anlamı olmadığını bilmeniz gerekmiyormu Serap Hanım diyerek kadının karşısındaki sandalyeye yerleşti
Kadın şaşkın ve yaşlı gözlerle kimsiniz siz benden ne istiyorsunuz dedi
Karşısında oturan adam bir süre düşündükten sonra kim olduğumuzun şu aşamada bir anlamı yok fakat sizin bize anlatacaklarınız bizim için çok önemli Serap Hanım, yada size Şule Erbay diye mi hitap etmeleyim hangi ismi tercih edersiniz diyerek elinde tuttuğu kırmızı dosyayı masanın üzerine bıraktı
Kadın deşifre olmanın şaşkınlığını belli etmemeye çalışarak ne dediğinizi anlamıyorum Şule Erbay kim, neden buradayım ne istiyorsunuz yalvarırım lütfen bırakın beni diyebildi

Oturduğu sandalyeden kalkan Üsteğmen Mustafa kadının yanaklarından aşağıya süzülen göz yaşlarını eliyle sildikten sonra bu göz yaşlarının bir anlamı olmadığını ikimizde biliyoruz, şimdi size düşünmeniz için biraz zaman vereceğim geri döndüğümde benimle uslu uslu konuşmanızı ve soracağım soruları yanıtlamanızı ümit ediyorum, bu dostane yaklaşımıma aynı şekilde karşılık alamazsam yanımda gördüğünüz bu beyler sizinle daha yakından ilgilenecektirLütfen şefiniz Eliezerin size sahip çıkacağını düşünmeyin olurmu,sizin hakkınızda çok şey biliyoruz ve sizden bilmediğimiz birşeyi söylemenizi istemiyoruz
Şule Hanım şimdi biraz düşünün olur mu hepimizin sakin olması gerekiyor dedikten sonra beraberindekilerle birlikte odadan çıktı

İçine düştüğü durumu kavrayan kadın hıçkıra hıçkıra ağlarken onu dışardan izleyen Üsteğmen Mustafa arkadaşlarına dönerek işte bu gözyaşlarının bir anlamı var beyler, bunun adı çaresizliktir
Ama buna rağmen sorgu kolay geçmeyecek






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm On

Operasyondan Beş Gün Önce İstanbul

Napolyon'u sadece para para para diyen bir komutan olarak tanıyanlar onun istihbaratçılar için yol haritaları çizen bir komutan olduğunu göremeyecek kadar sıradan yaşayanlardır
Napolyon istihbaratçılar için lanetlenmiş bir ordunun görünmeyen savaşçılarıdır diyerek bu insanlara farklı bir vizyon çizmiştir

Serap Tütüncü kendini nelerin beklediğini bilmesine rağmen sahip olduğu savaşcı ruhun onu güçlü kılacağını ve bu inançla asla teslim olmayacağını, pes etmeyeceğini düşünürken birazdan açılacak olan kapının ve açılacak kapıdan içeri girecek insanların beraberlerinde tüm korkularınıda karşısına koyacaklarını gayet iyi biliyordu Amansız sorgular - işkenceler yaşamak istemesede bu oyunun bir parçasıydı

Kaçırıldığı sırada bayıltıldığı için kaç saattir burada tutulduğu konusunda fikri yoktu, sorgu odasında saat bulunmamasına da şaşırmıyordu En son ne zaman tuvalete gittiğini düşündü,işten çıkmadan bir saat önce bu ihtiyacını gidermişti,şuan tuvalete gitme ihtiyacı hissetmiyordu buda çok fazla zaman geçmediğine işaretti ancak aşırı baskı altında insan beyni bu ihtiyaçları bastırabilirdiYinede en fazla 6 ile 8 saattir burada olduğuna karar verdi

Oturtulduğu sandalyeden kalkmaya çalışırken kapının açıldığını fark etti ve vazgeçti
İçeri giren kişi az evvel kendisiyle konuşan Üsteğmen Mustafa'ydı, kapının dışardan kilitlenmesini bekledi ve sigarasından derin bir nefes çekti
Serap Hanım suçluluk psikolojisi içindeki her 10 kişiden yedisinin oturtulduğu sandalyeden kalkmasına olanak varken hiç kalkmadığını biliyor musunuz diyerek kadının karşısına oturdu ve masanın üzerinde duran kırmızı dosyanın kapağını açtı
İpleri elinde tutan adamın sözüne aldırış etmeyen kadın sorgulama tekniklerini ve nasıl karşı koyacağını iyi biliyordu, siz kimsiniz ve benden ne istiyorsunuz sandalyeden kalkmadığım için beni suçlu olarak görmeniz ahmaklık değil mi diye karşı atağa kalkmak istedi

Serap Hanım kolay olmayacağını biliyorum, size düşünmeniz için zaman verirken bir tercih yapacağınızı umuyordum ama anladığım kadarıyla pek yol kat edememişiz
- Benden ne istiyorsunuz
- Sizce ne isteyebiliriz Serap Hanım?
- Bu kim olduğunuza bağlı
- Yada senin kim olduğuna öyle değil mi Şule
- Bakın bu Şule saçmalığından bıktım artık
- Bıkmanız biraz garip değil mi, henüz 2 kez bu isimle hitap ettim size,neden size ait olmayan bir isme bu kadar çabuk nefret besleyesiniz ki?
- Ben nefret beslemiyorum, sadece anlamıyorum
- Yapmayın Serap Hanım bu kısmı biraz çabuk geçelim olur mu, benim zamanım çok ama çok değerlidir bu basit oyunlar sadece benim size olan saygımı zedeler

Kadın önünde duran kırmızı dosyaya kaçamak bir bakış atarken ayağa kalkan adam sigarasından derin bir nefes daha çekip donuk gözlerle kendini izleyen kadının yanına gelip sandalye ile masanın arasına ilişti, masaya yaslanan Mustafa sağ ayağını kaldırıp kadının bacakları arasından sandalyeye uzattı
Serap senin Mossad için çalıştığını teşkilatın ile Türkiye'de faaliyet gösteren casuslar arasında iletişim ve lojistik destek görevlerini yürüttüğünü biliyoruz, sadece bu bilgi bile şuan senin kafana bir kurşun sıkmama yeterli bir neden Ama burada yanlış olan bir şey var bu yanlışı ben biliyorum ama sen bilmiyorsun Ve ne yazıkki sen tüm hayatını bu yanlışın üzerine kurmuşsun sana bu yanlışlığı düzeltmen için bir şans vermek istiyorum,hernekadar arkadaşlarım benim gibi düşünmesede sana bu iyiliği yapmak istiyorum

İyi polis kötü polisimi oynayacağız sen iyi polismisin diye sordu kadın
Hayır Serap ben iyi polis değilim hiçbir zamanda iyi olmadım eğer bu konuda kafanda şekillenen bir şüphe varsa lütfen bunu çıkar aklından ne olduğumu görmek istediğine pişman olacağın konusunda sana garanti veririm dedikten sonra elindeki sigarayı kadının boynuna bastırıp söndürdü
Kadın bağırmak istedi ama bunu yapamadı, sahip olduğu inanç acısını bastırmış haykırmasına engel olmuştu

Serap Hanım kim olduğumuz konusunda bilgi sahibi olmadığınız için ne konuşacağınızı bilmiyor olabilirsiniz, Türk askeri istihbaratının elindesiniz ama bu alıkoymadan hiçbir resmi makamın haberi yok ve bizimle işbirliği yaparsanız olmayacakta
Jitem dedikleri sizmisiniz yani dedi kadın sakin bir sesle
Serap içinde bulunduğun durum espri yapmana engel teşkil etmiyor ama buna gülecek durumda değilim, bizim hakkımızda bildiklerin bu olmamalıJitem Mossad ajanı kaçırır mı sence saf kız rolünü oynayacak durumda değilsin

Sana şimdi anlatacaklarım yıllardır nasıl kandırıldığının ispatıdır, sen İsrail'de erkek arkadaşının Türk İstihbarat Teşkilatı tarafından öldürüldüğünü biliyorsun senin Mossada girişin Türk Masasında görev alışın hep bu ölümün sonrasında gerçekleşti öyle değil mi?Oysa senin erkek arkadaşını bizler öldürmedik öldürülmeyi hak edecek birşey yapmamıştı henüz,bize verdiği bilgiler kayda değer bilgilerde değildi, çift taraflı çalıştığınıda biliyorduk ama Mossad bilmiyorduVe öğrendikleri zamanda acımadan infaz ettiler,infaz ettiler ama bu ölümün ardında kalan acılı kızı yani seni kullanmayıda iyi bildiler
Bu söylediklerine inanmamı beklemiyorsun değil mi dedi kadın alaycı bir şekilde
Serap bu dosyada senin teşkilatına ait sana dair tüm yazışmaların kimlik bilgilerinin, eğitim raporlarının,teşkilata alınmadan önce sana dair yapılan incelemelerin yazılı olduğu kayıtların birer kopyası varBu dosyayı başından sonuna incelersen seni ne şekilde teşkilata kazandırdıklarını anlayacaksın,aradan geçen bunca zaman sonra erkek arkadaşının ölümünün bir anlamı var mı bilmiyorum ama bu ölümün senin için bir dönüm noktası olduğu çok açık

Şimdi elindeki kelepçeleri çıkaracağım ama bunu yapmadan önce üzerini aramam gerekiyor bir delilik yapmanı istemem
Mustafa kadının kelepçelerini çözerken Serap çantam zaten sizde değil mi neyimi arayacaksın ki beni taciz etmek mi istiyorsun dedi
Ben işimi sağlama almak istiyorum Serap, pek çoğunuzun üzerinden siyanür kapsülleri çıkıyorŞimdi soyun lütfen üzerinde hiçbirşey kalmayacak
Kadın bunun normal bir prosedür olduğunu biliyordu, utangaç bir tavır takınıp üzerindekileri çıkardı elbiseleri ve iç çamaşırları bir araya toplayan Mustafa odaya giren arkadaşına bunları verirken cebinden çıkardığı plastik eldiveni eline geçirip kadına duvara yaslanmasını söyledi Çaresizlik içindeki kadın mahrem yerleri aranırken göz yaşı döküyor ve bir çıkış yolu arıyordu

Kadını yaslandığı duvardan kendine doğru çeviren Mustafa, sana yeni bir hayat bahşedebilirim şimdi o dosyada yazanları oku ve iyi düşün bu sana verdiğim ikinci şans ve inan üçüncüsü olmayacak
Mustafa sorgu odasından çıkarken, içerde çırılçıplak diz çöken kadının kafasında fırtınalar kopuyordu Mossad'ın kendini kandırmış olmasına inanmak istemiyordu, dosyayı incelemeye başladığında gözlerinden akan yaş küllenmiş öfkesinin yeniden tutuşmasına yeterli değildi


Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #11
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Onbir

Operasyondan Dört Gün Önce İstanbul

Sahip çıktığınız değerler bir nedene dayanıyorsa neden ortadan kalktığı yada kaldırıldığı zaman değer yargılarınızdan vazgeçebilirsiniz Bu temel kural istihbaratçılar için kutsal sayılır
Bu kuralı o kadar iyi işletirlerki istihbarat jargonunda ( dilinde ) yerinde taraf değiştirme ( Defection In Place - Recruitment in Place ) kavramları ortaya çıkmıştır
Bir casusun çalıştığı teşkilata olan bağlılığından vazgeçmesine rağmen yine bu teşkilatın emrindeyken düşman yada hasım devlet adına çalışmasına yerinde taraf değiştirme denir

Üsteğmen Mustafa düşünmek için zaman tanıdığı Serap Tütüncü'ye karşı bu kutsal kuralı işletmiş ve elini güçlendirmişti, Serap'a Angaje olurken sınırları zorlamamış üstelik elindeki diğer kartların rengini belli etmemişti
Casuslar arasındaki en basit diyaloglar bile büyük bir sinir harbi içinde geçer, Mustafa bu harbin kazanan tarafı olmaya yakındı
Artık sınırları zorlamanın ne istediğini açıkça söylemenin zamanıydı, doğru hamleyi doğru zamanda yapmak işin kuralıdır

Sorgu odasına giren Üsteğmen karşısında çırılçıplak bekleyen kadınla göz göze geldiğinde dünyanın ne denli adaletsiz olduğunu düşündü
Yapmam gerekenleri yapıyorum bunu biliyorsun değil mi Şule dedi onu korumak istediğini ima edercesine Çıplak olmasına rağmen mahremiyetini düşünemeyecek durumdaki kadın ellerini iki yana açarak biliyorum dedi
Sorgu odasının demir kapısına vuran Mustafa açılan kapıdan uzatılan elbiseleri aldı ve giymesi için kadına uzattı
Bana adını söylemeyecek misin dedi kadın,tanrım diyebilirisin ama bunu başkalarının yanında söylemen biraz komik olur sana yeni bir hayat vereceğim ama alçakgönüllüğümü koruyacağım bana Mustafa diyebilirsin
- Bu gerçek adın mı peki?
- Senin Şule olduğun kadar gerçek

Şule, Katsa ( Case Offiser ) yani Eliezer sana ne kadar değer veriyor bilmiyorum ama deşifre olduğun ortaya çıkarsa teşkilatının seni yaşatmayacağını biliyorsun değil mi?
- Sen İbranice biliyor musun şef için Katsa dedin az evvel
- Biz pek çok kıtaya hükmetmiş bir neslin torunlarıyız,hükmettiğimiz topraklarda konuşulan dilleri bilmem seni şaşırtmasın
- Bana ne yapacaksınız ?
- Seni yaşatacağız,tabi sen yaşamak istiyorsan
- Mossad beni yaşatmaz
- Teşkilatını gözünde fazla büyütme seni yeni bir kimlikle Tel Aviv sokaklarında gezdiririm ve Mossad'ın ruhu bile duymaz
Şule sana bizimle çalışmanı teklif ediyorum, bizim için hayati önem taşıyan bir olayın eşiğindeyiz ve sen bize yardım edebilirsin Bu teklifi kabul etmen ve bize yardımcı olman karşılığında sana yeni bir kimlik,hayatını garanti altına alacak kadar para bunun dışında her ay düzenli maaşla beraber devletin sosyal imkanlarını teklif ediyorumTabi kimliğin devlet sırrı olarak korunacak ve geçmişine dair ne varsa silinecek
Eğer Türkiye'de kalmak istemezsen Avrupa'da yada Latin Amerika ülkelerinin herhangi birinde yaşama şansında var

Oldukça cömertsiniz dedi kadın, beni bu denli değerli kılan nedir? Doğrusu tüm bunları teklif etmesenizde size yardımcı olmayı düşünürdüm, beni kandıran sevdiğim adamı öldüren insanlardan bunun intikamını almak isterim Ama yaptığın teklifide red edecek değilim Bu arada birşey soracağım bana verdiğin dosyadaki belgeleri nasıl ele geçirdiniz,bu belgeler çok iyi korunur dışarı çıkarılması mümkün değil

Sızdırılmayacak bilgi yoktur, önemli olan neye ulaşman gerektiğini bilmektir Şule, Mossad içinde pek çok arkadaşımız görev yapıyor istediklerimizi almak konusunda pek sorun yaşamıyoruz ama asıl bilmek istediğim şu, sana ne kadar güvenebilirim?

- İnsanlara ihanet edebilirim Mustafa ama bana hayat bahşeden tanrıya bunu yapamam Benim yeni tanrım sensin
- Peki tanrıya inanır mısın?
- Hayır

Aynı Dakikalarda Yeşilköy Atatürk Havaalanı Dış Hatlar Terminali - İstanbul

Tel Aviv - İstanbul seferini yapan tarifeli uçaktan inen yolcular pasaport kontrolünden geçip kendilerini karşılamaya gelenlerle kucaklaşırken yalnız yolculardan biri çoktan havaalanından çıkıp taksiye binmişti
Gecenin bu saatinde uzak bir mesafeye yolcu almayı umut eden taksi şoförü birkaç kilometre ötede E-5 karayolu üzerindeki Radisson otele gitmek isteyen müşterisine içinden küfürler ediyordu Beş dakikalık kısa yolculuğun sonunda arabadan inen müşteri 6 milyonluk taksimetre ücreti için 20 dolar uzattığında şoför müşterisine bozuk yok mu diye çıkışacaktı ama üstü kalsın lafını duyunca önce teşekkür etti sonra ettiği küfürler için pişmanlık duydu

Uzun boylu - zayıf ve çekingen biri gibi görünen adam resepsiyon görevlisine pasaportunu gösterdikten sonra adına bir oda rezerv edildiğini söyledi Bilgisayardan kayıtları kontrol eden görevli evet Amir bey odanız hazır umarım memnun kalırsınız diyerek bel boya beyefendiye odasını göstermesini işaret etti
Odaya çıkan adam bel boyun bahşişini verip kapıyı kilitledikten sonra doğruca mini bara yöneldi, küçük buzdolabının kapısını açtığında görmek istediği herşey yerli yerindeydi
9 mm tabanca, susturucu,4 adet şarjör ve mermilerin yanında Türk kimliği,ehliyet ve Ford Focus model bir araç ruhsatı
Dolabın içindeki zarfı açtığında içinden çıkan resme bakıp kurbanının bu kadar güzel olmasına üzüldüğünü hissetti, o ana kadar hedefin kim olduğunu bilmeyen adam cep telefonundan İsrail'deki sabit bir numarayı arayıp karşısına çıkan telesekrete notunu bıraktı
Karıcığım ben otele yerleştim kızımı benim için öp iyi geceler
İsrail'de mesajı dinleyen Mossad'ın teknik servisinden bir personel Türk masasının şefi Eliezer'i arayıp efendim kuşumuz kuzeye göç etti yuvasına yerleşti dedi

Lüks otelin rahat yatağına uzanan adam avının resmine bakarak uykuya dalarken avı şehrin diğer bir ucunda Üsteğmen Mustafa'ya Mossad'ın Türkiye'deki bağlantılarını anlatıyordu

Av sezonu açılmıştı

--->: Siyah Çelenk Operasyonu ( ÖYKÜ ) frmacil sayfa 2iki --->: Siyah Çelenk Operasyonu ( ÖYKÜ )




Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #12
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Oniki

Güneşin ilk ışıkları dağların arasından sıyrılıp askerlerimizin gözünde parlarken Yüzbaşı Gültekin elindeki haritada muhtemel geçiş noktalarını inceliyordu operasyon yapılacak noktaya çok yakındılar havanın kararmasını bekleyeceklerdi Bu gece en zor geceleri olacaktı,kendisi defalarca çatışmaya girmiş olmasına rağmen komuta ettiği askerlerin ilk ciddi göreviydi ve bu endişe duymasına sebep oluyordu

Binbaşının bu göreve neden bu askerleri gönderdiğini düşündü, Teğmen Can, Önder ve Kıvanç bu gece çok iyi iş çıkarmışlardı ama bu yeterli değildiKendi kendine işin zor Gültekin dedi
Komutan bunları düşünürken yanına yaklaşan askeri yerde oturan komutanının hemen karşısında durup birazda gülerek komutanım sizin nöbetiniz geldi dedi, diğer askerlerde gülüştülerMadem öyle bizde tutarız nöbetimizi diyen komutan yerinden kalktı ve savunma pozisyonu almış diğer askerlerin arasından sessizce geçerek nöbeti devraldıKomutanlarının da rütbe ayrımı yapmadan nöbet tutması genç askerlerin çok hoşuna gitmişti çevre güvenliğini alan askerlerin dışında kalanlar önlerindeki zor gece için güç toplamak zorundaydı her biri bir kayaya yaslanıp uykuya daldı

Güneş iyden iyiye yükselmişti, takımın yarısı mağarada uyurken diğer yarısı mağaranın uzağında birbirlerinden ayrı şekilde kamufle olmuş çevre emniyetini alıyordu, düşman bu kadar yakınken gün ışığında sabit beklemek zorunda oldukları için lanet okuyordu Gültekin Yüzbaşı,her an düşman tarafından tespit edilebilirlerdiTamda bunu düşünürken kulağındaki haberleşme cihazından Astsubay Önder'in sesini duydu,komutanım bir tavşan saat 15 yönünde
Komutan gözlerini avını arayan şahin gibi o yöne çevirdi ama kimseyi göremiyordu, dürbününü çıkarıp yeniden baktı kimse yoktu, Önder oğlum temiz dedi kimseyi göremiyorum eminmisin

Ben görüyorum komutanım oda bizi görüyor bunu biliyorum dedi Önder Komutan hiç tereddüt etmeden emrini verdi Önder av senin haber uçurmadan temizle onu

Sırt çantasını çıkarıp atan Önder Accuracy AWM Magnum model keskin nişancı tüfeğini alıp gözden kayboldu, bu arada takımın diğer yarısıda toparlanmış pozisyon almıştı, Teğmen Can komutanım neden tek gönderdiniz Önder'i dedi
Sıranı bekle Can dedi komutanı, Önder başaramazsa sen gidersin bu şimdilik Önder'in savaşı
Komutanım biz takımız, neden onun hayatını riske atıyorsunuz
Sence Önder'in hayatını riskemi atıyorum Önder'de yalnız düşmanıda ve Önder tek başına onunla mücadele edemeyecekse burada benim yanımda işi yok bunu kafana sok
Tamam ama komutanım Önder'in gördüğü muhtemelen tek gezen bir sniperdır, Önder ona yaklaşmadan hedef olur
Bunu Önder düşünecek ve tedbirini alacak şartlar eşit Can gerçek savaşcılar en çok bunu sever yani eşit şartları Şimdi sus ve takımın başına geç

Astsubay Önder avını ilk gördüğü anda aralarındaki mesafeyi yaklaşık 2000 metre olarak hesaplamıştı, etkili vuruş menziline girmek için avına yaklaşması gerektiğini ve bu mesafeden düşmanının ona ateş etmeyeceğinide biliyordu,düşman beni izliyor diye düşündüÖylece bekleyecek beni izleyecek hiç kıpırdamayacak taki ben onun menziline girinceye kadar sonra yer değiştirecek ben dürbünle onun yerini bulmaya çalışırken o beni avlayacakAma kimin daha zeki olduğunu göstereceğim sana dedi içinden
Kayalıkların arasından yılan gibi kıvrılarak ilerlemeye başladı, kendini göstermemesi gerektiğini biliyordu bir keskin nişancı için en kötü durum takip ettiği hedefi kaybetmesiydi, tüfeğini alan Önder hedefi ilk gördüğü noktaya doğru baktı dürbünden hala çok uzağım kolay olmayacak dedi etrafta biraz ağaç olsa hiç fena olmazdı diye düşündü
Sniperlar aceleci savaşçılar değildir saatlerce kımıldamadan avını bekleyebilirler bu bekleyiş onlar için olağandır, hedefi dürbünün artıkılında görmek onu oradan izlemek, kedinin fareyle oynadığı gibi onunla oynamak en büyük zevkleridir
Önder saklandığı kayanın arkasından birden çıktı ve eğilerek koşmaya başladı koşarken zigzaklar çiziyor kayalıkları kendine siper ediyor ama hiç durmuyordu ayağının altından kayıp giden çakıl taşları onu yavaşlatıyordu ama hiç durmadan ilerledi ve bodur bir ağacın dibinde kendini yere attı Bu kadar yeter artık hep ben geliyorum sen neden gelmiyorsun diye söylenmeye başlamıştı ki düşmanın silahından çıkan mermi yere çarptı ve küçük taşları savurup attı

Demek buraya kadar öyle mi artık elinde olduğumu göstermek için bunu yaptın biliyorum ama kolay lokma değilim bunu göreceksin dedi ve tüfeğinin namlusunu düşmana çevirdi,10X teleskobik dürbünle hedefi arayan Önder hiçbirşey göremiyordu, düşman yer değiştirmişti artık beklemekten başka çaresi yoktuDüşmanın hata yapmasını yerini belli etmesini bekleyecekti ama bu çok uzun sürebilirdi ve Önder'in bu kadar zamanı yoktuDüşmanı hataya zorlamalıydı başka türlü onu bulamazdı karşıdan yansıyacak bir ışık bile Önder'in çok işine yarardı ama düşman bu kadar amatör değildi bunu tahmin edebiliyordu
Eğlenmek istediğin belli, sana bu şansı vereceğim dedi Önder

Aynı Dakikalarda Kara Kuvvetleri Komutanlığı Karargahı Ankara

Kara Kuvvetleri Komutanının odasından çıkan Binbaşı odada kapalı tuttuğu cep telefonunu açar açmaz İsmail Yüzbaşı'nın mesajı ulaştı, mesaj kısaydı komutanım acil görüşelim
İsmail Yüzbaşı çalan telefonunu emredin komutanım diye açtı, komutanım sizi aradım ama ulaşamadım
Evet kapatmıştım paşayla beraberdim gelişme var mı
Var komutanım güvenli hattan konuşalım isterseniz
Her iki askerde cep telefonlarının #08# tuşlarına bastı ve konuşmaya devam etti
Komutanım Mucit ile 3 saat evvel bağlantı kurduk,plana uygun şekilde ilerliyorlar
Şu ana kadar hiç temas olmuş mu peki
Evet komutanım bu sabaha karşı bir temas olmuş ama kayıp yok üçüncü sektörü temizlemişler
Şimdi konumları nedir
Komutanım aynı noktada sabitler geceyi bekliyorlar emrinizle harekete geçeceğiz
Tamam İsmail burdaki işim bitti bende oraya geliyorum Mucitle bağlantı kur geceye kadar kımıldamasınlar temas istemiyorum,şu dakikadan sonra başarısızlığı affetmem paşaya bilgi verdim sonucu bekliyor
Emredersiniz komutanım
Üç dört saat sonra yanındayım Allaha emanet ol
Sağolun komutanım

Binbaşı şoförüne Akıncı'ya ( 4 Ana Jet Üs Komutanlığı ) sür evladım derken Ankara'dan çok uzak bir yerde Astsubay Önder'de aynı anda tüfeğinin namlusuna ilk mermisini sürüyordu






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #13
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Onüç

Operasyondan Dört Gün Önce İstanbul

İstihbarat dünyası iç içe geçmiş halkalar gibidir, her bir halka bir şekilde diğer halkaya bağlanmak zorundadır bu kaçınılmazdır İstihbarat edinebilmek için ya bu halkalardan biri olmak yada en zayıf halkaya temas etmek şarttırCasuslar bu kuralı bilir ve uygular
Zaman içinde casusların işlerini zorlaştıran yeni bir kavram daha ortaya çıkmıştır ki buda hücre sistemidir Hücre sistemi gizli servislerin teknolojiden fazlasıyla yararlanmaya başladığı yıllarla birlikte kendi temel kurallarını belirlemiştir

Üsteğmen Mustafa son üç saattir hiç susmadan konuşan Şule'ye bakıp bu kadar yeter dedi Şule bana anlattıklarının hepsini az çok biliyorum senin bu ülkede attığın her adımdan zaten haberimiz var,genel anlamda Mossad'ın ülkemizdeki ajanları ile temasını sağlıyorsun bunu biliyoruzAma benim öğrenmek istediğim şey farklı
Seninde bildiğin gibi gizli servisler yada örgütler eylemlerini yaparken hücrelerden yararlanırlar sana bu konuda eğitimlerin sırasında Mossad yeterli bilgiyi vermiştir uzun uzun anlatıp bildiğin şeylerle kafanı şişirmeyeceğim ancak bu suikaste engel olmam için en azından birkaç kişiye temas etmem gerekiyor

- Tamam ama hücreler birbirini tanımaz ki Mustafa
- Bak Şule şöyle anlatayım istersen bir eylem olacaksa bunun ardında lojistik, keşif,saldırı yada operasyon hücreleri vardır ve bunlar birbirini tanımazlar ama her hücrenin irtibat halinde olduğu bir isim mutlaka vardırÜstelik bu isim genelde aynı kişidirLojistik hücreler tıpkı senin gibi hedef ülkeye sokularak yerleştirilir yani genel anlamda kaynağa en yakın hücredirKeşif hücreleri ise hedef ülkede yaşayan o ülkenin vatandaşı olan uç noktalarda siyasi görüşlere sahip insanları kandırıp kullanmak suretiyle oluşturulurOperasyon hücreleride gizli servislerin yada örgütlerin yetiştirdiği beyni tamamen yıkanmış inandığı ideoloji uğruna ölmeyi göze almış insan yada insanlardan oluşur
Tüm bu hücrelerin bağlı olduğu insan ise herkes olabilir, bu insan arkasında iz bırakmaz tüm hücrelere temas etsek bile o insana ulaşamayabiliriz, şu aşamada o insanın kim olduğu değil kimleri kullandığını bilmek önemli benim için bunu anlıyor musun

Bu durumda bende bir hücreyim dedi kadın Tam olarak hücre olduğun söylenemez çünkü hücreler tek kişiden oluşmaz, üstelik yapılacak suikast için Mossad'ın hücre kuracağını hiç sanmıyorum
- Peki öyleyse neden hücreleri konuşuyoruz?
- Mossad bu suikast için dışardan birini göndermeyecekse muhtemelen Türkiye'deki aktif yada uyuyan ajanlarından birini kullanacaktır İşte bu insanlara temas edebilmem için senin yardımın gerekiyor
- Yapma Mustafa sen Mossadı çok hafife alıyorsun, benim temas ettiğim lojistik destek sağladığım casuslara beni kullanarak ulaşmayı nasıl düşünebilirsin ben bu insanların hiçbirinin adresini Türkiye'de ne iş yaptıklarını yada benden aldıklarıyla ne yapacaklarını bilmem Benim görevim beni bulması söylenen kişiye vermem emredilen bilgi yada teçhizatı teslim etmektir sonrasıyla ilgilenmem dönüp arkama bile bakmam
- Şule bana istihbaratın kurallarını hatırlatma olur mu, bunları bende biliyorum
- O zaman benden nasıl yararlanacaksın
- Bu suikast için hücreler kurulmasa bile temelde aynı prensiplere sadık kalınacaktır ve bu prensiplere göre gözden çıkarılması en zor halka yada hücre sensin çünkü sen kaynağa en yakın kişisin Keşif yada saldırı için seçilen insanlar gözden çıkarılabilir harcanabilir ama sen önemlisinSen en çok şey bilensin
- İyi ama Mossad bunu mutlaka düşünmüştür ben şuan sizin elinizdeyim ve teşkilat yokluğumu bir süre sonra anlayıp yerime başkasını geçirecektir
- Yerine başkasını geçirmekle yetinmezler dedi Mustafa, büyük olasılıkla çok şey bilen insanı yani seni yok etmek isteyeceklerdir
Mustafa'nın söylediği son söz kadının göz ardı etmeye çalıştığı gerçekti ve bu onu dehşete düşürmeye yetiyordu

Şule şimdi soracağım sorulara net ve kısa cevaplar vereceksin tamam mıÖncelikle bilmem gereken şey şu lojistik destek verdiğin insanlara silah yada bilgiyi nasıl temin ediyorsun?
- Silahlar genelde paket içinde özel kuryelerle evime geliyor bilgi içeren notlar ise şifreli maillerle yada üyesi olduğum internet forumlarında yine şifrelenmiş özel mesajlar şeklinde ulaşıyor Mailler yada özel mesajlar hiçbir zaman tek parça halinde gönderilmiyor farklı yerlere birkaç parça halinde gönderiliyor
- Peki sana bu paketleri getiren kurye şirketi hep aynı şirket mi ismini biliyor musun?
- Hayır genelde farklı şirketler ama ben hepsinin ismini not etmiştim
- Bilindik şirketler mi bunlar,yani böyle şirketler gerçekte var mı yoksa sadece kamuflaj mı?
- Bazıları bilindik şirketler ama bazılarının ismini hiç duymadım
- Üyesi olduğun internet forumları yerli siteler mi peki ?
- Yerli olanda var yabancı sitelerde var
- Sana ulaşan döküman yada silahları nasıl teslim ediyorsun
- Silah yada belgeler bana ulaştığında kiminle nerde ne zaman buluşacağım zaten belirtiliyor Gün içinde çalışıyorum ve dikkat çekmemek için genellikle akşam saatleri belirleniyor işten çıktıktan sonra evime dönüyorum ve teslim edeceklerimi alıp buluşma noktasına gidiyorum,sonra belli metotları kullanarak paketi yada belgeyi teslim edip dönüyorumBu buluşma esnasında konuşmamız yada soru sormamız zaten yasak bilirsin

Tamam Şule bunlar işe yarayabilecek şeyler biz şimdi bu kurye şirketlerini ve internet sitelerini kontrol edeceğiz bakalım ne bulacağız
Mustafa sen benim attığım her adımdan haberinizin olduğunu söylüyorsun ama bu anlattıklarımı ilk defa duyduğun belli oluyor, siz insanları izlemek konusunda pek başarılı değilsiniz galiba dedi Şule gülerekMustafa bu sözü duymayı beklemiyordu açıkçası biraz düşündükten sonra iç çekerek bizim düşmanımız çok heryere yetişemiyoruz,sende oldukça yoruldun bak sabah oldu şimdi biraz uyu diyebildi

Aynı Dakikalarda Radisson Otel Sefaköy - İstanbul

İsrail'den Türkiye'ye yaptığı yolculuğun yorgunluğunu otelin rahat yatağında çıkaran Mossad ajanı Amir sabah kahvaltısını yaptıktan sonra şık takım elbisesinin cebine Şule'nin resmini tabancasınıda çantasına koyup odadan ayrıldı
Resepsiyon görevlisine odasının temiz olduğunu oda görevlilerinin temizlik yapmasına gerek olmadığını söyleyip otoparkta kendisi için ayarlanmış arabasına binip otelin önünden geçen E-5 karayolunun trafiğinde gözden kayboldu Şule'yi bulabilmek için öncelikle elindeki adresleri kontrol etmesi gerekiyordu Sefaköy kavşağından dönüp Ataköy'e doğru ilerledi

Aynı Dakikalarda Selimiye Kışla Caddesi - İstanbul

Üç gün önce Laleli'deki iş yerinde Mossad'ın Türkiye masası şefi Eliezer'den suikast emrini alan Emin Kasım son iki gündür yaptığı gibi yine bu sabahta Üsküdar'a gelmiş Selimiye kışlası civarında biraz yürümüştü Selimiye kışlasının önünden dik rampayı yürüyerek çıkıp Çiçekçi semtine gelen Emin Kasım burada bir kafeye oturup bir gün önce ajandasına çizdiği krokiyi incelemeye başladı Selimiye kışlasına bağlanan tüm yolları,köşe başlarını işaretlemiş,servis araçlarının geliş saatlerini not etmiştiSadece servis araçlarının geliş saatlerini değil asıl hedefinin kışlaya geliş saatini ve izlediği güzergahıda ayrıntılı olarak çizmişti ajandasına
Çayını içerken güzergah üzerindeki en uygun noktayı düşünüyordu, kimsenin onu göremeyeceği ama onun hedefini çok iyi görebileceği noktayı

Çayından son yudumuda alan Emin Kasım kalemiyle kroki üzerindeki bir noktaya çarpı atıp işte burası derken Üsteğmen Mustafa yeni bilgiler peşinde koşuyor başka bir avcı ise Şule'yi arıyordu

İstanbul'da yeni başlayan gün herkes için yeni bir umut yeni bir heyecandı ama bazı insanlar yeni başlayan bu günü herkesten daha hızlı yaşayacaktı






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #14
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm Ondört

Operasyondan Dört Gün Önce İstanbul

Temel kural gizliliktir, istihbarat bu temelin üzerine inşa edilmiştir Ne varki istihbarat dünyasının işçileri olan casuslar her zaman bu temel kurala sadık kalmazlarOlması gerekenin aksine gizli servislerin planları eylemleri çok kısa zaman içinde diğer gizli servisler tarafından haber alınır ve karşı eylem planları işletilirBu döngü sürekli devam ederİstihbarat dünyasının bu denli hareketli olması birazda buna bağlıdır

Türk İstihbarat servislerinde yaşanan hareketlilik her zaman takipte olan gizli gözler tarafından fark edilmişti, öyleki Türk gizli servislerinin Mossad ajanı Şule'nin peşinde olduğu haberi çok kısa sürede İsrail'e ulaşmıştı Ulaşan haberi değerlendirip karşı eyleme geçmek isteyen Mossad Şule ile irtibat kuramadığında geç kaldıklarını anlamış ve deşifre olan casuslar için öngörülen prosedürü uygulamak için harekete geçmişti
Hedef ülkeye gönderdiğiniz bir ajan deşifre olursa ya diplomatik girişimde bulunup iadesini istersiniz yada gizli bir operasyonla ajanınızı o ülkeden kaçırırsınız, ama eğer deşifre olan ajanın ülkenin ve teşkilatın sırlarını anlatmasından şüpheleniliyorsa yapılacak tek şey o ajanı ortadan kaldırmaktır
Mossad bu konuda hiçbir zaman riske girmez deşifre olan elemanını yok eder İşte bu yüzden Türkiye'ye gönderilen Amir zaman kaybetmeden Şule'ye ulaşıp çok fazla konuşmasını engellemek istiyordu

Amir Şule'nin çalıştığı seyahat acentesine geldiğinde içeriden elinde bilgisayar kasasıyla çıkan kişiye dikkatlice bakmış ve bu kişinin Şule'nin bilgisayar kayıtlarını incelemek için o kasayı aldığını anlamıştı Yinede neler olduğunu öğrenmek için içeri girdi ve görevli bayana Kıbrıs'a tatile gitmek istediğini söyleyip fiyatlar hakkında bilgi istedi
Görevli bayan tatil seçeneklerini anlatırken Amir nazik bir ses tonuyla kadının sözünü kesip burada kötü birşey mi oldu herkesin yüzü bembeyaz dedi Kadın yaşadığı şoku müşterisinden saklayamadığını anlayınca evet beyefendi burada çalışan bir arkadaşımız dün gece evinde intihar etmiş, az evvel polisler gelip haber verdiSon günlerde internet üzerinden kimlerle görüştüğünü ve intihara sebep olabilecek bir kayıt olup olmadığını incelemek içinde kullandığı bilgisayarı alıp götürdüler dedi
Çok üzüldüm diyen adam elindeki kataloğu masanın üzerine bırakarak belki daha sonra gelmem daha uygun olur diyerek oradan çıktı

Arabasına binip bir süre düşünen Amir demek intihar ettiğini söylediler yani kaydını siliyorlar, iyi ama seni nerede tutuyorlar Şule nasıl bulacağım seniKeşke içeride zaman kaybetmeyip bilgisayarı götürenleri takip etseydim belki beni sana getirirlerdi dediTam bu sırada elindeki ikinci adresi hatırladı Şule'nin evi
Bu insanlar mutlaka orayada gidecektir, acele etmeliyim diyerek yola koyuldu Şule'nin evi çok uzak değildi

Aynı Dakikalarda İncirli / Bakırköy - İstanbul

Çamlık Hastanesi'nin arka sokağında eski Bakırköy sakinlerinin oturduğu 5 katlı apartmanın 8 numaralı dairesinde Üsteğmen Mustafa ve askeri istihbaratta görevli yazılım geliştirme uzmanı Zeki, Şule'nin evinde inceleme yapıyordu Mustafa daha çok evdeki evrak ve benzeri şeyleri incelerken Zeki bilgisayar üzerinden yapılan yazışmalara ulaşmak için tüm marifetini sergiliyordu
Evde resmi evrak bulamayacağını anlayan Mustafa arkadaşının yanına gelerek nasıl gidiyor diye sordu
- Komutanım kullandığı şifreleri girip mail hesaplarını inceledim ama tüm gelen-giden mailler silinmiş Ancak yinede birşeyler bulabilirim, tabi bu biraz zaman alacak
- Fazla zamanımız yok Zeki elini çabuk tut
- Tamam ama komutanım burada bulacağımız bilgiler ne işimize yaracak ki, sonuçta bu kadın suikasti yapacak kişi değil sadece casuslara silah ve belge temin ediyor, burada aradığımız bilgileri kendiside bize anlatabilir
- Bu doğru Zeki ama deşifre olan bir ajan sizinle işbirliği yapacağım desede her zaman bütün bildiklerini anlatmaz, üstelik asıl işimiz bilginin kaynağına ulaşmakSen asıl yeteneğini o zaman ortaya koymalısın
- Nasıl yani komutanım anlamadım
- Şule'ye gelen bilgilerin kaynağına ulaşabilirsen bu kaynaktan başka kimlere emir verildiğinide bulabiliriz,buda senin işin
- Komutanım bu çok zor iş, bu bilgiler muhtemelen Mossad'ın merkezinden geliyordur ve onların sistemi çok iyi korunur,aşmak kolay değil
- Hayır ben bilginin kaynağının Mossad'ın merkezi olacağını sanmıyorum sen elinden geleni yap Zeki elinde geleni yap
Bu işin kolay olmayacağı belliydi Zeki bilgisayar başında çalışırken Mustafa'da salona geçmiş Şule'nin kullandığı eşyalara göz atıyordu

Arabasını Şule'nin evinin yüz metre ilerisine park eden Amir sakin adımlarla binadan içeri girmiş 8 numaralı dairenin önüne gelmişti
Daire kapısının yanındaki elektrik saatini inceleyen Amir saatin çok yavaş döndüğünü görünce belliki buzdolabından başka çalışan elektrikli alet yok dedi içinden, bu evin boş olduğuna dair bir işaret olabilirdiEmin olmak için kapıda bir süre bekleyip içeriden ses gelip gelmediğine baktı ve evin boş olduğuna karar verdiCebinden çıkardığı garip aleti kapı kilidine sokup kilidi açmaya çalıştı

Birkaç saniye sonra kapı açılmıştı belindeki silahı çıkaran Amir sessizce içeri girerken dış kapının kurcalandığını fark eden Mustafa silahının emniyetini açmış salon duvarının köşesinde eli tetikte gizleniyordu






Alıntı Yaparak Cevapla

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri

Eski 10-24-2012   #15
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siyah Çelenk Operasyonu ( Öykü )|Masal Ve Hikaye Özetleri




Bölüm 15

Komutanım olmayacak bu iş dedi Teğmen Can, zaman kaybediyoruz üstelik silah sesi tüm vadide inliyor Önder bitiremeyecek bu işi izin verin gidip temizleyelim şunu dedi
Dürbünle bir kayanın arkasına saklanmış olan Önder Astsubay’ı izleyen Gültekin Yüzbaşı sana bir emir verdim ve bunu tartışmayacağım şimdi yerine dön ve ben çağırmadıkça ordan kıpırdama dedi
Teğmen Can hırsından ne yapacağını bilemez durumdaydı komutanın anlamsız inadına bir anlam veremiyor bu inadın tüm görevi tehlikeye atacağını düşünüyordu

Hadi oğlum Önder bitir şu işi diye söylenmeye başlamıştı Gültekin Yüzbaşı, Önder’in sezilerine ve yeteneğine çok güveniyordu Ormanlık arazide yapılan kaçma kurtulma ve iz sürme eğitimlerinde en başarılı asker oydu,bir takım düşman askerini peşine takıp ormanlık alanda tek tek avlayabilecek yeteneğe sahip olduğunu defalarca ispat etmişti

Tüfeğinin namlusuna mermiyi süren Önder Astsubay 10 x teleskobik dürbünle ileriyi tarıyor düşmanın saklanabileceği kendine siper edebileceği noktaları hafızasına işliyordu Bu kadar bekleme yeter dedi kendi kendine oyun istiyorsan oynayalım diyerek hücum yeleğinden çıkardığı sis bombasını tüm gücüyle ileriye fırlattı, içinden ona kadar saydı ve yerinden fırlayıp ortalığı kaplayan sis bulutunun içinden geçip tepeye doğru uzanan bodur ağaçların arasına daldı

Şimdi daha iyi dedi kendi kendine, ağaçların arasından hızla ilerleyerek hakim bir noktaya ulaşmak istiyordu mesafenin kapandığını düşmana yaklaştığını biliyordu beni hala izliyor musun ?
İzleseydin sana yaklaşmama izin vermezdin dedi ve olduğu yere çöktü, hadi koçum şimdi bana göster kendini
Tüfeğin dürbünüyle az evvel hafızasına işlediği yerleri taramaya başladı ve sonunda hedefini gördü, seni buldum…

Düşman dürbünün artıkılındaydı tetiğin boşluğunu aldığı anda önce hedefin yere düştüğünü gördü sonrada vadiyi inleten sesi duydu Hedef vurulmuştu ama Önder tetik düşürmemişti
Tüfeğinin namlusunu sesin geldiği noktaya tepeye doğru çevirip dürbünle baktığında tıpkı kendisi gibi tüfeğinin dürbünüyle onu izleyip bir yandan da el sallayan Başçavuş Sefa’yı gördü Şaşkınlık içinde senin burada ne işin var diyebildi

Birkaç dakika sonra takımın yanına dönen Önder Astsubay kendisini bekleyen Gültekin Yüzbaşı’ya komutanım hedef namlunun ucundaydı diyebildi…
Neden indirmedin diye sordu komutanı, Sefa komutanım benden önce davrandı komutanım ama…
Aması yok Önder başaramadın

Beraberindeki 5 askerle birlikte tepeden aşağı inip takımın yanına gelen Başçavuş Sefa, Yüzbaşının yanına geldiğinde komutan neden 1sektörü terk ettiniz diye sordu Komutanım siz indirme noktasından ayrıldıktan sonra tespit ettiğimiz unsurlar bulundukları yeri terk etti, biz bir süre uzak takip yaptık ama toplantı bölgesine gittiklerini anlayınca yön değiştirip size yetişmeye karar verdik
Peki neden telsiz teması kurmadınız bizimle, komutanım sizin komuta merkeziyle yaptığınız görüşmeyi yakaladık telsizden bu sektörde sabit olduğunuzu anlayınca da sabaha karşı hızlı yol alıp size yetiştik

İyi yapmışsın Sefa iyi yapmışsın da şu tavşanı niye vurdun dedi gülerek Komutanım tepeden izledim en başından beri Önder işi çok uzattı hepimizi tehlikeye atmasına izin veremezdim
Ama hedefi yakaladığını söylüyor…Doğrudur komutanım Önder bulunduğu yerden tavşanı vurabilirdi ama madem yakaladı vurmakta gecikmeyecekti

Tamam Sefa geçin dinlenin biraz dedi komutan ve takıma savunma pozisyonu alması için emir verdikten sonra birkaç adım ötede oturan Önder Astsubay’a seslendi;
Takma kafana aslanım bu iş böyledir yemeyenin malını yerler Sefa 1,Önder 0 ama maç uzun






Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.