Prof. Dr. Sinsi
|
Damat Ferid Paşa İle İlgili Bilgi
Damat Ferid Paşa BiyografisiDamat Ferit Paşa - Doğumu - 1853 İstanbul - Ölümü - 6 Ekim 1923 Nice/Fransa
Damat Mehmet Ferit Paşa (1853 - 1923) , Osmanlı diplomat ve devlet adamı VI Mehmet Vahidettin saltanatında 4 Mart 1919 - 30 Eylül 1919 ve 5 Nisan 1920 - 17 Ekim 1920 tarihleri arasında toplam bir yıl bir ay onbeş gün sadrazamlık yapmıştır Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki ulusal harekete muhalefetinden ötürü vatan hainliği ile suçlanmış ve yurt dışına gitmiştir
Sadrazamlık Öncesi Kariyeri
Şura-yı Devlet üyelerinden, "Gülistan" mütercimi Hasan İzzet Efendi'nin oğludur Ailesi Karadağ (Montenegro) kökenlidir İstanbul'da 1853 yılında dünyaya geldi Tahsilini tamamladıktan sonra Hariciye Teşkilatında görev aldı Paris, Berlin, Petersburg ve Londra elçilikleri katipliklerinde bulundu 1885'te Sultan Abdülmecit'in kızı ve Vahidettin'in ana bir kızkardeşi Mediha Sultan'la evlendirildi Üç yıl sonra vezir rütbesine yükseltilerek "paşa" unvanını aldı Londra Büyükelçiliğine atanma isteği II Abdülhamit tarafından reddedilince, kamu görevlerinden uzaklaşıp, eşinin Baltalimanı'ndaki konağında özel yaşamına çekildi
Meşrutiyet'in ilanından sonra Ayan Meclisi'ne atandı İttihat ve Terakki Cemiyetine karşı muhalefetin yükseldiği 1911-12 döneminde Hürriyet ve İtilaf Fırkası'nın kurucuları arasında bulundu Fırka içte liberalizm fikrini ve Osmanlı toplumunu oluşturan unsurlar arasında uyum ve beraberliği, dışta ise İngiltere yanlısı bir politikayı savunuyordu 11 Kasım 1911 günü kurulan fırkanın ilk başkanlık görevini 25 Kasım 1911'den Haziran 1912'ye kadar Ferit Paşa üstlendi
1912'de Balkan Savaşı'nı sona erdirmek üzere Londra'da toplanan barış konferansına Damat Ferit Paşa'nın gönderilmesi önerildi ise de, sadrazam Kamil Paşa "bu adam delidir" diyerek karşı çıktı
Sadrazamlığı
Ferit Paşa'nın siyasi kariyeri, kayınbiraderi olan VI Mehmet Vahidettin'in saltanatında parladı
İttihat ve Terakki iktidarının devrilmesinden sonra Vahidettin, 24 Ekim 1918'de Mondros'ta yapılacak mütareke görüşmelerine Ferit Paşa'nın murahhas olarak gönderilmesini önerdi Ancak bu öneri İzzet Paşa kabinesince reddedildi Rauf Orbay'a göre padişahın bu teklifinin nedeni, mütareke anlaşmasının Bulgaristan, Avusturya ve Almanya'da olduğu gibi bir saltanat değişikliğiyle sonuçlanmasından çekinmesi ve Ferit Paşa'nın kendisine sadık olacağına inanmasıydı
Ferit Paşa, Tevfik Paşa kabinesinin 3 Mart 1919'da istifası üzerine ilk defa sadarete getirildi İhtiyar Tevfik Paşa'nın Savaş sonrasında kurulan kabinesi galip devletlerin çeşitli baskıları karşısında etkisiz kalmış ve yalpalamıştı Kabine değişimine yol açan kriz, savaş suçluları ve "tehcir ve katliam" sorumlularının yargılanması için kurulacak olan Divan-ı Harb-i Örfi'nin, müttefik devletlerin ısrarına rağmen kurulamayışı idi Fransız Generali Franchet d'Esperey'in yaşlı sadrazama yönelik sert çıkışı, hükümet değişikliğinin dolaysız nedeni oldu
Ferit Paşa hükümeti, İzmir'in Yunanlılarca işgali üzerine 15 Mayıs'ta istifa etti Ancak aynı gün Ferit Paşa tekrar kabineyi kurmakla görevlendirildi Paris Barış Konferansı'nda Türk delegasyonunun uğradığı şiddetli muamele üzerine 20 Temmuz'da tekrar istifa eden paşa, ertesi gün üçüncü kez başbakanlığa getirildi Nihayet Sivas Kongresi'nde Müdafaa-yı Hukuk hareketinin Anadolu'da yönetimi ele geçirmesi üzerine 30 Eylül'de Ferit Paşa kabinesi üçüncü kez istifa etti Ertesi gün işbaşına gelen Ali Rıza Paşa hükümeti, Sivas Kongresi'nin isteği doğrultusunda, genel seçimlerin yapılmasına karar verdi
Ferit Paşa yaklaşık yedi ay süren ilk üç hükümeti döneminde, bir yandan İstanbul'u işgal altında tutan müttefik devletleri memnun edip yatıştırmaya, diğer yandan içte İttihat ve Terakki rejiminin kalıntılarını temizlemeye yönelik bir politika izledi İktidara gelir gelmez, eski İttihat ve Terakki liderlerinin birçoğu tutuklandı Hemen ardından savaş suçları mahkemesi kurularak, Ermeni tehcirindeki görevinden ötürü yargılanan Boğazlıyan kaymakamı Kemal Bey'in idamına karar verdi İzmir'in işgaline karşı oluşan geniş ulusal tepki karşısında hükümet mesafeli durmayı tercih etti Sıvas Kongresi'nde başlayan ulusal isyana karşı Ahmet Aznavur adlı bir Çerkes çetecisinin yönetiminde Kuva-yı İnzibatiye adıyla derme çatma bir zabıta gücü oluşturulması, toplumun hemen her kesimince tepki gördü
16 Mart 1920'de Meclis-i Mebusan'ın işgal kuvvetlerince basılması ve iki gün sonra tatil edilmesiyle başlayan krizde Damat Ferit Paşa bir kez daha sadrazamlığa getirildi 5 Nisan 1920'de kurulan ve 17 Ekim 1920'de sona eren bu son hükümet döneminde Ferit Paşa fiilen tükenmiş bir yönetime başkanlık etti Osmanlı hükümetinin bu dönemde gücü, sadece müttefik devletler işgalinde bulunan İstanbul ve çevresiyle sınırlıydı Mart ayında yapılan San Remo Konferansı'ndan sonra, Paris'teki barış görüşmelerinde de Osmanlı delegasyonunun söz hakkı kalmamıştı 11 Nisan 1920'de Mustafa Kemal ve arkadaşları aleyhine çıkarılan idam fetvası ve 10 Ağustos 1920'de Sevr Antlaşması'nın imzalanması, Damat Ferit Paşa'nın altıbuçuk ay süren son sadrazamlık döneminin bellibaşlı olaylarıdır
Atatürk Hakkında Vahdettin Tarafından Verilen İdam Fermanı -
Milli Mücadele liderleriyle anlaşmaktan başka çare kalmadığını düşünen müttefik devletler temsilcilerinin saraya giderek Ferit Paşa'nın çekilmesini istemeleri üzerine Ferit Paşa kabinesi 17 Ekim 1920'de istifa etti
Ferit Paşa Milli Mücadelenin zafere ulaşması üzerine, 21 Eylül 1922' de Avrupa'ya kaçtı 6 Ekim 1923'te Fransa'nın Nice şehrinde öldü
Kişiliği
Ferit Paşa, konu hakkında yazan hemen herkes tarafından şiddetle eleştirilmiştir Kendisini beş kez sadrazamlığa getiren Vahidettin'in bile eniştesinden hiç hoşlanmadığı ve başına gelen felaketlerin nedeni olarak onu gösterdiği rivayet edilir
Özel yaşamında Paşa, batı kültürüne hayran bir snob olarak anlatılır Vahdettin'in kızı Seniha Sultan'ın anılarına göre:
"Çok azametli ve haris bir zat olan Ferid Paşa [Baltalimanı'ndaki] yalıyı bir saray teşrifatına sokmuş, suareler, yemekler, sefirli toplantılar tertiplemiş ve yemeklere bile kendisi smoking, halam [Mediha Sultan] açık dekolte tuvaletle inmeye başlamışlardır Hiç unutmam bir gün halamı ziyarete gittiğimde salona aldıkları zaman halam bir koltukta oturuyor ve Ferid Paşa da ona org-piyanoda Haydn çalıyordu Bunun bir gösteriş, tesir yapmak için bir mizansen olduğundan eminim "
Son sadrazam Tevfik Paşa'ya göre Ferit Paşa "alafrangalıkta Frenkleri bile geçmiş idi " Vefatında Tevhid-i Efkar gazetesinde çıkan bir yazıya göre:
"Londra'dan avdetinde alafrangalaşmış ve nihayet adeta Müslümanlığa düşman kesilmişti Evindeki erkek ve kadın hizmetçileri kamilen Rum idi Sözlerinde, nutuklarında, yazılarında hep Yunan ve Latin darbımesellerinden, hurafatından ve rivayetlerinde [mitolojisinden] bahs ederdi ( ) Hulasa tamamen garpleşmiş, fakat milliyet hislerinden tamamen mahrum kozmopolit ruhlu bir adam idi "
Sultan Vahidettin'in, kızkardeşi ile evli olan Ferit Paşa hakkında "Dünyada üç mel'un vardır Bunlar bir sacayağıdır Biri bizim hemşire, biri zevci olan Ferid, biri de oğlu Sami" dediğini, saray başkatibi olan Ali Fuat Bey anlatır Buna rağmen padişahın eniştesini defalarca en yüksek makama ataması ve oğlu Sami Bey ile sürgün yıllarında yakın ilişkileri sürdürmesi, açıklanmaya muhtaç bir olgudur
|