|  | Ali Hadi Bara Biyografisi - Ali Hadi Bara Hayatı |  | 
|  10-21-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Ali Hadi Bara Biyografisi - Ali Hadi Bara HayatıAli Hadi Bara Biyografisi - Ali Hadi Bara Hayatı - Ali Hadi Bara Kimdir? Ali Hadi Bara (1906-1971) 9 Eylül 1906’da Tahran’da doğdu  1923 yılında Sanayi-i Nefise Mekteb-i Âlisi’ne kaydolan sanatçı, bir ay sonra buradan kaydını almıştır  Okulu bıraktıktan sonra, demiryollarına memur olarak girdi  Bu görevini 3 yıl sürdürdükten sonra 1925 yılında sınavları başararak tekrar Akademi’ye kaydoldu  1927 yılında açılan Avrupa Bursu yarışmasını kazanarak Paris’e gitti  Önce Julian Akademisi’nde Bouchard’dan, daha sonra da o yıllarda geniş ün sahibi olan Despiau’dan özel dersler aldı  1930’da yurda döndü  Bir süre kütüphane memurluğu yaptıktan sonra 1932 yılında heykel öğretmenliğine başladı  Paris’e gidişine kadar figüre ve doğaya bağlı kalan sanatçı, Avrupa’da görmüş olduğu non-figüratif (soyut) sanat anlayışından oldukça etkilenmiş ve yurda döndükten sonra figüratif çalışma yapmamıştır  1950 yılında tekrar Akademi’de göreve başlayan sanatçı, 30 Ağustos 1971 yılında vefat etmiştir  | 
|   | 
|  | 
|  | Ali Hadi Bara Biyografisi - Ali Hadi Bara Hayatı |  | 
|  10-21-2012 | #2 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Ali Hadi Bara Biyografisi - Ali Hadi Bara HayatıAli Hadi Bara Biyografisi - Ali Hadi Bara Hayatı  Üç yaşındayken ailesiyle İstanbul’a yerleşti  İlk öğreniminden sonra bir süre Saint Joseph Lisesi’nde okudu  1923’te Sanayi-i Nefise Mektebi’ne (sonradan Güzel Sanatlar Akademisi, bugün Mimar Sinan Universitesi) girdi  İki ay sonra okulu bırakıp demir yollarında memur olarak çalışmaya başladı  1925’te yeniden akademiye dönerek iki yıl kadar Ihsan Ozsoy’un atölyesinde çalıştık tan sonra 1927’de mezun oldu  Aynı yıl açılan Avrupa sınavını kazanarak burslu olarak Paris’e gitti  Önce Julian Akademisi’nde Henri Bouchard’la çalıştı, daha sonra Charles Despiau’dan özel ders aldı  1930’da Türkiye’ye döndüğünde akademiye asistan ve kütüphane memuru olarak atandı  1932’de heykel öğretmenliğine, 1933’te de modlaj atölyesinin başına getirildi  1949’da kısa bir süre için yeniden Paris’e gitti  O güne değin akademide Rudolf Belling’in yönetiminde bulunan heykel atölyeleri 1950’de ikiye ayrıldı; birinin başına Hadi Bara ile Zühtü Müritoğlu getirildi  Hadi Bara 1964’te emekli olana değin bu görevini sürdürdü  Gençlik yıllarında, özellikle Paris’te bulunduğu sıralarda “Havva” (1929) adlı heykelinde olduğu gibi Aristide Maillol ve öğretmeni Despiau’nun etkisiyle doğaya bağlı, figüratif anlayışta çalıştı  1936’dan sonra Despiau’nun etkisinden kurtularak Anadolu’ya özgü arkaik Apollon heykellerini anımsatan bir figür anlayışına yöneldi   1949’daki ikinci Paris gezisinden sonra figürden tümüyle uzaklaşarak soyut denemelere girişti  Bu yıldan başlayarak yaptığı geometrik soyut anlayıştaki heykelleriyle Türk soyut heykel sanatının ilk örneklerini verdi  | 
|   | 
|  | 
|  |