Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilgi, felsefesi, hakkında

17. Yy. Felsefesi Hakkında Bilgi

Eski 10-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

17. Yy. Felsefesi Hakkında Bilgi




17 yy Felsefesi Hakkında Bilgi

Rönesans’ın etkisiyle ortaya çıkan gelişmelere dayanarak, Yeniçağ düşüncesinin temellerini atmak üzere ortaya çıkan felsefe eğilimidir Rönesansın ortaya koyduğu düşünsel gelişmeleri ve belirsiz kavram içeriklerini kullanan 17 yüzyıl düşünürleri, felsefi formüllerini tam bir sağlamlık ve kesinlik içinde ortaya koyma arayışı içinde olmuşlar ve ortaya koydukları çalışmalarla sistematik felsefeyi yeni bir derinlikle temellendirmişlerdir Aydınlanma çağı düşüncesinin ilkeleri ve temel kavramları büyük ölçüde 17 yüzyıl felsefesinde hazırlanmıştır



Decartes

Descartes modern düşüncede rasyonalizmin yalnızca babası sayılmamakta, bizzat modern düşüncenin kurucu isimlerinden birisi olarak değerlendirilmektedir Modern zamanların ilk büyük sistemli düşünürü Deskartes’dir ve bu nedenle bütün modern felsefi tartışmalar bir anlamda ona dönmektedirRönesansın bilimsel ve düşünsel gelişmeleri onun çalışmalrında sistemli bir bütünlük haline getilmiş ve felsefe alanına taşınmıştır Felsefeyi yöntem, bilgi ve düşünce konularında önemli sorularla geliştirmiştir 17yüzyıl felsefesinin çercevesini ve niteliğini doğrudan belirleyen Descartes’dir Descartes şüphe ile işe başlar ve şüphe edilemeyecek bir noktaya varmak üzere hareket ederAnaliz ve sentez onun yönteminin başlıca ögeleridir Şüphe ile işe başlayan Descartes, artık şüphe edilemeyecek son noktaya kadar ilerler, bu noktada apaçık bir doğruya ulaşacaktır: Düşünce Cogito ergo sum (düşünüyorum o halde varım) noktasına ulaşan Descartes bunun şüphe edilemeycek bir bilgi olarak belirler Bu sağlam noktadan hareketle, bütün varoluşun ve gerçekliğin açıklamasına yönelinebilecektir Varlık hakkındaki bütün kesin bilgilerimiz, bu bilincin kendi üzerine eğilmesinden, yani düşüncenin şüphe yöntemiyle kendinde bulduğu şüphe edilemez dayanak noktasından hareketle ortaya konulabilecektir Açık ve seçik öncüllerden, bütün öteki bilgileri üretebilir ve temelendirebiliriz Böylece her türlü bilginin başlangıç noktası düşünce ya da bilinçtekiler olarak belirlenmiş olur, ki Descartesci rasyonalizmin en kısa ifadesi budur

Pascal

Yazar, matematikçi ve filozof özelliklerini bir arada barındıran önemli düşünürlerden birisidir Jansenistler arasında yetişmiş, Descartes gibi rasyonalist düşüncenin temel ilkelerine ve matematiksel yönteme bağlı kalmıştırÇok erken yaşta ölen Blaise Pascal, ana yapıtı “!Din Hakkında Düşünceler” kitabıdırKartezyen felsefeden etkilenmiş ve benimsemiş olmakla birlikte, Pascal’da derin bir din duygusu vardırBu duyguyla onun rasyonalist felsefenin çercevesinin dışına çıktığını, mistisizme varan bir yön izlediğini söylemek gerekirDescartes felsefesinde, özellikle töz ve bilgi anlayışında mistisiszme varan bir yol sözkonusudur; dünya`yı ve ben`i bilmek mutlak ve sosuz töz olan Tanrı’yı bilmek olarak belirlenince, buradan mistisiszme varacak bir yol bulmanın olanağı sözkonusudurMalebranche ve Spinoza’da aynı yoldan başka şekillerde bir tür mistisiszme varacaklardırAkıl kendi çercevesi içinde bulunan her şeyi açık ve seçik olarak ortaya koyabilir, ancak kendi sınırlarına geldiğinde ötesini kavrayamaz, “sonsuz varlık” akıl için kavranamaz olarak kalacaktırİnsan’ı özü itibariyle nasıl bir varlık olduğunu açıklayamaz, bunu ancak Pascal’a göre içimize, gönlümüze yöneerek başarmak mümkündür Çünkü, insan sonsuzluk ile hiçlik arasında bulunan bir varlıktır Hayatın ve varoluşun gerçek bilmecelerine akıl ya da bilim kendi başına yanıt veremez Bu bakımdan insan, akıklla kavranamayacak kanıtları olan

gönül bilgisini de dikkate almalı ve ona kulak vermelidirBir rasyonalist olmakla birlikte Pascal, akla sınır çizmektedir ve duygu, gönül ve sezgiyi devreye sokmaktadır

Pierre Bayle

Bayle, 17 yüzyıl felsefesinin şüpheci düşünürlerindendir Akla yönelik şüpheyi derinleştirmiş ve sistematik bir septisizme varmıştır Din ile bilim´in uzlaştırılamazlığı fikrinden hareket etmiştir, dinsel dogmalarla aklın bilgileri arasında bir uzlaşma sağlanamayacağını öne sürmüştür Dolayıyısıyla pascal ile aynı şekilde herşeyin akıl ile aydınlatılabileceğine inanmaz Çifte doğruluk öönermesini ileri sürer; aklın doğruları ve inancın doğruları Bayle’nin şüphesi Kartezyen felsefenin ilkelerini de kapsarO hem düşünüyorum´dan, hem de matematik aksiyomların kesinliğinden şüphe eder Ona göre bilginin hiç bir yerinde şüpheyi sona erdirecek bir kesinlik sözkonusu olamaz

Hobbes

Hobbes, 17 yüzyıl felsefecilerinin önemli isimlerinden biridir ve Descartes felsefesinden önemli ölçüde etkilenmiş olmasının yanı sıra, bu felsefeye karşı gelen ilk filozoflardan da birisidir Hobbes doğalcı (natüralist) denilen felsefi düşüncenin önemli temsilcilerinden biridir ve bu temelde Descartes’ın idealizmine karşı gelmiştir Daha sonra iyice sistemleşecek olan empirizmin ilk temellerini oluşturmuştur Dönemin etkili matematiksel fizik yöntemini reddetmeyen, ancak her tür idealist, dinsel ya da aşkınsal düşünceleri yadsıyan bir tür deneyci görüşü geliştirmiştir Siyaset felsefesinde etkili olmuştur Hobbes, her tür olayı doğal nedenlere bağlar ve bu yönde bir felsefe kurar Buna göre tanrı ve ruhsal olan her şey de doğal bir nedendir ya da nedenlere bağlıdır Buna bağlı olarak

istenç özgürlüğü gibi bir kavramı Hobbes kabul etmez Bütün bunlar önyargılardır Bütün nedenler doğaldır, yani cisimsel/ maddi niteliktedirler Bilginin olanaklılığı üzerine çözümlemelerinde Hobbes addıcılığa ve duyumculuğa varır Duyu verileri ona göre özneldirler, ancak duyumsayan bilinç yine de cisimseldir Descartesci felsefede görülen töz kavramını değerlendiren Hobbes’a göre töz, doğal bir şeydir, ancak cisimsel bir şey olarak ele alınabilir Dolayısıyla Hobbes hem siyasal felsefesini (özellikle de ünlü devlet öğretisini) hem de ahlak felsefesini bu yönde bir doğalcı görüşle temellendirir Bilimin görevi görünenden hareketle bize asıl nedenleri vermektir Daha sonraları gelişecek olan sistemli materyalizm de önemli öncüllerini Hobbes’ta bulur

Nicola Malebranche

Malebranche, 17 yüzyıl felsefesinde, Descartes’ten sonra Fransa’daki en büyük filozoflardan birisi olarak kabul edilir Bu yüzyıl filozoflarının genelinde olduğu gibi Malebranche’nin felsefi çıkış noktası da Descartes felsefesinde temelendirilen töz kavramı olmuştur Occasionalizm olarak adlandılan Descartesci felsefe eğilimini en son mantıksal sınırlarına kadar götürmüştür Malebranche, maddi ile ruhsal olanı birbirinden ayırır ve bunları birbirleriyle ilişkili kılanın Tanrı olduğunu söyler Ayrıca her türlü etkinliğin temel nedeni sonsuz töz, yani Tanrı’dır Gerçek bir felsefe bu tek nedenin geçerliliğini kabul eder ve buna göre çalışır Buna göre insan bilgisi ne öznenin kendisiyle ilgilidir ne de nesnenin kendisiyle, doğrudan bilgiyi ruha yerleştiren Tanrı’dır Bilginin temeli bu bakımdan kendi bilincimizi yani Tanrı’yı bilmektir Açık ve seçik olan anlayışını temellendirir Bu etik anlayışına göre, her tür istemimizin sonul ereği Tanrı’dır İstemlerimiz (doğru ve yerinde olan istemlerimiz) tanrı sevgisinin bir parçasıdır yegane tasarım Tanrı’dır ve dolayısıyla kendi varoluşumuzu açık ve seçik olarak bilmemiz, kendimizi sonsuz töün bir parçası olarak bilmemizden ileri gelir Böylece her tür bilgi Tanrı’nın bizdeki/içimizdeki ışığı olarak açıklanabilir Malebranche’nin metafizik görüşü, hem bilgi teorisini hem de etikMutluluk ve erdem bu dünyayı unutmak ve sonsuz tözü bulmak ve bilmek istemektir Descartes felsefesinin yanı sıra Malebranche’de b Augustinus etkisi görmek mümkündür Tanrı bilgisi ile insan bilgisinin bir tür kaynaştırımı olan bu düşüncelerde, hem rasyonalizme hem de mistisizme varmak mümkündür Malebranche iki yoluda birlestirerek bir senteze ulaşmaya çalışır



Alıntı Yaparak Cevapla

17. Yy. Felsefesi Hakkında Bilgi

Eski 10-21-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

17. Yy. Felsefesi Hakkında Bilgi




Leibniz

Leibniz, Kartezyen felsefenin ilginç, bir anlamda Spinoza’nın felsefesinin karşıtı sayılabilecek bir felsefe geliştirmiş olan filozofu olarak kabul edilmektedir Çok yanlı ve çoklu bir felsefe öğretisi geliştirdiği bilinmektedir Matematiksel ve organik doğa görüşlerini birarada kullanmıştır ve bu yaklaşımıyla descartes ve Spinoza’dan ayrılmıştır Modern Alman felsefesinin ilk büyük kurucu düşürlerinden biri sayılmaktadır Diğer rasyonalistler gibi Laibniz’de de matematik merkezi bir öneme sahiptir; matematiksel yöntemle gerçeğe ulaşmada başarılı olabilir ve bilgi ortaya koyabiliriz Buna göre duyusal bilgiler tam olmayan bilgilerdir, rasyonel olan yoldan geçmedikce bu bilgi tamamlanayamacaktır Eğer bütün bilgilerimiz matematiksel bir açık ve seçiklikle cözümlenebilseydi, bilgimiz o zaman gerçeklikle tam bir uygunluk içinde olurdu Evrensel matematik bağlamında ya da , Leibniz için, bütün bilgilerimizin matekmatik önermeleri gibi kavranılabilmesi olanağıdır; bu olanak Leibniz’in bilgi konusundaki idealini göstermektedir hem eldeki bilgilerin kanıtlanması hem de yeni bilgilerin bulunması bu idalin hedefidir Leibniz bu noktada ve özellikle doğruluk sorunuLockecu anlayış ile karşıtlık halindedir Kısmen empirizmin ögelerini sürdüren Leibniz klasik empisist görüşten ayrılarak rasyonalizme yönelim gösterir felsefesinde; duyu verilerinin önemini Leibniz yadsımaz, ancak duyusal verilerin zihinakıl sayesinde bilgiye dönüştüklerini belirtir Bunu şu şekilde belirtmek mümkündür: Duyulardan geçmemiş hic bir şey (anlıkta) zihinde bulunmaz, anlığın/zihnin kendisinden başka Deneye diğer rasyonalistlerde görülmeyen şekilde değer veren Leibniz, a priori bilgilerin varlığını kesin bir şekilde öne sürecektir Bir anlamda onun deney ile akılı birleştirmeye yömnelik bir teori kurmaya çalıştığını söylemek gerekir Töz konusu da Leibniz felsefesinin önemli bir bölümüdür Leibniz tözü diğerlerinden farklı ele alır; ona göre töz, etkin kuvvetten ibarettir Monizme karşılık Leibniz’in tözcülüğü çoklu bir nitelik arz eder, ona göre tözler sonsuz sayıdadır, her biri artık bölünemez olan birimlerdir Leibniz’in töz olarak adlandırdığı şeylerBunlara monadLar demektedir Leibniz Her monad everenin bir parçasıdır ve evreni kendinde taşır, bireysel ile evrensel arasında bir tür bağlantı vardır Buna göre her monad, çokluk içinde birlik olarak görülür Monad öğretisi Leibniz felsefesinin bilgi, insan, doğa ve ahlak vb konularındaki yaklaşımının temelidir Yaşadığımız dünya, mümkün dünyaların en iyisidir Mükemmel olmayışı bir metafizik kötülüktür, ancak bununla birlikte, başka türlüsü mümkün olmadığından en iyi dünya da yaşamaktayızdır Leibniz’in iyimser felsefesinin dayanağı bu önermede bulunmaktadır

Spinoza

Spinoza’da Descartes felsefesinin özgün izleyicilerinden biri olmuştur Malebranche gibi onun da rasyonalizmi ve mistisizmi birlestirmeye yönelik bir çabası olduğu bilinmektedir Spinoza’nin temel ilkesi “Tanrı sevgisi” olarak belirtiği şeydir Rasyonalizm bu sevgiye giden yolda kullanılan bir yöntem ve teorik araçtır Bu bakımdan Spinozacı felsefenin tam bir panteizm olarak görülmesi sözkonusu olmuştur Ona göre varoluş Tanrı ile doludur, yani evren bizzat Tanrı’nın kendisidir (Malebranche farklı olarak evreni tanrı’da bulmaktaydı) Tanrı ya da Doğa Spinoza felsefesinde aynı anlamda bulunmaktadır ve burada temel olan Spinoza’nın “tanrı’yı bilmek” şeklinde ifade ettiği şeyi gerçekleştirmektir Tanrı mutlak tözdür, yani kendisinden başka bir nedene dayanmayana bir nedendir ve varolan her şeyi kendi özünden üretmiştir Dolayısıyla nesnelerin bütün ideleri de Tanrı’nın kendisinde mevcuttur Burada nesne ile bilgi, gerçeklik ile kavram bir bütünlük haline getirilmiş olur Aynı şekilde mantıksal neden ile gerçek/maddi neden de birleştirilmiş olnur Böylece Tanrı’nın kendi varlığı varolan her şeyin nedeni ve kaynağı olduğu gibi, Tanrı fikri de her tür bilginin kaynağı ve temeli olarak alınmalıdır Buna bağlı olarak Spinozacı etik, insanın kendisini Tanrı sevgisine ya da bilgisine yönlendirdiği, kendisini belirleyen temel yasaya ya da zorunluluğa uyması gerektiğini söyleyen bir etik olarak belirir

Genel özellikler

Rönesanstaki düşünce parçalılığı ve çeşitliliği bu dönemde belirli felsefe eğilimlerinde ve dünya görüşlerinde derli toplu ve bir örnek halde sistematikleştirilmeye yöneltilirDescartes, Hobbes, Leibniz, Spinoza 17 yüzyıl felsefesinin en önemli isimleridirMacit Gökberk, birlik ve kapalılığı dolayısıyla 17 yüzyıl felsefesinin antikçağ ya da rönesans felsefesine değil, ortaçağ felsefesine benzediğini söylerBu birlik ve kapalılık durumu sağlayan ise ortaçağdan tamamen farklı bir ilke, rasyonalizmdir

17 yüzyılda rasyonalizmin kaynağında matematik ve fizik bulunmaktadırBu dönem belirleyici olmuş düşünürlerde matematik ve geometriye açık bil gil vardırKaydedilen gelişmelerle, doğanın da bir matematik formüllerle ya da kavramlarla anlaşılabileceği düşüncesine varılmıştır; doğa ile akıl, madde ile zihin arasında bir uygunluk fikrinden hareketle ünlü rasyonalizm düşüncesine ulaşılmıştır

Genel bir eğilim olarak 17 felsefesinde rasyonalizm Kartezyen felsefe olarak adlandırılan eğilimi doğuracak, bu yönelim aydınlanma felsefesini derinden etkileyecektirDüalist ya da monist rasyonalizm modelleri sözkonusudur bu yüzyılda, ancak felsefe tarihinin ana yöneliminde düalist argümanların belirli bir süre egemenliği sözkonusudur denilebilirDescartes’in ortaya attığı tartışmalar günümüze kadar sürüp gelmiştir, özellikle onun düalizmi şiddetli eleştiriler almıştır

Doğabilimlerinde kaydedilen gelişmeler de, bu dönem felsefesinin gelişiminde belirleyici bir etki etmiştirBunlardan özellikle Kopernikus devrimi olarak adlandırılan gelişme, Giordano Bruno’nun evren tasarımı ve Galileo’nun ortaya koyduğu mekanikteki gelişmeleri anmak gerekir Kopernikus tüm bir dünya görüşünü değiştirecek olan bir sistem geliştirmiştirEn temel sonucu, gerçeklik karşısında gören gözün yanılabililiğini açık bir şekilde ortaya koyması olmuşturGüneş, ay ve yıldızların dünyanın etrafında döndükleri yanılsamasını düzeltmiştirBöylece gerçek dünyayı değil algıladığımız dünyayı bildiğimize dair derin bir çıkarsamayı belirginleştirmiştir

Bunun dışında genel bir eğilim olan ama özellikle Hıristiyan öğretide sistematik olarak bulunan evren modelinide geçersizleştirmiştir İnsanmerkezcilik özellikle sorunlu bir hale gelmiştir Böylece hem evrenin hem de doğanın hareketleri bir bütün niteliği kazanırGalileo’nun kurduğu mekanik sistem ise, dönemin bilimsel gelişmelerinin bir başka evresidir Süredurum yasası olarak adlandırlan yasa, bir hareketin karşı bir kuvvet olmadığı sürece itildiği doğrultuda düz bir şekilde gideceği önermesini ileri sürüyorduDaha sonra buna Newton’un “genel çekim yasası” eklenecek ve doğanın yasalarının genel geçerliliği üzerinden evrenin ve doğanın birliği düşüncesi kesinleştirilecektir

Bu gelişmelerin öğretileri değiştirmesi ve belirgin bir şekilde bilgi teorilerinde değişikliklere götürmesi kaçınılmaz olmuştur17 yüzyıl felsefelerinde bu gelişmelerin etkilerini ve yeni epistemolojik katkıları görmek mümkündür Daha sonra da bu etki devam edecek, aydınlanma düşüncesinde ve modern felsefelerde belirleyici bir rol oynayacaktırMateksel bilimlerin ve doğabilimlerinin bu kesin gelişmeleri, 17 yüzyıl filozoflarına doğanın matematiksel olarak kanıtlanabilir olduğu düşüncesini vermenin yanı sıra rasyonalizmi de vermiştir 17 yüzyıl felsefesini genel olarak bıçakla keser gibi kesintilerle tarihsel dönemlere ayırmak, öteki dönemlere yapılamadığı gibi kolay değildir Bir bakıma Francis Bacon’ı ve John Locke’ı da bu döneme ait görenler vardır Yine de, 17 yüzyıl felsefesini belirlemiş ve daha sonraki felsefi gelişmelere doğrudan yön vermiş belli başlı (daha az etkili ve tanınmış ve fakat düşüncenin gelişiminde önemli olan başka pek çok düşünürler de olmakla birlikte) filozofları şu şekilde kısaca belirtmek ve değerlendirmek mümkündür


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.